Rus işgali altındaki Kırım'da dolandırılan Türk iş insanı adalet arıyor

Türk iş insanı Yusuf Ayyıldız, Rusya'nın Kırım'ı işgal etmesi sonrasına tanıştırıldığı Ali K. isimli kişinin sahte evrak, sahte imza, tehdit gibi yöntemlerle dükkanları, 80 dairesi ve nakit parasını aldığını söyleyerek yardım istedi.

Sabah gazetesi internet sayfasının gündeme taşıdığı habere göre, Kırım'da 15 senedir ticaret yapan Türk iş insanı Yusuf Ayyıldız, Rusya'nın Kırım'ı 2014 yılında işgali sonrasında, kendisini haraç talep eden Rus çetelerden koruyabileceği vaadiyle tanıştırıldığı Ali K. ve arkadaşları tarafından tuzağa düşürüldü. Dolandırıldığını belirten Ayyıldız, dükkanları, 80 dariesi ve nakit varlığını evrakta sahtecilik, sahte imza, şantaj ve tehdit yoluyla kaybettiğini belirterek Türk Dışişleri Bakanlığından yardım çağrısında bulundu.

"KIRIM'DA 2014'E KADAR HER ŞEY GÜZELDİ"

Yarımada'da Rus işgalinin başlamasıyla her şeyin ters yüz olduğunu söyleyen ve halen Kırım'da olan Yusuf Ayyıldız, "Kırım'da 2014'e kadar her şey güzeldi. Polisle, bürokrasi ile herhangi bir sorunum yoktu. 2014'ten sonra her şey ters yüz oldu. Haraç isteyen çetelerden kurtulabilmek için Ali K ve arkadaşlarıyla tanıştırıldım sonra hayatım cehenneme döndü. Tüm mallarımı ve paramı aldılar. Darp ettiler. Görüntüler olmasına ve sunmamıza rağmen Kırım'daki makamlar bu çeteye bir şey yapmıyor, intiharın eşiğindeyim, Bakanlığımızın yardımına ihtiyacım var." ifadelerini kullandı.

"NE ZAMAN RUS İŞGALİ OLDU, SORUNLAR BAŞLADI"

Başından geçenleri anlatan Ayyıldız, "İstanbul Zeytinburnu bölgesinde dericilik yapıyordum. 2009'da Simferopol şehrinde 2 büyük deri ve kürk mağazası açmak amacıyla Kırım'a geldim. Rus işgalinin yaşandığı 2014 yılına kadar ticaretime sorunsuz ve sakin bir şekilde devam ediyordum. 2014'e kadar polis ya da bürokrasi ile de bir sorun yaşamadım. Ne zaman Rus işgali oldu, sorunlar başladı." dedi.

HARAÇ İÇİN TACİZE BAŞLADILAR

2014 sonrası mağazasına haraç için gelen bazı kişilerin tacizleriyle karşılaştıklarını dile getiren Ayyıldız, "2014 yılında mağazama 3 kişi gidip gelmeye başladı. Bunlar polisten geldiklerini ve mağazamı kontrol etmeye geldiklerini söylediler. Bu böyle birkaç gün devam etti, belgeleri vs. kontrol ettiler ve bu sırada herhangi soruna rastlamadılar. Ancak gidiş gelişleri sürekli devam etti. Mağaza çalışanları ile müşteriler bunlardan korkmaya başladılar." şeklinde konuştu.

"10 BİN DOLAR VERDİM"

Bu olaylardan sonra kendisinin Ali K. isimli kişiyle tanıştırıldığını söyleyen iş adamı, "Taciz için dükkanıma gelip gidenler sorunu çözmeme yardımcı olacak kişiyi tanımam gerektiğini ima ettiler. Ancak ben böyle birini tanımıyordum. Daha sonra yeğenim geldi ve Simferopol şehrindeki Türkler herhangi sorunla karşılaştıklarında Ali K. isimli birine gittiklerini söyledi. Daha sonra bu kişi ile kafede buluştuk. Ali K. sorunlarımın ne olduğunu sordu, mağazadaki adamları anlattım, 15 dakika beklememi söyledi. Geri döndüğünde ona 10 bin dolar ve devamında da her ay 500 dolar vermem gerektiğini, o zaman herhangi bir sorun yaşamayacağımı söyledi. Eğer parayı vermezsem işle ilgili her gün sorun yaşayacağımı söyledi. Ben de mecburen kendisine bu parayı verdim." dedi.

Sonraki süreçte Ali K.'nın güvenini kazandığını iddia eden Ayyıldız, "Daha sonra her gün beni aradı. Yemeklere davet etti. Dışarı çıkıp birlikte dolaşmamızı önerdi ve böylelikle güveni kazanmaya çalıştı. İyi bir insan olduğunu düşündüm. Çünkü tanıdıklarım bir iş adamı ve düzgün bir insan olduğunu söylüyorlardı. İş insanı olarak tanıştırdığı Mehmet Y. ile ortak ticari girişim yapmam gerektiğini söyledi. Ali K.'nin baskıları sonucu Mehmet Y.'nin teklifi üzerine arsama inşaat yapmaya başladık. Ancak arsa benden olmasına rağmen inşaat maliyetini yarı yarıya bölüşecektik. Tüm masraflar, inşaatın tamamlanmasından sonraki daire paylaşımı da 50/50 olarak olacaktı. Bununla birlikte, tüm dokümantasyonun her şey bilmesi ve geniş tecrübenin bulunması nedeniyle Ali. K tarafından yapılacağına dair anlaştık." dedi.

Yusuf Ayyıldız sonraki süreçte de yaşananları şu şekilde anlattı:

İnşaat başladı, Ali K. inşaatta tecrübemin olmadığını, ayrıca Rusça bilip okuyamadığımı söyledi ve yetkili kurumlara gidemeyeceğimi, izin ve diğer belgeleri almayacağımı söyledi. İnşaatı kooperatife çevirip üzerine aldı. Daha sonra inşaatı üzerine alan Ali K. sanki ben müşteri o ise müteahhit ve ben yapılan işler karşılığında ona ödeme yapmaya yükümlüymüşüm gibi bir sözleşme yaptı. İtiraz edince sanki sen ne para koydun ki dedi, tehdit etti, zorla sözleşmeye imza attırdı. Ve o günden sonra tüm mal varlığımı ortaya koyduğum inşaattan hiçbir pay alamadım.

Tüm bu olanlardan sonra, aslında beni çetelerden koruyacağını vadedip güven veren başka bir çetenin eline düştüğümü anladım. Dükkanlarım, nakit param, arsam tüm malvarlığım Ali. K, Mehmet. Y. ve diğerleri tarafından resmen yağmaladı. Burada nereye başvurduysam bir sonuç alamadım. Haklarında verilen kararlar uygulanmıyor. İlgili makamlarımızdan sesimin duyulmasını ve bana yardım edilmesini istiyorum.

ŞİKAYETÇİ OLDU

Yaşananların ardından konuyu Kırım'daki Rus işgalcilerin kontrol ettiği makamlara taşıyan Yusuf Ayyıldız, bir sonuç alamadığını kaydetti. Ali. K ve arkadaşları tarafından tehditler aldığını da ifade eden Ayyıldız, darp edildiğini, bu anlara dair görüntüler olmasına rağmen polisin bir şey yapmadığını söyledi. Yusuf Ayyıldız'ın eşi Suna Ayyıldız'ın, Beykoz'daki polis karakoluna giderek Ali. K ve arkadaşları hakkında şikayetçi olduğu öğrenildi.