SON DAKİKA
Hava Durumu

#Uygur Soykirimi

QHA - Kırım Haber Ajansı - Uygur Soykirimi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Uygur Soykirimi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Çin Ürümçi'deki soykırım politikasını örtbas etme zirvesi düzenledi! Haber

Çin Ürümçi'deki soykırım politikasını örtbas etme zirvesi düzenledi!

Çin yönetimi işgal ettiği Doğu Türkistan'da 17 Ekim 2024 tarihinde 6. Dünya Medya Zirvesi düzenledi. Zirve uluslararası medyanın dikkatini çekti. Üç gün süren etkinliğe 208 tanınmış medya kuruluşundan 500'den fazla katılımcı katıldı. Zirve, Çin'in resmi haber ajansı Xinhua ve Çin'in yerel işgal hükûmeti tarafından "Yapay Zeka ve Medya Değişimi" temasıyla düzenlendi. İNSAN HAKLARI ENDİŞELERİ Zirvenin Ürümçi'de gerçekleştirilmesi, Çin'in bölgedeki insan hakları ihlalleri konusundaki uluslararası eleştirileri artırdı. Uzmanlar, bu etkinliğin amacının, Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerine ve Uygur Soykırımına olan dikkati dağıtmak olduğunun altını çiziyor. Komünizm Mağdurlarını Anma Vakfı Çin Araştırma Direktörü Adrian Zenz, bu durumun Doğu Türkistan'ı modern teknoloji ve gelişim tartışmalarının merkezi haline getirme çabası olarak değerlendirildiğini ifade ediyor. Zenz, Doğu Türkistan'daki yerel işgal yönetiminin ekonomik kalkınmaya ve teknoloji modernizasyonuna odaklandığını belirtti. Bu durum, Çin'in sözde "aşırılıkla mücadele" politikasının bir parçası olarak görülüyor.  İNSAN HAKLARI İHLALLERİ DEVAM EDİYOR Doğu Türkistan'da, Uygur ve diğer Türk kökenli Müslüman millete yönelik ciddi insan hakları ihlalleri rapor ediliyor. 2017'den bu yana, 3 milyondan fazla Doğu Türkistan Türkünün sözde "yeniden eğitim merkezlerinde" tutulduğu BM raporlarında açıkça dile getiriliyor. Öte yandan ABD, bu durumu "soykırım" olarak nitelendirerek ilgili Çinli yetkililere yaptırım uyguladı.

Malezya Başbakanı Uygur Soykırımı'nı inkâr etti! Haber

Malezya Başbakanı Uygur Soykırımı'nı inkâr etti!

Malezya Başbakanı Enver İbrahim, geçen hafta basın servisi El Cezire'ye (Al Jezeera)  çeşitli  açıklamalarda bulundu. El Cezire, Başbakan İbrahim’e, Çin’in Uygur Türklerine yönelik muamelesi hakkında sorular yöneltti. İbrahim, Gazze’de yaşanan olayları soykırım olarak tanımlarken, milyonlarca Uygur Türkü ve diğer Müslüman Türk halkınınn gözaltına alınmasını soykırım olarak görmediğini belirtti. DOĞU TÜRKİSTAN'DA YAŞANAN ZULÜMLER Çin işgali altındaki Doğu Türkistan’da Birleşmiş Milletler (BM) raporlarında yer alan zulümler; toplu gözaltı, zorla çalıştırma, zorla kısırlaştırma, tecavüz ve toplama kamplarında beyin yıkama politikaları, birçok ülke parlamentosu tarafından “soykırım” olarak nitelendirildi. El Cezire muhabirinin, "Birçok insan Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine karşı yapılan baskının soykırım olduğunu düşünüyor"  ifadesine karşılık, Başbakan İbrahim söz konusu görüşü reddetti. İbrahim, Çin ziyareti sırasında Uygur meselesinin Çin’in “iç meselesi” olduğunu belirterek, soykırımı inkâr etti. ÇİN İLE EKONOMİK İLİŞKİLER İbrahim hükûmetinin, Çin ile daha yakın ekonomik bağlar kurduğu ve Malezya’nın imalat, enerji ve sanayi yatırımlarına öncelik verdiği biliniyor. 2023 yılında Pekin’i ziyaret eden Malezya Başbakanı Enver İbrahim, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Malezya’ya yaklaşık 35,6 milyar dolar yatırım yapma sözü verdiğini aktardı. Çin, bu yatırımı Malezya’nın altyapı, enerji, telekomünikasyon ve turizm projelerine yönlendirecek. 2022’nin ilk yarısında, Çin yatırımları 11 milyar dolar olarak gerçekleşti ve Malezya’daki doğrudan yabancı yatırımın yarısından fazlasını oluşturdu. 2024’ün ilk yedi ayında ise Çin’in Malezya’ya yaptığı doğrudan yatırım yıllık yüzde 28,8 artarak 1,28 milyar dolara ulaştı.

Çin'in Kanada üzerindeki gölgeleri: Uygur Soykırımı tasarısına müdahale Haber

Çin'in Kanada üzerindeki gölgeleri: Uygur Soykırımı tasarısına müdahale

Çin hükûmetinin, Kanada'da 2021 yılında Parlamento kararı ile tanınan ve Uygur Soykırımı'nı kınayan tasarıya karşı Kanada'daki milletvekillerini etkilemek amacıyla girişimlerde bulunduğu iddiaları, yeni belgelerle gün yüzüne çıktı. TASARI GEÇTİ AMA SONRA TEHDİTLER GELDİ Kanada Temsilciler Meclisinde oy birliğiyle kabul edilen Uygur Soykırımı tasarısının ardından, Çin'in bu tasarıyı destekleyen milletvekilleri hakkında "profil oluşturma" çabalarına giriştiği ortaya çıktı. Konservatif milletvekili Michael Chong, kendisine sokakta "siyasi destek" teklif eden kişinin, 2003'te şüpheli bir Çin casusu olarak görevden alınan Haiyan Zhang olduğunu fark etti. Chong, Çin hükûmetin bu tür potansiyel tehditleri gizlemesini "büyük bir ihmal" olarak değerlendirdi. BİLGİ EKSİKLİĞİ: HÜKÛMETİN SORUMLULUĞU Chong, Kanada hükûmetinin yabancı müdahalelerle ilgili bilgi paylaşımını yetersiz bularak, "Kanada hükûmetinin konu hakkındaki kapsamlı bilgileri, parlamenterlerin kendilerini korumalarına yardımcı olmalı" dedi. 2021'deki bir istihbarat raporunun Kanada eski Kamu Güvenliği Bakanı Bill Blair’e iletildiği ancak Blair’in bu bilgileri okumadığı öğrenildi. Öte yandan Chong, hükûmetin yabancı müdahale tehdidi konusunda daha fazla bilgi yayımlaması gerektiğini vurgulayarak, “Bu dağınık süreç içinde sunulan bilgiler kaybolmamalı. Tehditler zamanında ele alınmalı.” ifadelerini kullandı.

Çin’in propaganda makinesi Uygur Soykırımı'nı unutturuyor! Haber

Çin’in propaganda makinesi Uygur Soykırımı'nı unutturuyor!

Çin, Doğu Türkisan'da Uygur Türkleri üzerindeki insan hakları ihlalleri ile uyguladığı soykırım politikalarını küresel gündemden düşürmek için her yolu deniyor. Çin’in etkili propaganda kampanyası, uluslararası kamuoyunun dikkatini kendi lehine çekerek, Uygur Soykırımı'nın ciddiyetini giderek unutturuyor. Bu bağlamda, dünya toplumu Çin’in insanlık suçlarına karşı etkili bir şekilde tepki göstermekte yetersiz kaldı. OHCHR RAPORU ÇİN’İN İHLALLERİNİ AÇIKÇA ORTAYA KONDU Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) tarafından 31 Ağustos 2024 tarihinde yayımlanan “Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nde İnsan Hakları Endişeleri” başlıklı rapor, Çin’in Doğu Türkistan'daki uygulamalarını kapsamlı bir şekilde ele alıyor. Raporda, Çin hükûmetinin “terörle mücadele ve aşırıcılıkla mücadele” adı altında gerçekleştirdiği insan hakları ihlalleri ayrıntılı olarak yer alıyor. Çin’in “yeniden eğitim kampları” olarak adlandırdığı yerlerde, Uygur Türklerinin yaşadığı acımasız koşullar gözler önüne seriliyor. ÇİN’İN PROPAGANDA HAMLELERİ Çin, uluslararası kamuoyunu etkilemek için geniş çaplı propaganda hamlelerine başvuruyor. 2019-2021 yılları arasında Çin Devlet Konseyi Bilgi Ofisi tarafından yayımlanan çeşitli Beyaz Kitaplar, Doğu Türkistan'daki durumu “istikrarlı” ve “barışçıl” olarak nitelendiriyor. Ayrıca, Çin hükûmeti, çeşitli ülkelerden gelen diplomatlardan medyaya kadar geniş bir yelpazede temsilcileri Doğu Türkistan'a davet ederek, bölgenin kalkınmasını ve Çin’in uygulamalarını öven raporlar hazırlatıyor. YETERSİZ ÖNLEMLER VE BAŞARISIZLIK Çin’in uluslararası eleştirileri göz ardı etme stratejisi, OHCHR’nin bulgularını ve Batı ülkelerinin, özellikle ABD’nin uyguladığı yaptırımları etkisiz kıldı. ABD Dışişleri Bakanlığı, Çin’in uluslararası raporlara uymamasından duyduğu hayal kırıklığını dile getirdi. Uluslararası toplumun, Çin’in insan hakları ihlalleri konusunda daha etkili ve birleşik bir tavır sergilemesi gerektiği vurgulanıyor. Çin, Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerine karşı uluslararası tepkileri etkisiz hale getirerek, dünya kamuoyunun bu konudaki bilgisini manipüle ediyor.

Çin casusu çıkan Vali Yardımcısı, Uygur Soykırımı'nın gündeme gelmesini engellemiş! Haber

Çin casusu çıkan Vali Yardımcısı, Uygur Soykırımı'nın gündeme gelmesini engellemiş!

New York Valisi Kathy Hochul’un eski yardımcısı Linda Sun, 3 Eylül 2024 tarihinde casusluk suçlamasıyla gözaltına alındı. Sun'un, Çin hükûmeti için çalıştığı ve bu süreçte Çin'in Doğu Türkistan'da uyguladığı Uygur Soykırımı gibi kritik konular üzerinde etkili olduğu bildirildi. ÇİN KONSOLOSLUĞU İLE GİZLİ GÖRÜŞMELER Linda Sun'un, 2021 yılında New York'taki Çin Konsolosluğu ile sıkı ilişkiler kurduğu ve mevcut Eyalet Başkanı Kathy Hochul ile Çin Konsolosunun bayram günlerinde video konferans görüşmeleri düzenlemesine yardım ettiği bildirildi. Linda Sun'un, bu görüşmelerde politik tartışmalardan kaçınılması yönünde baskı yaptığı öğrenildi. UYGUR SOYKIRIMI'NIN GÜNDEME GELMESİNİ ENGELLEDİ Linda Sun'un, New York eyaletinde Uygur Soykırımı gibi kritik insan hakları konularının gündeme gelmesini engellediği iddanemede yerini aldı. Linda Sun'un, Kathy Hochul'un konuşma metnini hazırlayan bir görevliyle tartışarak, Uygur meselesinin metin içinde yer almamasını sağladığı belirtildi. 15 YIL SONRA GÖREVDEN ALINDI Linda Sun, New York eyaleti hükûmetinde 15 yıl görev yaptıktan sonra, 2023 yılında görevinden ayrılmıştı. Hochul'un ofisindeki yetkililer, görev süresindeki uygunsuz davranışları fark edilerek Sun'un görevden alındığını açıkladı. YARGI SÜRECİ DEVAM EDİYOR Linda Sun ve eşi, 3 Eylül'de New York'taki evlerinde tutuklandıktan sonra suçsuz olduklarını iddia etti. Mahkeme, Sun'dan 1.5 milyon dolar, eşinden ise 500 bin dolar kefalet bedeli aldı. Çift, 25 Eylül'de yeniden yargılanacak.

Japonya’da Uygur Soykırımı'na dikkat çekildi Haber

Japonya’da Uygur Soykırımı'na dikkat çekildi

Japonya'da yaşayan Uygur Türkleri tarafından kurulan Japonya Uygur Derneği öncülüğünde ve Doğu Türkistan'ı destekleyen Japonlar ile birlikte, Çin'in Doğu Türkistan'da uyguladığı Uygur Soykırımı, ülkenin Kudanşita eyaletinde pankart ve broşürler ile anlatıldı. JAPONYA'DA DOĞU TÜRKİSTAN UNUTULMADI Dernekten 15 Ağustos 2024 tarihinde konuya ilişkin yapılan açıklamada, "Bugün (15 Ağustos), insanları Uygur Soykırımı gerçeği hakkında bilgilendirmek için Kudanşita İstasyonu önünde bir sokak protestosu düzenledik. Yaklaşık 6 bin adet karikatür ve Uygur toplama kamplarını tanıtan broşürler dağıttık. Sıcağa rağmen iş birliği yapan herkese çok müteşekkiriz." ifadeleri kullanıldı. DOĞU TÜRKİSTAN'DAKİ GERÇEKLER Geçen aylarda tamamen Çin'in kontrolü ve izin verdiği yerleri ziyaret eden Avustralya'nın dünyaca ünlü televizyon kanalı ABC ekibi, Çin Komünist Partisinin (ÇKP) yıllar süren acımasız baskısının ardından Doğu Türkistan'ı bir turizm noktasına dönüştürmeye çalıştığını aktarmıştı. ABC'nin 30 Eylül 2023 tarihinde yayımladığı özel raporunda, Çin'in baskıları neticesinde Doğu Türkistan'ın dünyadan izole edildiği bildirilmişti. DOĞU TÜRKİSTAN'DA SOYKIRIM YAŞANIYOR! Çin Halk Cumhuriyeti hükûmetinin sistematik baskıları ve asimilasyon politikaları ile Doğu Türkistan’da bir halk topyekûn soykırıma uğradı ve bugün halen uğramaya devam ediyor. Millî, dini, siyasî ve kültürel olarak Doğu Türkistan’da Çinli olmayan tüm Türk kökenli milletler, bu baskının kurbanı oluyor. Doğu Türkistan’da soykırıma varan ağır insan hakları ihlalleri, her geçen gün dünya kamuoyunun daha çok gündemine geliyor.

Uygur Türklerinin kanıyla üretilen Çin malları! Haber

Uygur Türklerinin kanıyla üretilen Çin malları!

Çin, dünya genelinde birçok ürünün üretim merkezi olarak biliniyor. Ancak, Çin'den ithal edilen ürünlerin kalitesi ile ilgili ciddi sorunlar ve bu ürünlerin üretiminde yaşanan etik problemler, özellikle Uygur Türkleri'nin zorla çalıştırılması konusunda endişe verici boyutlara ulaştı. Çin'in Doğu Türkistan'daki toplama kamplarında Uygur Türklerine işkence, asimilasyon uygularken, diğer yandan Çinli fabriklarda Uygur Türkleri'ni zorla çalıştırması ile ilgili ortaya çıkan belgeler, uluslararası toplumda büyük yankı uyandırdı. Ayrıca kamplarda üretilen malların Temu, Aliexperss gibi Çin’in e ticaret sitelerinde satması uluslararası toplumda büyük tepki topladı. BM'NİN UYGUR TÜRKLERİ İLE İLGİLİ RAPORI Çin'in işgal ettiği Doğu Türkistana'da yaşanan zorla çalıştırma politikaları, uluslararası insan hakları kuruluşları tarafından belgelendi. 2021 yılında Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yayımlanan raporda Uygur Türkleri'nin zorla çalıştırıldığına dair kapsamlı bilgiler sunmuştu. Rapora göre Uygur Türkleri, toplama kamplarında insanlık onuruna aykırı koşullarda çalıştırılıyor. UYGUR TÜRKLERİ 12 SAAT ZORLA ÇALIŞTIRILIYOR Human Rights Watch (HRW) tarafından 2022'de yayımlanan bir diğer rapor, bu kamplarda tutulan Uygur Türklerinin günde 12 saate kadar zorla çalıştırıldığını ve yaşam koşullarının son derece kötü olduğunu vurgulanmıştı. Raporda, Çin'in zorla çalıştırma politikalarının üretim süreçlerinde insan hakları ihlallerine yol açtığı kaydedilmişti. BİRÇOK DEVLET UYGUR SOYKIRIMINI TANIDI Uluslararası toplum bu insan hakları ihlallerine karşı tepkilerini çeşitli şekillerde göstermişti. ABD, Kanada ve Avrupa Birliği, Çin'e karşı ekonomik ve diplomatik yaptırımlar uygulamış ve bu durumun "soykırım" olarak nitelendirilmesi gerektiğini belirtmişti. Ayrıca birçok büyük şirket, tedarik zincirlerinde zorla çalıştırma riski taşımasından dolayı Doğu Türkistan'daki fabrikalarını yurtdışına taşıma  kararı almıştı. Bu zorla çalıştırma uygulamaları, sadece insan hakları açısından değil, aynı zamanda küresel tedarik zincirinin etik standartları açısından da büyük bir sorun teşkil ediyor. Çin'in Uygur Türkleri'ni zorla çalıştırdığına dair ortaya çıkan veriler, bu sorunun ne denli ciddi olduğunu ve uluslararası toplumun bu konuda nasıl bir tutum sergilemesi gerektiğini gözler önüne seriyor.

Çin’in Doğu Türkistan’daki soykırım politikası devam ediyor Haber

Çin’in Doğu Türkistan’daki soykırım politikası devam ediyor

Son yıllarda, Çin’in Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine karşı uyguladığı soykırım politikası, dünya genelinde büyük bir endişe kaynağı haline geldi. Birçok insan hakları kuruluşu ve uluslararası gözlemci, bölgedeki insan hakları ihlallerinin arttığını ve bu ihlallerin sistematik bir şekilde gerçekleştirildiğini rapor ediyor. Toplama kamplarında zorla çalıştırma, zorunlu sterilizasyon ve kültürel asimilasyon politikaları gibi uygulamalar, Doğu Türkistan'daki Uygur Türklerinin yaşamlarını derinden etkilemeye devam ediyor. DOĞU TÜRKİSTAN’DA EN AZ 7 MİLYON UYGUR TÜRKÜ HÂLÂ GÖZALTINDA Son yayımlanan veriler, Çin’in Uygur Türklerine karşı uyguladığı baskıların boyutunu gözler önüne seriyor. 2023 itibarıyla, Doğu Türkistan’da en az 7 milyon Uygur Türkünün hâlâ gözaltında olduğu tahmin ediliyor. Bu kişilerden bazıları, sözde "yeniden eğitim" adı verilen işkence kamplarında tutulurken, diğerleri zorla çalıştırma programlarına tabi tutuluyor. 2022 yılında yayımlanan bir raporda, Uygur Türklerinin maruz kaldığı zorla çalıştırma uygulamalarının, dünya genelindeki birçok uluslararası marka için tedarik zincirlerini etkilediği belirtildi. UYGUR NÜFUSU 2015-2019 YILLARI ARASINDA YÜZDE 60 ORANINDA DÜŞTÜ İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ve Uluslararası Uygur Hakkıları İzleme Derneğinin 2023’te yayımladığı raporlara göre, Çin hükûmeti, Uygur Türklerinin dini inançlarını hedef alarak, cami ve diğer dini yapıları ve Uygur kültürüne ait sembolleri yok ettiği bildirildi. Ayrıca, zorla sterilizasyon ve doğum kontrol politikaları aracılığıyla, Uygur nüfusunun azaltılması amacı güdüldüğü uluslararası arenada geniş yankı uyandırdı. 2021’de yapılan bir çalışmada, Doğu Türkistan'daki doğum oranlarının, 2015-2019 yılları arasında yüzde 60 oranında düştüğü tespit edildi. ÇİN'İN SOYKIRIM POLİTİKASI Bölgedeki sistematik insan hakları ihlalleri, uluslararası toplumdan gelen tepkilere rağmen sürüyor. Birçok ülke, Çin’e yönelik yaptırımlar uygularken, bazıları ise durumu uluslararası mahkemelere taşımayı tartışıyor. Ancak, Çin hükûmeti, bu iddiaları reddederek, bölgedeki uygulamaların sözde terörizmle mücadele ve sosyal istikrar için gerekli olduğunu savunuyor. Öte yandan bir çok devlet Çin'in Doğu Türkistan'daki baskı politikasını soykırım olarak tanıdı. SOYKIRIM POLİTİKALARI DURDURULSUN Uluslararası insan hakları savunucuları, Doğu Türkistan’daki durumu izlemeye devam ederken, Uygur Türklerinin maruz kaldığı soykırım politikalarının sona ermesi için çağrılarda bulunuyor. 2023 itibarıyla, bu durumun çözümü için uluslararası iş birliğinin artırılması ve yaptırımların sıkılaştırılması gerektiği vurgulanıyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.