Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifinden “Kadın Gözünden 18 Mayıs 1944” paneli
Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifinden “Kadın Gözünden 18 Mayıs 1944” paneli
Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifi bugün Kırım Derneği Genel Merkezinde, “Kadın Gözünden 18 Mayıs 1944” başlıklı paneli gerçekleştirdi. Stalin rejiminin vatandan sürdüğü Kırım Tatarlarının torunları, büyüklerinden duydukları sürgün hatıralarını anlattı.
Haber Giriş Tarihi: 20.05.2023 17:23
Haber Güncellenme Tarihi: 21.05.2023 10:07
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifi, 20 Mayıs 2023 tarihinde 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 79. yılı çerçevesinde panel düzenledi. Panel, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 79. yıldönümünde Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezindeki Bekir Sıtkı Çobanzade Kütüphanesi’nde yapıldı.
“Kadın Gözünden 18 Mayıs 1944” başlıklı panele; Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı İlmi Ümerov, Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin, Kırım Vakfı Başkanı Tuncer Kalkay, Kırım Tatar Teşkilatları Platformu Başkanı, Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit, KTMM üyesi Doç. Dr. Gayana Yüksel, Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifi Başkanı Necla Kalkay, Tuvgan Til İnternet Sitesi Koordinatörü Oya Deniz Çongar Şahin, Tuvgan Til İnternet Sitesi Dil Koordinatörü Dr. Nariye Seydamet, TURKSİD Ukrayna Derneği Başkanı İsmet Yüksel, Kırım Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ali Olgun Boydak, panelist Abibe Useinova, gazeteci Gönül Şamilkızı ve Ankara'daki Kırım Tatar diasporasından çok sayıda kişi katıldı.
Kırım Haber Ajansı, paneli Facebook hesabından canlı yayımladı:
"SÜRGÜNÜN ACISINI EN ÇOK KADINLAR ÇEKTİ"
Panelin açılışında konuşan Tuvgan Til İnternet Sitesi Koordinatörü Oya Deniz Çongar Şahin, sürgünün acısının en çok kadınların çektiğini ifade etti ve "Bu sürgünü bu kez de kadınlar anlatsın" dedi.
Panelin açılışında Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifi Başkanı Necla Kalkay, Kırım Tatar kadınlarının sürgün ve soykırım acısını hiçbir zaman unutmadığını ve sürgün ve soykırımın yaşattığı acıları en çok kadınların çektiğini kaydetti. Ardından, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü konulu belgesel film gösterildi.
"SÜRGÜNÜ GÖRMEDİK AMA ETKİSİNİ YAŞIYORUZ"
Panelin moderatörlüğünü yapan Doç. Dr. Gayana Yüksel, ailesinden öğrendiği sürgün hatıralarını anlattı. Yüksel konuşmasında, "Sürgünü görmedik ama etkisini yaşıyoruz, sürgünden geldik Kırım’a tutunmaya çalıştık, işgal ettiler şimdi savaş başladı ve yine vatanımızdan çıktık” ifadelerini kullandı. Yüksel, “Kırım Tatarlarının tek bir suçu var. Yurdumuz çok güzel, cennet gibi bir yer. Bu yüzden Kırım Tatarlarını rahat bırakmıyorlar” dedi.
Kırım Tatar Sürgünü'nü temsil eden bir çizim gösteren Yüksel, ressamın şu anda Ukrayna’da Rus saldırılarına karşı savaştığını söyledi. Ardından büyüklerinden duyduğu sürgüne dikkat çeken Yüksel, büyükbabasının sürgün esnasında 20 yaşında olduğunu Kırım Tatarlarının savaştaki sembolü olduğunu belirtti. Büyükbabası ve büyükannesinin hatıralarını anlatan Yüksel, onların Ural Dağları’na sürüldüğünü dile getirdi.
Ailesinin hatıralarını anlatırken, gözyaşlarına hakim olamayan Yüksel, dikkat çekici bir olayı paylaştı. Yüksel’in büyükannesinin 17 Mayıs akşamı kapısına bir askerin geldiğini ve “Bu gece sizi götürecekler eşyalarınızı alıp gidin” dediğini aktardı. Aile büyüklerinin fotoğraflarla gösteren Yüksel, büyükbabasının enstrüman çaldığını sürgünden sonra bununla hayata tutanabildiğini vurguladı. Gayana Yüksel, 1954’te çekilen orijinal bir fotoğrafı göstererek “Hayat sürgünden sonra da devam etti” dedi.
Al Jazeera tarafından yapılan sürgün ile ilgili belgesel filmin gösterimi yapıldıktan Doç. Dr. Yüksel, sözlerini, "Bunları unutmayın, unutturmayın” ifadesiyle sonlandırdı.
"MAALESEF, BUGÜN BU FELAKETLERE HALA ŞAHİT OLUYORUZ”
Ardından Dr. Nariye Seydamet sunumunda, Kırım Tatarlarının bu felaketleri ilk kez yaşamadığını Ruslarla hep mücadele ettiğini vurguladı. Seydamet, anne tarafından akrabalarının sürgün hatırasını dile getirdi. Akrabalarının Semerkand’a sürüldüğünü ifade eden Seydamet, büyükbabası ve büyükannesinin orada hayatını kaybettiğini anlattı.
Seydamet, Almanların büyükbabasını kampa işçi olarak topladığını orada çalıştıktan sonra Sovyetler tarafından sürgüne gönderildiğini aktardı. Seydamet, büyükbabasına sonrasında neden oradan Kırım’a döndüğünü sorduğunda, "Vatanımız için döndük" dediğini söyledi. Seydamet akrabalarının fotoğraflarını gösterdi. Seydamet konuşmasının sonunda, “Gördüğümüz gibi ailelerimizi anlatıyoruz, her birinin yaşadığı felaketi… Maalesef bugün bu felaketlere hala şahit oluyoruz” dedi.
"MİLLET ÖZ TARİHİNİ YAŞIYORSA AYAKTADIR"
Ardından Abibe Useinova, söz hakkını alarak kürsüdeki konuşmasını yaptı. Useinova, annesinin bizzat yaşadığı sürgünü duygulu bir şekilde anlattı. Rus askerlerinin, 18 Mayıs gecesi Kırım'daki tüm ailesinin vagonlara zorla bindirilip sürüldüğünü ifade eden Useinova, savaşta olan dayısı dışında ailesinin Özbekistan’a sürüldüğünü söyledi.
Yolculuk esnasında yaşanan zorluklara değinen Useinova, annesinin 54 seneden sonra vatana döndüğünü ve 2021 yılında yurdunda vefat ettiğini ifade etti. Useinova konuşmasının sonunda annesinin sürgünle ilgili anlattığı videoyu katılımcılara gösterdi.
Programın sonunda konuşan Gayana Yüksel, “Bu insanların sesi olalım, unutmayalım. Hikayelerini her yerde anlatalım. Millet öz tarihini yaşıyorsa ayaktadır. Halkımız sürgünde de olsa, soykırım da yaşasa savaşta da olsa ayakta kalmaya devam edecek” vurgusu yaptı. Yüksel, sonraki etkinliklerin Kırım’da yapılması için temennide bulundu. Panelin sonunda keman ve gitar performansı ile Kırım türküleri çalındı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifinden “Kadın Gözünden 18 Mayıs 1944” paneli
Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifi bugün Kırım Derneği Genel Merkezinde, “Kadın Gözünden 18 Mayıs 1944” başlıklı paneli gerçekleştirdi. Stalin rejiminin vatandan sürdüğü Kırım Tatarlarının torunları, büyüklerinden duydukları sürgün hatıralarını anlattı.
Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifi, 20 Mayıs 2023 tarihinde 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 79. yılı çerçevesinde panel düzenledi. Panel, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 79. yıldönümünde Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezindeki Bekir Sıtkı Çobanzade Kütüphanesi’nde yapıldı.
“Kadın Gözünden 18 Mayıs 1944” başlıklı panele; Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı İlmi Ümerov, Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin, Kırım Vakfı Başkanı Tuncer Kalkay, Kırım Tatar Teşkilatları Platformu Başkanı, Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit, KTMM üyesi Doç. Dr. Gayana Yüksel, Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifi Başkanı Necla Kalkay, Tuvgan Til İnternet Sitesi Koordinatörü Oya Deniz Çongar Şahin, Tuvgan Til İnternet Sitesi Dil Koordinatörü Dr. Nariye Seydamet, TURKSİD Ukrayna Derneği Başkanı İsmet Yüksel, Kırım Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ali Olgun Boydak, panelist Abibe Useinova, gazeteci Gönül Şamilkızı ve Ankara'daki Kırım Tatar diasporasından çok sayıda kişi katıldı.
ŞEFİKA GASPIRALI KADIN İNİSİYATİFİNDEN “KADIN GÖZÜNDEN 18 MAYIS 1944” PANELİ
Kırım Haber Ajansı, paneli Facebook hesabından canlı yayımladı:
"SÜRGÜNÜN ACISINI EN ÇOK KADINLAR ÇEKTİ"
Panelin açılışında konuşan Tuvgan Til İnternet Sitesi Koordinatörü Oya Deniz Çongar Şahin, sürgünün acısının en çok kadınların çektiğini ifade etti ve "Bu sürgünü bu kez de kadınlar anlatsın" dedi.
Panelin açılışında Şefika Gaspıralı Kadın İnisiyatifi Başkanı Necla Kalkay, Kırım Tatar kadınlarının sürgün ve soykırım acısını hiçbir zaman unutmadığını ve sürgün ve soykırımın yaşattığı acıları en çok kadınların çektiğini kaydetti. Ardından, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü konulu belgesel film gösterildi.
"SÜRGÜNÜ GÖRMEDİK AMA ETKİSİNİ YAŞIYORUZ"
Panelin moderatörlüğünü yapan Doç. Dr. Gayana Yüksel, ailesinden öğrendiği sürgün hatıralarını anlattı. Yüksel konuşmasında, "Sürgünü görmedik ama etkisini yaşıyoruz, sürgünden geldik Kırım’a tutunmaya çalıştık, işgal ettiler şimdi savaş başladı ve yine vatanımızdan çıktık” ifadelerini kullandı. Yüksel, “Kırım Tatarlarının tek bir suçu var. Yurdumuz çok güzel, cennet gibi bir yer. Bu yüzden Kırım Tatarlarını rahat bırakmıyorlar” dedi.
Kırım Tatar Sürgünü'nü temsil eden bir çizim gösteren Yüksel, ressamın şu anda Ukrayna’da Rus saldırılarına karşı savaştığını söyledi. Ardından büyüklerinden duyduğu sürgüne dikkat çeken Yüksel, büyükbabasının sürgün esnasında 20 yaşında olduğunu Kırım Tatarlarının savaştaki sembolü olduğunu belirtti. Büyükbabası ve büyükannesinin hatıralarını anlatan Yüksel, onların Ural Dağları’na sürüldüğünü dile getirdi.
Ailesinin hatıralarını anlatırken, gözyaşlarına hakim olamayan Yüksel, dikkat çekici bir olayı paylaştı. Yüksel’in büyükannesinin 17 Mayıs akşamı kapısına bir askerin geldiğini ve “Bu gece sizi götürecekler eşyalarınızı alıp gidin” dediğini aktardı. Aile büyüklerinin fotoğraflarla gösteren Yüksel, büyükbabasının enstrüman çaldığını sürgünden sonra bununla hayata tutanabildiğini vurguladı. Gayana Yüksel, 1954’te çekilen orijinal bir fotoğrafı göstererek “Hayat sürgünden sonra da devam etti” dedi.
Al Jazeera tarafından yapılan sürgün ile ilgili belgesel filmin gösterimi yapıldıktan Doç. Dr. Yüksel, sözlerini, "Bunları unutmayın, unutturmayın” ifadesiyle sonlandırdı.
"MAALESEF, BUGÜN BU FELAKETLERE HALA ŞAHİT OLUYORUZ”
Ardından Dr. Nariye Seydamet sunumunda, Kırım Tatarlarının bu felaketleri ilk kez yaşamadığını Ruslarla hep mücadele ettiğini vurguladı. Seydamet, anne tarafından akrabalarının sürgün hatırasını dile getirdi. Akrabalarının Semerkand’a sürüldüğünü ifade eden Seydamet, büyükbabası ve büyükannesinin orada hayatını kaybettiğini anlattı.
Seydamet, Almanların büyükbabasını kampa işçi olarak topladığını orada çalıştıktan sonra Sovyetler tarafından sürgüne gönderildiğini aktardı. Seydamet, büyükbabasına sonrasında neden oradan Kırım’a döndüğünü sorduğunda, "Vatanımız için döndük" dediğini söyledi. Seydamet akrabalarının fotoğraflarını gösterdi. Seydamet konuşmasının sonunda, “Gördüğümüz gibi ailelerimizi anlatıyoruz, her birinin yaşadığı felaketi… Maalesef bugün bu felaketlere hala şahit oluyoruz” dedi.
"MİLLET ÖZ TARİHİNİ YAŞIYORSA AYAKTADIR"
Ardından Abibe Useinova, söz hakkını alarak kürsüdeki konuşmasını yaptı. Useinova, annesinin bizzat yaşadığı sürgünü duygulu bir şekilde anlattı. Rus askerlerinin, 18 Mayıs gecesi Kırım'daki tüm ailesinin vagonlara zorla bindirilip sürüldüğünü ifade eden Useinova, savaşta olan dayısı dışında ailesinin Özbekistan’a sürüldüğünü söyledi.
Yolculuk esnasında yaşanan zorluklara değinen Useinova, annesinin 54 seneden sonra vatana döndüğünü ve 2021 yılında yurdunda vefat ettiğini ifade etti. Useinova konuşmasının sonunda annesinin sürgünle ilgili anlattığı videoyu katılımcılara gösterdi.
Programın sonunda konuşan Gayana Yüksel, “Bu insanların sesi olalım, unutmayalım. Hikayelerini her yerde anlatalım. Millet öz tarihini yaşıyorsa ayaktadır. Halkımız sürgünde de olsa, soykırım da yaşasa savaşta da olsa ayakta kalmaya devam edecek” vurgusu yaptı. Yüksel, sonraki etkinliklerin Kırım’da yapılması için temennide bulundu. Panelin sonunda keman ve gitar performansı ile Kırım türküleri çalındı.
Son Haberler