Vefatından sonra vatanına dönebilen Kırım Tatar şair Eşref Şemizade!
Vefatından sonra vatanına dönebilen Kırım Tatar şair Eşref Şemizade!
Kırım Tatar edebiyatının öncü isimlerinden Eşref Şemizade'nin vefatının 46. yıldönümü kaydediliyor. Vefatından sonra vatanına gömülen Şemizade'nin şiirleri hala dillerde dolanıyor.
Haber Giriş Tarihi: 11.03.2024 15:09
Haber Güncellenme Tarihi: 11.03.2024 16:52
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Kırım Tatar edebiyatının önemli isimlerden şair, yazar, çevirmen ve edebiyat araştırmacısı Eşref Şemizade'nin bugün vefatının 46. yıldönümü. Vatanı Kırım'dan koparılan Şemizade, 11 Mart 1978'de hayata veda etmişti.
EŞREF ŞEMİZADE KİMDİR?
Eşref Şemizade 21 Haziran 1908 yılında Kırım'ın Kezlev kentinde dünyaya geldi. Kırım halk edebiyatına katkıları olan Şemizade, çocukluk yıllarında ninniler, yırlari çınlar ve maniler büyümüş, ardında sağlam izler bırakmıştır. 1923'te "Çölde Bir Yaz Akşamı" isimli ilk şiiri basıldıktan sonra Bekir Sıtkı Çobanzade ve Abdulla Latifzade'nin ilgisini çekerek Şemizade'yi Akmescit'e (Simferopol) davet etti. Şemizade 1917 yılında Kırım Tatar dilinin Arap alfabesinden Latin alfabesine çevrilmesini konu alan konferansının komisyon katibi olarak görev aldı. Şemizade, çalışmalarına 1927-1929'da "Göz Aydın" dergisinde editör olarak devam etti.
Şiirlerinde akıcı ve sade bir dil kullanan Şemizade'nin en bilinen ve ilgi çeken şiiri ise "Dnepreistan” oldu. 1930 yılında Moskova’daki Devlet Sinema Enstitüsünün Edebiyat ve Senaryo Yazarlığı Bölümünde eğitim almaya başlayan Şemizade, Saniye Bodaninskaya ile 1931 yılında Kırım'a döndü. Kırım Yazarlar Birliği Sekreteri olarak görev yapan Şemizade, 24 Haziran 1941’de tutuklandı ve 3 ay boyunca Akmescit’teki Sovyetler Birliği İçişleri Halk Komiserliği (NKVD) tutukevinde alıkonulduktan sonra İrkutsk’taki hapishaneye sevk edildi. 4 Nisan 1942’de Şemizade kanıt yetersizliği nedeniyle serbest bırakıldı.
Özbek yazarların daveti üzerine Aralık 1942’de Şemizade Taşkent’e geldi ve Fergana’da yayımlanan gazetede çalışmaya başladı. Şair, 17 Mayıs’ta Kırım’a geldi ve ertesi gün sabah erken saatlerde ailesiyle ve tüm Kırım Tatar halkıyla birlikte sürgün edildi.
Şemizade ve ailesi, Özbekistan’ın Andican bölgesine yerleştirildi. Eşref Şemizade’nin yeteneklerinin farkında olan yerel yönetim onu ilk başta Bölge Planlama Dairesi Başkanı görevine atadı. Ancak daha sonra Devlet Güvenlik Departmanın talebi üzerine Şemizade, Bölge Kültürel Eğitim Dairesi Başkan Yardımcısı görevine geçirildi.
Bu görevde çalışırken Eşref Şemizade ikinci kez tutuklandı. Soruşturma sırasında şaire yabancı bir gazete, Kırım Tatar halkı adına bir makale yazarak Sovyetler Birliği yönetimine ve Stalin’e Kırım Tatar halkını Orta Asya’ya sürgün ettiği için teşekkür etmesi ve Kırım Tatarlarının çok iyi şartlarda yaşadığını yazması için teklif getirdi. Şemizade'nin hapis cezası bu şekilde 25 yıldan 10 yıla indirilmesi vaat edildi. Ancak Eşref Şemizade bu teklifi kesin bir dille reddetti. 1954 yılında şaire yöneltilen suçlamaların bir kısmı düşürüldü ve cezası 7 yıla indirildi. 27 Aralık 1954’te Şemizade serbest bırakıldı.
1958’de Şemizade, eşi ve 2 oğlu ile Taşkent’e yerleşti. Taşkent’te Şemizade farklı görevlerde çalıştı, şiirler yazdı ve dünyaca ünlü şairlerinin eserlerini Kırım Tatar diline çevirdi.
DÖNEMİN SOVYET İDARESİ KIRIM'A GÖMÜLMESİNİ İSTEMEDİ
Eşref Şemizade, 11 Mart 1978’te Moskova’da vefat etti. Şairin eşi Sayde Bodaninskaya, "Ne pahasına olursa olsun tabutu yaya olarak vatanına sürüklemek zorunda kalsam bile Eşref Şemizade’yi Kırım'da gömeceğim" dedi. Moskova’dan Kırım’a uçan uçak havalimanında bekletilse de yine de dönemin Sovyetler Birliği yönetimi ailenin şairi anavatanına toprağa verme kararına karşı çıkmaya cesaret edemedi. 14 Mart 1978’de Eşref Şemizade, Akçora köyündeki Müslüman mezarlığında toprağa verildi.
Yabancı medya kuruluşları, Kırım Tatar şairi Eşref Şemizade’nin vefat ettiğini ve Kırım’da toprağa verildiğini duyururken, “Ancak ölümünden sonra şair vatanına dönebildi” ifadelerini kullanmıştı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Vefatından sonra vatanına dönebilen Kırım Tatar şair Eşref Şemizade!
Kırım Tatar edebiyatının öncü isimlerinden Eşref Şemizade'nin vefatının 46. yıldönümü kaydediliyor. Vefatından sonra vatanına gömülen Şemizade'nin şiirleri hala dillerde dolanıyor.
Kırım Tatar edebiyatının önemli isimlerden şair, yazar, çevirmen ve edebiyat araştırmacısı Eşref Şemizade'nin bugün vefatının 46. yıldönümü. Vatanı Kırım'dan koparılan Şemizade, 11 Mart 1978'de hayata veda etmişti.
EŞREF ŞEMİZADE KİMDİR?
Eşref Şemizade 21 Haziran 1908 yılında Kırım'ın Kezlev kentinde dünyaya geldi. Kırım halk edebiyatına katkıları olan Şemizade, çocukluk yıllarında ninniler, yırlari çınlar ve maniler büyümüş, ardında sağlam izler bırakmıştır. 1923'te "Çölde Bir Yaz Akşamı" isimli ilk şiiri basıldıktan sonra Bekir Sıtkı Çobanzade ve Abdulla Latifzade'nin ilgisini çekerek Şemizade'yi Akmescit'e (Simferopol) davet etti. Şemizade 1917 yılında Kırım Tatar dilinin Arap alfabesinden Latin alfabesine çevrilmesini konu alan konferansının komisyon katibi olarak görev aldı. Şemizade, çalışmalarına 1927-1929'da "Göz Aydın" dergisinde editör olarak devam etti.
Şiirlerinde akıcı ve sade bir dil kullanan Şemizade'nin en bilinen ve ilgi çeken şiiri ise "Dnepreistan” oldu. 1930 yılında Moskova’daki Devlet Sinema Enstitüsünün Edebiyat ve Senaryo Yazarlığı Bölümünde eğitim almaya başlayan Şemizade, Saniye Bodaninskaya ile 1931 yılında Kırım'a döndü. Kırım Yazarlar Birliği Sekreteri olarak görev yapan Şemizade, 24 Haziran 1941’de tutuklandı ve 3 ay boyunca Akmescit’teki Sovyetler Birliği İçişleri Halk Komiserliği (NKVD) tutukevinde alıkonulduktan sonra İrkutsk’taki hapishaneye sevk edildi. 4 Nisan 1942’de Şemizade kanıt yetersizliği nedeniyle serbest bırakıldı.
Özbek yazarların daveti üzerine Aralık 1942’de Şemizade Taşkent’e geldi ve Fergana’da yayımlanan gazetede çalışmaya başladı. Şair, 17 Mayıs’ta Kırım’a geldi ve ertesi gün sabah erken saatlerde ailesiyle ve tüm Kırım Tatar halkıyla birlikte sürgün edildi.
Şemizade ve ailesi, Özbekistan’ın Andican bölgesine yerleştirildi. Eşref Şemizade’nin yeteneklerinin farkında olan yerel yönetim onu ilk başta Bölge Planlama Dairesi Başkanı görevine atadı. Ancak daha sonra Devlet Güvenlik Departmanın talebi üzerine Şemizade, Bölge Kültürel Eğitim Dairesi Başkan Yardımcısı görevine geçirildi.
Bu görevde çalışırken Eşref Şemizade ikinci kez tutuklandı. Soruşturma sırasında şaire yabancı bir gazete, Kırım Tatar halkı adına bir makale yazarak Sovyetler Birliği yönetimine ve Stalin’e Kırım Tatar halkını Orta Asya’ya sürgün ettiği için teşekkür etmesi ve Kırım Tatarlarının çok iyi şartlarda yaşadığını yazması için teklif getirdi. Şemizade'nin hapis cezası bu şekilde 25 yıldan 10 yıla indirilmesi vaat edildi. Ancak Eşref Şemizade bu teklifi kesin bir dille reddetti. 1954 yılında şaire yöneltilen suçlamaların bir kısmı düşürüldü ve cezası 7 yıla indirildi. 27 Aralık 1954’te Şemizade serbest bırakıldı.
1958’de Şemizade, eşi ve 2 oğlu ile Taşkent’e yerleşti. Taşkent’te Şemizade farklı görevlerde çalıştı, şiirler yazdı ve dünyaca ünlü şairlerinin eserlerini Kırım Tatar diline çevirdi.
DÖNEMİN SOVYET İDARESİ KIRIM'A GÖMÜLMESİNİ İSTEMEDİ
Eşref Şemizade, 11 Mart 1978’te Moskova’da vefat etti. Şairin eşi Sayde Bodaninskaya, "Ne pahasına olursa olsun tabutu yaya olarak vatanına sürüklemek zorunda kalsam bile Eşref Şemizade’yi Kırım'da gömeceğim" dedi. Moskova’dan Kırım’a uçan uçak havalimanında bekletilse de yine de dönemin Sovyetler Birliği yönetimi ailenin şairi anavatanına toprağa verme kararına karşı çıkmaya cesaret edemedi. 14 Mart 1978’de Eşref Şemizade, Akçora köyündeki Müslüman mezarlığında toprağa verildi.
Yabancı medya kuruluşları, Kırım Tatar şairi Eşref Şemizade’nin vefat ettiğini ve Kırım’da toprağa verildiğini duyururken, “Ancak ölümünden sonra şair vatanına dönebildi” ifadelerini kullanmıştı.
Son Haberler