SON DAKİKA
Hava Durumu

Ukrayna Parlamentosu Başkanı: 18 Mayıs 1944, tarihimizde sonsuza kadar kapanmayan bir yara olarak kalacak

Ukrayna Parlamentosu Başkanı Ruslan Stefançuk, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 80. yıl dönümü dolayısıyla bir açıklama yaptı.

Haber Giriş Tarihi: 18.05.2024 10:50
Haber Güncellenme Tarihi: 18.05.2024 14:45
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Ukrayna Parlamentosu Başkanı: 18 Mayıs 1944, tarihimizde sonsuza kadar kapanmayan bir yara olarak kalacak

Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçlayan Sovyetler Birliği, bundan tam 80 yıl önce dünya tarihinin en sistematik soykırım uygulamalarından birisini gerçekleştirdi. Kırım Tatar halkı, Josef Stalin'in emriyle 18 Mayıs 1944'te sabaha karşı vatan topraklarından sürüldü. Hayvan vagonlarında Türkistan, Urallar ve Sibirya bölgelerine sürülen Kırım Tatarlarının yüzde 46'sı sürgün yolunda ve sürgünü takip eden günlerde hayatını kaybetti.

Ukrayna Parlamentosu Başkanı Ruslan Stefançuk, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 80. yıl dönümü dolayısıyla bir açıklama yaptı.

Açıklamasında tam 80 yıl önce Sovyet totaliter rejiminin Kırım'ın yerli halkının sürgününü başlatarak korkunç bir suç işlediğinin vurgulayan Stefançuk, “18 Mayıs 1944, tarihimizde sonsuza kadar kapanmayan bir yara olarak kalacak. Bu nedenle geçmişi hatırlayarak bugünümüz ve geleceğimiz için mücadele ediyoruz. Bugün ve gelecekte vatanımızda yaşama hakkımızı savunuyoruz.” ifadelerine yer verdi. 

"ONLARCA YIL SONRA RUS REJİMİ AYNI SAÇLAR İŞLİYOR"

Ukrayna Parlamentosu Başkanı Stefançuk’un yaptığı açıklamanın tam metni ise şu şekilde: 

Bugün, Kırım Tatar halkının sürgün ve soykırım kurbanlarını saygıyla anıyoruz.

80 yıl önce, 18 Mayıs 1944'te Sovyet totaliter rejimi, Kırım'ın yerli halkının sürgününü başlatarak korkunç bir suç işledi. Kırım Tatarlarının yaşadığı her eve kötülük girdi. İnsanlar kendi topraklarına dönme hakları olmadan evlerinden sürüldü, anavatanlarından yoksun bırakıldı.

Onlarca yıl sonra Rus rejiminin aynı suçları işlediğini görüyoruz.

Rusya, 2014 yılında Kırım'ı işgal ederek Kırım Tatarlarını kaçırma, zulüm, işkence ve hapsetme yöntemlerine başvurdu. Yaklaşık 2 yıl önce Rusya geniş çaplı bir işgal saldırısı başlattı ve Kremlin'in tüm Ukrayna halkına karşı işlediği suçları daha büyük ve daha acımasız hale geldi.

18 Mayıs 1944, tarihimizde sonsuza kadar kapanmayan bir yara olarak kalacak.

Bu nedenle geçmişi hatırlayarak bugünümüz ve geleceğimiz için mücadele ediyoruz.

Bugün ve gelecekte vatanımızda yaşama hakkımızı savunuyoruz.

18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI

Sovyet hükûmeti, Stalin’in emriyle 18 Mayıs 1944’te Kırım’daki tüm Kırım Tatarlarını sürgün etti. Sürgün sırasında Kırım Tatar erkeklerin büyük bir çoğunluğu Kızılordu’da Alman Nazi ordusuna karşı savaşıyordu. Çoğunlukla kadınlar, çocuklar, yaşlılar olmak üzere hayvan vagonlarına doldurulan Kırım Tatarları; Türkistan, Urallar ve Sibirya’ya sürgün edildi. Kırım’dan sürgün edilen 420 bini aşkın Kırım Tatarının yüzde 46’sı sürgün yolunda veya gittikleri yerlerde açlık, susuzluk ve hastalık gibi çeşitli sebeplerden dolayı hayatını kaybetti.

Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere Yarımada'daki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi. 

Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz Vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.

Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Türkistan'da kaldı.

2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.

2019 yılında Letonya ve Litvanya meclisleri, 2022’de ise Kanada parlamentosunun alt kanadı olan avam kamarası 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.