SON DAKİKA
Hava Durumu

Doğu Türkistan'da çocuk istismarı: Gizlenen gerçekler

Çin'in Doğu Türkistan'daki Uygur çocuklara yönelik olarak uyguladığı insan hakları ihlalleri, asimilasyon politikaları ve çocuk kaçakçılığına dair çarpıcı verileri gün yüzüne çıkıyor.

Haber Giriş Tarihi: 08.09.2024 15:13
Haber Güncellenme Tarihi: 08.09.2024 17:09
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Doğu Türkistan'da çocuk istismarı: Gizlenen gerçekler

Selahaddin Kaşgarlı/QHA Ankara

Doğu Türkistan'da çocuk istismarı ve çocuk kaçakçılığı yıllardır dünya kamuoyunun dikkatini çeken ciddi bir sorun olarak biliniyor. Ancak Çin hükûmetinin medya kontrolü ve sansür politikaları, bu konuların geniş çapta tartışılmasını engelliyor. Uluslararası insan hakları örgütleri ve bağımsız araştırmacılar, Çin'in Doğu Türkistan'daki Uygur çocuklara yönelik asimilasyon, çocuk kaçakçılığı ve organ ticareti gibi ciddi suçlar işlediğini belirtiyor. Bu dosya haber, elde edilen veriler ve raporlar ışığında Çin’deki çocuk istismarı ve kaçakçılığına dair önemli noktaları mercek altına alıyor.

ÇİN'İN  ASİMİLASYON POLİTİKALARI

Çin hükûmetinin Uygur çocuklara yönelik asimilasyon politikaları, kültürel soykırım olarak nitelendirilen uygulamalara dayanıyor. Çin Eğitim Bakanlığının açıkladığına göre, 2017 yılından bu yana yaklaşık 1 milyon Uygur Türkü çocuk, ailelerinden koparılarak devlet destekli yatılı okullara yerleştirildi. Bu okullarda çocuklara, Uygur kültüründen uzaklaşmaları ve Çin kültürünü benimsemeleri teşvik ediliyor. Eğitim programlarının çoğu, çocuklara Uygur Türkçesi yerine Mandarin Çincesi öğretmeyi ve Çin'e sadakat duygusu aşılamayı amaçlıyor.

ÇOCUK İSTİSMARLARINA DAİR VERİLER

Birleşmiş Milletler'in (BM) raporlarına göre bu uygulamalar, çocukların kültürel kimliklerini kaybetmelerine neden oluyor. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliğinin 2023 yılı raporunda, bu okullarda çocukların ailelerinden koparıldığı ve zorlu koşullarda eğitim gördüğü belirtiliyor. Öte yandan Doğu Türkistan ve Çin genelinde 68 çalışmadan 18 yaş altı çocukların yüzde 26,6'sının fiziksel istismara, yüzde 19,6'sının duygusal istismara, yüzde 8,7'sinin cinsel istismara ve yüzde 26'sının ihmale maruz kaldığını belirtiliyor.

ÇOCUK KAÇAKÇILIĞI: KAYIP ÇOCUKLARIN KARANLIK DÜNYASI

Çin, dünya genelinde insan kaçakçılığı sorunuyla bilinen bir ülke. Özellikle çocuk kaçakçılığı, hem yerel hem de uluslararası suç şebekelerinin ilgisini çeken alan olarak biliniyor. Uluslararası İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (HRW) 2022 yılı raporuna göre, Doğu Türkistan'daki Uygur Türkü çocuklar, yasa dışı çocuk kaçakçılığı ve organ ticareti faaliyetlerine maruz kalıyor. 2019 yılında "ABD Dışişleri Bakanlığının İnsan Kaçakçılığı Raporu", Çin'i en kötü insan kaçakçılığı uygulamalarının görüldüğü ülkeler arasında sınıflandırdı.

Çin'de her yıl binlerce çocuğun kaçırıldığı tahmin ediliyor. Çin hükûmeti resmi olarak bu konuda sınırlı bilgi sunarken, sivil toplum örgütleri her yıl yaklaşık 20 bin çocuğun kaçırıldığını bildiriyor. Kaçırılan çocuklar genellikle insan ticareti ağlarına satılıyor; yasa dışı evlat edinme, zorla çalıştırma ya da organ ticareti amacıyla kullanılıyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) raporlarına göre, bu çocukların büyük bir kısmı iz bırakmadan kayboluyor. Aileler yetkililere başvurduğunda ise genellikle sonuç alamıyor. Polis teşkilatlarının ve yerel yönetimlerin bu suçlarla yeterince mücadele etmemesi, sorunun büyümesine yol açıyor.

ÇOCUK ORGAN KAÇAKÇILIĞI VE UYGURLARIN DURUMU

The China Tribunal tarafından 2019 yılında yayımlanan bir raporda, zorla organ nakli uygulamalarında Uygurların da hedef alındığı kaydedildi. Rapora göre, Çin’deki organ bağış sistemi, talebi karşılayacak kadar büyük bir gönüllü bağış ağına sahip değil. Bu nedenle, özellikle Uygur ve diğer Türk topluluklarının organları kara borsada satılıyor veya zengin Çinliler ve yabancı alıcılar için kullanılıyor. 

2020 yılında yapılan bir araştırmada, Çin'deki yasa dışı organ nakli pazarının yıllık değerinin 1 milyar dolara yaklaştığı belirtildi. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Uygur Türklerinden alınan organların özellikle kalp, böbrek ve karaciğer gibi hayatî organların yasa dışı şekilde ticarete konu olduğunu dile getirdi.

VERİLER VE RAPORLAR NE SÖYLÜYOR?

Çin’deki Save the Children organizasyonu ve diğer bağımsız araştırmalar, çocukların zorla organlarının alındığını doğrulayan çeşitli kanıtlar ortaya koydu. Bu konuda Çin hükûmetinden açık ve şeffaf veri talep edilmesine rağmen, resmi kaynaklar sınırlı bilgi sağlamakla yetiniyor. China Tribunal’ın raporlarına göre, 2015-2019 yılları arasında Çin'in toplama kamplarında tutulan Uygur Türkerinin organlarının yasa dışı şekilde alındığına dair güçlü kanıtlar mevcut. Bu toplama kamplarında tutulan birçok Uygur Türkü çocuğun da söz konusu ticaretin kurbanı olduğu biliniyor.

ULUSLARARASI TEPKİLER VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Uluslararası toplum, Çin'in Doğu Türkistan'daki bu insan hakları ihlallerine karşı tepkisini her geçen gün artırıyor. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres 2024'te yaptığı açıklamada, Çin hükûmetine Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerini durdurma çağrısında bulundu. Ayrıca Avrupa Birliği (AB) ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Çin'i uluslararası insan hakları normlarına uymaya çağıran yaptırımlar uygulama konusunda çeşitli adımlar atıyor.

Sonuç olarak, Doğu Türkistan'daki Uygur Türkü çocuklara yönelik bu ciddi insan hakları ihlalleri, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmiş durumda. Çin hükûmetinin bu uygulamalara son vermesi, hem bölgedeki çocukların hem de uluslararası toplumun geleceği açısından büyük önem taşıyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.