SON DAKİKA
Hava Durumu

#Kırım Tatarları

QHA - Kırım Haber Ajansı - Kırım Tatarları haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kırım Tatarları haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Rus Kızıl Ordu Korosu Türkiye turnesine nasıl izin aldı? Haber

Rus Kızıl Ordu Korosu Türkiye turnesine nasıl izin aldı?

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin (SSCB) eli kanlı lideri Josef Stalin'in emriyle 18 Mayıs 1944'te sürülen ve soykırıma uğrayan Kırım Tatar halkı ile Rus Çarlığı tarafından 21 Mayıs 1864'te vatan topraklarından sürülen Çerkes halkının acısı, bugün hafızlardaki yerini koruyor. Vatan Kırım topraklarını işgal eden Rusya Savunma Bakanlığına bağlı Rus Kızıl Ordu Korosu, sürgün ve soykırımın yıl dönümünde Türkiye'de konser icra edecek.  18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı ile 21 Mayıs Büyük Kafkasya Sürgünü'nün yıl dönümünde Antalya ve Bursa'da konser gerçekleştirecek olan Rus Kızıl Ordu Korosu'na yönelik tepkiler büyüyor.  "KONSERE KİM İZİN VERDİ, KİM DURDURACAK?" Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Almanya Temsilcisi, Kırım Tatar gazeteci, Kırım Haber Ajansı (QHA) yazarlarından Ahmet Özay, 24 Nisan 2024 tarihli Karar gazetesindeki yazısında koronun Türkiye turnesine tepki gösterdi. "Kim İzin Verdi, Kim Durduracak" başlıklı yazısında Özay, turne izniyle ilgili gerekli görüşmeler yaptığını kaydetti. Özay görüşme sonucunda, bir askerî müzik topluluğu olan Rus Kızıl Ordu Korosu'nun Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından izin alınması gerektiğini ifade etti. Söz konusu organizaasyonun 4 aşamada gerçekleştiğini kaydeden Özay, işlemlerin nasıl gerçekleşmesi gerektiğini anlattı. Özay şu ifadelere yer verdi: "Konser için Kültür Bakanlığı, belediyeler ya da özel salonlardan mekan kiralanıyor. Bu genellikle organizatörler veya etkinlik mekanları aracılığıyla sağlanıyor. Müzik topluluğunun üyeleri, Türkiye’ye turne amacıyla giriş yapacaksa, gerekli vize ve çalışma izinlerini almalı. Çalışma amacıyla gelenler için 'özel çalışma izni' şart. Türkiye’de konser vermek isteyen yabancı müzik topluluğunun sağlık ve güvenlik kontrollerinden geçmesi, Türk makamlarının standartlarına uygun sigortalara sahip olması gerek. Konser için bilet satışı düzenlenmeleri konusunda Kültür Bakanlığı, valilikler ve belediyelerin onayı mecburî" "KONSER PROVOKASYON AMACI TAŞIYOR" İşgalci devletin koro üyelerinin gerekli şartları nasıl oluşturduğuna dikkat çeken Özay, söz konusu konserin müzikten ibaret olmadığını bunun provokasyon amacıyla düzenlenediğini vurguladı.  KIRIMOĞLU, KONSERDEN DUYDUĞU RAHATSIZLIĞI TÜRK MAKAMLARINA İLETTİ Öte yandan Kırım Tatar halkının millî lideri, Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu söz konusu Türkiye turnesinden duyduğu rahatsızlığı gerekli Türk makamlarına iletti. Birleşik Kafkasya Derneği ise “Zulüm, katliam ve soykırımla özdeşleşen Kızıl Ordu Korosu’nun vereceği konserlerin tarihi, Rusya’nın bilinçli seçimi ve provokasyonudur. Bu provokasyonu, halklarımızı aşağılama girişimi olarak görüyor; nefretle kınıyoruz. Devlet yetkililerimizden bu tarihi saygısızlığa engel olmasını bekliyoruz” ifadeleriyle yapılması planlanan konseri kınadı.  KORO'NUN TÜRKİYE TURNESİNİN İPTALİ İÇİN İMZA KAMPANYASI Bunun bir milli güvenlik meselesi haline gelmesi gerektiğinin altını çizen Kırım Tatar dernekleri ise askerî bir müzik topluluğu olan Rus Kızıl Ordu Korosu'nun Türkiye turnesinin iptal edilmesi için duyuru yaptı. Eskişehir Kırım Derneği ise turnenin iptal edilmesi için imza kampanyası başlattı. Kampanyayı imzalamak için aşağıdaki linki tıklayınız: https://www.change.org/p/rus-kizilordu-korosu-nun-t%C3%BCrki%CC%87ye-turnesi%CC%87-i%CC%87ptali%CC%87?signed=true

QHA'nın Eskişehir'deki ilk durağı: Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu Kırım Tatar Müzesi Haber

QHA'nın Eskişehir'deki ilk durağı: Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu Kırım Tatar Müzesi

Yağmur Filiz Şahin/QHA Ankara Eskişehir’de Odunpazarı Belediyesi ve Eskişehir Kırım Derneği tarafından 2009 yılında açılan “Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu Kırım Tatar Müzesi”, kenti gezmeye gelen herkese ücretsiz olarak kapısını açıyor. Ziyaretçilerin ilgi odağı olan müzede, Kırım Tatar halkının zengin kültürü sergileniyor. MÜZEYE BÜYÜK KATKILAR SUNAN HASAN KIRIMER, QHA'YA DETAYLI BİLGİLER VERDİ Müzenin düzenlenmesinde ve gelişmesinde büyük bir emek veren Eskişehir Kırım Derneği Üyesi, Yüksek Kimya Mühendisi ve Müze Sorumlusu Hasan Kırımer, Kırım Haber Ajansına (QHA) müze hakkında kapsamlı bilgi verdi. QHA'nın Eskişehir'deki ilk durağı: Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu Kırım Tatar Müzesi Eskişehir Kırım Derneği Üyesi, Yüksek Kimya Mühendisi ve Müze Sorumlusu Hasan Kırımer, Eskişehir'deki Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu Kırım Tatar Müzesinin kapılarını QHA'ya açtı. ????"Her şeyden… pic.twitter.com/ypbR4vHKq0 — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) April 22, 2024 Müzenin yenilenmesi için görev alan Kırımer, 2019 yılından bu yana gerekli tüm yenilik ve değişikliklere imzasını atıyor. Bugün Eskişehir’i gezmeye gelen vatandaşların ilk durağı ise Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu Kırım Tatar Müzesi… Kırımer, Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfının (ÇEKÜL) düzenlediği yarışmada müze olarak Türkiye’de ikinci olduklarını ve plaketi müzede muhafaza ettiklerini kaydetti. MÜZEDE 700 CİVARI KÜLTÜREL MİRAS BULUNUYOR Müzede yer alan 700 civarı kültürel mirasın büyük bir kısmının vatan Kırım topraklarından geldiğini ifade eden Kırımer, müzede bulunan “Mutfak Bölümü, Gelin Odası Bölümü, Sürgün Odası Bölümü, Oturma Odası Bölümü ve Sünnet Odası Bölümü’nü” tanıttı. İlk olarak 1944 yılından öncesine ait nakışlı Kur’an-ı Kerim kılıfının Avrupa’da derecede aldığını anlatan Kırımer, müzedeki dil, din ve sanat eserlerinin her ayrıntısını QHA’ya değerlendirdi. Kırımer, saç tokalarından kemerlere, feslerden kalpaklara, nakışlı kıyafetlerden maramalara (yazma), sürahilerden işlemeli mendillere kadar Kırım’dan gelen veya oradaki kültüre benzetilmesi amacıyla Eskişehir’de dikilen kıyafetlerin anlamlarını bir bir dile getirdi. SÜRGÜN ODASI BÖLÜMÜNDE 18 MAYIS 1944'TEN İZLER Sürgün Odası bölümüne yerleştirilen 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı anıtındaki görselin ne anlama geldiğini aktaran Kırımer, “Dört bir yandan gelen uzun kollar, Kırım Tatarlarının sürgün esnasında dünyanın dört bir yanına dağıldığını, kolların bükülerek içe eğilmesi ise tekrar vatan topraklarına dönüşü simgeliyor. Tam ortasında bu yüzden Kırım haritası bulunuyor” dedi. Aynı zamanda Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı’nda yaşananları anımsatan Kırımer, vatan topraklarına dönmeyi temenni etti. TOKUZ BOHÇASINDA NELER YER ALIYOR? Kırımer, Kırım Tatarlarının düğün geleneklerine değinerek, gelin ve damadın yatak odasında bulunan eşyaları anlattı. Misafirlerin gelin ve damada getirdiği “tokuz bohçasını” kapsamlı bir şekilde ifade eden Kırımer, “Tokuz, yani dokuz parça halindek bohça, yakası açılmamış gömlek veya havlunun üzerinde getiriliyor. Bunun üzerinde çorap, saat kesesi, para kesesi, namazlık takke, havlu, Kur’an-ı Kerim kılıfı gibi hediyeler bulunur” ifadelerini kullandı. İşlemeli halı, gelinlik, kese ve yazmalar ise oldukça dikkat çekiyor. KIRIM TATAR MUTFAĞININ VAZGEÇİLMEZİ: KOBETE Mutfak bölümünde Kırım Tatar sofrasını ele alan Kırımer, kobete (köbete) hamur işinin isminin nereden geldiğini şu ifadelerle dile getirdi: “Kop Kırım Tatarca ‘çok’ demektir. Et ise bildiğimiz et anlamında. İkisi yan yana gelince ‘kobete’ yani çok et anlamını taşır. Fakat zamanla bu köbete veya göbete olarak dile yerleşmiş. Ancak doğrusu kullanılsın diye gelen ziyaretçilerimize bu bilgiyi mutlaka veriyoruz” KIRIM TATARLARI KÜLTÜRÜNÜ NASIL MUHAFAZA ETMELİ? Kırım Tatar halkının kültürünün öğrenilmesi, tanıtılması ve korunması amacıyla yazılan çok sayıda dergi ve kitapların müzede sergilendiğini belirten Kırımer, QHA’nın “Türkiye’de yaşayan Kırım Tatarları kültürünü nasıl korumalı?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Bir milletin varlığını koruması için önce dilini koruması gerekmektedir. Dil olmadan anlaşma ve anlaşılma olmaz. Dilimizin kesinlikle öğrenilmesi ve kullanılması lazım. Din ise ikinci plandadır. İnsanlar Müslüman olabilir, Hristiyan olabilir. Bütün çocuklarımızın önce aile içinde dilini öğrenmesi ve sonra kültürünü muhafaza etmesi lazımdır. Her şeyden önemlisi kimliğimizi ve dilimizi unutmamalıyız. Allah’tan dileğim budur. Burada Tatar birini gördüğümüzde hemen Kırım Tatarca konuşuruz. Bir sözlük çalışmam var. Gelenek ve göreneklerimizin yaşatılması için büyük çalışmalarım mevcut” Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu Kırım Tatar Müzesi tüm ziyaretçilerini bekliyor.

Kırım Tatar siyasi tutsak Refat Alimov vatanına kavuştu Haber

Kırım Tatar siyasi tutsak Refat Alimov vatanına kavuştu

Rus cezaevinden 17 Nisan 2024 tarihinde tahliye olan Kırım Tatar siyasi tutsak Refat Alimov, dün vatan Kırım’a ulaştı. Ailesi ve Kırım’ın farklı yerlerinden gelen Kırım Tatarları, siyasi tutsağı sevinç gözyaşlarıyla karşıladı. Refat Alimov, Rus işgali altındaki Kırım’da Kırım Tatarlarına baskı uygulamak amacıyla kurgulanan sözde "Hizb-ut Tahrir Davası" kapsamında 8 yıl hapis cezasına mahkûm edilmişti. Hapis cezasını tamamlayan Alimov, 2 gün önce alıkonulduğu Rusya’ya bağlı Başkurdistan Cumhuriyeti’ndeki Salavat Cezaevi'nden tahliye edildi. Alimov, bir gün süren yolculuktan sonra vatanına ulaştı. Yalta bölgesinde bulunan Kızıltaş köyünün sakinleri Refat Alimov için büyük karşılama etkinliği düzenledi. Özgürlüğe kavuşan siyasi tutsağının ve ailesinin sevincini paylaşmak için Kırım’ın farklı yerlerinden Kırım Tatarları karşılama etkinliğine katıldı. KIRIM TATARLARINA BASKI Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) görevlileri, 2016 yılının 11 ve 12 Şubat tarihlerinde Rusya tarafından işgal edilen Kırım’da sözde “terör örgütüne” mensup oldukları iddiasıyla birçok kişinin evinde arama yaptı. Yapılan aramalar sırasında birçok kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların bir kısmı aynı gün serbest bırakılırken, Emir Üsein Kuku, Vadim Siruk, Enver Bekirov ve Muslim Aliyev mahkemeye çıkarıldı. 12 Şubat 2016’da işgalci mahkeme, sözde “terör örgütünün faaliyetlerine katılmakla” suçlanan Enver Bekirov, Emir Üsein Kuku, Vadim Siruk ve Muslim Aliyev hakkında tutuklama kararı aldı. 8 Nisan 2016 tarihinde Rus kolluk kuvvetlerince, Rusya tarafından işgal edilen Kırım’ın Yalta bölgesi Kızıltaş (Krasnokamenka) köyünde aramalar düzenlendi; aramalar sonrasında Kırım Tatarları Refat Alimov ve Arsen Cepparov tutuklanmıştı. Sonrasında iki Kırım Tatarın davası daha önce alıkonulan Enver Bekirov, Emir Üsein Kuku, Vadim Siruk ve Muslim Aliyev’in davasıyla birleştirilmişti. İşgalciler Kırımlı Müslümanları, sözde “terör örgütünün faaliyetlerine katılmakla” ayrıca güya “şiddet kullanarak iktidarı ele geçirme girişiminde bulunmakla” suçlandı. Kasım 2019’da Rusya’nın Rostov-na-Donu kentinde bulunan Güney Askeri Bölgesi Mahkemesi siyasi tutsakları Muslim Aliyev’i 19 yıl, İnver Bekirov’u 18,  Emir Üsein Kuku ve Vadim Siruk’u 12 yıl, Arsen Cepparov’u 7 yıl ve Refat Alimov’u 8 yıl hapis cezasına mahkûm etmişti.

Çubarov: Rus işgali, Kırım Tatar halkını kendi kaderini tayin etme hakkından mahrum bıraktı Haber

Çubarov: Rus işgali, Kırım Tatar halkını kendi kaderini tayin etme hakkından mahrum bıraktı

Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov, Birleşmiş Milletler (BM) Yerli Halklar Daimi Forumu'nda yaptığı konuşmada, Rusya’nın Kırım Tatar Milli Meclisine uyguladığı baskılara dikkat çekerek Rus işgalinden sonra Kırım Tatar halkının kendi kaderini tayin etme hakkından mahrum bırakıldığını ifade etti. BM Yerli Halklar Daimi Forumu'nun 23. Genel Oturumu, New York’ta bulunan BM Merkez Ofisi'nde 15-26 Nisan 2024 tarihleri arasında gerçekleşiyor. Forumunun çalışmalarına katılan KTMM Başkanı Refat Çubarov, 17 Nisan 2024 tarihinde BM Yerli Halklar Daimi Forumunda konuşma yaptı. KTMM Başkanı konuşmasında, “Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırganlığı ve Ukrayna devletinin ayrılmaz bir parçası olan Kırım’ın Şubat 2014’te işgal altına alınması, yarımadanın yerli halkı Kırım Tatarlarını kendi topraklarının gelişimini etkileme ve kendi kaderini tayin etme fırsatından mahrum bıraktı.” ifadelerini kullandı. KTMM Başkanı Çubarov, BM programında konuştu “Nariman Celal, Kırım’ın Rusya tarafından işgaline karşı çıktığı için hapis cezasına çarptırıldı” pic.twitter.com/oqsO74sEmI — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) April 18, 2024 İşgalci Rusya’nın, yerli halkların topraklarında askeri faaliyetlerin gerçekleştirilemeyeceğini doğrudan belirten BM Yerli Halklar Hakları Bildirgesinin 30. maddesini tamamen göz ardı ettiği vurgulayan Çubarov, “Yerli Kırım Tatar halkının toprakları olan Kırım'ı Şubat-Mart 2014'te işgal eden Rusya Federasyonu, Ukrayna tarafından Kırım Tatar halkının en yüksek temsil organı olarak tanınan KTMM’ye baskı uygulamaya başladı ardından da faaliyetlerini tamamen yasakladı. KTMM Birinci Başkan Yardımcısı Nariman Celal, yalnızca yerli halk Kırım Tatarlarının çoğunluğu gibi, anavatanı Kırım’ın Rus işgaline açıkça karşı çıktığı için on yedi yıl hapis cezasına çarptırıldı. Rusya Federasyonu'nun; işgal altındaki Kırım Yarımadası’nı askerileştirilmesi, Kırım'ın Rus vatandaşları tarafından sömürgeleştirilmesi, yerli Kırım Tatar halkının topraklarının Ukrayna’nın yerleşim yerlerine ve kritik öneme sahip altyapı tesislerine düzenlenen büyük füze ve bomba saldırıları gibi eylemleri yerli Kırım Tatar halkının yaşadığı trajedinin derinliğini gösteriyor.” şeklinde konuştu. Konuşmasını bitirirken KTMM başkanı, özellikle yerli halklara ait olan topraklara ilişkin yapılan her düzeydeki tüm barış ve güvenlik konulu tartışmaların yerli halkların katılımıyla yapılmasının önemine dikkat çekerek, “'Yerli halklar hakkında yalnızca yerli halkların katılımıyla tartışmalar yapılır’ sloganı destekliyoruz.” dedi.

Kırım Tatar folklorcu ve etnograf Emin Bektöre'nin vefat yıl dönümü Haber

Kırım Tatar folklorcu ve etnograf Emin Bektöre'nin vefat yıl dönümü

Dobruca ve Türkiye’de Kırım Tatar Halk oyunlarının, kültürünün yaşamasında büyük emeği olan Kırım Tatar folklorcu, etnograf, söz yazarı, Emin Bektöre, Kırım Tatar diasporasının siyasi, kültürel hayatında önemli rol oynayan kişilerden biridir. EMİN BEKTÖRE KİMDİR? Emin Bektöre, 1888 yılında Bulgaristan Prensliği'nin Dobruca bölgesinde bulunan, günümüzdeki ismi Dobriç olan Hacıoğlu Pazarcık şehrinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Pazarcık ve Bükreş’te tamamladı. Gençliğinden beri Romen ve Bulgar halk gruplarına dahil olarak folklorla ilgileniyordu. Daha sonra birçok Kırım Tatar halk topluluğu kurarak Şahin Giray Han, Atilla, Bora, Kırım, Kök-Köz Bayar gibi öğretici oyunlar yazıp sahneledi. Emin Bektöre Dobruca'da, 1 Ocak 1930 tarihinde Kırım Tatar Emel Dergisi'ni yayımlamaya başlayan Müstecip Ülküsal liderliğindeki milliyetçi, idealist grubun en genç üyesi oldu.  İkinci Dünya Savaşı başladıktan sonra 1940 yılında ailesiyle birlikte Türkiye'ye göç ederek, Eskişehir'e yerleşti. Burada da folklor ve müzik çalışmalarına devam etti. 1941 yılından itibaren Eskişehir'deki Halkevi'nde folklor çalışmalarına başladı ve halkevi kapanana kadar hizmet vermeye devam etti. Halkevlerinin kapanmasından sonra çalışmalarını Halk Eğitim Merkezinde devam ettirdi. Bu dönem içinde, uzun yıllar aktif çalışan pek çok folklorcuyu yetiştiren Bektöre, Eskişehir dışında Kütahya, İstanbul ve Ordu gibi birçok ilde de folklor çalışmaları yürüttü. Emin Bektöre’nin Türk folklorcusu, Türk halk müziği sanatçısı Muzaffer Sarısözen ile gerçekleştirdiği ortak çalışmalar sayesinde Kırım Halk Türküleri Türkiye’de radyoda sık sık çalınarak yaygınlaştı. Emel Dergisi’nin 1960’lı yıllarında Avukat Müstecib Ülküsal başkanlığında Türkiye’de yeniden yayın hayatına başlamasıyla birlikte Bektöre, yıllarca Türkiye’de Emel camiasında yerini almış Cafer Seydahmet Kırımer, Müstecib Ülküsal, Dr. Edige Kırımal, Dr. Abdullah Zihni Soysal, İsmail Otar gibi Kırım Tatarı kanaat önderleriyle yakın ülkü, fikir ve iş birliği içinde çalıştı. Eskişehir Kırım Türk Kültür Derneği 1972 yılında, Emin Bektöre’nin "Kırım Halk Türküleri" adındaki kitabını bastırdı. İleri yaşına rağmen 1990'a kadar jüri üyesi, danışman, gözlemci olarak gençlerle birlikte çalışarak folklor çalışmalarına katkıda bulunan Bektöre, Dış Türkler ile de hep ilgili kaldı ve Kırım Tatar diasporasındaki Millî Kurtuluş davasının aktivistleri arasında yer almayı sürdürdü. Kırım'ın kurtuluşu, geleceği, varlığı için  son nefesine kadar faaliyetlerini sürdüren Emin Bektöre 15 Nisan 1995 tarihinde vefat etti.

Kırım Tatarlarının kültürel mirasından eşsiz halk oyunu: Ağır Ava ve Kaytarma Haber

Kırım Tatarlarının kültürel mirasından eşsiz halk oyunu: Ağır Ava ve Kaytarma

Yağmur Filiz Şahin/QHA Ankara Kırım Tatar halk oyunu Ağır Ava ve Kaytarma, Kırım Tatar dansçılar tarafından Kırım Haber Ajansına (QHA) sergilendi. Kırım Tatar dansçılar Mavile Mametova ve Talat Veliyualiyev'in performansıyla sergilenen ve Ukrayna Somut Olmayan Kültürel Ulusal Miras Listesine dahil edilen Ağır Ava ve Kaytarma halk oyunu hakkında bilinenler QHA tarafından derlendi. Kırım Tatarlarının kültürel mirasından eşsiz halk oyunu: Ağır Ava ve Kaytarma pic.twitter.com/mxkXfCwTsE — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) April 15, 2024 AĞIR AVA VE KAYTARMA Kırım Tatar halkının birbirinden renkli görüntülere sahne olan eşsiz halk oyunları, izleyenleri büyülüyor. Kırım Tatar milli kültürünün nadide örnekleri olan danslarda yer alan her figürün bir hikayesi var. Peki, Ukrayna Somut Olmayan Kültürel Ulusal Miras Listesine dahil edilen Ağır Ava ve Kaytarma dansları bize ne anlatıyor? Birer halk oyunu olan Ağır Ava ve Kaytarma’sız bir Kırım Tatar düğünü, tepreş, nevruz veya şenlik hayal etmek neredeyse imkansızdır. Bu iki halk oyununa ilk kez 18. yüzyıldaki kaynaklarda rastlıyoruz. O dönemde kadın ve erkeklerin ayrı ayrı raks ettiği oyunlar, zamanla gelin ve damadın katılımcılara sergilediği eşli bir halk oyununa dönüştü. Toylar, Ağır Ava’nın sakin ve ritmik dansıyla başlar, daha sonra canlı ve ahenkli figürlerin yer aldığı Kaytarma ile devam ederdi. 1930’lu yıllara gelindiğinde bu iki dans hem erkek hem de kadınların bir arada bulunmasıyla icra edilmeye başlandı. HALK DANSLARININ FİGÜRLERİ BİZE NE ANLATIYOR? Düğünlerin vazgeçilmezlerinden biri olan Ağır Ava ve Kaytarma oyunlarındaki dans figürleri ise oldukça dikkat çekici. Oyun esnasında yapılan el hareketleri halk arasında derin bir anlam taşıyor. Avuçlar yukarı bakarken; “Allah’tan bereket istedim”, avuçlar aşağı indiğinde ise “Elimden halka verdim” manaları sembolize ediliyor. Ağır Ava halk oyununda erkekler adeta kartal gibi omuzlarını ve kollarını açarak dansın 9/8’lik ağır ritmine eşlik ederken, kadınlar ise feslerinden aşağı tutturdukları marama adı verilen yazmalarıyla hafifçe dizlerini kırarak kendilerini müziğin ritmine bırakmakta. Dans ederken yüzünden tebessümü eksik etmeyen Kırım Tatarları, kısa soluklu Ağır Ava oyunun ardından Kaytarmaya geçiş yapar. Kaytarma ileri geri hareketlerle, 7/8’lik ritimle oynanan hareketli bir halk oyunu. Her yaştan kişinin kaytara kaytara oynadığı ahenkli dans, küçük adımlarla sergilenir. 40’a yakın müziği olan Kaytarma’nın, Ağır Ava Kaytarması, Bahçesaray Kaytarması, Yaşlar Kaytarması, Dostluk Kaytarması, Buvdan Kaytarması, Eski Kırım Tatar Kaytarması, Taraktaş Kaytarması gibi versiyonları da bulunuyor. UKRAYNA, AĞIR AVA VE KAYTARMA DANSLARINI MİRAS LİSETSİNE EKLEDİ Ağır Ava ve Kaytarma’sız, Kırım Tatar düğünü olmaz dedik. Ukrayna ise 26 Şubat 2024 tarihinde bu iki halk oyununu Somut Olmayan Kültürel Ulusal Miras Listesine dahil etti.

Kırım Tatarları Rus işgali altında 11. Ramazan Bayramı'nı geçiriyor Haber

Kırım Tatarları Rus işgali altında 11. Ramazan Bayramı'nı geçiriyor

İslam alemi Ramazan Bayramı'nı kutlarken, Rus işgali altında yaşayan Kırım Tatarları mübarek Ramazan Bayramı'nı işgalin ve savaşın gölgesinde kaydediyor.  26 Şubat 2014 tarihinde, Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savunmak ve Rus işgaline “hayır” demek için toplu bir miting organize eden Kırım Tatarları ise işgalci Rusya'nın baskılarının odağı haline geldi. Kırım’ın Kremlin kontrolündeki kukla yönetimi, Kırım Tatarlarına zulmetmek amacıyla sürekli olarak farklı bahaneler uyduruyor. İşgalin hemen ardından Kırım Tatar halkının millî lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu başta olmak üzere Kırım Tatarlarının siyasi liderlerinin ve kanaat önderlerinin Yarımada'ya girişleri yasaklandı. Rusya, Nisan 2016’da Kırım Tatar halkının temsilci organı olan Kırım Tatar Milli Meclisinin (KTMM) faaliyetlerini yasaklama kararı aldı. YAKLAŞIK 150 KIRIM TATARI İŞGALCİLERCE YASA DIŞI OLARAK ALIKONULUYOR İşgalcilerin uydurduğu düzmece davalar çerçevesinde yüzlerce Kırım Tatarı alıkonuldu. Bu yıl yaklaşık 150 Kırım Tatar siyasi tutsak Ramazan Bayramını ailelerinden uzak Rus cezaevlerinde kutluyor. Babaları işgalcilerce haksız yere alıkonuldukları için Kırım’da 330’dan fazla çocuk, bayramları babasız geçiriyor. Kremlin kontrolündeki sözde yönetimin uyguladığı baskılardan dolayı onbinlerce Kırım Tatarı vatanını terk etmek zorunda kaldı. Kırım Tatarlarını sindirmek ve dayanışmalarını baltalamak amacıyla işgalciler, siyasi baskılara maruz kalan soydaşlarına destek vermek amacıyla mahkemelere dinleyici olarak katılmak isteyen Kırım Tatarlarına çeşitli baskılar uyguluyor. İşgalcilerin sık sık uyguladığı yöntemlerden biri ise mahkeme binaları önünde bekleyen Kırım Tatarlarını alıkoyarak haklarında idari davalar açmak.  KIRIM TATAR AVUKATLARA DA BASKI UYGULANIYOR  Siyasi tutsaklara destek veren avukatlara baskı uygulanıyor. Rusya tarafından işgal edilen Kırım’da Kremlin idaresinin baskı ve insan hakları ihlallerine maruz kalan Kırım Tatarları ve diğer Kırımlıları savunan Kırım Tatar avukatları Emil Kurbedinov, Edem Semedlayev, Nazim Şeyhmambetov, Ayder Azamatov, Emine Avamileva, Lilya Gemeci, Rüstem Kamilev, Nazim Şeyhmambetov haklarında açılan idari davalar çerçevesinde hapis cezasına çarptırıldı. 2 SİYASİ TUTSAK RUS ESARETİNDE YAŞAMINI YİTİRDİ İşgalcilerce alıkonulan Kırımlılar, çok kötü şartlar altında tutuluyor, tutsaklar sık sık işkence ve kötü muameleye maruz bırakılıyor. İşkenceye ek olarak siyasi tutsaklar, zalimce ve insanlık dışı muameleye maruz kalıyor. Uygun sağlık bakımı sağlanmadığı için Şubat 2023’te Konstantin Şıring ve Cemil Gafarov olmak üzere iki Kırımlı siyasi tutsak hayatını kaybetti.  Halihazırda ise Kırım’da Rus işgal güçleri tarafından düzmece davalar çerçevesinde alıkonulan en az 30 siyasi tutsağın acil tıbbi bakıma ihtiyaç duyduğu biliniyor. SÖZDE KIRIM MÜFTÜLÜĞÜ İŞGALCİLERE YARDIM EDİYOR Kremlin’in kontrolündeki sözde Kırım Müftülüğü, Kırım Tatarlarının işgalci Rus ordusuna katılmasını sağlamak için çeşitli propaganda faaliyetleri yürütüyor. Cuma günleri Kırım’daki camilerin yakınlarında Rus ordusundaki sözleşmeli askerlik hizmetinin propagandasını yapan ve Kırım Tatar dilinde hazırlanan broşürlerin dağıtılmı yapılıyor. Kremlin kontrolündeki sözde Kırım Müftülüğüyle iş birliği yapmak istemeyen din cemiyetleri ve imamlara baskı uygulanıyor. Cemiyetlerin cemileri ele geçiriliyor ve imamlara sözde yasa dışı misyonerlik suçlamaları yöneltiliyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.