SON DAKİKA
Hava Durumu

KTMM Türkiye Temsilcisi Karatay, 1944 Kırım Tatar Sürgünü şehitlerini andı

Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Türkiye Temsilcisi ve Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 80. yılında hayatını kaybeden Kırım Tatarlarını andı.

Haber Giriş Tarihi: 18.05.2024 09:26
Haber Güncellenme Tarihi: 18.05.2024 19:33
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
KTMM Türkiye Temsilcisi Karatay, 1944 Kırım Tatar Sürgünü şehitlerini andı

Kırım Tatar halkı, 18 Mayıs 1944'te Sovyetler Birliği'nin eli kanlı diktatörü Josef Stalin'in emriyle vatan topraklarından sürüldü. Hayvan vagonlarında Türkistan, Urallar ve Sibirya bölgelerine sürülen Kırım Tatarlarının yüzde 46'sı ise yolda ve sürgünü takip eden günlerde hayatını kaybetti.

18 MAYIS 1944 SÜRGÜNÜ KIRIM'I TÜRKSÜZLEŞTİRME POLTİKASININ BİR SONUCUYDU 

Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Türkiye Temsilcisi ve Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 80. yılında hayatını kaybeden Kırım Tatarlarını andığı mesajında şu ifadelere yer verdi:

“80 yıl önce dünyanın gördüğü en büyük canilerden biri olan Stalin ve rejimi 18 Mayıs 1944’te Kırım Türklerini topyekûn vatanlarından sürgün etti. Bu sürgünde halkımız nüfusunun yüzde 46,2’sini kaybetti. Stalin, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra savaşının bitmesine yakın Türkiye'den Kars ve Ardahan’ı istedi. Boğazları talep etti ve Türkiye'ye saldırdığında muhtemelen Türkiye'ye yardım etmesinden şüphelendiği Kırım Tatarlarını, Çeçenleri, İnguşları, Karaçay Malkarları ve Ahıska Türklerini; sınır boylarındaki bu Müslüman Türk halklarını Orta Asya'ya sürgün etti. Sınırda kendince temizlik yaptı.

Kırım'ın Türksüzleştirilme politikası yeni değildi. 1783’te Çarlık Rusyası tarafından işgal ve ilhak edildiğinden itibaren Türkler Kırım'da adım adım asimile edildi, sürgün edildi, toprakları ellerinden alındı. Göçe zorlandı ve  bu 18 Mayıs 1944 sürgünü, Çarlık Rusya'sının Sovyet Rejimi'nin sıcak denizlere inme ve önündeki son engellerden birisi olan Kırım'ı tamamen Türksüzleştirme politikasının bir sonucuydu.

Bütün bu sürgünlerde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Sürgün bitmedi. Tam Kırım'a döndük, medeniyetimizi canlandırırken, Kırım işgal edildi. Yeni sürgünler var. 200’den fazla insanımız hapiste. Meclis Başkan Yardımcımız Nariman Celal dahil onları unutmayalım. Sürgüne, işgale direnen halkımızın yanında olalım. Birlik olalım. Bu savaşı Ukrayna kazanacak, biz kazanacağız. Kırım işgalden kurtulacak eskisi gibi, doya doya Akmescit meydanında kırk bin elli bin insan yan yana omuz omuza, sürgün kurbanlarımızı anacağız, yad edeceğiz.”

18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI

Sovyet hükûmeti, Stalin’in emriyle 18 Mayıs 1944’te Kırım’daki tüm Kırım Tatarlarını sürgün etti. Sürgün sırasında Kırım Tatar erkeklerin büyük bir çoğunluğu Kızılordu’da Alman Nazi ordusuna karşı savaşıyordu. Çoğunlukla kadınlar, çocuklar, yaşlılar olmak üzere hayvan vagonlarına doldurulan Kırım Tatarları; Türkistan, Urallar ve Sibirya’ya sürgün edildi. Kırım’dan sürgün edilen 420 bini aşkın Kırım Tatarının yüzde 46’sı sürgün yolunda veya gittikleri yerlerde açlık, susuzluk ve hastalık gibi çeşitli sebeplerden dolayı hayatını kaybetti.

Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere Yarımada'daki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi. 

Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz Vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.

Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Türkistan'da kaldı.

2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.

2019 yılında Letonya ve Litvanya meclisleri, 2022’de ise Kanada parlamentosunun alt kanadı olan avam kamarası 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.