Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nuri Salık, Ukrayna’nın Zafer Planı’nda yer alan NATO üyeliğine davet konusunu Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirdi.
Haber Giriş Tarihi: 26.10.2024 13:26
Haber Güncellenme Tarihi: 26.10.2024 15:50
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Dilara Dilşah KAYA / QHA Ankara
Rusya’nın 24 Şubat 2022 tarihinde Ukrayna’ya yönelik başlattığı topyekûn işgal girişimi ve saldırıları devam ediyor. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy (Volodimir Zelenski), savaşı sonlandıracak ve adil barışı sağlayacak olan Zafer Planı’nın detaylarını 16 Ekim 2024 tarihinde açıklamıştı. Planın ilk maddesi ise NATO üyeliğine davet konusuydu.
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nuri Salık, Ukrayna’nın NATO’nun 33. üyesi olma ihtimalini Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirdi.
AVRUPA GÜVENLİĞİ İÇİN UKRAYNA, KRİTİK ÖNEME SAHİP
Ukrayna ile NATO arasındaki ilişkinin Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra başladığını belirten Doç. Dr. Nuri Salık, bu süreçten sonra Ukrayna’nın ittifakla kurduğu bağlantılara değindi. Ukrayna’nın 1991 yılında NATO İşbirliği Konseyine ve 1994 yılında Barış için Ortalık Programına katıldığını belirten Salık, 1997 yılında da Ayrıcalıklı Ortaklık Şartı imzalandığına değindi. Salık; imzalanan bu belgeler ile NATO üyelerinin, Avrupa güvenliği için Ukrayna’nın kritik öneme sahip olduğunu açıkça deklare ettiğini vurguladı. Salık, aynı zamanda ilişkilerin geliştirilmesi adına NATO-Ukrayna Komisyonu’nun kurulduğunu ve NATO liderlerinin 2008 yılında düzenlenen Bükreş Zirvesi'nde Ukrayna’nın NATO’ya üye olacağını deklare ettiklerini kaydetti.
NATO’NUN GENİŞLEME MİSYONUNDAKİ ÖNEMLİ SACAYAĞI: UKRAYNA
Salık, NATO’nun genişleme misyonunda Ukrayna’nın önemli bir yer kapsadığını “Sovyetler Birliği’nin çöküşünün hemen ardından NATO’nun benimsediği genişleme misyonunun en önemli sacayaklarından birini Ukrayna ile angajman oluşturmuştur. Ancak Rusya’nın Ukrayna üzerindeki tarihsel ve sosyo-politik etkisinden ve süregiden itirazlarından dolayı Ukrayna’nın NATO üyeliği gerçekleşmemiştir.” ifadeleriyle belirtti. Gerçekleşemeyen üyeliğin Rusya’nın 2014 yılındaki Kırım’ı işgalini ve 2022 yılında başlayan Ukrayna-Rusya Savaşı’nı da önleyemediğini vurguladı.
“UKRAYNA’NIN NATO’YA ÜYE OLMASI, TARİHİ ÖNEMDE BİR ADIM OLACAKTIR”
Salık, NATO’nun Avrupa güvenlik mimarisini tehdit eden Rusya karşısında Ukrayna yanında yer aldığını ve Kıyiv yönetimine siyasi destek sağladığını belirtti. Salık, konuyla alakalı “2022 Madrid, 2023 Vilnius ve 2024 Vaşington zirvelerinde Ukrayna’nın geleceğinin NATO’da olduğu açıkça deklare edilmiştir. Ayrıca, NATO-Ukrayna Komisyonu, 2022 yılında Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesinin ardından 2023 yılında NATO-Ukrayna Konseyine dönüştürülmüştür. Ukrayna’nın NATO’ya üye olması hiç şüphesiz tarihî önemde bir adım olacaktır. Ancak verilen güçlü mesajlara rağmen Ukrayna’nın NATO’ya üyeliği konusunda henüz net bir karar verilmediği görülmektedir.” ifadelerini kullandı.
NATO KURUCU ANLAŞMASININ BEŞİNCİ MADDESİ, İTTİFAK ÜYELERİNDE SORU İŞARETİ YARATIYOR
NATO Kurucu Anlaşmasının 5. Maddesine dikkat çeken Salık, Ukrayna’nın NATO üyesi olması halinde ittifak üyelerinin de Rusya ile savaş durumuna geçeceğini belirtti. Salık, konuyla ilgili “NATO Kurucu Anlaşmasının kolektif güvenliğe dair 5. maddesi bir veya birden fazla üyenin saldırıya maruz kalması durumunda bu saldırıyı NATO’nun tüm üyelerine yapılmış saymaktadır. Ukrayna’nın NATO’ya üye olması, bu madde nedeniyle tüm NATO üyelerinin Rusya ile savaşa girmesi anlamına gelecektir. Bu da Üçüncü Dünya Savaşı’nın patlak vermesi demektir.” ifadelerini kullandı.
Salık; Ukrayna’nın NATO üyeliğine kabul edilmesi konusunda ortaya çıkan senaryolardan birinin 1955 yılında Batı Almanya’nın NATO üyesi olması gibi Ukrayna’nın da bölünmüş sınırlarını kabul etmesi ve meşru müdafaa hariç bu sınırlar dışında askeri güç kullanmayı reddetmesi olduğunu belirtti. Ancak bu senaryo Ukrayna’nın Rusya tarafından işgal edilen topraklarının bölünmesini kabul etmesi manasına geldiğini aktaran Salık, Ukrayna’nın bu durumu kabul etmeyeceğini ve bu senaryonun gerçekleşmekten çok uzak olduğunu vurguladı.
Son olarak Salık, Putin’in artan saldırganlığına değindi. Bu durumun Ukrayna’nın NATO üyeliği sürecini baltaladığını belirten Salık, “Dolayısıyla Rusya Devlet Başkanı Putin’in savurduğu tehditlerle mevcut tabloyu birlikte okuduğumuzda Ukrayna’nın NATO üyeliği için önünde uzun bir yol olduğunu söylemeliyim.” ifadelerini kullandı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
NATO’nun 33. üyesi Ukrayna olabilecek mi?
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nuri Salık, Ukrayna’nın Zafer Planı’nda yer alan NATO üyeliğine davet konusunu Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirdi.
Dilara Dilşah KAYA / QHA Ankara
Rusya’nın 24 Şubat 2022 tarihinde Ukrayna’ya yönelik başlattığı topyekûn işgal girişimi ve saldırıları devam ediyor. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy (Volodimir Zelenski), savaşı sonlandıracak ve adil barışı sağlayacak olan Zafer Planı’nın detaylarını 16 Ekim 2024 tarihinde açıklamıştı. Planın ilk maddesi ise NATO üyeliğine davet konusuydu.
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nuri Salık, Ukrayna’nın NATO’nun 33. üyesi olma ihtimalini Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirdi.
AVRUPA GÜVENLİĞİ İÇİN UKRAYNA, KRİTİK ÖNEME SAHİP
Ukrayna ile NATO arasındaki ilişkinin Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra başladığını belirten Doç. Dr. Nuri Salık, bu süreçten sonra Ukrayna’nın ittifakla kurduğu bağlantılara değindi. Ukrayna’nın 1991 yılında NATO İşbirliği Konseyine ve 1994 yılında Barış için Ortalık Programına katıldığını belirten Salık, 1997 yılında da Ayrıcalıklı Ortaklık Şartı imzalandığına değindi. Salık; imzalanan bu belgeler ile NATO üyelerinin, Avrupa güvenliği için Ukrayna’nın kritik öneme sahip olduğunu açıkça deklare ettiğini vurguladı. Salık, aynı zamanda ilişkilerin geliştirilmesi adına NATO-Ukrayna Komisyonu’nun kurulduğunu ve NATO liderlerinin 2008 yılında düzenlenen Bükreş Zirvesi'nde Ukrayna’nın NATO’ya üye olacağını deklare ettiklerini kaydetti.
NATO’NUN GENİŞLEME MİSYONUNDAKİ ÖNEMLİ SACAYAĞI: UKRAYNA
Salık, NATO’nun genişleme misyonunda Ukrayna’nın önemli bir yer kapsadığını “Sovyetler Birliği’nin çöküşünün hemen ardından NATO’nun benimsediği genişleme misyonunun en önemli sacayaklarından birini Ukrayna ile angajman oluşturmuştur. Ancak Rusya’nın Ukrayna üzerindeki tarihsel ve sosyo-politik etkisinden ve süregiden itirazlarından dolayı Ukrayna’nın NATO üyeliği gerçekleşmemiştir.” ifadeleriyle belirtti. Gerçekleşemeyen üyeliğin Rusya’nın 2014 yılındaki Kırım’ı işgalini ve 2022 yılında başlayan Ukrayna-Rusya Savaşı’nı da önleyemediğini vurguladı.
“UKRAYNA’NIN NATO’YA ÜYE OLMASI, TARİHİ ÖNEMDE BİR ADIM OLACAKTIR”
Salık, NATO’nun Avrupa güvenlik mimarisini tehdit eden Rusya karşısında Ukrayna yanında yer aldığını ve Kıyiv yönetimine siyasi destek sağladığını belirtti. Salık, konuyla alakalı “2022 Madrid, 2023 Vilnius ve 2024 Vaşington zirvelerinde Ukrayna’nın geleceğinin NATO’da olduğu açıkça deklare edilmiştir. Ayrıca, NATO-Ukrayna Komisyonu, 2022 yılında Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesinin ardından 2023 yılında NATO-Ukrayna Konseyine dönüştürülmüştür. Ukrayna’nın NATO’ya üye olması hiç şüphesiz tarihî önemde bir adım olacaktır. Ancak verilen güçlü mesajlara rağmen Ukrayna’nın NATO’ya üyeliği konusunda henüz net bir karar verilmediği görülmektedir.” ifadelerini kullandı.
NATO KURUCU ANLAŞMASININ BEŞİNCİ MADDESİ, İTTİFAK ÜYELERİNDE SORU İŞARETİ YARATIYOR
NATO Kurucu Anlaşmasının 5. Maddesine dikkat çeken Salık, Ukrayna’nın NATO üyesi olması halinde ittifak üyelerinin de Rusya ile savaş durumuna geçeceğini belirtti. Salık, konuyla ilgili “NATO Kurucu Anlaşmasının kolektif güvenliğe dair 5. maddesi bir veya birden fazla üyenin saldırıya maruz kalması durumunda bu saldırıyı NATO’nun tüm üyelerine yapılmış saymaktadır. Ukrayna’nın NATO’ya üye olması, bu madde nedeniyle tüm NATO üyelerinin Rusya ile savaşa girmesi anlamına gelecektir. Bu da Üçüncü Dünya Savaşı’nın patlak vermesi demektir.” ifadelerini kullandı.
UKRAYNA, İŞGAL ALTINDAKİ TOPRAKLARINDAN VAZGEÇMEYECEK
Salık; Ukrayna’nın NATO üyeliğine kabul edilmesi konusunda ortaya çıkan senaryolardan birinin 1955 yılında Batı Almanya’nın NATO üyesi olması gibi Ukrayna’nın da bölünmüş sınırlarını kabul etmesi ve meşru müdafaa hariç bu sınırlar dışında askeri güç kullanmayı reddetmesi olduğunu belirtti. Ancak bu senaryo Ukrayna’nın Rusya tarafından işgal edilen topraklarının bölünmesini kabul etmesi manasına geldiğini aktaran Salık, Ukrayna’nın bu durumu kabul etmeyeceğini ve bu senaryonun gerçekleşmekten çok uzak olduğunu vurguladı.
Son olarak Salık, Putin’in artan saldırganlığına değindi. Bu durumun Ukrayna’nın NATO üyeliği sürecini baltaladığını belirten Salık, “Dolayısıyla Rusya Devlet Başkanı Putin’in savurduğu tehditlerle mevcut tabloyu birlikte okuduğumuzda Ukrayna’nın NATO üyeliği için önünde uzun bir yol olduğunu söylemeliyim.” ifadelerini kullandı.
Son Haberler