SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Ukrayna'nın İstanbul Başkonsolosu: Esed rejiminin çöküşü Rusya’nın zayıflığını gösteriyor

Ukrayna’nın İstanbul Başkonsolosu Roman Nedilskıy, Esed rejiminin çöküşünün Rusya’nın zayıflığını gösterdiğini ve benzer rejimlerin de yıkılacağının kanıtı olduğunu söyledi. Türkiye’nin Karadeniz’deki istikrarın garantisi olduğunu vurgulayan Nedilsky, adil ve kalıcı barışın önemine dikkat çekti ve dünyayı Rusya’nın nükleer şantajına karşı kararlı bir şekilde durmaya çağırdı.

Haber Giriş Tarihi: 31.12.2024 09:35
Haber Güncellenme Tarihi: 31.12.2024 09:59
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Ukrayna'nın İstanbul Başkonsolosu: Esed rejiminin çöküşü Rusya’nın zayıflığını gösteriyor

Ukrayna’nın İstanbul Başkonsolosu Roman Nedilskıy, Suriye’deki Esed rejiminin çöküşünü ele aldığı bir röportaj gerçekleştirdi. Sabah gazetesinde 30 Aralık 2024 tarihinde yayımlanan röportajında Nedilskıy, Esed rejiminin ani çöküşünün Rusya ile müttefiklerinin zayıflığını net bir şekilde ortaya koyduğunu belirtti.

UKRAYNA, SURİYE'YE YARDIM ETMEYE HAZIR

Nedilsky ayrıca bu çöküşün Rusya’nın yenilmez olduğuna dair olan mite inen bir darbe olduğunu belirtti ve mevcut durumun, Moskova'nın hiçbir zaman sözünde durmayıp "dostlarını" her zaman bıraktığının bir kanıtı olduğunu vurguladı.

Üstelik bu çöküşün kendi halklarının hürriyet ve haklarını hiçe sayan politik rejimlerin eninde sonunda düşürüleceğinin bir kanıtı olduğunu kaydeden Nedilsky, “Ortadoğu bölgesinde barış ve istikrar, bu arada Ukrayna için de öncelik kazanmaktadır. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy'ın net bir şekilde belirttiği üzere Ukrayna, gıda krizinin önlenmesi konusunda Suriye'ye yardım etmeye hazır.” ifadelerini kullandı.

Bununla birlikte Nedilsky devam eden savaş şartlarında bile insani felaket ve masum insanların cefa çekmelerini önlemek için ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını yenileyerek, Suriye'deki durumun tam stabilizasyonu ve huzurlu hayata dönmesinin zor ve uzun bir süreç olduğunu belirtti.

Öte yandan Nedilsky, “Eminim ki, bunun garantileri arasında Türkiye'nin yapıcı tutumu da vardır. Bunu Esad rejiminin çökmesini takip eden günlerdeki Türkiye'ye gelen uluslararası heyetlerin sayısı da ispat etmektedir. Bu, Ankara'nın elindeki nüfuz ve imkânların, bölgesel lider statüsünün tanınması anlamına gelir.” dedi.

RUSYA’DAN SURİYE’YE NE KALDI?

Nedilsky ayrıca, Rusya’dan Suriye’ye çökmüş bir ekonominin, insani felaketin, genel perişanlıkların ve yoksullukların ve hiçbir geleceği olmayan hayatın kaldığını vurgulayarak, “Bütün bunlar, işgalcinin her zaman bıraktığı miras.” dedi.

Aynı durumların Ukrayna’da geçici işgal altında kalan topraklarda da görüldüğünü belirten Nedilsky, Rus ordusunun nerede olursa olsun savaş kanun ve kurallarını bütünüyle hiçe saydığını söyle ve şu ifadeleri kullandı:

Bunlar için savaş suçları çoktan alışılagelmiş bir şey oldu. Nerede işlenirse işlensin: Halep ya da Mariupol, İdlib ya da Luhansk'ta. Bütün Rus askerlerinin Suriye topraklarından çekilmesi, bu ülkenin sivil ahalisine çektirdikleri eziyet, yaptıkları katliam ve tahribatların adil sonucu olmalı. Bu bağlamda Türkiye'nin, Montrö Sözleşmesi'ne uyma konusundaki net tutumunu bir kez daha takdir ediyoruz. Sözleşme hükümlerinin, Ukrayna'ya karşı yapılan tam ölçekli Rus saldırısının başlangıcından beri uygulanması, Karadeniz bölgesindeki istikrarın garantisidir.

SURİYE’DEKİ ÇÖKÜŞ UKRAYNA’YI DA ETKİLEDİ

Öte yandan Suriye'de bozguna uğrayan Rusya'nın Ukrayna'ya yaptığı baskıyı önemli derecede artıracağının belli olduğunun altını çizen Nedilsky, Rusya’nın amacının bir güç gösterisine kalkıp dünyayı Moskova'nın hâlâ tehlikeli olduğunu ispatlamak olduğunu söyledi ve konuşmasına şu şekilde devam etti:

Gerçekten, sırf geçen hafta içerisinde Rusya Federasyonu, Ukrayna'ya karşı 550 güdümlü bomba, 550 İHA, 20 füze kullandı. Sonuç olarak yine sivil Ukraynalılar öldü, Herson'da bir kanser hastanesi hasar gördü, Harkiv ve Zaporijya'da konut binaları yıkıldı, Kıyıv merkezindeki binalar hasar gördü. Rusya tarafından Kuzey Kore askerlerinin kullanılması, Kremlin'in zaafını bir kez daha kanıtlamaktadır. ‘Dünyanın ikinci ordusu’ kendi zayiatını, Kuzey Koreli askerleri ateşe atmakla tazmin etmeye çalışıyor.

NET VE KARARLI BİR TUTUM CAYDIRICI OLABİLİR

Ayrıca demeçte Rusya’nın etken bir şekilde nükleer şantaj kullanmaya devam ettiğini vurgulayan Nedilsky bu şantajın ciddi bir gözdağı olduğunu belirterek, “Aklı başında olan her insan, nükleer savaşın sonuçlarını anlıyor. Dolayısıyla dünya topluluğu, bu tür açıklama ve şantaja çok sert bir şekilde tepki göstermeli. Sadece net, kararlı ve tutarlı bir tutum Rusya gibi bir düşman için caydırıcı olabilir.” dedi.

Öte yandan Nedilsky, mevcut durumun Kremlin rejiminin can çekişmekte olduğunu gösterdiğinin altını çizdi ve yine de izole edilmiş, çıkmaza sokulmuş bir düşmanın hiçbir zaman hafife alınmaması gerektiğini söyledi.

YAPACAK ÇOK İŞİMİZ VAR

Nedilsky bu sebeple bütün hür dünyanın, kötülüğe karşı mücadele eden ülkelerin tutumunun kararlı olması gerektiğini vurguladı ve “Çünkü bu mücadelenin nihai amacı, çocuklarımızın huzurlu geleceği ve topraklarının yüzölçümü ve askeri gücü ne olursa olsun her ülkenin önünde açılan eşit imkânlardır.” ifadelerini kullandı. 

Öte yandan Ukrayna olarak; okul, hastane, sanayi ve altyapı tesislerinin restorasyonu, Rus saldırısından dolayı mağdur kalan Ukrayna vatandaşlarına yardım gibi yapacak çok fazla işleri olduğunu belirten Nedilsky, konuşmasını şu ifadelerle sonlandırdı:

Fakat bugün itibariyle en önemlisi barışa kavuşmak. Adil ve kapsamlı bir barışa. Öyle bir barışa ki, dünya topluluğuna dâhil olan herkesin eşit ve adil şartlarda bir arada var olmasını mümkün kılsın.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.