SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Cengiz Aytmatov'un babası Törökul Aytmatov, Sovyetlerin katliamına uğramıştı

Cengiz Aytmatov'un babası Kırgız aydın Törökul Aytmatov, 1937 yılında Stalin rejiminin ortaya koyduğu aydın katliamına uğramıştı. Naaşı yıllar sonra toplu mezardan çıkarılan Aytmatov, Kırgız aydınlanmasının köşe başlarından bir isimdi.

Haber Giriş Tarihi: 04.01.2023 16:26
Haber Güncellenme Tarihi: 04.01.2023 23:30
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Cengiz Aytmatov'un babası Törökul Aytmatov, Sovyetlerin katliamına uğramıştı

Kırgız aydın Törökul Aytmatov, dünyaca ünlü yazar Cengiz Aytmatov’un babasıydı. Cengiz Aytmatov’un dünyaya geldiği aile, bölgenin aydın kesiminden olup politika ve sanatla da iç içeydi. Törökul Aytmatov, Sovyetler Birliği döneminde görevli bir devlet adamıydı.

KIRGIZİSTAN'DA SOVYETLERİN AYDIN KATLİAMINA UĞRADI: CESEDİ YILLARCA BULUNAMADI

Bir Kırgız Türkü olan Törökul Aytmatov, Kırgız toplumunun aydın tabakasındaydı. Kazakistan’ın Cambıl şehrinde Evliya-Ata okulundan mezun olmuştur.

O, diğer Türkistan aydınları gibi hayatını milleti için adamıştır. Aytmatov, Kırgız hidroenerjisinin geliştirilmesi, kömür rezervleriyle maden yataklarının araştırılması ve Kırgız demir yollarının kurulması için çalışmıştır. Kırgız hükumetinin en üst kademesindeki ilk memur olmasına rağmen zamanında yeterli derecede anılmamıştır.

Eşi Nagima Aytmatova, Tatar kökenli bir tiyatro oyuncusu olmasının yanı sıra Kırgızistan Kadın Hareketi’nin aktif üyesidir. 1920’li yıllarında Müslüman Kadınları Özgürleştirme Hareketi’nin başını çekmiştir. Bu hareket çerçevesinde, çok eşliliğe, erken evliliğe, çocuk ve kadın ticaretine karşı çalışmalar yürütmüştür.   

TÖRÖKUL AYTMATOV VE TATAR NAGİMA HANIM

Törökul Aytmatov ve Nagima Aytmatova 3 Eylül 1926 tarihinde evlenmiştir. 12 Aralık 1928 yılında doğmuş olan Cengiz Aytmatov, üç kardeşten en büyüğüdür. Bu bilgilerden hareketle, Cengiz Aytmatov’un okur-yazar, siyasi olarak aktif ve çok dilli bir ailede doğduğunu ifade etmek mümkündür.

Ancak Stalin’in devlet yönetimine geçmesi sonucu ciddi sıkıntılar meydana gelmiştir. Dağlık Kırgız Özerk Bölgesi girişiminin de bulunulmasının etkisiyle yönetimin değişen tutumunun ardından bölgede pek çok aydın ve devlet adamı katledilmiştir. Burada yaşayan insanlara yönetim, potansiyel “isyancı”, “halk düşmanı” gözüyle bakmıştır.

Stalin’in bizzat devlet yönetimine geçmesini takip eden süreçte ise SSCB’nin kuruluş aşamasından o güne kadar ilk komünistlerden olarak bilinen isimlerden bile şüphe duyulup, kendilerini savunmalarına izin verilmeksizin, bu kişiler ailelerinden koparılmış, sürgün edilmiş, önemli bir kısmı da masumiyet karinesi dikkate alınmaksızın infaz edilmiştir.

YILLARCA GİZLENEN KATLİAM: TÜRKİSTAN AYDINI TÖRÖKUL AYTMATOV

1937 yılı, Aytmatov ailesinin yaşantısında dönüm noktası niteliği taşımıştır. Cengiz Aytmatov’un babası Törökul Aytmatov’un da bulunduğu yönetimdeki insanların kara listeye alınması ile başlamıştır. Bu tarih itibarıyla Moskova’da yaşamakta olan Aytmatov ailesi artan baskılarla dağılmak zorunda kalmıştır. 1937 yılında, eşi Törökul Aytmatov’un ısrarları üzerine Nagima Aytmatova, çocukları ile birlikte Moskova’dan ayrılarak, memleketleri Şeker köyüne geri dönmüştür. Cengiz Aytmatov’un kardeşi İlgiz Aytmatov, bu durumu şu şekilde açıklamaktadır:

“Moskova’dan ayrılmadan önce, kaldığımız lojman hızla boşalmaya başladı. Stalin’in baskı dönemi başlayınca burada yaşayan aileler birbiri ardına gözden kayboldu. Kızıl Profesörlük Enstitüsü’nde okuyanlar partiden atılıyor, atıldıktan sonra tutuklanıyor ve bunların aileleri Sibirya’ya sürgüne gönderiliyordu. Biz de Sibirya’ya gönderilmemek için köyümüz Şeker’e geri döndük, burada bir yıl yaşadık.”

1937 YILININ EYLÜL AYINDA TUTUKLANDI

1937 yılının Eylül ayına gelindiğinde de Törökul Aytmatov, milliyetçilik şüphesi ile tutuklanarak, Kırgız Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin başkenti olan Frunze’ye (Bugünkü adı ile Bişkek) getirilmiştir. Buraya 30 kilometre uzaklıkta bulunan Çon-Taş Köyü’nde, çoğunluğunu Türk soylu aydınların oluşturduğu farklı millet ve dinlerden 138 kişi 1938 yılında kurşuna dizilerek infaz edilmiştir.

TÖRÖKUL AYTMATOV'UN MEZARI YILLAR SONRA BULUNDU

Nagima Aytmatova, kocasının mezarını öğrenemeden, 10 Ağustos 1971 günü yaşama veda etti. Onun ölümünden 14 yıl sonraysa SSCB’de "Perestroyka" dönemi başladı. Dönemin görece özgürlükleriyle cesaretlenen Bübüra Kıdıraliyeva isminde bir kadın KGB’ye müracaat ederek; Bişkek’in güneyindeki Çonğ-Taş mevkiinde, "Büyük Temizlik" sırasında idam edilenlerden bazılarının gömüldüğü yeri göstermeye hazır olduğunu söyledi.

Çonğ-Taş, 1932-1940 arasında "kayak merkezi" olarak bilinmesine karşın, aslında OGPU-NKVD görevlilerine tahsis edilmiş bir konuk eviydi. Bübüra’nın babası Abıkan Kıdıraliy orada bekçilik yapmıştı. Kıdıraliy, 1973 yılında ölüm döşeğinde yatarken, kızını çağırmış ve 1938 yılında NKVD’nin Çonğ-Taş’taki eski tuğla imâlâthânesine çok sayıda cesedi gömdüğünü açıklamıştır. Ama, Bübüra’nın elinde bir kanıt bulunmadığından, Kırgız istihbaratı tarafından gizlendi. Bununla birlikte, Bübüra’nın anlattıkları, sadece Bolot Abdrahmanov isminde genç bir istihbaratçının dikkatini çekmiştir.

Abdrahmanov, yetkisi olmamasına karşın, 1991 yılının Nisan ayında Bübüra’nın gösterdiği yeri kazdırmayı başarır ve "toplu mezar" olduğu ortaya çıkar. Oradan tam 137 kurbanın kalıntıları çıkarılmıştır. İkisinin göğüslerinden, diğerlerininse kafasından vurulduğu saptanır. Göğsünden vurulanlardan biri, Törökul Aytmatov’un kalıntılarıdır. Toplu mezarın en altındadır ve kimliği üstünden çıkan iddianameye nazaran açıklık kazanmıştır.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.