Çağ kapatıp çağ açan Fatih Sultan Mehmet Han'ın 542. vefat yıl dönümü
21 yaşında İstanbul’u fethederek bin yıllık Bizans İmparatorluğu’na son veren, çağ kapatıp çağ açan ve Osmanlı devletini imparatorluğa dönüştüren Fatih Sultan Mehmet Han'ın 542. vefat yıl dönümü kaydediliyor.
HEM SULTAN HEM ŞAİR
Devrinin en büyük alimleri Molla Hüsrev, Molla Gürani, Molla Yegan, Hızır Bey ve Hocazade Muslihuddin'den ders alan Fatih Sultan Mehmet, merak ettiği alanlarda da uzman kişileri getirtip özel eğitim aldı. Şiire de ilgi duyan Fatih Sultan Mehmet, "Avni" mahlasıyla şiirler de yazdı. Sanata ve ilme verdiği önemle de bilinen Fatih, padişahlığı süresince birçok medrese yaptırarak, dünyanın farklı ülkelerinden bilim insanlarını İstanbul'a davet etti.
Zahm-ı hicrân şerhi çün mümkün değildir dostum
Sîne-çâkinden haber versin girîbânım sana
Dostum! Anlaşılan o ki (bağrımdaki) ayrılık yarasının şerh etmek mümkün görünmüyor. (Bari) açık duran şu yakam, (aşkından dolayı) göğsümdeki (şerha şerha olmuş) yarıkları sana göstersin (de insafa gel!)
SULTAN FATİH MEHMET HAN KİMDİR?
Sultan II. Murad'ın oğlu II. Mehmet (Fatih Sultan Mehmet Han) 30 Mart 1432'de Edirne'de doğdu. Babası Sultan II. Murad, annesi ise Hüma Hatun'dur. Küçük yaşta tahsiline ve yetişmesine çok önem verilen Şehzade Mehmed, devrin en üstün âlimlerinden eğitim gördü. 11 yaşına geldiğinde, idari yönden tecrübe kazanması için Manisa sancakbeyliğine tayin edildi. Matematik, geometri, felsefe, hadis, tefsir, fıkıh, kelâm ve tarih alanlarında fevkalade yetişti. 1444 senesinde babası II. Murad, tahtı 12 yaşındaki Mehmed'e devrederek Manisa'ya çekildi. 1444-1446 yılları ve 1451-1481 olmak üzere toplam 32 yıl hüküm süren Fatih Sultan Mehmet, 3 Mayıs 1481 yılında 49 yaşında vefat etti. Osmanlı İmparatorluğu'nun 7. padişahıdır.
İSTANBUL'UN FATİHİ: SULTAN MEHMET HAN
29 Mayıs 1453'te İstanbul'u fethetti. Hz. Muhammed'in "Konstantiniyye elbet fetholunacaktır. Onu fethedecek komutan ne güzel komutan, onu fetheden ordu ne güzel ordudur." hadisine nail olduğu için Türk İslam dünyasında "Fatih" olarak anıldı. Fetih’ten sonra Fethin Babası anlamına gelen “Ebû’l-Feth”, daha sonraki dönemlerde ise “Çağ Açan Hükümdar” ve “Kayser-i Rûm” (Roma İmparatoru) unvanları ile anıldı. Osmanlıcanın yanında ileri seviyede Yunanca, Latince, İbranice, Arapça ve Farsça olmak üzere beş tane yabancı dil biliyordu.
19 YAŞINDA TAHTA ÇIKTI
Şehzade Mehmed, devrin en üstün âlimlerinden eğitim gördü. 11 yaşına geldiğinde, idari yönden tecrübe kazanması için Manisa sancakbeyliğine tayin edildi. Matematik, geometri, felsefe, hadis, tefsir, fıkıh, kelâm ve tarih alanlarında fevkalade yetişti. Fatih, 1451 yılında babasının ölmesi üzerine 19 yaşında tekrar Osmanlı tahtına oturdu. 1453'te Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu'na, 1460'da Mora Despotluğu'na, 1461'de Trabzon İmparatorluğu'na son verdi. 1473'te, Akkoyunlu Devleti hükümdarı Uzun Hasan'ı Otlukbeli Muharebesi ile yendi. II. Mehmed, döneminde çıkardığı kanunları ''Fatih Kanunnamesi'' adıyla kitaplaştırdı.
OSMANLI DEVLETİNİ İMPARATORLUĞA DÖNÜŞTÜREN FATİH
Sultanlığı döneminde 25 seferi bizzat yöneten Fatih, babası 2. Murat döneminde 880 bin kilometrekare olarak devraldığı Osmanlı topraklarını, 2 milyon 214 bin kilometrekareye ulaştırdı.
MÜNEVVER KİŞİLİK VE DEHA BİR SULTAN
Tarihçiler tarafından büyük bir devlet adamı ve askeri deha olarak gösterilen Fatih Sultan Mehmet, orduda düzenli olarak yeniliklere gidip ateşli ve son teknoloji silahları üretip, asker sayısını artırdı. Arapça, Farsça, Latince, İtalyanca, Slavca bilen Fatih Sultan Mehmet, matematik, coğrafya, astronomi, fizik gibi pek çok alanda da yetenekli ve bilgi sahibi bir münevverdi.
RUM TEBASI İÇİN O BİR İMPARATORDUR
Tarihteki imparatorluk kurucularının vasıflarını taşıyan Fatih Sultan Mehmet, dünya hakimiyetini amaç edinmiş kudretli bir asker ve geniş görüşlü bir kültür adamıydı. Hatta, bazı Rum tebaalar onu, İstanbul'u elinde tutması sebebiyle imparator olarak gördü. Gut hastalığından muzdarip olan Fatih Sultan Mehmet, Anadolu'ya çıktığı sefer sırasında 3 Mayıs 1481'de Gebze yakınlarındaki Hünkar Çayırı'nda vefat etti, naaşı, kendi adını taşıyan Fatih Camisi'ndeki türbesinde defnedildi.