SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Cumhuriyet ve havacılık: İstikbal göklerdedir

Cumhuriyetin kuruluşunun 101. yıl dönümünde, Kırım Haber Ajansı (QHA) Türk havacılık serüveninin kapılarını araladı. Cumhuriyetin ilk yıllarında havacılık alanında neler yapıldı?

Haber Giriş Tarihi: 29.10.2024 09:25
Haber Güncellenme Tarihi: 30.10.2024 11:09
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Cumhuriyet ve havacılık: İstikbal göklerdedir

Şerife Beyza Satılmaz / QHA ANKARA

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı her yıl olduğu gibi bu yıl da yurdun dört bir yanında büyük bir heyecanla ve coşkuyla kutlanıyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, cumhuriyeti kurduğunda Türk havacılığının gelişmesi ve bu noktada adımlar atılması gerektiğinin farkındaydı. Cumhuriyetin ilk yıllarından günümüze Türk havacılığı nasıl ilerledi?

Kırım Haber Ajansı (QHA) muhabiri;  Türk Tayyare Cemiyeti, Vecihi Hürkuş, Nuri Demirağ gibi önemli isimlerin yanı sıra günümüzde Türk savunma sanayisinin mihenk taşı TUSAŞ’a dair bilgileri derledi.

TÜRK TAYYARE CEMİYETİ  

Cumhuriyetin daha ikinci yılı dolmadan, Atatürk’ün direktifleriyle  Türk Tayyare Cemiyeti  16 Şubat 1925 yılında kuruldu. Atatürk burada yaptığı açılış konuşmasında Türk havacılığının temel düsturu olan, kaç kuşak neslin dilinden düşmeyecek o sözünü ifade etmişti:

“İstikbal Göklerdedir. Göklerini koruyamayan uluslar, yarınlarından asla emin olamazlar.”  

VECİHİ HÜRKUŞ

Cumhuriyetin ilk yıllarında Türk Tayyare Cemiyeti denilince akla gelen ilk isimlerden biri ise Vecihi Hürkuş. 20 Aralık 1923 yılında hükûmet, Vecihi Hürkuş’u Avrupa devletlerinin havacılık çalışmalarını incelemek üzere Fransa’ya gönderdi. Vecihi Hürkuş’un Türkiye’ye döndüğünde ilk Türk tipi uçağı Vecihi K-6’yı inşa ettiği biliniyor.

Türk Tayyare Cemiyetinin ismi ise Genel Kurul kararı ile 1935 yılında  “Türk Hava Kurumu-(THK)” olarak değiştirildi.

SİVİL HAVACILIK TARİHİNİN İLK ÖZEL TEŞEBBÜSÜ: NURİ DEMİRAĞ

Nuri Demirağ, uzun bir süre müteahhitlik yaptıktan sonra 1936 yılında havacılık sektörüne adım attı. Demirağ, 1933'te Hürkuş'un "Vecihi XVI" adlı kapalı kabin uçağının imal edilmesi için 5 bin lira bağışta bulundu. 1936'da devletin ilk uçak fabrikasını kurma girişiminde bulunan Demirağ, fabrikayı memleketi Divriği'de kurmayı planladı. Çünkü hem memleketi hem de etrafı dağlarla çevrili olan Divriği stratejik bir seçimdi. Ancak öncelikle İstanbul'da deneme atölyesi kurulacaktı. Barbaros Hayrettin Paşa İskelesi'nin yanında bugün Deniz Müzesi'nin olduğu alana atölye binası inşa edildi.

“TÜRK'ÜN YAPTIĞI UÇAKLARI ELBETTE TÜRKİYE’DE YETİŞEN PİLOTLAR UÇURACAKTIR”

Deneme uçuşlarını yapabilmek için Yeşilköy'deki Elmaspaşa Çiftliği'ni satın alan Demirağ, üzerine büyük bir uçuş sahası, hangarlar ve uçak tamir atölyesi yaptırdı. Demirağ, “Türk’ün yaptığı uçakları elbette Türkiye’de yetişen pilotlar uçuracaktır.” diyerek “Gök Okulunu” işte burada açtı. Günümüzde bu alanda İstanbul Atatürk Havalimanı yer alıyor.  Gök Okulunda toplam da 16 bin saat uçuş yapıldı ve 290 pilot yetiştirildi.

HEM EĞİTİM HEM YOLCU UÇAĞI YAPILDI

Beşiktaş'taki uçak fabrikasında üretilecek uçak ve planörlerin planını Türkiye'nin ilk uçak mühendislerinden Selahattin Reşit Alan çizdi. 1936'da ilk tek motorlu uçak "Nu.D-36" üretildi. Uçağa Nuri Demirağ'ın ismini simgelediği için "Nu.D-36" denildi. 1938'de ise "Nu.D-38" adlı çift motorlu 6 kişilik yolcu uçağı yapıldı.  22 Ocak 1937 tarihinde Türk Hava Kurumu 10 eğitim uçağı ve 65 planör siparişi verdi. Planörler yapılarak teslim edildi. Nu. D.36 adı verilen eğitim uçağı ise kontrol uçuşu sırasında Eskişehir’de kaza geçirmesi nedeniyle siparişlerin iptal edilmesine neden oldu. Alan, ise  bu kazada vefat etti.    

Demirağ konuyu mahkemeye taşıdı ancak THK lehine sonuçlandı. O dönem uçakların yurt dışına satılamaması için kanun çıkarılınca sipariş alamayan fabrika, 1944 yılında kapandı. Kapandıktan sonrası ise tam olarak fabrikaya ve uçaklara ne olduğu konusu hâlâ bilinmezliğini koruyor.

Türk havacılığının gelişimini baltalayan bu olayların ardından Cumhuriyetin 101. yılında Türk savunma sanayi tekrar ivme kazanmış durumda.

TUSAŞ NASIL KURULDU?

1950 yıllarında Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) Marshall yardımlarının alınmaya başlanması Türk havacılığında üretimi durdurmuştu. Çünkü uçak almanın maliyeti, üretmenin maliyetinden daha düşüktü. Ancak Türkiye’nin 1964 yılında Kıbrıs’a müdahale etmek istemesi ve 1974’te Kıbrıs Barış Harekâtı’nda karşı karşıya kaldığı amborgo kararları Türk havacılığında yeni bir dönemi açacaktı.

Dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur’un öncülüğünde 16 Temmuz 1970 tarihinde, “Türk Hava Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı” kuruldu. Bu gelişmenin devamında milli sanayimiz ile kendi uçağımızı yapma amacıyla TUSAŞ (Türk Uçak Sanayii A.Ş.) 1973 yılında kuruldu. TUSAŞ’ın yönetimi altında kurulan TAI’nın (Turkish Aerospace Industries, Inc.) yüzde 51 hissesi Türk Hava Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’na, geri kalan hisse ise ABD’li bir şirkete aitti. Bu durum 12 Ocak 2005 tarihinde Savunma Sanayi Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığının yüzde 49’luk  hisseyi almasıyla değişecektir. Böylece TUSAŞ’ın yeni adı “Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.” oldu. TAI adı ise uluslararası platformlarda kullanılıyor. Gerekli hazırlıklar tamamlandıktan sonra  TUSAŞ, fiili olarak ilk kez uçak üretimine 1987 yılında başladı.

TUSAŞ bugün Türkiye’de uçak, helikopter, insansız hava araçları (İHA) ve hava- uzay platformlarının tasarımı, geliştirilmesi, imalatı, entegrasyonu, modernizasyonu ve satış sonrası hizmetleri alanlarında faaliyet göstermektedir. 

TÜRKİYE’NİN HAVACILIKTAKİ GÜCÜ: TUSAŞ

Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TUSAŞ),  Türk savunma sanayisinin güçlenmesinde büyük bir rol oynuyor. TUSAŞ, Türkiye'yi 5. nesil uçak üretebilen az sayıda ülke arasına girmesini sağlayacak  Milli Muharip Uçak KAAN olmak üzere birçok önemli projenin mimarı. KAAN'ın ise 2028 yılında Türk Hava Kuvvetleri envanterine girmesi amaçlanıyor.

TUSAŞ’ın ürettiği güvenlik güçlerine hizmet veren ürünler arasında “T129 ATAK Taarruz ve Taktik Keşif Helikopteri, T70 Genel Maksat Helikopteri, ANKA ve AKSUNGUR insansız hava araçları” yer alıyor.

Türkiye’nin ilk yerli imkanlarla  üretilen T625 GÖKBEY Genel Maksat Helikopterinin test ve sertifikasyon faaliyetleri başarılı bir şekilde devam ediyor. 3 adet GÖKBEY envantere girmesinin ardından Jandarma Genel Komutanlığı’na teslim edilecek.

HÜRKUŞ Temel Eğitim Uçağı ve HÜRJET Eğitim ve Hafif Taarruz Uçağı da envantere girmeye hazırlanıyor. Hürkuş’un 2025 yılında Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığına teslim edilmesi hedefleniyor.

Testleri devam eden ANKA-III İnsansız Savaş Uçağı, 40 bin feet irtifada görev yapacak ve 10 saat havada kalabilecek.

QHA olarak 23 Ekim 2024 tarihinde Ankara'nın Kahramankazan ilçesindeki TUSAŞ yerleşkesine yönelik düzenlenen terör saldırısında şehit olan GÖKBEY’in de mühendisi olan Zahide Güçlü Ekici, TUSAŞ çalışanı Hasan Hüseyin Canbaz, TUSAŞ Kalite Kontrolcü Cengiz Coşkun, TUSAŞ güvenlik görevlisi Atakan Şahin Erdoğan ve  taksi şoförü Murat Arslan’ı rahmet ve minnetle anıyoruz.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.