Konya'da 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı kurbanları anıldı
Konya'da 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı kurbanları anıldı
Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Konya Şubesi, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 79. yılı vesilesiyle şube binasında anma töreni düzenledi. Ardından Konya İhsaniye Camisi'nde Kırım Tatar soykırım kurbanlarının ruhlarına Mevlid-i Şerif okundu.
Haber Giriş Tarihi: 21.05.2023 20:26
Haber Güncellenme Tarihi: 21.05.2023 23:53
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Konya Şubesi ve Genç Tatar İnisiyatifi, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 79. yıl dönümü vesilesiyle anma programı ve Mevlid-i Şerif tertip etti.
Anma törenine; Kırım Derneği Konya Şubesi Başkanı Mustafa Sırrı Demirel, Kırım Tatar Milli Hareketi emektarı Zevcet Kurtömer, Konya Ukraynalılar Kültür, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Alina Parasey-Göçer, Kırım Derneği üyeleri, yerel STK temsilcileri, basın mensupları ve Konya'daki Kırım Tatarları katıldı.
Konya'daki anma programında; Şube Başkanı Mustafa Sırrı Demirel, Kırım Tatar Milli Hareketi Emektarı Zevcet Kurtömer, Konya Ukraynalılar Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Alina Parasey-Göçer ve Kırım Derneği Konya Şubesi Gençlik Komisyonu üyesi Ravza Coşdu Toprak konuşma yaparak, Stalin rejiminin Kırım Tatar halkına karşı işlediği kanlı sürgün ve soykırımda hayatını kaybedenleri andı.
ZEVCET KURTÖMER, KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI'NI ANLATTI
Bir buçuk yaşındayken sürgün edilen ve Vatan Kırım'dan gelerek anma toplantısına katılan Kırım Tatar Milli Hareketi emektarı Zevcet Kurtömer yaptığı konuşmasında kendi şahitliğinde soykırımı, soykırım sonrası gelişen Kırım Tatar Milli Hareketi'ni ve savaşa dair son gelişmeleri anlattı. Kurtömer ayrıca son gelişmelere dair katılımcılardan gelen soruları yanıtladı.
Kırım Derneği Konya Şubesi Başkanı Mustafa Sırrı Demirel, Kırım Tatar halkının Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti. Kırım Tatarlarının bugün dünyada parçalanmış bir yapıda farklı coğrafyalarda yaşadığını ifade eden Demirel, bu parçalanmaya yol açan en büyük sebeplerden birisinin 18 Mayıs 1944’te sürgün adında gerçekleşen soykırım olduğunu vurguladı.
Ukrayna halkı nezdinde soykırım kurbanı Kırım Tatarlarının acısını paylaşmak ve destek göstermek amacıyla programımıza katıldığını belirten Konya Ukraynalılar Derneği Başkanı Alina Parasey Göçer, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar'ın yayımladığı taziye mesajını konuklara aktardı.
Kırım Derneği Gençlik Komisyonu ve Genç Tatar üyesi Ravza Coşdu Toprak, sürgün tarihini anlattığı konuşmasında Kırım Tatar halkının yüzde 46.2’sinin hayatını kaybettiğini vurgulayarak bu sürgünün esasında açık bir soykırım eylemi olduğunu ifade etti.
Dernek binasında yapılan programın ardından Konya İhsaniye Camii'nde Mevlid-i Şerif okundu. Konya'daki mevlid, Genç Tatar İnisiyatifi'nin sosyal medya hesabından canlı yayınlandı:
18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI
Sovyet hükûmeti, Stalin’in emriyle 18 Mayıs 1944’te Kırım’daki tüm Kırım Tatarlarını sürgün etti. Sürgün sırasında Kırım Tatar erkeklerin büyük bir çoğunluğu Kızılordu’da Alman Nazi ordusuna karşı savaşıyordu. Çoğunlukla kadınlar, çocuklar, yaşlılar olmak üzere hayvan vagonlarına doldurulan Kırım Tatarları; Orta Asya, Urallar ve Sibirya’ya sürgün edildi. Kırım’dan sürgün edilen 420 bini aşkın Kırım Tatarının yüzde 46’sı sürgün yolunda veya gittikleri yerlerde açlık, susuzluk ve hastalık gibi çeşitli sebeplerden dolayı hayatını kaybetti.
Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere yarımadadaki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi.
Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz Vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.
Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Orta Asya’da kaldı.
2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.
2019 yılında Letonya ve Litvanya, 2022’de ise Kanada 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Konya'da 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı kurbanları anıldı
Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Konya Şubesi, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 79. yılı vesilesiyle şube binasında anma töreni düzenledi. Ardından Konya İhsaniye Camisi'nde Kırım Tatar soykırım kurbanlarının ruhlarına Mevlid-i Şerif okundu.
Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Konya Şubesi ve Genç Tatar İnisiyatifi, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 79. yıl dönümü vesilesiyle anma programı ve Mevlid-i Şerif tertip etti.
Anma törenine; Kırım Derneği Konya Şubesi Başkanı Mustafa Sırrı Demirel, Kırım Tatar Milli Hareketi emektarı Zevcet Kurtömer, Konya Ukraynalılar Kültür, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Alina Parasey-Göçer, Kırım Derneği üyeleri, yerel STK temsilcileri, basın mensupları ve Konya'daki Kırım Tatarları katıldı.
Konya'daki anma programında; Şube Başkanı Mustafa Sırrı Demirel, Kırım Tatar Milli Hareketi Emektarı Zevcet Kurtömer, Konya Ukraynalılar Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Alina Parasey-Göçer ve Kırım Derneği Konya Şubesi Gençlik Komisyonu üyesi Ravza Coşdu Toprak konuşma yaparak, Stalin rejiminin Kırım Tatar halkına karşı işlediği kanlı sürgün ve soykırımda hayatını kaybedenleri andı.
ZEVCET KURTÖMER, KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI'NI ANLATTI
Bir buçuk yaşındayken sürgün edilen ve Vatan Kırım'dan gelerek anma toplantısına katılan Kırım Tatar Milli Hareketi emektarı Zevcet Kurtömer yaptığı konuşmasında kendi şahitliğinde soykırımı, soykırım sonrası gelişen Kırım Tatar Milli Hareketi'ni ve savaşa dair son gelişmeleri anlattı. Kurtömer ayrıca son gelişmelere dair katılımcılardan gelen soruları yanıtladı.
Kırım Derneği Konya Şubesi Başkanı Mustafa Sırrı Demirel, Kırım Tatar halkının Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti. Kırım Tatarlarının bugün dünyada parçalanmış bir yapıda farklı coğrafyalarda yaşadığını ifade eden Demirel, bu parçalanmaya yol açan en büyük sebeplerden birisinin 18 Mayıs 1944’te sürgün adında gerçekleşen soykırım olduğunu vurguladı.
Ukrayna halkı nezdinde soykırım kurbanı Kırım Tatarlarının acısını paylaşmak ve destek göstermek amacıyla programımıza katıldığını belirten Konya Ukraynalılar Derneği Başkanı Alina Parasey Göçer, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar'ın yayımladığı taziye mesajını konuklara aktardı.
Kırım Derneği Gençlik Komisyonu ve Genç Tatar üyesi Ravza Coşdu Toprak, sürgün tarihini anlattığı konuşmasında Kırım Tatar halkının yüzde 46.2’sinin hayatını kaybettiğini vurgulayarak bu sürgünün esasında açık bir soykırım eylemi olduğunu ifade etti.
KONYA'DA KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ KURBANLARI DUALARLA ANILDI
Dernek binasında yapılan programın ardından Konya İhsaniye Camii'nde Mevlid-i Şerif okundu. Konya'daki mevlid, Genç Tatar İnisiyatifi'nin sosyal medya hesabından canlı yayınlandı:
18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI
Sovyet hükûmeti, Stalin’in emriyle 18 Mayıs 1944’te Kırım’daki tüm Kırım Tatarlarını sürgün etti. Sürgün sırasında Kırım Tatar erkeklerin büyük bir çoğunluğu Kızılordu’da Alman Nazi ordusuna karşı savaşıyordu. Çoğunlukla kadınlar, çocuklar, yaşlılar olmak üzere hayvan vagonlarına doldurulan Kırım Tatarları; Orta Asya, Urallar ve Sibirya’ya sürgün edildi. Kırım’dan sürgün edilen 420 bini aşkın Kırım Tatarının yüzde 46’sı sürgün yolunda veya gittikleri yerlerde açlık, susuzluk ve hastalık gibi çeşitli sebeplerden dolayı hayatını kaybetti.
Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere yarımadadaki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi.
Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz Vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.
Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Orta Asya’da kaldı.
2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.
2019 yılında Letonya ve Litvanya, 2022’de ise Kanada 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.
Son Haberler