Japonya, Kovid varyantlarının insan yapımı olduğuna ilişkin kanıtlar sundu

2019 yılının sonunda ortaya çıkan ve bütün dünyaya yayılan Çin virüsü (Kovid-19/Covid-19) hakkında Japon bilim insanları, tüm varyantların biyolaboratuvarlarda tasarlandığı ve nüfus azaltma planının bir parçası olarak kasıtlı olarak piyasaya sürüldüğü ile ilgili kanıtlar buldu. Koronavirüsün, dünyaya nasıl yayıldığı ve çıkış kaynağı ile ilgili yeni kanıtlar böylece ortaya çıktı.

JAPONYA'DAN DİKKAT ÇEKEN RAPOR: İNSANLIĞI HAPSETME PLANI MI?

İlk olarak Ağustos 2023'te yayımlanan, Japonya Osaka Tıp Üniversitesi ve Japonya Kyoto Üniversitesi'nden Japon virolog Profesörler Atsuşi Tanaka ve Takayuki Miyazawa tarafından yürütülen çalışmada, Çin virüsünün insanları kontrol etmek için kullanıldığını ileri sürdü.

OMİCRON VARYANTI VE KASITLI MUTASYONLAR

Tanaka ve Miyazawa'nın tüm Çin virüsü varyantlarının kasıtlı olarak üretildiği yönündeki iddiaları, "SARS-CoV-2'nin Omicron varyantındaki mutasyonların evrim sürecindeki doğal olmayan yapısı ve kasıtlı olarak mutasyon olasılığı" başlıklı 25 sayfalık bir makalede yayımladı. Makalede Tanaka ve Miyazawa'nın dünyaya yayılan ve kamuya açık veritabanlarına depolanan viral dizileri inceleyerek varyantın kökeninin izini sürdüğü bildirildi. Araştırmacılar, çalışmanın, "SARS-CoV-2 izolatları arasındaki spike proteininde birçok amino asit mutasyonuna sahip Omicron varyantlarına odaklanarak SARS-CoV-2 Omicron varyantlarının oluşumuna yol açan evrimsel süreçleri açıklığa kavuşturmayı" amaçladığını açıkladı.

JAPON BİLİM İNSANLARI ELDE ETTİĞİ BULGULARI PAYLAŞTI

Japon bilim insanları çalışmalarında doğal olarak ortaya çıkması mümkün olmayan yaklaşık 100 ayrı Omicron alt değişkeni tespit etti. Bu varyantların varlığı ve ortaya çıktıkları sistematik sıra, büyük ölçekli laboratuvarlarda yaratıldığına ve Kovid-19 virüslerinin kasıtlı olarak salındığına dair kesin kanıtlar sağlıyor. Özellikle SARS-CoV-2 Omicron varyantlarının oluşumuna yol açan mutasyonların sırasını belirlemek için Tanaka ve Miyazawa, 129 Omicron BA.1 ile ilişkili izolatın, 141 BA.1.1 ile ilişkili izolatın ve 122 BA'nın dizilerini karşılaştırdı. Japon bilim insanları elde ettiği bulguları kamuoyuyla paylaştı.

"TAMAMEN YENİ BİR MEKANİZMA TARAFINDAN OLUŞTURULDU"

Japon bilim insanları konuya ilişkin açıklamasında, "Sonuç olarak, Omicron'dan izole edilen BA.1, BA.1.1 ve BA.2'nin bir kısmının oluşumunun, mutasyonların ve homologların birikmesi gibi doğada yaygın olarak gözlemlenen genom evriminin ürünü olmadığı sonucuna vardık. Rekombinasyonlar, Omicron varyantları BA.1 ve BA.2'nin 35 rekombinant izolatının incelenmesi, Omicron varyantlarının 2020'de zaten mevcut olduğunu doğruladı. Omicron varyantlarının önceki biyolojiyle açıklanamayan tamamen yeni bir mekanizma tarafından oluşturulduğunu gösterdi ve SARS-CoV-2 varyantlarının nasıl oluştuğunu bilmek, SARS-CoV-2 salgınının yeniden değerlendirilmesine yol açıyor" ifadelerini kullandı.

"DOĞADAKİ DENEME YANILMA MUTASYONLARI SONUCU ORTAYA ÇIKMADI"

Ayrıca bu sonuçların BA.1-0.1 ve BA.1.1-0.1 izolatlarının oluşumunun bağımsız olarak gerçekleştiğine dikkat çeken Japon bilim insanları, "Öte yandan, eğer reversiyon mutasyonları bu izolatların her birinin Wuhan tipinden farklı bir aminoasite sahip olmasına neden olmuşsa da, bu izolatlar astronomik sayıda izolat incelenerek tespit edilebilir. Ancak bu virüsün incelenen astronomik sayılardan ziyade dizili tam genomların sayısında (sınırlı sayıda) tespit edildi. Bu mutasyonların çoğunun eşanlamlı mutasyonlar olmadan meydana gelmesi, bunların hiçbirinin doğadaki tesadüfi deneme yanılma mutasyonları sonucu ortaya çıkmadığını kanıtlıyor" dedi.