Kırım Tatar asker: Rusya, Kırım’ı bombalayacak ve suçu Ukrayna’ya atacak!
Kırım Tatar asker: Rusya, Kırım’ı bombalayacak ve suçu Ukrayna’ya atacak!
Ukrayna ordusunda görev yapan Kırım Tatar asker, Kırım Haber Ajansına, Ukrayna ordusuna ne zaman katıldığını, işgalci Rus ordusunun eylemlerini ve Rusya’nın Ukrayna’daki saldırısına nasıl hazırlandığını anlattı.
Haber Giriş Tarihi: 17.04.2023 23:01
Haber Güncellenme Tarihi: 18.04.2023 09:37
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Ukrayna ordusunda görev yapan Kırım Tatar asker, Rusya’nın işgal girişimi ve saldırılarına maruz kalan Ukrayna’yı ve cephede yaşadıklarını Kırım Haber Ajansına anlattı. Kod adı “Han” olan asker, Rusya’nın saldırısına nasıl hazırlandığını, orduya ne zaman ve nasıl katıldığını anlattı. Kırım Tatar asker, Rus ordusunun cephedeki son durumunu değerlendirdi ve Kırım’da yaşayan Kırım Tatarlarının, Rus saldırılarına her an hazırlıklı olmaları gerektiğini ifade etti.
Ukrayna ordusunun mutlaka Kırım’ı Rus işgalinden kurtaracağına inandığını ve Kırım’da yaşayan insanların saldırılara karşı şimdiden hazırlanması gerektiğini vurgulayan Kırım Tatar asker, “İşgalci (Rusya), bu toprağın ona ait olmadığını biliyor. Dolayısıyla olabildiğince büyük zarar vermeye çalışacak. Kırım Tatar halkına da zarar verecekler. Rus işgalcilerin Çeçenistan’da yaptıklarını ve şu an Ukrayna’da yaptıklarını gördükten sonra özellikle Kırım Tatarlarının çoğunlukta yaşadığı bölgeleri bombalamaya başlarlarsa hiç şaşırmam. Kırım Tatarlarının buna hazırlıklı olmaları gerekiyor…Rusya’dan başka bir şey beklenmez. Provokasyonlar düzenleyeceklerini ve özellikle Kırım Tatarlarının yoğun yaşadığı yerleri hedef alacaklarını düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Kod adı “Han” olan Kırım Tatar askerinin Kırım Haber Ajansına verdiği röportajın tam metni şu şekilde:
Kısaca kendiniz hakkında bilgi verir misiniz? Kırım’dan ne zaman ayrıldınız? Ukrayna ordusuna ne zaman katıldınız?
Mücadeleme bir vatansever olarak başladım. 26 Şubat 2014’te Kırım Parlamentosu binası önünde toplandık. Kırım’ın işgal edilmesine karşı miting düzenlenmişti. O gün faaliyetlerim başladı. Ukrayna’ya destek vermiştik. Rusya’ya, yasa dışı referanduma karşı çıktık. Yani mücadelem o gün başladı. 2016 yılına kadar ümidimiz vardı. Ama boş boş oturmuyorduk. Kırım’dayken Rusya’nın askeri faaliyetlerini takip ediyor, verileri kaydediyorduk.
“UKRAYNA YANLISI TUTUMUM NEDENİYLE KIRIM’I TERK ETMEK ZORUNDA KALDIM”
Kırım’da yaşadığımda tarımla uğraşıyordum. Tahıl yetiştiriyordum. Profesyonel asker değilim. Zorunlu askeri hizmet yapmıştım ve her zaman spora ilgi duyuyordum ama hiçbir zaman profesyonel askerlik yapmadım. İşgalciler benimle ilgilenmeye başladığı için 2016’da Kırım’ı terk etmek zorunda kaldım. Her zaman fikrimi söylüyordum, Kırım’ın işgal altında olduğunu, ilhakın yasa dışı olarak gerçekleştiğini savunuyordum. Bazen dayanamıyordum, yüzlerine söylüyordum: “Ukrayna’ya ihanet ettiniz” diye. “Ukrayna’da doğarak, tüm hayatınızı Ukrayna’da yaşayarak ihanet ettiniz” diyordum. Bunlardan dolayı FSB benimle ilgilenmeye başladı. Dolayısıyla konuşmalarım ve tutumum nedeniyle Kırım’ı terk etmek zorunda kaldım.
İşgalden önce Kırım’da tanıştığım çok iyi bir arkadaşım vardı. Onun akrabaları, dedesi ve büyük amcaları Ukrayna İsyan Ordusu (UPA) üyeleriydi. Onunla tanıştığımızda bana Ukrayna’nın gerçek tarihini anlatmıştı. Daha önce anlattıklarından haberim yoktu. O hep Kırım Tatarlarının tarihi ile ilgileniyordu, amcası ona Kırım Tatar Sürgünü’nü anlatmıştı. Bir halka iftira atıldığını biliyordu, Kremlin’in bizim ortak düşmanımız olduğunu biliyordu. Ukrayna halkına yapılan Holodomor Soykırımı’nı da biliyoruz. O da Yalta’da yaşıyordu, işgalden sonra çocuklarla birlikte Kırım’ı terk etti. Ben onun yanına gitmiştim, hemen Kırım’dan çıkmam gerekiyordu. Arkadaşımın damadı, bir güvenlik şirketinde çalışıyordu, bana da iş buldu ve çalışmaya başladım. Profesyonel koruma olmak için eğitim aldım. Tüm testlerden geçtim ve geniş çaplı savaş başlayana kadar koruma olarak çalıştım.
Kırım Tatar asker Han: Rusya, Kırım’ı bombalayacak ve suçu Ukrayna’ya atacak.
— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) April 16, 2023
“RUSYA’NIN SALDIRACAĞINI BİLİYORDUM!”
Rusya’nın saldırmasını bekliyor muydunuz?
Evet kesinlikle! Bana “Belediye Güvenliği” örgütünde (Kıyiv Belediyesine bağlı bir kurum) iş teklif ettiler. Ukrayna’da, ABD’deki gibi bir örgüt oluşturuldu. Donbas’ta savaşan askerler, cepheden döndükten sonra kendilerini gereksiz hissetmesinler diye böyle bir örgüt kuruldu.
Genellikle savaş gazileri işe alınıyordu. Örgüte sadece Ukrayna’yı güçlü, medeni görmek isteyen Ukraynalı vatanseverler alınıyordu. Yani bu örgütte işe alındım, kemik kadro da Donbas gazilerinden oluşuyordu. Bizim örgütümüz, her zaman hazırlık yapıyordu. Rusya’nın durmayacağını biliyorduk.
24 Şubat 2022’de savaş başladığında neler hissettiniz?
24 Şubat 2014’ten önce sırt çantalarımızı hazırlamıştık. “Belediye Güvenliği” örgütünde görev yaptığım birlik, 95. Saldırı Tugayında görev yapan eski askerlerden oluşuyordu. Saldırıya hep hazırlanıyorduk. “Belediye Güvenliği” örgüt olarak da hazırlık yapıyordu. Onun (Putin’in) durmayacağını biliyorduk. Ve hazırlanıyorduk, sürekli silahlı eğitim alıyorduk. Grup olarak keşfe çıkmayı öğreniyorduk. Benim gibi daha önce askeri eğitim almayanlara tüm incelikler öğretiliyordu. Paraşütle atlamayı öğrendik.
“SAVAŞIN İLK GÜNLERİNDEKİ ANA GÖREVİMİZ DÜŞMANIN KIYİV’E GİRMESİNE İZİN VERMEMEKTİ”
24 Şubat sabahı saldırılar başladığında hepimiz hazırdık. Hazırladığım sırt çantasını aldım, eşime gidiyorum dedim. Örgütten arkadaşlarım beni aldı, gideceğimiz yer belliydi. 95. Saldırı Tugayına asker olarak katılmaya hazırdım. 7 kişiydik, tugayın konuşlandırıldığı Jıtomir’e gittik. Çok uzun süre savaşamadım,18 Mart 2022’de Kıyiv yakınlarında yaralandım. Savaşın ilk günleriydi. Savaşın ilk günlerindeki görevimiz, düşmanın Kıyiv’i işgal etmesine izin vermemekti. Ukrayna’nın başkentinin işgal altına alınması, halkın moralini çok düşürürdü. Böyle bir şey gerçekleşseydi bile yine de aynı şekilde savaşmaya devam ederdik. Ancak ana görevimiz, başkentin işgal edilmesini engellemekti.
İlk günlerde durum çok zordu. Silah kıtlığı vardı. Şu anki durum çok farklı. Evet, eksikler var, her zaman olacak, ama silahlar gönderiliyor. Savaşın ilk günlerindeki durumdan büyük fark var.
“UKRAYNALILAR ZAFERE İNANIYOR VE SONUNA KADAR SAVAŞACAKLAR”
Ukrayna ordusunun moral bakımından durumu nasıl? Askerler sonuna kadar gitmeye hazırlar mı?
İnanın ki artık kimse geri adım atmayacaktır. Ukrayna halkı, çok büyük bedel ödüyor. Ukrayna halkı kesinlikle zafere inanıyor, çünkü gerçek bizim tarafımızda. Kimseye saldırmadık, başkasının topraklarını işgal etmiyoruz. Bizim ülkemize silahla saldırıldı.
Ukrayna halkının motivasyonu çok yüksek. Ukraynalılarla omuz omuza savaşan biri olarak bunu size söylüyorum. Onlar savaşçılar ve bunu affetmeyecekler. Rusların (Ukrayna’ya ait) toprakları işgal etmesi, Mariupol’ü, Harkiv’i bombalayarak yok etmesi, Buça ve diğer yerleşim yerlerinde olanlar affedilmeyecek. (Ukraynalılar) Zafere inanıyorlar ve sonuna kadar savaşacaklar. Kırım dahil tüm topraklarını işgalcilerden kurtarana dek durmayacaklar.
Ukrayna halkı daha da birleşti ve Rusya’ya karşı kızgınlıkları daha da arttı. Rusya şu anki eylemleriyle Ukrayna halkını korkutamayacak. Ukraynalılar kesinlikle sonuna kadar, zafere kadar, Kırım dahil tüm topraklarını geri alana kadar devam edecek.
“KIRIM’I İŞGALDEN KURTARACAĞIMIZA İNANIYORUM”
Siz Kırım Tatarı olarak bu savaşın zaferle ve Kırım’ın işgalden kurtarılmasıyla sona ereceğine inanıyor musunuz?
Evet, ben Kırım’ı kurtaracağımıza inanıyorum.
Biz, bunun için savaşıyoruz. Bana göre Kırım, askeri yolla işgalden kurtarılacak. Ama küçük ihtimal de olsa her şey olabilir... Bu, Rusya’dır ve o tahmin edilemez. Ama askeri yol daha büyük ihtimal gibi görünüyor.
Kırım Tatar askerlerinin savaştaki yerini nasıl değerlendirirsiniz?
Kesinlikle çok olumlu olarak değerlendiriyorum. Tugayımda ben bir Kırım Tatarıydım. 6 bin 500 kişiden oluşan tugay, aralarında sadece ben Kırım Tatarıydım.
Benimle savaşan Ukraynalılar, Kırım Tatarları Ukrayna’ya destek verdikleri için gurur duyuyorlardı. Benimle yan yana savaşmaktan onur duyuyorlardı. Kırım Tatarları ihanet etmeyip Ukrayna’ya destek verdiği için gururluydular. Halkımızın sayısı az olduğu için ordudaki sayımız da yüksek değil. Ukraynalılarla yan yana savaşıyoruz. İyi savaşıyoruz, verilen görevleri her zaman yüzde yüz yerine getiriyoruz. Ukrayna halkı buna değer veriyor. Benim birliğimde her zaman buna çok değer veriliyordu.
“DÜŞMAN, KIRIM TOPRAKLARINI TERK EDENE KADAR SAVAŞACAĞIM”
İyileştikten sonra cepheye geri dönmeye hazır mısınız?
Kesinlikle evet. Düşman, Kırım topraklarını terk edene kadar savaşacağım.
Her şey iyileşmeme bağlı, sağlığım müsaade ederse cepheye geri döneceğim. Çünkü istemek ve fiziksel olarak yapabilmek farklı şeylerdir. Bir asker, ordunun işine yaramalı, birliği yavaşlatmamalı. Motivasyon olarak ben hazırım ama fiziksel olarak değil. Zor durumdayken fiziksel olarak zayıflık gösterirsem bu silah arkadaşlarımı tehlikeye atabilir, dolayısıyla sağlığıma kavuşmak istiyorum. Ondan sonra nerede görev yapabileceğim belli olur, ama kesinlikle cepheye dönmeye çalışacağım, sağlığım izin verirse savaşmaya devam etmeye hazırım.
“RUS ASKERLERİN SİVİLLERE, ESİRLERE KARŞI ACIMASIZ DAVRANDIĞINI ÖNCEDEN BİLİYORDUM”
Rus ordusunun işlediği savaş suçlarını kendi gözlerinizle gördünüz. İşgalcilerin eylemleri hakkında ne söyleyebilirsiniz?
Bu ucubelerin davranışlarını nitelendirmek için kelime bulamıyorum… Hayvanların bile geçmedikleri bir sınırları var ama işgalciler için ahlak diye bir şey yok. Onlar, insan değiller.
Bana göre asker, kendisine eşit olanlara karşı savaşmalı, sivillere, kadınlara, çocuklara karşı değil. Onlar için ise bu, normal bir şey. Ukrayna’da savaş başlamadan önce Kırım’da yaşarken Çeçenistan Savaşı’ndan kaçanlara denk gelmiştim, o zaman Rusların nasıl savaştığı hakkında çok şey duymuştum. O zamanlarda bile Rus ordusunun nasıl hareket ettiğini biliyorduk. Sivillere, esirlere karşı ne kadar acımasızca davrandıklarını… Rus halkı, toplumu genel olarak çok saldırgan ve kinci.
Türkiye’de ve işgal altındaki Kırım’da yaşayan Kırım Tatarlarına Ukrayna’daki savaş ile ilgili ne söylemek isterdiniz?
Türkiye’de yaşayan Kırım Tatarlarının kayıtsız kalmamalarını isterdim, çünkü anavatanları söz konusu, ellerinden geldiğince yardım ettiklerini görmek isterdim. Kırım’da yaşayanlara sabır dilemek isterdim, işgal altında yaşamak kolay değil. Sadece oturup birilerinin onlar için bir şey yapmasını beklememelerini, hazırlanmaları gerektiğini söylemek isterdim. Çünkü Rusya, sakin sakin Kırım’ı terk etmeyecektir. Bana göre kimse “rahat rahat arkaya yaslanarak” olup bitenleri izleyemeyecek, bunu Kırım’daki Kırım Tatarları ile ilgili söylüyorum.
“KIRIM’DA ÖZELLİKLE KIRIM TATARLARININ YOĞUN YAŞADIĞI YERLEŞİM YERLERİNİ HEDEF ALACAKLAR”
Savaş maalesef herkese dokunacaktır. Bu yüzden bence hazırlıklı olmak gerekiyor. İşgalci (Rusya), bu toprağın ona ait olmadığını biliyor. Dolayısıyla olabildiğince büyük zarar vermeye çalışacak. Kırım Tatar halkına da zarar verecekler. (Rus işgalcilerin) Çeçenistan’da yaptıklarını ve şu an Ukrayna’da yaptıklarını gördükten sonra özellikle Kırım Tatarlarının çoğunlukta yaşadığı bölgeleri bombalamaya başlarlarsa hiç şaşırmam. Kırım Tatarlarının buna hazırlıklı olmaları gerekiyor. Bunu yaparlar. Cephede zafer elde edemedikleri zaman onlar geri çekilirken bu tür eylemleri kesinlikle yaparlar.
Ukrayna’da yaptıklarından, örneğin Herson’u nasıl bombaladıklarını görüyoruz. Kırım’da da maalesef aynı şeyler olacak diye düşünüyorum. Rusya’dan başka bir şey beklenmez. Provokasyonlar düzenleyeceklerini ve özellikle Kırım Tatarlarının yoğun yaşadığı yerleri hedef alacaklarını düşünüyorum. Ruslar, Kırım’ı bombalayacak ve suçu Ukrayna ordusuna atacak. Kırım Tatarlarının tutumunu çok iyi biliyorlar, Kırım Tatarlarının, Ukrayna vatandaşı olduğunu ve bunu her zaman savunduklarını biliyorlar.
Kimseyi korkutmak istemiyorum ama Rusya’nın sözde ordusunun nasıl savaştığını görüyoruz. Özellikle sivillere karşı çok iyi çalışıyorlar. Bu, benim şahsi görüşüm. Ruslar başka türlü savaşamıyor. Her zaman bu şekilde savaştılar ve bu şekilde devam edecekler, Kırım da bir istisna olmayacak...
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kırım Tatar asker: Rusya, Kırım’ı bombalayacak ve suçu Ukrayna’ya atacak!
Ukrayna ordusunda görev yapan Kırım Tatar asker, Kırım Haber Ajansına, Ukrayna ordusuna ne zaman katıldığını, işgalci Rus ordusunun eylemlerini ve Rusya’nın Ukrayna’daki saldırısına nasıl hazırlandığını anlattı.
Ukrayna ordusunda görev yapan Kırım Tatar asker, Rusya’nın işgal girişimi ve saldırılarına maruz kalan Ukrayna’yı ve cephede yaşadıklarını Kırım Haber Ajansına anlattı. Kod adı “Han” olan asker, Rusya’nın saldırısına nasıl hazırlandığını, orduya ne zaman ve nasıl katıldığını anlattı. Kırım Tatar asker, Rus ordusunun cephedeki son durumunu değerlendirdi ve Kırım’da yaşayan Kırım Tatarlarının, Rus saldırılarına her an hazırlıklı olmaları gerektiğini ifade etti.
Ukrayna ordusunun mutlaka Kırım’ı Rus işgalinden kurtaracağına inandığını ve Kırım’da yaşayan insanların saldırılara karşı şimdiden hazırlanması gerektiğini vurgulayan Kırım Tatar asker, “İşgalci (Rusya), bu toprağın ona ait olmadığını biliyor. Dolayısıyla olabildiğince büyük zarar vermeye çalışacak. Kırım Tatar halkına da zarar verecekler. Rus işgalcilerin Çeçenistan’da yaptıklarını ve şu an Ukrayna’da yaptıklarını gördükten sonra özellikle Kırım Tatarlarının çoğunlukta yaşadığı bölgeleri bombalamaya başlarlarsa hiç şaşırmam. Kırım Tatarlarının buna hazırlıklı olmaları gerekiyor…Rusya’dan başka bir şey beklenmez. Provokasyonlar düzenleyeceklerini ve özellikle Kırım Tatarlarının yoğun yaşadığı yerleri hedef alacaklarını düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Kod adı “Han” olan Kırım Tatar askerinin Kırım Haber Ajansına verdiği röportajın tam metni şu şekilde:
Kısaca kendiniz hakkında bilgi verir misiniz? Kırım’dan ne zaman ayrıldınız? Ukrayna ordusuna ne zaman katıldınız?
Mücadeleme bir vatansever olarak başladım. 26 Şubat 2014’te Kırım Parlamentosu binası önünde toplandık. Kırım’ın işgal edilmesine karşı miting düzenlenmişti. O gün faaliyetlerim başladı. Ukrayna’ya destek vermiştik. Rusya’ya, yasa dışı referanduma karşı çıktık. Yani mücadelem o gün başladı. 2016 yılına kadar ümidimiz vardı. Ama boş boş oturmuyorduk. Kırım’dayken Rusya’nın askeri faaliyetlerini takip ediyor, verileri kaydediyorduk.
“UKRAYNA YANLISI TUTUMUM NEDENİYLE KIRIM’I TERK ETMEK ZORUNDA KALDIM”
Kırım’da yaşadığımda tarımla uğraşıyordum. Tahıl yetiştiriyordum. Profesyonel asker değilim. Zorunlu askeri hizmet yapmıştım ve her zaman spora ilgi duyuyordum ama hiçbir zaman profesyonel askerlik yapmadım. İşgalciler benimle ilgilenmeye başladığı için 2016’da Kırım’ı terk etmek zorunda kaldım. Her zaman fikrimi söylüyordum, Kırım’ın işgal altında olduğunu, ilhakın yasa dışı olarak gerçekleştiğini savunuyordum. Bazen dayanamıyordum, yüzlerine söylüyordum: “Ukrayna’ya ihanet ettiniz” diye. “Ukrayna’da doğarak, tüm hayatınızı Ukrayna’da yaşayarak ihanet ettiniz” diyordum. Bunlardan dolayı FSB benimle ilgilenmeye başladı. Dolayısıyla konuşmalarım ve tutumum nedeniyle Kırım’ı terk etmek zorunda kaldım.
İşgalden önce Kırım’da tanıştığım çok iyi bir arkadaşım vardı. Onun akrabaları, dedesi ve büyük amcaları Ukrayna İsyan Ordusu (UPA) üyeleriydi. Onunla tanıştığımızda bana Ukrayna’nın gerçek tarihini anlatmıştı. Daha önce anlattıklarından haberim yoktu. O hep Kırım Tatarlarının tarihi ile ilgileniyordu, amcası ona Kırım Tatar Sürgünü’nü anlatmıştı. Bir halka iftira atıldığını biliyordu, Kremlin’in bizim ortak düşmanımız olduğunu biliyordu. Ukrayna halkına yapılan Holodomor Soykırımı’nı da biliyoruz. O da Yalta’da yaşıyordu, işgalden sonra çocuklarla birlikte Kırım’ı terk etti. Ben onun yanına gitmiştim, hemen Kırım’dan çıkmam gerekiyordu. Arkadaşımın damadı, bir güvenlik şirketinde çalışıyordu, bana da iş buldu ve çalışmaya başladım. Profesyonel koruma olmak için eğitim aldım. Tüm testlerden geçtim ve geniş çaplı savaş başlayana kadar koruma olarak çalıştım.
“RUSYA’NIN SALDIRACAĞINI BİLİYORDUM!”
Rusya’nın saldırmasını bekliyor muydunuz?
Evet kesinlikle! Bana “Belediye Güvenliği” örgütünde (Kıyiv Belediyesine bağlı bir kurum) iş teklif ettiler. Ukrayna’da, ABD’deki gibi bir örgüt oluşturuldu. Donbas’ta savaşan askerler, cepheden döndükten sonra kendilerini gereksiz hissetmesinler diye böyle bir örgüt kuruldu.
Genellikle savaş gazileri işe alınıyordu. Örgüte sadece Ukrayna’yı güçlü, medeni görmek isteyen Ukraynalı vatanseverler alınıyordu. Yani bu örgütte işe alındım, kemik kadro da Donbas gazilerinden oluşuyordu. Bizim örgütümüz, her zaman hazırlık yapıyordu. Rusya’nın durmayacağını biliyorduk.
24 Şubat 2022’de savaş başladığında neler hissettiniz?
24 Şubat 2014’ten önce sırt çantalarımızı hazırlamıştık. “Belediye Güvenliği” örgütünde görev yaptığım birlik, 95. Saldırı Tugayında görev yapan eski askerlerden oluşuyordu. Saldırıya hep hazırlanıyorduk. “Belediye Güvenliği” örgüt olarak da hazırlık yapıyordu. Onun (Putin’in) durmayacağını biliyorduk. Ve hazırlanıyorduk, sürekli silahlı eğitim alıyorduk. Grup olarak keşfe çıkmayı öğreniyorduk. Benim gibi daha önce askeri eğitim almayanlara tüm incelikler öğretiliyordu. Paraşütle atlamayı öğrendik.
“SAVAŞIN İLK GÜNLERİNDEKİ ANA GÖREVİMİZ DÜŞMANIN KIYİV’E GİRMESİNE İZİN VERMEMEKTİ”
24 Şubat sabahı saldırılar başladığında hepimiz hazırdık. Hazırladığım sırt çantasını aldım, eşime gidiyorum dedim. Örgütten arkadaşlarım beni aldı, gideceğimiz yer belliydi. 95. Saldırı Tugayına asker olarak katılmaya hazırdım. 7 kişiydik, tugayın konuşlandırıldığı Jıtomir’e gittik. Çok uzun süre savaşamadım,18 Mart 2022’de Kıyiv yakınlarında yaralandım. Savaşın ilk günleriydi. Savaşın ilk günlerindeki görevimiz, düşmanın Kıyiv’i işgal etmesine izin vermemekti. Ukrayna’nın başkentinin işgal altına alınması, halkın moralini çok düşürürdü. Böyle bir şey gerçekleşseydi bile yine de aynı şekilde savaşmaya devam ederdik. Ancak ana görevimiz, başkentin işgal edilmesini engellemekti.
İlk günlerde durum çok zordu. Silah kıtlığı vardı. Şu anki durum çok farklı. Evet, eksikler var, her zaman olacak, ama silahlar gönderiliyor. Savaşın ilk günlerindeki durumdan büyük fark var.
“UKRAYNALILAR ZAFERE İNANIYOR VE SONUNA KADAR SAVAŞACAKLAR”
Ukrayna ordusunun moral bakımından durumu nasıl? Askerler sonuna kadar gitmeye hazırlar mı?
İnanın ki artık kimse geri adım atmayacaktır. Ukrayna halkı, çok büyük bedel ödüyor. Ukrayna halkı kesinlikle zafere inanıyor, çünkü gerçek bizim tarafımızda. Kimseye saldırmadık, başkasının topraklarını işgal etmiyoruz. Bizim ülkemize silahla saldırıldı.
Ukrayna halkının motivasyonu çok yüksek. Ukraynalılarla omuz omuza savaşan biri olarak bunu size söylüyorum. Onlar savaşçılar ve bunu affetmeyecekler. Rusların (Ukrayna’ya ait) toprakları işgal etmesi, Mariupol’ü, Harkiv’i bombalayarak yok etmesi, Buça ve diğer yerleşim yerlerinde olanlar affedilmeyecek. (Ukraynalılar) Zafere inanıyorlar ve sonuna kadar savaşacaklar. Kırım dahil tüm topraklarını işgalcilerden kurtarana dek durmayacaklar.
Ukrayna halkı daha da birleşti ve Rusya’ya karşı kızgınlıkları daha da arttı. Rusya şu anki eylemleriyle Ukrayna halkını korkutamayacak. Ukraynalılar kesinlikle sonuna kadar, zafere kadar, Kırım dahil tüm topraklarını geri alana kadar devam edecek.
“KIRIM’I İŞGALDEN KURTARACAĞIMIZA İNANIYORUM”
Siz Kırım Tatarı olarak bu savaşın zaferle ve Kırım’ın işgalden kurtarılmasıyla sona ereceğine inanıyor musunuz?
Evet, ben Kırım’ı kurtaracağımıza inanıyorum.
Biz, bunun için savaşıyoruz. Bana göre Kırım, askeri yolla işgalden kurtarılacak. Ama küçük ihtimal de olsa her şey olabilir... Bu, Rusya’dır ve o tahmin edilemez. Ama askeri yol daha büyük ihtimal gibi görünüyor.
Kırım Tatar askerlerinin savaştaki yerini nasıl değerlendirirsiniz?
Kesinlikle çok olumlu olarak değerlendiriyorum. Tugayımda ben bir Kırım Tatarıydım. 6 bin 500 kişiden oluşan tugay, aralarında sadece ben Kırım Tatarıydım.
Benimle savaşan Ukraynalılar, Kırım Tatarları Ukrayna’ya destek verdikleri için gurur duyuyorlardı. Benimle yan yana savaşmaktan onur duyuyorlardı. Kırım Tatarları ihanet etmeyip Ukrayna’ya destek verdiği için gururluydular. Halkımızın sayısı az olduğu için ordudaki sayımız da yüksek değil. Ukraynalılarla yan yana savaşıyoruz. İyi savaşıyoruz, verilen görevleri her zaman yüzde yüz yerine getiriyoruz. Ukrayna halkı buna değer veriyor. Benim birliğimde her zaman buna çok değer veriliyordu.
“DÜŞMAN, KIRIM TOPRAKLARINI TERK EDENE KADAR SAVAŞACAĞIM”
İyileştikten sonra cepheye geri dönmeye hazır mısınız?
Kesinlikle evet. Düşman, Kırım topraklarını terk edene kadar savaşacağım.
Her şey iyileşmeme bağlı, sağlığım müsaade ederse cepheye geri döneceğim. Çünkü istemek ve fiziksel olarak yapabilmek farklı şeylerdir. Bir asker, ordunun işine yaramalı, birliği yavaşlatmamalı. Motivasyon olarak ben hazırım ama fiziksel olarak değil. Zor durumdayken fiziksel olarak zayıflık gösterirsem bu silah arkadaşlarımı tehlikeye atabilir, dolayısıyla sağlığıma kavuşmak istiyorum. Ondan sonra nerede görev yapabileceğim belli olur, ama kesinlikle cepheye dönmeye çalışacağım, sağlığım izin verirse savaşmaya devam etmeye hazırım.
“RUS ASKERLERİN SİVİLLERE, ESİRLERE KARŞI ACIMASIZ DAVRANDIĞINI ÖNCEDEN BİLİYORDUM”
Rus ordusunun işlediği savaş suçlarını kendi gözlerinizle gördünüz. İşgalcilerin eylemleri hakkında ne söyleyebilirsiniz?
Bu ucubelerin davranışlarını nitelendirmek için kelime bulamıyorum… Hayvanların bile geçmedikleri bir sınırları var ama işgalciler için ahlak diye bir şey yok. Onlar, insan değiller.
Bana göre asker, kendisine eşit olanlara karşı savaşmalı, sivillere, kadınlara, çocuklara karşı değil. Onlar için ise bu, normal bir şey. Ukrayna’da savaş başlamadan önce Kırım’da yaşarken Çeçenistan Savaşı’ndan kaçanlara denk gelmiştim, o zaman Rusların nasıl savaştığı hakkında çok şey duymuştum. O zamanlarda bile Rus ordusunun nasıl hareket ettiğini biliyorduk. Sivillere, esirlere karşı ne kadar acımasızca davrandıklarını… Rus halkı, toplumu genel olarak çok saldırgan ve kinci.
Türkiye’de ve işgal altındaki Kırım’da yaşayan Kırım Tatarlarına Ukrayna’daki savaş ile ilgili ne söylemek isterdiniz?
Türkiye’de yaşayan Kırım Tatarlarının kayıtsız kalmamalarını isterdim, çünkü anavatanları söz konusu, ellerinden geldiğince yardım ettiklerini görmek isterdim. Kırım’da yaşayanlara sabır dilemek isterdim, işgal altında yaşamak kolay değil. Sadece oturup birilerinin onlar için bir şey yapmasını beklememelerini, hazırlanmaları gerektiğini söylemek isterdim. Çünkü Rusya, sakin sakin Kırım’ı terk etmeyecektir. Bana göre kimse “rahat rahat arkaya yaslanarak” olup bitenleri izleyemeyecek, bunu Kırım’daki Kırım Tatarları ile ilgili söylüyorum.
“KIRIM’DA ÖZELLİKLE KIRIM TATARLARININ YOĞUN YAŞADIĞI YERLEŞİM YERLERİNİ HEDEF ALACAKLAR”
Savaş maalesef herkese dokunacaktır. Bu yüzden bence hazırlıklı olmak gerekiyor. İşgalci (Rusya), bu toprağın ona ait olmadığını biliyor. Dolayısıyla olabildiğince büyük zarar vermeye çalışacak. Kırım Tatar halkına da zarar verecekler. (Rus işgalcilerin) Çeçenistan’da yaptıklarını ve şu an Ukrayna’da yaptıklarını gördükten sonra özellikle Kırım Tatarlarının çoğunlukta yaşadığı bölgeleri bombalamaya başlarlarsa hiç şaşırmam. Kırım Tatarlarının buna hazırlıklı olmaları gerekiyor. Bunu yaparlar. Cephede zafer elde edemedikleri zaman onlar geri çekilirken bu tür eylemleri kesinlikle yaparlar.
Ukrayna’da yaptıklarından, örneğin Herson’u nasıl bombaladıklarını görüyoruz. Kırım’da da maalesef aynı şeyler olacak diye düşünüyorum. Rusya’dan başka bir şey beklenmez. Provokasyonlar düzenleyeceklerini ve özellikle Kırım Tatarlarının yoğun yaşadığı yerleri hedef alacaklarını düşünüyorum. Ruslar, Kırım’ı bombalayacak ve suçu Ukrayna ordusuna atacak. Kırım Tatarlarının tutumunu çok iyi biliyorlar, Kırım Tatarlarının, Ukrayna vatandaşı olduğunu ve bunu her zaman savunduklarını biliyorlar.
Kimseyi korkutmak istemiyorum ama Rusya’nın sözde ordusunun nasıl savaştığını görüyoruz. Özellikle sivillere karşı çok iyi çalışıyorlar. Bu, benim şahsi görüşüm. Ruslar başka türlü savaşamıyor. Her zaman bu şekilde savaştılar ve bu şekilde devam edecekler, Kırım da bir istisna olmayacak...
Son Haberler