Kırım Derneği Genel Merkezi: Sürgünün 159. yılında Çerkes kardeşlerimizin acısını paylaşıyoruz

Çarlık Rusyası’ndan günümüze, Kırım Tatarlarıyla ortak kaderi paylaşan Çerkes halkının, vatanlarından koparılmasının 159. yılı. Türkiye'deki Çerkes diasporası, bu acı günün yıldönümünde, "Bunun Adı Soykırım’dır" adlı kampanya yürütüyor ve Rusların işlediği soykırıma dikkat çekiyor. Kırım Derneği Genel Merkezi, sürgün ve soykırımın 159. yıl dönümü çerçevesinde Çerkes halkının acısını paylaştı.

"ÇERKES KARDEŞLERİMİZİN ACISINI YÜREĞİMİZİN DERİNLİKLERİNDE HİSSEDİYORUZ"

Kırım Derneği Genel Merkezinden yayımlanan basın bildirisinde şu ifadeler yer aldı:

"Rusya İmparatorluğu’nun Kırım Hanlığını 1783 yılında işgal etmesinin ardından Çerkes toprakları olan Batı Kafkasya’da başlattığı istilası uzun yıllar sürmüştü. Bir asıra yakın süre istiklâl mücadelesi vererek topraklarını kahramanca savunan Çerkes halkı bu istilanın sonucunda 21 Mayıs 1864 tarihinden itibaren kitlesel olarak vatanlarını terk etmek zorunda kalmıştı.

Büyük çoğunluğu vatanından mahrum kalan, sürgün esnasında ve devamındaki aylarda nüfuslarının büyük bir bölümünü kaybeden Çerkesler muhacirlikte de büyük acılar yaşamıştı.

Yüzyıllarca ortak kaderi paylaşan ve aynı sebeplerden kaynaklanan muazzam acıları yaşayan Kırım Tatarları olarak, Çerkes halkının Büyük Sürgünü’nün 159. yıldönümünde; Çerkes kardeşlerimizin acısını yüreğimizin derinliklerinde hissediyor ve birlikte paylaşıyoruz.

Vatanı yakın dönemde bir kere daha işgal altına alınmış ve varlığı tehdit altına konulmuş olan Kırım Tatarları adına Kırım Derneği Genel Merkezi olarak 159 yıllık dinmeyen acısı karşısında Çerkes halkını saygı ile selamlıyor ve bu haksızlığa maruz kalarak hayatlarını kaybeden şehitlerini rahmetle anıyoruz"

21 MAYIS 1864 BÜYÜK ÇERKES SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI’NIN 159. YILI

21 Mayıs 1864 günü, Çarlık Rusyası’nın Rus olmayan halklar için kan ve gözyaşı dolu  tarihinden kara bir sayfadır. Rus emperyalizminin kanlı sayfası olan bu tarihte, Çerkes halkı, büyük bir sürgün ve soykırım uğradı. 

Çerkeslerin, Çarlık Rusyası’nın ana hedeflerinden biri haline gelmesi özellikle 1853-56 yılları arasında gerçekleşen Kırım Savaşı ile birlikte oldu. Kırım Savaşı’nda Kafkasya’da bulunan Şeyh Şamil taraftarları ile birlikte Müslüman Çerkesler, Rusların Kırım Savaşı’ndaki cephelere Kafkasya üzerinden asker gönderilmesini engelledi. Rusya, bu gelişmeden sonra Karadeniz kıyısında bulunan Türk ve Müslüman topluluklarını yok etmeye yönelik kanlı bir süreci başlattı. 

1860’lı yıllara gelindiğinde Rusya’nın kontrol altına alamadığı tek bölge, Kafkasya halklarının yaşadığı bölgeydi.  Rusya bu tarihten itibaren Çerkesleri sürgün ederek, Karadeniz kıyılarından çıkarma planlarını devreye soktu. Çerkesler, 1864 yılında büyük bir soykırım ve acımasız sürgün sonucu göç etmek zorunda kaldıkları devrin Osmanlı Türk topraklarını, özvatanları olarak bellemişler, bu topraklar için kanlarını ve canlarını gözlerini kırpmadan feda etmişlerdir. 

Çarlık Rusyası’ndan günümüze, Kırım Tatarlarıyla ortak kaderi paylaşan Çerkes halkının, vatanlarından koparılmasının 159. yılında, Çerkes diasporası “Bunun Adı Soykırım’dır” adıyla etkinlikler yapıyor.