Türk Milli Mücadelesi için cepheden cepheye koşan bir kahraman: Mareşal Fevzi Çakmak
Türk Milli Mücadelesi için cepheden cepheye koşan bir kahraman: Mareşal Fevzi Çakmak
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Genelkurmay Başkanı, ilk Milli Savunma Bakanı, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonraki ikinci ve son Mareşal Fevzi Çakmak, 10 Nisan 1950’de hayata gözlerini yumdu.
Haber Giriş Tarihi: 10.04.2025 10:10
Haber Güncellenme Tarihi: 10.04.2025 10:18
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
"Düşmanın ilerlemesine karşı halkın katiyen tereddüt ve endişe etmesine mahal yoktur.
Düşmanın, Anadolu içerisine doğru uzanmak isteyen kolları mezarlarına yaklaşıyor. Bu yeni sefer, düşmanın ölüm yolculuğudur."
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin yapı taşlarından biri olan Fevzi Çakmak, 1876'da İstanbul’da dünyaya geldi. Babası Topçu Albay Ali Sırrı Bey’dir. Mustafa Fevzi Bey, Harbiye’den iyi bir derece ile mezun oldu. İlk görev yeri Balkanlar oldu. 22 yaşında Kurmay Yüzbaşı, 36 yaşında Paşa, 46 yaşında Mareşal rütbesini kazandı.
Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşları, Çanakkale ve Suriye cephesinde görev aldı. Savaş meydanlarında gösterdiği üstün başarıdan dolayı 14 madalya kazandı. Harbiye Nazırlığı sırasında Anadolu'daki millî kurtuluş hareketine silah ve cephane gönderilmesini kolaylaştırdı.
27 Nisan 1920’de Fevzi Paşa, Kuvâ-yi Milliye’ye katılarak Anadolu’da yeni Türk devletinin kurulmasında büyük rol oynadı. Genelkurmay Başkanı olarak Büyük Taarruz'un askeri planlarını hazırladı. Zaferle sonuçlanan Dumlupınar Meydan Muharebesi'nin ardından Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın tavsiyesi üzerine "Mareşal" ünvanına layık görüldü.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Genelkurmay Başkanı, ilk Millî Savunma Bakanı, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonraki ikinci ve son Mareşal Fevzi Çakmak, 10 Nisan 1950’de hayata gözlerini yumdu.
MAREŞAL FEVZİ ÇAKMAK'IN HAYATI
Türkiye Büyük Millet Meclisi ordusunun ikinci, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ilk Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak, 12 Ocak 1876'da İstanbul Anadolu Kavağı'nda Çakmakoğullarından Topçu Albayı Ali Sırrı Bey'in oğlu olarak dünyaya geldi.
Mustafa Fevzi Çakmak, 10 yaşında Selanik'te askeri ortaokula başladı. Daha sonra 1887'de İstanbul'da Soğukçeşme Askeri Ortaokuluna geçen Fevzi Çakmak, buradaki eğitimini tamamladıktan sonra Mart 1890'da başladığı Kuleli Askeri Lisesini Şubat 1893'te ikincilikle bitirdi. Aynı yıl Kara Harp Okuluna geçen, burayı da piyade subayı olarak tamamlayan Fevzi Çakmak, başarıları dolayısıyla kurmay sınıflara devam hakkı kazanarak Harp Akademisine geçti. 16 Mart 1897'de üsteğmen, 25 Aralık 1898'de de kurmay yüzbaşı unvanıyla akademiden mezun olan Fevzi Çakmak, Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'na atandı.
Çakmak, burada karargah subaylığı, Mitroviça Tümeni Karargah Subaylığı, Taşlıca Mutasarrıfı ve Komutanlığı, Mürettep Kosova Kolordusu Kurmay Başkanlığı, Mürettep Garp Ordusu Kurmay Başkanlığı, Nizamiye Yakova Tümen Komutanlığı, Kosova Kuvayi Umumiyesi Kurmay Başkanlığı, Vardar Ordusunda Şube Müdürlüğü görevlerini yürüttü. 22 Aralık 1914'de 5'inci Kolordu Komutanlığı'na getirilen Fevzi Çakmak, 2 Mart 1915'te Mirliva (tuğgeneral) ünvanını aldı.
Birinci Dünya Savaşında kolordusu ile Çanakkale savaşlarına katılan Fevzi Çakmak Paşa, savaş sonunda Atatürk'ün Anafartalar Grup Komutanlığından ayrılması üzerine bu göreve vekalet etti ve düşman bu cepheden ayrılana kadar görevini sürdürdü. Ardından 2'nci Kafkas Kolordusu Komutanlığı ve 2'nci Ordu Komutanlığı görevlerinde bulunan Fevzi Çakmak, 28 Temmuz 1918'te korgeneralliğe (ferik) yükseldi. Fevzi Çakmak, Mondoros Mütarekesi'nin imzalanmasının ardından 24 Aralık 1918'te de Genelkurmay Başkanlığına atandı, bu makamda bulunduğu sürece pek çok silah ve cephanenin düşman eline geçmesini de önledi.
27 Nisan 1920’de Fevzi Paşa, Kuvâ-yi Milliye’ye katılarak Anadolu’da yeni Türk devletinin kurulmasında büyük rol oynadı. Genelkurmay Başkanı olarak Büyük Taarruz'un askeri planlarını hazırladı. Zaferle sonuçlanan Dumlupınar Meydan Muharebesi'nin ardından Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın tavsiyesi üzerine "Mareşal" ünvanına layık görüldü.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Genelkurmay Başkanı, ilk Millî Savunma Bakanı, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonraki ikinci ve son Mareşal Fevzi Çakmak, 10 Nisan 1950’de hayata gözlerini yumdu.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti, Fevzi Çakmak gibi değerli vatan evlatlarının fedakârlıklarıyla ayakta durmaktadır. Onu ve Millî Mücadele kahramanlarını rahmet, minnet ve sonsuz bir saygıyla anıyoruz. Ruhları şad, mekânları cennet olsun!
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
QHA - Kırım Haber Ajansı
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türk Milli Mücadelesi için cepheden cepheye koşan bir kahraman: Mareşal Fevzi Çakmak
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Genelkurmay Başkanı, ilk Milli Savunma Bakanı, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonraki ikinci ve son Mareşal Fevzi Çakmak, 10 Nisan 1950’de hayata gözlerini yumdu.
"Düşmanın ilerlemesine karşı halkın katiyen tereddüt ve endişe etmesine mahal yoktur.
Düşmanın, Anadolu içerisine doğru uzanmak isteyen kolları mezarlarına yaklaşıyor. Bu yeni sefer, düşmanın ölüm yolculuğudur."
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin yapı taşlarından biri olan Fevzi Çakmak, 1876'da İstanbul’da dünyaya geldi. Babası Topçu Albay Ali Sırrı Bey’dir. Mustafa Fevzi Bey, Harbiye’den iyi bir derece ile mezun oldu. İlk görev yeri Balkanlar oldu. 22 yaşında Kurmay Yüzbaşı, 36 yaşında Paşa, 46 yaşında Mareşal rütbesini kazandı.
Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşları, Çanakkale ve Suriye cephesinde görev aldı. Savaş meydanlarında gösterdiği üstün başarıdan dolayı 14 madalya kazandı. Harbiye Nazırlığı sırasında Anadolu'daki millî kurtuluş hareketine silah ve cephane gönderilmesini kolaylaştırdı.
27 Nisan 1920’de Fevzi Paşa, Kuvâ-yi Milliye’ye katılarak Anadolu’da yeni Türk devletinin kurulmasında büyük rol oynadı. Genelkurmay Başkanı olarak Büyük Taarruz'un askeri planlarını hazırladı. Zaferle sonuçlanan Dumlupınar Meydan Muharebesi'nin ardından Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın tavsiyesi üzerine "Mareşal" ünvanına layık görüldü.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Genelkurmay Başkanı, ilk Millî Savunma Bakanı, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonraki ikinci ve son Mareşal Fevzi Çakmak, 10 Nisan 1950’de hayata gözlerini yumdu.
MAREŞAL FEVZİ ÇAKMAK'IN HAYATI
Türkiye Büyük Millet Meclisi ordusunun ikinci, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ilk Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak, 12 Ocak 1876'da İstanbul Anadolu Kavağı'nda Çakmakoğullarından Topçu Albayı Ali Sırrı Bey'in oğlu olarak dünyaya geldi.
Mustafa Fevzi Çakmak, 10 yaşında Selanik'te askeri ortaokula başladı. Daha sonra 1887'de İstanbul'da Soğukçeşme Askeri Ortaokuluna geçen Fevzi Çakmak, buradaki eğitimini tamamladıktan sonra Mart 1890'da başladığı Kuleli Askeri Lisesini Şubat 1893'te ikincilikle bitirdi. Aynı yıl Kara Harp Okuluna geçen, burayı da piyade subayı olarak tamamlayan Fevzi Çakmak, başarıları dolayısıyla kurmay sınıflara devam hakkı kazanarak Harp Akademisine geçti. 16 Mart 1897'de üsteğmen, 25 Aralık 1898'de de kurmay yüzbaşı unvanıyla akademiden mezun olan Fevzi Çakmak, Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'na atandı.
Çakmak, burada karargah subaylığı, Mitroviça Tümeni Karargah Subaylığı, Taşlıca Mutasarrıfı ve Komutanlığı, Mürettep Kosova Kolordusu Kurmay Başkanlığı, Mürettep Garp Ordusu Kurmay Başkanlığı, Nizamiye Yakova Tümen Komutanlığı, Kosova Kuvayi Umumiyesi Kurmay Başkanlığı, Vardar Ordusunda Şube Müdürlüğü görevlerini yürüttü. 22 Aralık 1914'de 5'inci Kolordu Komutanlığı'na getirilen Fevzi Çakmak, 2 Mart 1915'te Mirliva (tuğgeneral) ünvanını aldı.
Birinci Dünya Savaşında kolordusu ile Çanakkale savaşlarına katılan Fevzi Çakmak Paşa, savaş sonunda Atatürk'ün Anafartalar Grup Komutanlığından ayrılması üzerine bu göreve vekalet etti ve düşman bu cepheden ayrılana kadar görevini sürdürdü. Ardından 2'nci Kafkas Kolordusu Komutanlığı ve 2'nci Ordu Komutanlığı görevlerinde bulunan Fevzi Çakmak, 28 Temmuz 1918'te korgeneralliğe (ferik) yükseldi. Fevzi Çakmak, Mondoros Mütarekesi'nin imzalanmasının ardından 24 Aralık 1918'te de Genelkurmay Başkanlığına atandı, bu makamda bulunduğu sürece pek çok silah ve cephanenin düşman eline geçmesini de önledi.
27 Nisan 1920’de Fevzi Paşa, Kuvâ-yi Milliye’ye katılarak Anadolu’da yeni Türk devletinin kurulmasında büyük rol oynadı. Genelkurmay Başkanı olarak Büyük Taarruz'un askeri planlarını hazırladı. Zaferle sonuçlanan Dumlupınar Meydan Muharebesi'nin ardından Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın tavsiyesi üzerine "Mareşal" ünvanına layık görüldü.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Genelkurmay Başkanı, ilk Millî Savunma Bakanı, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonraki ikinci ve son Mareşal Fevzi Çakmak, 10 Nisan 1950’de hayata gözlerini yumdu.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti, Fevzi Çakmak gibi değerli vatan evlatlarının fedakârlıklarıyla ayakta durmaktadır. Onu ve Millî Mücadele kahramanlarını rahmet, minnet ve sonsuz bir saygıyla anıyoruz. Ruhları şad, mekânları cennet olsun!
Son Haberler