SON DAKİKA
Hava Durumu

#Yurtdışı Türkler Ve Akraba Topluluklar Başkanlığı

QHA - Kırım Haber Ajansı - Yurtdışı Türkler Ve Akraba Topluluklar Başkanlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yurtdışı Türkler Ve Akraba Topluluklar Başkanlığı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

YTB'de 1944 Kırım Tatar Sürgünü 80. Yıl Anma Programı düzenlendi Haber

YTB'de 1944 Kırım Tatar Sürgünü 80. Yıl Anma Programı düzenlendi

Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği ile Kırım Ailesi ortaklığında organize edilen “1944 Kırım Tatar Sürgünü 80. Yıl Anma ve Kırım Tatar Gençler Çalıştayı Açılış Programı” 17 Mayıs 2024 tarihinde, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ev sahipliğinde icra edildi. YTB’nin destekleriyle düzenlenen etkinliğe; YTB Başkanı Abdullah Eren, Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, Litvanya’nın Ankara Büyükelçisi Ricardas Degutis, Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Dermeği Genel Başkanı Mükremin Şahin, Kırım Ailesi kurucusu Anife Kurtseitova, Kırım Vakfı Başkanı Tuncer Kalkay, Çeçen İçkerya Cumhuriyeti Türkiye ve Ortadoğu Temsilcisi Abdûlhakim Şaptukayev, Çeçen halkı temsilcileri, Büyükelçiliklerin ve YTB'nin çalışanları ile çok sayıda kişi katıldı. Program kapsamında Kırım Tatar Kültür ve Sanat Sergisi açıldı. Sergide Kırım Tatarı Rüstem Emin’in sürgünle alakalı çizimleri ile Kırım Tatar geleneksel kıyafet ve eşyalar yer aldı. "UNUTULMAMASI GEREKEN BÜYÜK BİR DRAM" Anma programının sunuculuğunu üstelenen Tuvgan Til İnternet Sitesi Koordinatörü Oya Deniz Çongar Şahin sözlerine, “1944 yılı SSCB coğrafyasında yaşayan pek çok kardeş topluluk için İkinci Dünya Savaşı’nın acılarıyla birlikte sürgünlerin de yaşadığı bir yıl olarak tarihte yerini aldı” ifadeleriyle başladı. Unutulmaması gereken büyük bir dramın yaşandığını vurgulayan Şahin, “Kırım Tatarları, Ahıska Türkleri, Çeçenler, İnguşlar, Kalmuklar, Malkarlar ve Karaçay Türkleri gibi kardeş toplulukların maruz kaldığı büyük acıyı unutmamak adına önemli çalışmalar yapılıyor” dedi. Saygı duruşu ve akabinde İstiklâl Marşı'nın okunmasıyla başlayan programda, Kırım Vakfı Başkan Vekili Ömer Özel, sürgünde ve sürgünden sonra açlık, hastalık ve çeşitli sebeplerden dolayı hayatını kaybeden Kırım Tatarlarının ruhları için dua okudu. "1944 YILI KARA BİR TARİHTİR" YTB Başkanı Abdullah Eren gerçekleştirdiği açılış konuşmasında, Kırım Tatarlarının 18 Mayıs 1944 gününde sürgüne maruz bırakıldığını ve o günden sonra hayatta kalma mücadelesi verdiklerini anımsattı. Eren, “Bu topraklarda yaşayan halkların sürgüne gönderildiği 1944 yılı kara bir tarihtir. Aynı sürgünlerin art arda yaşandığını görebiliyoruz. Bunu en acı şekilde tecrübe eden ve buna rağmen bir kalmayı başaran Kırım Tatar toplumunu yaşatmayı başarmış olan bir millet var.” ifadelerini kullandı. Rusya’nın 2014 yılında Kırım’ı işgal etmesiyle Kırım Tatarlarının aynı acıyı bir kez daha tecrübe ettiklerini aktaran Eren, “Bugün zulüm hala devam etmekte. Kırım’daki kardeşlerimizle bağlantısı git gide azalmakta. Ne olursa olsun, Kırım Tatar davasını sürdüren büyüklerimiz sayesinde bu günlere geldik. Allah hepsine rahmet eylesin.” dedi. Eren konuşmasında, Kırım Tatarlarının özgürce vatan topraklarında yaşayacağı günleri görmeyi temenni etti. Eren, YTB’nin Kırım Tatarlarını her platformda destek olduğunu ve önemli çalışmalara imza attığını kaydetti. Ayrıca konuşmasında Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırılarına değinen Eren, savaşın bir an önce son bulmasını ve Kırım’ın işgalden kurtarılmasını umduğunu söyledi. Eren, sürgünde, savaşta ve dünya üzerinde katledilen toplumlara Allah’tan rahmet diledi. KIRIM TATAR GENÇLER ÇALIŞTAYI'NIN AÇILIŞI YAPILDI Program çerçevesinde ayrıca Kırım Tatar Çalıştayı açılışı yapıldı. Kırım Derneği Gençlik Komisyonu Başkanı Samet Cengiz konuşmasında 1944 Kırım Tatar Sürgünü’nü andı. Türk dünyasının önemli fikir insanı, Tercüman Gazetesinin kurucusu, yazar İsmail Bey Gaspıralı’dan örnek vererek Kırım Tatar aydınlarını anlatan Cengiz, Numan Çelebicihan, Abdürreşid Mehdi, Müstecib Ülküsal, Hasan Sabri Ayvaz ve Cafer Seydamet Kırımer gibi aydınların toplanarak, yaş (genç) Tatarlara örnek olduklarını ve Kırım Tatar millî davasını yürüttüklerini belirtti. Cengiz, bu sene Yaş Tatarları olarak 10’uncusunu düzenledikleri çalıştay hakkında bilgi verdi. Cengiz, “Kırım’ın ve Kırım Tatar halkının her nerede olurlarsa olsunlar yaşam şartlarını iyileştirmek ve Kırım Tatar gençlerinin sesi olarak Kırım Tatar millî hareketine destek olabilmek kurultayımızın düzenlenmedeki amaçlarımız arasında yer almıştır” dedi. "18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ SOYKIRIM OLARAK TANINMALI" Ardından Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin açılış konuşmasında Kırım Tatarlarının anayurtlarının ilk kez 1783’te işgal edildiğini ve daha sonra 1944 yılında sürgüne gönderildiklerini hatırlatarak nüfuslarının yarısını kaybettiklerini dile getirdi. Şahin, “Bu, bugün hukuktaki tüzel ve yasal metinlerde bir insanlık suçu olarak kabul edilen soykırım suçunun en bariz emsallerinden biriydi” dedi. Şahin, söz konusu suçun sonuçlarının ortadan kaldırılmadığını, faillerinin cezalandırılmadığını aynı zamanda mağdur olan Kırım Tatarlarının gasp edilen haklarının da tazmin edilmediğinin altını çizdi. Şahin, Kırım Tatarlarının sürgününün devam ettiğini belirttiği konuşmasında, tüm dünya ülkelerine soykırımın tanınması için çağrıda bulundu. Şahin konuşmasını şu ifadelerle sonlandırdı: “Bugün yaklaşık 20 ülkeye dağılmış olarak varlığını sürdürmeye çalışan halkımız geleceğini vatan Kırım’da inşa etme kararındadır. İsmail Bey Gaspıralı’lardan Abdürreşit Mehdi’lerden Numan Çelebicihan’lardan Bekir Sıtkı Çobanzade’lerden Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’lardan gelen mücadele geleneği günümüzde de nüksederek devam etmektedir. Etnik ve dini kavramları kullanmadan hukuk, adalet ve insan haklarını şiar edinen Kırım Tatar halkının mücadelesi mutlaka zafere ulaşacaktır.” "AYNI ACIYI YAŞADIĞIMIZ KIRIM TATARLARININ NE HİSSETTİĞİNİ BİLİYORUZ" Ardından Litvanya’nın Ankara Büyükelçisi Ricardas Degutis vatanlarından sürgün edilen Kırım Tatarlarını anma üzere düzenlenen program dolayısıyla etkinliği organize edenlere ve etkinliğe ev sahipliği yapan YTB’ye teşekkür etti. Degutis, Kırım Tatarlarının yüz yıllar önce Litvanya’ya geldiğini ve orada çok uzun zamandır yaşadıklarını vurgulayarak Kırım Tatarlarının Litvanya’nın ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi. Büyükelçi, “Kırım Tatarları ülkemizin ve toplumumuzun gelişmesine önemli katkılarda bulunan son 50 yıldan bu yana öne çıkan bir toplumdur. Biz onları Litvanya’nın en eski fertleri olarak değerlendiriyoruz. 1944 senesi Litvanya için de önemli bir tarih. Bu tarihe baktığımızda sizin hissettiğiniz acıyı biz de hissediyoruz” diyerek Litvanya’nın da sürgüne uğradığını anımsattı. Aynı acıyı paylaştıklarını aktaran Degutis, Litvanya olarak soykırımı yaşatan ülkenin suçunu kabul etmesi ve özür dilemesi umuduyla yaşadıklarının altını çizdi. Degutis, Rusya’nın aynı acıları günümüzde de yaşatmaya devam ettiğini söyledi. Degutis, sürgüne uğrayan halkaların birlik olması gerektiğini ifade ettiği konuşmasını Türkçe bir şekilde teşekkür ederek sonlandırdı. "STALİN KINANDI, ŞİMDİ PUTİN'İN İNSANLIK SUÇU KINANMALI!" Açılış konuşması kapsamında kürsüye çıkan Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, katılımcıları Türkçe selamladı. “Halklarımız tarihi birbirine iç içe bağlı” diyen Bodnar, Ukrainlerle Kırım Tatar halkının birlikte zor dönemler atlattıklarını vurguladı. Bodnar iki halk olarak barış içinde yaşadıklarını ancak 2014 yılında Putin’in (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Kırım’ı işgal ettiğini, 2022 yılında ise Ukrayna’nın tamamına karşı işgal girişimi başlattığını ifadelerine ekledi. Bodnar, “Maalesef bu savaş birçok hayat mal oldu. Ukrayna topraklarının yaklaşık yüzde 25’i Rusların kontrolü, Kırım, Donbas işgal altında. On binlerce sivil yaşamını yitirdi. Ama biz mücadelemizi sürdürüyoruz. Ukrayna’da halklar Ukrainlerle birlikte bağımsızlığımız için mücadele ediyor” dedi. Stalin’in işlediği suçun 80 yıl sonra kınandığını, aynı şekilde Putin’in işlediği insanlık suçunun da yakın zamanda kınanacağını belirten Bodnar, “Bu Ukrayna’nın savaşı değil, hepimiz savaşı” vurgusu yaptı. UKRAYNA'DA KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ KURBANLARI ADINA ANIT AÇILACAK Ayrıca bu sene Ukrayna’da 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı Kurbanlarını Anma Günü’ne ilişkin anıt yapılacağını duyuran Bodnar, YTB Başkanı Abdullah Eren’i ve Kırım Tatar diaspora yetkililerini anıtın açılışına davet etti.  Bodnar, “Türkiye Cumhuriyeti’nin katkılarıyla Kırım’ı işgalden kurtaracağız. Sürgün ve soykırım kurbanlarını rahmetle anıyorum. Umarım bir sonraki anma programı Kırım’da gerçekleşir. Umarım özgürlüğün bayrakları yine Kırım Yarımadası’nda göndere çekilir” dedi. Bodnar sözlerini Türkçe bir şekilde, “Yaşasın Türkiye, Yaşasın Kırım Tatarları, Yaşasın Ukrayna!” diyerek tamamladı. Konuşmaların ardından Kırım Ailesi’nin hazırlamış olduğu “Sürgün” adlı gösteri büyük bir ilgi topladı. Kırım Ailesi çocukları, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı’nı anlatan tiyatral gösteride hem türkülerle hem de anlatımlarla büyük alkış aldı. Kırım Ailesi tarafından çekimi yapılan Kırım Tatar Sürgünü konulu video ise seyircileri duygulandırdı. Seyirciler tarafından büyük beğeni toplayan Kırım Ailesi çocukları gösterinin sonunda Kırım Tatar marşı Ant Etkenmen’i okudu. Tarak tamgalı gök bayrak ile sahnede yer alan çocuklar, alkış topladı. Kırım Ailesi'nin icra ettiği gösteri sonrasında gerçekleştirilen toplu fotoğraf çekimi ile program sona erdi.

YTB'de "1944 Kırım Tatar Sürgünü 80. Yıl Anma" programı icra edilecek Haber

YTB'de "1944 Kırım Tatar Sürgünü 80. Yıl Anma" programı icra edilecek

Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği ile Kırım Ailesi, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) desteğiyle 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın yıl dönümüne ilişkin anma programı tertip edecek. YTB'nin ev sahipliğindeki "1944 Kırım Tatar Sürgünü 80. Yıl Anma ve Kırım Tatar Çalıştayı Açılış Programı" 17 Mayıs 2024 tarihinde gerçekleşecek. ANMA PROGRAMI YTB'DE DÜZENLENECEK YTB Konferans Salonu'nda saat 11.00'de icra edilecek olan etkinlikte açılış konuşmaları yapılacak. Kırım Tatar Kültür ve Sanat Sergisi'nin yer alacağı anma programında Kırım Ailesi'nin "Sürgün" adlı gösterisi gerçekleşecek. Program kapsamında ayrıca akşam namazına müteakiben Ankara Hacı Bayram Veli Camisi'nde sürgünde hayatını kaybedenler için dualar okunacak. 18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgün yıllarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü. Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Türkistan’da kaldı. 2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti. 2019 yılında Letonya ve Litvanya, 2022’de ise Kanada 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı. Rusya Kırım’ı işgal etmeden önce 18 Mayıs 1944 Sürgünü kurbanları Kırım’ın farklı yerleşim yerlerinde düzenlenen etkinliklerle anılıyordu ancak 2014’ten sonra işgalciler anma etkinliklerini yapılmasını yasakladı. Ukrayna anakarası başta olmak üzere dünyanın farklı yerlerinde yaşayan Kırım Tatarları her yıl 18 Mayıs’ta anma etkinlikleri düzenliyor.

YTB Başkanı Abdullah Eren: Bu zorlu süreçte Müslüman düşünürleri İstanbul'da bir araya getiriyoruz Haber

YTB Başkanı Abdullah Eren: Bu zorlu süreçte Müslüman düşünürleri İstanbul'da bir araya getiriyoruz

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) geçtiğimiz beş yılda yayın hayatına kazandırdığı Müslüman Dünyada Çağdaş Düşünce kitap projesinin çıktılarını yaygınlaştırmak ve derinleştirmek üzere “Müslüman Dünyada Çağdaş Düşünce Konferansı” başlıklı sempozyum düzenleyecek. SEMPOZYUM NEYİ AMAÇLIYOR? Müslüman Dünyada Çağdaş Düşünce Sempozyumu’nun temel amacı Müslüman toplumların karşı karşıya olduğu çağdaş meselelerin çeşitli boyutlarını ele alarak etkili bir platform oluşturmak. Sempozyum Müslüman dünyasındaki sorunların, meselelerin, eğilimlerin ve gelişmelerin eleştirel analizini teşvik etmeyi amaçlarken çeşitli toplumların, kültürlerin ve düşüncelerin daha derinlemesine anlaşılmasını sağlamayı da hedefliyor. Müslüman Dünyada Çağdaş Düşünce Sempozyumu aynı zamanda, Müslüman dünyasının karşı karşıya olduğu acil güncel meselelerin ele alınmasına da odaklanacak. Farklı coğrafyalardan birçok akademisyen bir araya geleceği Müslüman Dünyada Çağdaş Düşünce Sempozyumu,  18 ile 19 Kasım tarihleri arasında İslam Araştırmaları Merkezi’nde gerçekleştirilecek. MÜSLÜMAN DÜNYADA ÇAĞDAŞ DÜŞÜNCE KİTAP PROJESİ YTB tarafından 2018 yılında ortaya konan ve ilk çıktığını andan itibaren uluslararası düzeyde çok beğenilen Müslüman Dünyada Çağdaş Düşünce Kitap projesi kapsamında; Türkiye, İran, Mısır, Hint Alt Kıtası, Balkanlar, Kuzey Afrika, Güney Doğu Asya, Türk Dünyası, Sahra Altı Afrika ve Arap Dünyası bütün yönleriyle ele alınıyor. Türkiye ile benzer tarihi ve kültürel dönüşüm süreçleri yaşayan toplumların entelektüel, felsefi ve siyasi birikiminin, ülkemizdeki ilmi eserler külliyatına eklenmesi amacıyla hazırlanan proje kapsamında, 2018'den 2023'e kadarlık 5 yıllık dönemde 11 cilt kitap yayımlandı MÜSLÜMAN DÜNYANIN GÜNCEL SORUNLARI ELE ALINACAK  “Müslüman Dünyada Çağdaş Düşünce Sempozyumu” hakkında konuşan YTB Başkanı Abdullah Eren, iki gün sürecek çalışma boyunca dünyanın dört bir yanından alanında öne çıkan Müslüman akademisyenleri, entelektüelleri ve araştırmacıları buluşturacaklarını belirtti. Dünyanın zorlu bir süreçten geçtiğine dikkat çeken Eren, “Dünyanın içerisinden geçtiği zorlu süreçler yaşıyoruz. Özellikle İslam Dünyasının da ciddi sınamalar ve güç durumlarla karşı karşıya kaldığını görüyoruz. Buna karşın böylesine kriz anlarının birlik, beraberlik ve yeniden diriliş için fırsatlar oluşturabileceği de bir gerçek. İşte tam da bugünlerde farklı ülkelerden Müslüman düşünürleri İstanbul'da bir araya getiriyoruz. Bu hafta sonu yani 18-19 Kasım’da 2 gün sürecek olan Müslüman Dünyada Çağdaş Düşünce Sempozyumu, dünyanın dört bir yanından alanında öne çıkan Müslüman akademisyenleri, entelektüelleri, araştırmacıları buluşturacak” dedi. Sempozyumda hem Müslüman dünyanın güncel sorunlarının hem de YTB tarafından 5 yıllık bir zaman diliminde çıkartılan 11 ciltlik Müslüman Dünyada Çağdaş Düşünce külliyatının ele alınacağını aktaran Eren, “Bu 11 ciltte Türkiye, İran, Mısır, Hint Alt Kıtası, Balkanlar, Kuzey Afrika, Güney Doğu Asya, Türk Dünyası, Sahra Altı Afrika ve Arap Dünyası gibi coğrafyalardaki çağdaş Müslüman düşüncesi ele alınmıştı. Kitaplara katkı veren 127 yazardan 24’ü de konferansta bizlerle beraber olacak. Açılış konuşmacıları ile beraber 35 konuşmacı bu uluslararası sempozyumda paylaşımlarda bulunacak” diye konuştu. KARŞI KARŞIYA KALINAN SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNE KATKI SAĞLAYACAK  “Çağdaş dönemde Müslüman toplumlardaki düşüncenin incelenmesinin ve anlaşılmasının bugün karşı karşıya kalınan sorunların çözümünde de önemli olacağını düşünüyoruz” diyen Eren şunları kaydetti: “İstanbul’da, İslam Araştırmaları Merkezi’nde düzenleyeceğimiz sempozyumun önemli değerlendirmelere ev sahipliği yapacağına inanıyoruz. Dahası başta siyasiler olmak üzere birçok farklı alandan yetkililerin ve otoritelerin ilgilendiği ya da ilgilenmek zorunda kaldığı, hakkında açıklama ve değerlendirmelerde bulunduğu konulara ilişkin entelektüellerin ve ilim insanlarının kapsamlı görüşlerini ortaya koyabileceği bir ortam sağlayacak olmasının dikkat çekici olacağını düşünüyoruz. Sempozyumdademokratikleşme, modernite karşısında alınan tutum, insan hakları, Müslüman entelektüeller arasında iş birliği gibi farklı konuların yanında elbette Filistin de özel olarak ele alınacak.YTB olarak böyle bir programı ülkemizde hayata geçirmekten dolayı ayrıca memnunuz. Zira bir süredir ilim dünyasında bu denli kapsamlı, nitelikli ve uluslararası bir programın gerçekleşmediğini biliyoruz. Sempozyumun şimdiden başarılı geçmesini ve İslam alemi için hayırlı sonuçlar doğurmasını temenni ediyorum.”

YTB Başkanı Abdullah Eren: Kırım Ailesi'ne desteğimiz devam edecek Haber

YTB Başkanı Abdullah Eren: Kırım Ailesi'ne desteğimiz devam edecek

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) 8 Kasım 2023 tarihinde, Kırım Ailesi Kültür Merkezinin "BİLGİ: Kırım Tatar Tarihinin ve Kültürünün Korunması Projesi" tanıtım etkinliğine ev sahipliği yaptı. Yoğun katılıma sahne olan programın ardından YTB Başkanı Abdullah Eren, Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirmede bulundu. YTB Başkanı Abdullah Eren, QHA'ya konuştu: #Kırım Ailesine desteğimiz devam edecek @yurtdisiturkler @abdullah_eren https://t.co/pUQFMbZDEy pic.twitter.com/6oiQdHgoYV — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) November 9, 2023 ABDULLAH EREN, KIRIM AİLESİNE VERDİKLERİ DESTEĞİ YİNELEDİ  Eren, YTB olarak, Kırım Ailesinin faaliyete geçirdiği projelere Türkiye Cumhuriyeti başta olmak üzere Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği, Türk İşbirliği Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Göç İdaresi Başkanlığı ve Yunus Emre Enstitüsü (YEE) ile işbirliği içinde destek olduklarını aktardı. Başkan Eren, 2014 yılındaki işgal sürecinden ve 24 Şubat 2022'den sonra Ukrayna'da başlayan Rus saldırılarıyla birlikte Türkiye'ye sığınan Kırım Ailesinin projelerine destek verdiklerini aktardı. Eren, "Bilhassa çocuklarımızın kendi kültürlerini tanımaları ve hatırlamaları için destek verdik" dedi. KIRIMOĞLU'NA VEFA KİTABI 2024 YILINDA YTB TARAFINDAN BASILACAK YTB Başkanı Eren, Kırım Tatar halkının milli lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'na vefa amacıyla, kitap çıkracaklarını duyurdu. Eren bu kitabın, YTB tarafından 2024 yılında basıma gireceğini dile getirdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.