SON DAKİKA
Hava Durumu

#Ukrayna Ankara Büyükelçiliği

QHA - Kırım Haber Ajansı - Ukrayna Ankara Büyükelçiliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ukrayna Ankara Büyükelçiliği haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Savaşsız Çocuklar Vakfı Başkanı Stanislavovıç, Ukrayna devlet liyakat nişanına layık görüldü Haber

Savaşsız Çocuklar Vakfı Başkanı Stanislavovıç, Ukrayna devlet liyakat nişanına layık görüldü

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy, devletlerarası işbirliğinin güçlendirilmesi, Ukrayna'nın devlet egemenliği ve toprak bütünlüğünün desteklenmesi ve Ukrayna devletinin dünyada tanıtılması adına önemli katkıları ve kişisel başarılar için Ukrayna devlet ödüllerinin verilmesi hakkındaki kararı imzalamıştı. Bu karar kapsamında Savaşsız Çocuklar Vakfı Başkanı Şostak Ruslan Stanislavovıç, üçüncü dereceden devlet liyakat nişanına layık görüldü. Ödülü, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar takdim etti. BODNAR: RUSLAN BEY ŞAHSEN GELDİ VE BÖYLESİ BÜYÜK BİR ORGANİZASYONU KONTROL ALTINA ALDI Büyükelçi Bodnar, takdim töreni sırasında, "Bugün gerçekleşen olay Ukrayna devletinin, sayın Ruslan Bey'in, ekibinin ve vakfının başarılarının devlet seviyesinde takdir edildiğini gösteriyor. Çünkü bütün bu projeler duygusal bir başlangıçtı. Herkes Ukrayna için seferber olmuştu. Ruslan Bey şahsen geldi ve böylesi büyük bir organizasyonu kontrol altına aldı. Söz konusu çocuklar en çok ihtiyaç duyan hassas gruplardı, hiçbir şeyleri yoktu. Ruslan Bey'in sorumluluk alması sayesinde sağlam bir vakıf oluşturuldu. Vakıf 3000’in üzerinde çocuğu rehabilite etti. Bu Ukrayna'nın geleceği için inanılmaz büyük bir katkı. Çünkü savaş gerçekten çok fazla acı getiriyor. Bazı çocuklar savaş zamanında yetim kaldı ve bütün bu grupların desteğe ihtiyacı vardı. İş dünyası ile devlet yapılarının ortaklaşa projeleri böyle güzel sonuçlar ortaya çıkartıyor. Bugün size takdim ettiğimiz üçüncü derece devlet nişanı tamamen hak edilmiş bir ödül. Çünkü siz burada Türkiye’de bulunan çocukların güvenlik ihtiyaçlarının karşılanması başta olmak üzere diğer bütün konularla ilgilendiniz. Yine sizin yanınızda Türkiye’ye de teşekkür etmek istiyoruz. Çünkü Türkiye, çocuklarımız için güvenli bir liman oldu. Aynı zamanda bu proje iki ülke arasındaki ilişkilere de büyük katkı sağladı. Belki de projelerimizi genişleterek daha fazla ihtiyaç duyan çocuklarımıza erişebiliriz. Ancak kıyaslayacak olursak elbette Ukrayna’da da bir çok girişim oldu ama kapsam açısından Savaşsız Çocuklar Vakfının yürüttüğü bu proje en kapsamlı olanıydı" ifadelerini kullandı. SAVAŞSIZ ÇOCUKLAR VAKFI BAŞKANI: BU NİŞAN BENİM İÇİN ÇOK ŞEY İFADE EDİYOR Ödülü kabul eden Savaşsız Çocuklar Vakfı Başkanı Stanislavovıç konuşmasında, "Bu nişan benim için çok şey ifade ediyor ve özellikle bunu şahsi olarak değil bütün ekibim kabul ediyorum. Özellikle savaş zamanı Ukraynalıların gönüllü bir şekilde gerçekleştirdikleri bu tarz faaliyetlerin devlet tarafından da takdir edilmesi elbette mutluluk verici" dedi. Bu ödülü sadece kendisinin değil ekibinin de hak ettiğini ifade eden Stanislavovıç, "Ben, ekibim ve onlarca gönüllü bu proje için saatlerce hatta neredeyse iki yılını verdi. Bunun takdir edilmesi bize büyük bir mutluluk verdi" açıklamasını yaptı.

Ukrayna Büyükelçiliği: Rusya'nın yerinden etme eylemleri,  Ukrayna kimliğini silmeyi amaçlamaktadır Haber

Ukrayna Büyükelçiliği: Rusya'nın yerinden etme eylemleri, Ukrayna kimliğini silmeyi amaçlamaktadır

Ukrayna’nın Ankara Büyükelçiliği, 14 Aralık 2023 tarihinde Rusya’nın Ukrayna'da geçici olarak işgal ettiği topraklarda yürüttüğü baskı ve zulümlere ilişkin bir basın açıklaması yayımladı. Ukrayna Büyükelçiliği, işgalci Rusya’nın izlediği asimilasyon politikasına işaret etti. İşgalci Rusya'nın kaçırılan çocukların zihinlerini propagandalarla yıkadığını ifade etti. "32 BİNDEN FAZLA YERİNDEN EDİLMİŞ UKRAYNA VATANDAŞI..." Ukrayna’nın Ankara Büyükelçiliği tarafından yayımlanan basın açıklamasının tam metni şu şekilde: "Rusya Federasyonu'nun, Ukrayna'nın geçici olarak işgal edilen topraklarından, özellikle yetimler olmak üzere, küçük çocukları ve sivilleri yasa dışı bir şekilde yerinden etme eylemleri, uluslararası toplumda ciddi endişelere neden olmaktadır. Kremlin tarafından gerçekleştirilen bu eylemler, Ukrayna kimliğini silmeyi, devlete karşı düşmanca bir tutum oluşturmayı ve Ukrayna'nın işgal altındaki bölgelerinin nüfus yapısını değiştirmeyi amaçlamaktadır. Aynı zamanda, bu tehcirler, Rusya'nın demografik durumunu iyileştirmek için de kullanılmaktadır. Kasım 2023 itibarıyla Ukrayna güvenlik kurumları, Rusya Federasyonu'nun en az 68 bölgesinde ve Kırım Özerk Cumhuriyeti ile Akyar şehrinde, 32 binden fazla yerinden edilmiş Ukrayna vatandaşının bulunduğunu tespit etmiştir. Bu kişilerin 10 bin 900'den fazlası çocuk. Çocukların Rusya Federasyonu topraklarına vardıktan sonra farklı bölgelere dağıtılması, onların yerini ve koşullarını belirlemeyi zorlaştırmaktadır. Bu eylemler, Cenevre Sözleşmesi'nin 49. maddesinin ihlali anlamına gelmekte ve savaş zamanında sivil nüfusun korunmasına ilişkin önemli bir yasal prensibi ihlal etmektedir. Ukrayna Başsavcılığı, 24 Şubat 2022 ile 10 Aralık 2023 tarihleri arasında 19 bin 546 çocuğun tehcir edildiğini doğrulamıştır. Çocukların sadece 387'si Ukrayna topraklarına geri dönebilmiş, 2 bin 232 çocuk resmi olarak kayıp sayılmış, 512'si hayatını kaybetmiş ve bin 152'si yaralanmıştır. Ayrıca, 13 çocuk cinsel şiddet mağduru olmuştur. Rusya Federasyonu'nun çocuk hakları temsilcisi Maria Lvivova-Belova'nın liderliğindeki 'Yarından Sonra' projesi, katılımcıların kendi bölgelerinde bir çocuk topluluğu oluşturarak akranlarına daha büyük bir Rusya'nın geleceğini göstermeyi amaçlamaktadır. Bu proje, gençleri eğitmek, boş zamanlarını düzenlemek ve 'geleneksel Rus manevi ve ahlaki değerlerine dayalı' bir dünya görüşü oluşturmak amacıyla başlatılan bir kamu-devlet hareketidir. Rusya Federasyonu Kültür Bakanlığının 'Kültürel Harita 4+85' programı kapsamında, Ukrayna'nın geçici olarak işgal edilen topraklarından çocuklar Rusya Federasyonu'nun çeşitli bölgelerine götürülmektedir. Bu program, insanları Rusya'nın 'kültür, sanat, bilim ve teknoloji alanlarındaki başarılarıyla' tanıştırmayı amaçlamaktadır. Haziran-Kasım 2023 döneminde yapılan 'komisyon' toplantılarının sonuçlarına göre, Ukrayna'nın geçici olarak işgal edilen topraklarında 300'den fazla çocuğun öldüğü ve 100'den fazla çocuğun Rusya’nın eylemleri nedeniyle yaralandığı belirtilmiştir. Ayrıca, Bryansk, Belgorod ve Kursk bölgeleri dahil olmak üzere Rusya Federasyonu'nun sınır bölgelerinde 114 binden fazla çocuğun sosyal haklarının ihlal edildiği ifade edilmiştir.  Bu durum, uluslararası hukuk açısından ciddi endişeler doğurmakta ve çocukların haklarına yönelik ihlaller içermektedir. Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çocuk Hakları Komiseri Maria Lvivova-Belova hakkında çıkardığı tutuklama emrine cevaben, Rusya, uluslararası toplumun dikkatini bu yöne çekmek ve Ukraynalı çocukların sınır dışı edilmesine ilişkin politikayı haklı çıkarmak için çalışmalarını yoğunlaştırmıştır. Bu durum, uluslararası toplumun dikkatini gerektiren ve acilen ele alınması gereken konular arasında yer almaktadır.”

Ankara'da Türkiye-Ukrayna işbirliği ve yenileşme perspektifleri konuşuldu Haber

Ankara'da Türkiye-Ukrayna işbirliği ve yenileşme perspektifleri konuşuldu

Esma KASAR Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği ve Türkiye-Ukrayna Dostluk Derneği tarafından 8 Aralık 2023 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılı ve Ukrayna'nın bağımsızlığının 32. yılı çerçevesinde konferans ve resepsiyon gerçekleştirildi. Toplantıda; Kırım Tatarlarının Millî Lideri ve Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı, Ukrayna Milletvekili ve Ukrayna-Türkiye Parlamentolar Arası İlişkiler Grubu Başkanı Ahtem Çiygöz, Kırım Milli Varlık Vakfı Başkanı Lenur Mambetov, Kırım Tatar Milli Kurultayı Delegesi Şevket Usmanov, Kırım TURKSİD Ukrayna Derneği Başkanı İsmet Yüksel ile çok sayıda isim yer aldı. Ankara'da "Türkiye-Ukrayna İşbirliği İçin Öncelikler ve Yenileşme Perspektifleri" konferansı ve resepsiyonu düzenlendi Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği ve Türkiye-Ukrayna Dostluk Derneği tarafından 8 Aralık 2023 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılı ve… pic.twitter.com/aC2gjXqI1N — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) December 8, 2023 ANKARA'DA TÜRKİYE-UKRAYNA İŞ BİRLİĞİ PERSPEKTİFİNDE RESEPSİYON VE KONFERANS Program kapsamında "Türkiye-Ukrayna İşbirliği İçin Öncelikler ve Yenileşme Perspektifi" konulu bir konferans gerçekleşecek ve ardından resepsiyon düzenlendi. Konferansta, Türkiye Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akif Kireçci, Türkiye’nin eski Kıyiv Büyükelçisi Yağmur Ahmet Güldere, Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar konuşmacı olarak yer aldı. Ukrayna Dostluk Derneği Başkanı Celil Sümer, konferansın açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Sümer, konuşmasında Türk iş insanlarının Ukrayna'daki faaliyetlerine dikkat çekti. Türkiye Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akif Kireçci konuşmasında güncel duruma dikkat çekerek, “Dünyamız zor zamanlardan geçiyor. Doğudaki güçlerin jeoekonomik taleplerde bulunması dengeleri değiştirdi” dedi. Kireçci, “Bizim burada temel çabamız, öncelikle içimizdeki ‘Yurtta Barış! Cihanda barış!’ ilkesini çevre ülkelere dağıtmak” ifadelerini kullandı. İki ülke arasında ticari bağlara dikkat çeken Kireçci, Türkiye'nin ticari açıdan uzmanlığa müracaat etmeye başladığını söyledi. Prof. Dr. Mehmet Akif Kireçci, “Ukrayna’nın en kısa zamanda Ukrayna’nın bir an önce barışa kavuşması. Ve barıştan sonra da bu ülkeyi eskisinden daha iyi hale nasıl getiririz dememiz lazım” açıklamasını yaptı. Kireçci, “Türkiye ile Ukrayna bir anlamda birbirlerini tamamlayan ülkeler. Biz bir coğrafyayı başka bir coğrafyaya feda edemiyoruz. Çünkü çok yönlü ilişkilerimiz var. Örneğin, Karadeniz'in güvenliği önemli bir etken. Bizim Karadeniz ve Akdeniz arasında tercih yapma şansımız yok. Türkiye, böyle bir coğrafyanın sibopu” açıklamasını yaptı. TÜRKİYE'NİN ESKİ KIYİV BÜYÜKELÇİSİ: UKRAYNA HER ZAMAN BİZİM İÇİN ÖNEMLİ BİR ORTAK OLDU Türkiye’nin eski Kıyiv Büyükelçisi Yağmur Ahmet Güldere, Ukrayna’nın Türkiye için önemine dikkat çekti. Güldere, “Ukrayna her zaman bizim için önemli bir ortak oldu. Yıllar ilerledikçe Türkiye Ukrayna arasında uzun soluklu bir ilişki gerçekleşti” açıklamasını yaptı. Güldere, “Ukrayna ile Türkiye arasındaki ikili ekonomik ilişki, geçen sene zirveye çıktı. Ukrayna'da görev yaptığım beş sene boyunca, Türk iş insanlarının neler başardıklarını gördüm. Ukrayna’nın pek çok bölgesinde Türk iş insanları, ekonomik yatırımlar yaptı” dedi. Türkiye ile Ukrayna arasında ekonomik ilişkilerin enerji alanında da genişlediğine dikkat çeken Güldere, “Türkiye ile Ukrayna ekonomileri arasında birbirini tamamlayan hususlar var. Son dönemde savunma sanayi konusu öne çıksa da enerji hususunda da önemli bir etkinliğimiz mevcut. Ukrayna ilişkiler hususunda daha yukarı ve daha ileri gitme imkânı var” ifadelerini kullandı. BODNAR: UKRAYNA'NIN YERLİ HALKI OLAN KIRIM TATARLARI, İŞGALCİLERCE AYRIMCILIĞA MARUZ KALIYOR Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, Ukrayna ile Türkiye arasındaki ilişkileri değerlendirdi. Bodnar, konuşmasında şunları ifade etti: “Bugün önemli bir konuyu, Ukrayna'nın işgal altındaki topraklarında, özellikle de Kırım'da insan haklarının durumunu müzakere etmek için toplandık. Bu sorun, yalnızca temel hak ve özgürlüklerin ihlaliyle ilgili olmayıp, aynı zamanda uluslararası sorumluluk meselesiyle ve küresel tepki ihtiyacıyla da ilgilidir. 2014 yılında Kırım, Donetsk ve Lugansk bölgelerinin belirli bölgelerinin Rusya tarafından işgal edilmesi ve 24 Şubat 2022'de geniş çaplı bir savaşın başlaması, Ukrayna'nın yeni topraklarının işgaline yol açarak ağır insan hakları ihlallerine neden olmuştur. Bu ihlallerin en vahim örnekleri arasında hem sivil toplum aktivistlerini hem de sıradan vatandaşları etkileyen yasadışı gözaltılar, cinayetler, yakalamalar ve işkence yer alıyor. Rusya Federasyonu'nun sivil tesisleri bombalaması ve uluslararası insancıl hukukun ağır bir ihlali olan sivil halka yönelik acımasız muamelesi özellikle endişe vericidir. Ukrayna'nın yerli halkı olan Kırım Tatarları, işgal yetkilileri tarafından ciddi oranda ayrımcılığa ve şiddete maruz kalıyor. Bu durum aynı zamanda yasa dışı tutuklamalar, zulümler, ifade ve toplanma özgürlüğüne yönelik kısıtlamalar, İslam'ı özgürce yaşama hakkının baskılanması ve Kırım Tatar Milli Meclisinin faaliyetlerinin yasaklanmasıyla da ifade ediliyor. Geçtiğimiz neredeyse 10 yılda insan hakları savunucuları, işgal yetkilileri tarafından 5.000'den fazla insan hakları ihlali vakası kaydetti. İşgalci yetkililer, özellikle sonuncusu Eylül 2023'te bu topraklarda gerçekleştirilen ve sonuçları meşru kabul edilemeyecek yasa dışı seçimler yürütüyor. Ayrıca, uluslararası hukukun ağır bir ihlali olan, Ukrayna vatandaşlarını Rus ordusuna katılmaya seferber etmeye yönelik bir kampanya da var. Bu uygulama, cezai emirleri yerine getirmeye zorlanan birçok kişinin ölümüne yol açtı. Resmi bilgilere göre aralarında çocukların da bulunduğu binlerce Ukraynalı asker ve sivil Rusya'nın esaretinde. İşgalci yönetimin propaganda makinesi, eylemlerini aklamak ve dezenformasyon yaymak için çeşitli yöntemler kullanıyor. Meşruiyet yanılsaması yaratmak ve saldırganlık, insan hakları ihlalleri ve savaş suçları gibi gerçekleri gizlemek için büyük mali kaynaklar harcanıyor. Bir diğer ciddi sorun ise Ukrayna'nın işgal altındaki bölgelerinde ve Rusya Federasyonu topraklarında Ukrayna vatandaşlarının çocuklarının öz farkındalıklarının ideolojik olarak işlenmesi ve askerileştirilmesine yönelik kampanyadır. Yüzlerce çocuk aslında zorla akrabalarından ayrılarak Rusya Federasyonu'na götürüldü, orada ideolojik ve psikolojik baskıya maruz bırakıldı, zorla Ruslaştırıldı ve Ukrayna'ya karşı propaganda amacıyla kullanıldı. Bu gerçeklerin ciddiyetini göz önünde bulunduran Uluslararası Ceza Mahkemesi, işgalcilerin eylemlerini araştırıyor. Geçtiğimiz günlerde Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında, hukuksuzluk ve uluslararası hukuk ihlalleriyle mücadelede önemli bir adım olan tutuklama emri çıkarıldı. Vatansever, ideolojik ve dini inançları yüzünden acı çeken Kremlin'in siyasi tutsakları meselesi özel bir ilgiyi hak ediyor. Bu insanlar, işgal altındaki topraklarda insan haklarının ihlal edildiğini de gösteren baskıların ve adil olmayan yargılamaların kurbanı oluyorlar. Ukrayna, Kremlin’in siyasi tutsaklarını, özellikle de Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Birinci Yardımcısı Nariman Celal'in ve hukuka aykırı olarak hapsedilen diğer düzinelerce Kırım Tatarının akıbetini yakından izliyor. Bu insanları ve Ana vatanlarını özgür kılmak için mümkün olan her şeyi yapacağız. Sayın Katılımcılar, Bugünkü toplantı, Ukrayna'nın işgal altındaki topraklarında insan haklarının korunması konusunda uluslararası ilgi ve eyleme duyulan ihtiyacı vurguluyor. Bu ihlalleri durdurmak ve mağdurlara destek olmak için güçlerimizi birleştirmeliyiz. Bu bağlamda, Rus işgalinden etkilenen vatandaşların haklarının korunmasına özel önem veren stratejik ortağımız Türkiye'ye minnettarız. Birlikte çalışarak adaletsizlikle yüzleşebilir, barışı yeniden tesis edebilir, insan haklarını güvence altına alabilir ve çocuklarımız için parlak bir gelecek garanti edebiliriz." AHTEM ÇİYGÖZ, UKRAYNA PAZARINA EKONOMİK OLARAK GİRENLERİN KAZANACAĞINI SÖYLEDİ Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı Ahtem Çiygöz ise yaptığı konuşmada “Ukrayna'da Türk iş adamları gerçekten rağbet görüyor. Şu anda bu alana ekonomik olarak girenler kazanacak” açıklamasını yaptı.

Kırım Derneği Genel Merkezinde "İşgal Altındaki Ukrayna’da İnsan Hakları ve Kırım Tatarları" toplantısı yapıldı Haber

Kırım Derneği Genel Merkezinde "İşgal Altındaki Ukrayna’da İnsan Hakları ve Kırım Tatarları" toplantısı yapıldı

Esma KASAR Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezi tarafından 8 Aralık 2023 tarihinde "İşgal Altındaki Ukrayna’da İnsan Hakları ve Kırım Tatarları" adlı toplantı gerçekleştirildi. Toplantıda; Kırım Tatarlarının Millî Lideri ve Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı, Ukrayna Milletvekili ve Ukrayna-Türkiye Parlamentolar Arası İlişkiler Grubu Başkanı Ahtem Çiygöz, Ukrayna Parlamentosu İnsan Hakları Yetkilisi Dmıtro Lubinets ve Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadirov konuşmacı olarak yer aldı. Kırım Derneği Genel Merkezine ait Dr. Ahmed İhsan Kırımlı Sosyal Tesisi’nde yer alan Bekir Sıtkı Çobanzade Kütüphanesi’nde 8 Aralık 2023 cuma günü saat 14.30’da gerçekleşen etkinliğe;  Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) Başkan Yardımcısı Dr. Mahmut Çevik, Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin, Kırım Vakfı Başkanı Tuncer Kalkay, Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit, Kırım Milli Varlık Vakfı Başkanı Lenur Mambetov, Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Yakup Ömeroğlu ve Kırım Derneğinin yönetim kurulu üyeleri ile Kırım Tatar halkının milli mücadelesine destek veren çok sayıda isim katıldı. #Kırım Derneği Genel Merkezinde "İşgal Altındaki #Ukrayna’da İnsan Hakları ve Kırım Tatarları" toplantısı yapıldıhttps://t.co/NBYfpxVKSl pic.twitter.com/790kICJGTa — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) December 8, 2023 MÜKREMİN ŞAHİN: KIRIM TATAR MİLLÎ HAREKETİ, AYNI ZAMANDA BİR İNSAN HAKLARI HAREKETİYDİ Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Başkan Mükremin Şahin, insan haklarının sınır ve devlet tanımayan yalnızca insanlar için olması gereken bir kavram olduğunu vurgulayarak, "Kırım Tatar millî hareketi, aynı zamanda bir insan hakları hareketiydi. Sovyetler Birliği zamanında Kırım Tatar millî hareketi, millî hareket olarak nam kazandı ama aynı zamanda dünyada insan hakları hareketi olarak da nam kazandı, itibar kazandı, saygı gördü" ifadelerini kullandı. Kırım Tatarlarının her zaman uluslararası hukuk, adalet, insan hakları prensipleriyle hareket ettiğini belirten Şahin, "Hiçbir zaman etnik ve dini kavramlar üzerinden hareket etmedik. Kendimiz için istediğimizi başka halklar için de istedik. Sovyetler Birliği yıkıldıktan sonra vatana dönüş hareketi oldu ve 1991'de Meclisimiz, Kurultayımız toplandı. 23 yıllık Ukrayna zamanında halkımız vatana yerleşmek için çok mücadele etti, büyük insan hakları ihlalleri yaşandı fakat halkımız sabırla prensiplerinden ve ilkelerinden taviz vermeden mücadelesine devam etti" dedi. LUBİNETS: İŞGAL ALTINDAKİ KIRIM'DA EN ÇOK ZULÜM VE BASKI GÖRENLER KIRIM TATARLARIDIR Ukrayna Parlamentosu İnsan Hakları Yetkilisi Lubinets, toplantı katılımcılarına gönderdiği bir video mesaj ile seslendi. Ukrayna ve dünyanın Rusya'nın eylemlerini soykırım suçu olarak tanıması ve adalete teslim etmesi için baskı mekanizmaları geliştirmek gibi zorlu bir görevle karşı karşıya olduğunu kaydeden Lubinets, mesajında "İşgal altındaki Kırım topraklarında, yerli halkın temsilcileri olan Kırım Tatarları en çok zulüm ve baskı görenlerdir. Şu anda Kırım'da tutulan veya Rusya Federasyonu'na nakledilen 190 siyasi mahkum var. Bunlardan 123'ü Kırım Tatarıdır. Bu kişilerin çoğu, uluslararası insancıl hukukun tüm normlarını ihlal ederek gözaltına alınıyor" ifadelerine yer verdi. BODNAR: İŞGAL YETKİLİLERİ TARAFINDAN 5 BİNDEN FAZLA İNSAN HAKLARI İHLALİ VAKASI GERÇEKLEŞTİRİLDİ  Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, toplantıda gerçekleştirdiği konuşmasında Ukrayna'nın işgal altındaki topraklarında, özellikle de Kırım'da insan hakları alanında yaşanan sorunların yalnızca temel hak ve özgürlüklerin ihlaliyle ilgili olmadığını, aynı zamanda uluslararası sorumluluk meselesiyle ve küresel tepki ihtiyacıyla da ilgili olduğunu belirtti. Bodnar, "Ukrayna'nın yerli halkı olan Kırım Tatarları, işgal yetkilileri tarafından ciddi oranda ayrımcılığa ve şiddete maruz kalıyor. Bu durum aynı zamanda yasa dışı tutuklamalar, zulümler, ifade ve toplanma özgürlüğüne yönelik kısıtlamalar, İslam'ı özgürce yaşama hakkının baskılanması ve Kırım Tatar Milli Meclisinin faaliyetlerinin yasaklanmasıyla da ifade ediliyor. Geçtiğimiz 10 yılda insan hakları savunucuları, işgal yetkilileri tarafından 5.000'den fazla insan hakları ihlali vakası kaydetti" dedi. Konuşmasında Uluslararası Ceza Mahkemesinin Vladimir Putin hakkında tutuklama emri çıkarttığını hatırlatan Bodnar, "Ukrayna'nın işgal altındaki bölgelerinde ve Rusya Federasyonu topraklarında, Ukrayna vatandaşlarının çocuklarının öz farkındalıklarının ideolojik olarak işlenmesi ve askerileştirilmesine yönelik kampanya gerçekleştirilmektedir. Yüzlerce çocuk aslında zorla akrabalarından ayrılarak Rusya Federasyonu'na götürüldü, orada ideolojik ve psikolojik baskıya maruz bırakıldı, zorla Ruslaştırıldı ve Ukrayna'ya karşı propaganda amacıyla kullanıldı" cümlelerine yer verdi. "MİLLETİMİZ MÜCADELESİNİ BÜTÜN DÜNYAYA GÖSTERDİ" Toplantının bir diğer konuşmacısı Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı, Ukrayna Milletvekili ve Ukrayna-Türkiye Parlamentolar Arası İlişkiler Grubu Eş Başkanı Ahtem Çiygöz ise düzmece suçlamalar çerçevesinde Rus mahkemesi tarafından Kırım Tatarlarına uygulanan siyasi baskılara değindi. Siyasi tutsaklar konusunda son yıllarda gerekli birçok çalışmanın yapıldığını ancak nihai başarıya ulaşılamadığını kaydeden Çiygöz, siyasi tutsak olan Kırım Tatarlarının Kırım'dan çıkartılarak Rusya'ya gönderildiğini söyledi. Ahtem Çiygöz konuşmasında, "Milletimiz 10 senedir mücadele ediyor ve bunu bütün dünyaya gösterdi. Dünyaca tanınan mücadelemiz, zor zamanlar geçirdi ama biz bunlara boyun eğmedik. Biz bu mücadele sonunda mutlaka Rusya'nın boynunu vuracağız" dedi. KADIROV: KIRIM TATARLARI ETNİK KÖKENLERİ VE DİNİ İNANÇLARI NEDENİYLE ZULME MARUZ KALIYOR Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadırov, toplantıya çevrim içi bağlantıyla katıldı. Kadırov, Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Temsilciliğinin 5 Aralık 2023 tarihli verilerine dayanan işgal altındaki bölgelerdeki duruma ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. Kadırov, "Siyasi, dini ve cezai zulüm kapsamında gözetim altında tutulma yerlerinde bulunan 191 kişi; 21'i Kırım Tatarı olmak üzere 28 kişi, 102'si Kırım Tatarı olmak üzere 146 kişi, durumu belirsiz olan 17 kişi, Rusya'nın tam ölçekli işgale başlamasından sonra Herson ve Zaporijjya bölgelerinde en az 35 kişi gözaltına alındı ve Kırım'a götürüldü" bilgisini paylaştı. Kırım Tatarlarının dini ve etnik kökene bağlı olarak zulüm altında olduğunu açıklayan Kadırov, "Gözetim altında tutulma yerlerinde bulunan 191 kişiden 123'ü Kırım Tatarı, toplu olarak kamusal alanlarda bulunma organizasyonundan sorumlu tutulmuş 234 kişiden 205'i Kırım Tatarları" bilgisini verdi. TOPÇU: TÜRKİYE, UKRAYNA'NIN HAKLI DAVASINI DESTEKLİYOR Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, katılımcılara yaptığı konuşmasında, "Türkiye, her şeyden evvel devleti ve milletiyle; Ukrayna’nın Kırım dahil toprak bütünlüğünü ve egemenliğinin sağlanması, aynı zamanda Tatar Türklerinin kadim vatanları Kırım’da öz kimlikleri ile esenlik içinde yaşamalarını talep ediyor. Bunu her platformda, bizzat muhatabından talep ediyor. Sadece Birleşmiş Milletler vs. değil. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Rusya devlet başkanıyla görüştüğü zaman bunu ifade ediyor. Dışişleri Bakanı bunu ifade ediyor. Neticede Ukrayna'nın bu haklı davasını destekliyor." dedi. Uluslararası sistemde işgalci Rusya'nın halen bir şekilde ticari ilişkiler içerisinde olması konusunda ise Topçu, "Dolar, anayı kızdan ayırır; dolar, Rusya'yı herkesle dost edebilir ama Tatarı Kırım'dan asla ayıramaz" ifadelerini kullandı. KIRIMOĞLU: TEK ŞARTIMIZ VAR, BİZİM TOPRAKLARIMIZI TERK ETSİNLER Türk dünyasının yaşayan efsanesi, Kırım Tatarlarının Millî Lideri ve Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, konuşmasına Kırım'ın işgalinin 2.5 ay sonra 10. yılı olacağını hatırlatarak başladı. Kırımoğlu, konuşmasında "İşgal yıllarında oradaki bizim soydaşlarımız, kendi sınırlı imkanlarına göre kendi millî ve insani onurlarını korumak için ellerinden gelen şeyleri yapmaya başladı. İşgalcilerin kanunsuzluğuna karşı tepki göstermeye çalıştılar. Kendi vatanlarına, kendi devletlerine sahip olduklarını nümayiş ettiler" cümlelerine yer verdi. İşgal altındaki Kırım'da en büyük baskının Kırım'ın yerli halkı olan Kırım Tatarlarına yönelik gerçekleştiğini kaydeden Kırım Tatarlarının Millî Lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, "Savaş öncesindeki sayıma göre Kırım Tatarlarının oran olarak yüzde 10 civarında olmasına rağmen baskıların yüzde 75'i Kırım Tatarlarına geldi. Onlarca kaçırılıp öldürülenler, yüzlerce hapishaneye atılanlar var ve orada işkenceler hala devam etmektedir" açıklamasında bulundu. İşgalci Putin rejiminin Stalin döneminden bile daha ağır hukuksuzluklara imza attığını söyleyen Kırımoğlu, "Sovyetler zamanında da söylediğin fikirler için, yazdığın şeyler için, evinde bulunan Sovyet rejiminin hoşuna gitmeyen kitaplar için insanlar hapishanelere atılırdı ama bunlar için 3 yıl hapis cezası veriyorlardı. Şimdi, Rusların hoşuna gitmeyen birkaç kelime için 18-20 yıl hapis cezası veriyorlar. Nariman Celal n'aptı? Sadece Rusların hoşuna gitmeyen Kırım Platformuna iştirak etti ve orada konuşma yaptı. Sonrasında onun etrafındaki iki çocuğa elektrikle işkence yapıp ifade alıyorlar ve bu ifadeleri esas alıp 17 yıl hapishaneye gönderiyorlar" ifadelerini kullandı. "BÜTÜN DÜNYA TEHLİKEDE OLDUĞUNU İYİ ANLADI" Kırımoğlu, Rusya'nın yayılmacı emelleriyle 24 Şubat 2022 tarihinde başlattığı topyekun işgal girişimi ve savaşla ilgili olarak, "Eğer bu savaşta Ukrayna kaybederse yarın hangi ülkenin tehlike altında olacağını kimse bilemez ama bütün dünya tehlikede olduğunu iyi anladı" yorumunda bulundu. Kırımoğlu ayrıca, Ukrayna'ya yönelik gerçekleşen desteklerin tam anlamıyla yeterli olmadığını ve geciktiğini belirtti. Rusya'nın takındığı mevcut tavırla barışın gelemeyeceğini vurgulayan Kırımoğlu, "Tek şartımız var, bizim topraklarımızı terk etsinler" dedi. Mevcut savaşın Kırım Tatarları için yeryüzünde var olma ya da yok olma meselesi olduğunu belirten Kırımoğlu, "Biz, 50 yıldan uzun süre vatanımıza dönmek için mücadele verdik. 2014 yılında Ruslar geldikten sonra en az 30 bin Kırım Tatarı mecburen vatanlarını terk ettiler. Bu insanlarımızın büyük bir çoğunluğu Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinde düşmanla savaş halinde" şeklinde konuştu. 2022 yılının eylül ayı içerisinde Rusya'nın ilan ettiği seferberliğe Kırım Tatarlarının boyun eğmediğini kaydeden Kırımoğlu, "Binlerce insan yine vatanlarını terk etmek zorunda kaldı çünkü onları kendi devletine karşı ölüme göndermeye başladılar. O dönem Kırım ile Ukrayna anakarası arasındaki sınırın kapalı olması nedeniyle birçok insanımız başka ülkelere gitmek zorunda kaldı" ifadelerini kullandı. Kırımoğlu, "Yarım yüzyıl vatanımıza dönmek için mücadele verdik ama bu işgal neticesinde yine milletimiz bütün dünyaya dağıldı" değerlendirmesini yaptı.

Holodomor Soykırımı kurbanları Ankara'da anıldı Haber

Holodomor Soykırımı kurbanları Ankara'da anıldı

1932-1933 yılları arasında Sovyetler Birliği’nin egemenliğindeki Ukrayna’da, eli kanlı diktatör Josef Stalin’in emriyle ortaya konulan kıtlık sebebiyle milyonlarca insan açlıktan hayatını kaybetmişti. Sovyetlerin Ukrayna halkına karşı işlediği bu korkunç suça "açlıkla ölüm" anlamında Holodomor adı verildi. Sovyet Rusya yönetiminin milyonlarca Ukraynalıyı ölüme sürüklediği sun'i açlık Holodomor, Ukraynalılara boyun eğdirme amacı taşıyordu. Ukrayna'nın komünist rejime karşı direnişini ve Moskova'dan bağımsız bir Ukrayna devleti kurma girişimlerini nihai olarak ortadan kaldırmak için gerçekleştirildi.  Stalin yönetimindeki Sovyetler Birliğinin tarihin kara sayfalarına giren Holodomor Soykırımı, 90. yıldönümünde dünyanın pek çok yerinde düzenlenen etkinliklerle anıldı.  HOLODOMOR KURBANLARI İÇİN ANMA TÖRENİ Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği, Holodomor Kurbanlarını Anma Günü'nde soykırım kurbanları anıldı. Vatikan Ankara Büyükelçiliğinde bulunan Meryem Ana Latin Katolik Kilisesinde ayin düzenlendi. Holodomor kurbanlarının anıldığı törene; Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin, Ukrayna Dostluk Derneği Başkanı Celil Sümer, Ukrayna Büyükelçiliği çalışanları ve Ankara'daki Ukraynalılar ve Ukrayna'ya destek veren birçok isim katıldı. Büyükelçi Vasıl Bodnar anma törenine ilişkin, "Bugün Türkiye’deki Ukrayna ve Kırım Tatar diasporasının temsilcileri ve Büyükelçilik diplomatlarının katılımı ile Peder Metodius tarafından Ukrayna'daki 1932-33 Holodomor kurbanlarını anmak için Ukraince dilinde dua ve anma töreni gerçekleştirildi" ifadelerini kullandı. "UKRAYNA'NIN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN SAVAŞAN HERKESE SONSUZ MİNNETTARIZ" Büyükelçilik ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Ayinden sonra, Meryem Ana Kilisesi'nin avlusunda hazır bulunan herkes anma mumları yaktı ve masumca öldürülen Ukraynalıların anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Holodomor Soykırımı'nın tüm kurbanlarının ebedi hatırası! Ukrayna'nın özgürlüğü için savaşan ve savaşmakta olan herkese sonsuz minnettarız" ifadelerine yer verdi. ????️ Сьогодні, представники української та кримськотатарської громад, а також дипломати @UKRinTR взяли участь у божественній літургії та панахиди за жертвами Голодомору 1932-33 років в Україні, яку правив українською мовою Архімандрит Вселенського Престолу Отець Методій. pic.twitter.com/tK1A7MA5JT — Ukraine in Türkiye (@UKRinTR) November 25, 2023 Halkların katili Stalin yönetimi tarafından Ukrayna'da işlenen kanlı soykırıma ilişkin bilgilerin yer aldığı sergi, anma törenine katılan kişiler tarafından incelendi. 90. YILINDA HOLODOMOR SOYKIRIMI  1932-1933 yıllarında Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nde, Sovyet idaresinin uygulamaları nedeniyle toplu açlık meydana geldi, milyonlarca insan bu trajedide hayatını kaybetti. Ukrayna Milli Güvenlik Servisi, Holodomor davasının sorgusu sırasında ortaya çıkan bilgilere göre suni açlıktan 3 milyon 941 bin kişinin öldüğünü açıkladı. Açlığın kasıtlı olarak meydana getirildiği ispat edilirken, Rusya bunları reddederek Ukrayna’daki açlığın 1932-1933 yılında SSCB’de meydana gelen açlığın bir parçası olduğunu ileri sürüyor. 26 Kasım 1998 yılında dönemin Ukrayna Cumhurbaşkanı Leonid Kuçma’nın kararı ile kasım ayının son cumartesi günü Holodomor Kurbanlarını Anma Günü olarak ilan edildi. 2006 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Viktor Yuşçenko’nun inisiyatifi ile Holdomor’un soykırım olduğunun açık şekilde inkâr edilmesi için ceza öngören yasa kabul edildi. Stalin Rusyası’nın gerçekleştirdiği Holodomor Katliamı, uluslararası kamuoyunun da ilgisini çekti. Günümüzde AB, Kanada, ABD, Avustralya, Portekiz, Almanya, Çekya, Vatikan, Estonya, Belçika, Fransa, Litvanya, Almanya, Letonya, Gürcistan, Polonya, Macaristan, Ekvador, Kolombiya, Meksika, Paraguay ve Peru gibi pek çok ülke, Holodomor’u soykırım olarak tanıdı.

Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü andı Haber

Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü andı

Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar ve Ukrayna Ankara Büyükelçiliği, 10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü münasebetiyle anma mesajı kaleme aldı. Büyükelçi Bodnar yayımladığı mesajında, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü her zaman örnek alacaklarını bildirerek, "Mustafa Kemal Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundaki önemli rolü ve Türkiye'nin kalkınmasındaki mirasını, 10 Kasım'da vefatının yıldönümünde saygıyla anıyoruz. O'nun çalışmaları her zaman bizlere örnek olmaya devam ediyor" ifadelerini kullandı. ''TÜRK MİLLETİNİN ULU ÖNDERİ'' Ukrayna Ankara Büyükeliçiliği ise sosyal medya hesabından yayımladığı mesajına, "Türk Milletinin Ulu Önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ile anıyoruz" ifadelerine yer verdi.  Türk Milletinin Ulu Önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ile anıyoruz. #10Kasım pic.twitter.com/O5KSYcWbQ8 — Ukraine in Türkiye (@UKRinTR) November 10, 2023 TARİHİN AKIŞINI DEĞİŞTİREN BİR BAŞKOMUTAN: GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK Büyük Önder Atatürk, 1881'de Selanik'te dünyaya geldi. Annesi Zübeyde Hanım'ın arzusu doğrultusunda ilköğrenimine Hafız Mehmet Efendi'nin mahalle mektebinde başlayan Atatürk, daha sonra babası Ali Rıza Efendi'nin isteği ile geçtiği Şemsi Efendi Mektebinde ilkokulu bitirdi. DAHİ BİR DEVLET ADAMI Yalnızca Türk milletinin Kurtuluş Savaşı'nı başarıyla yöneten bir komutan olarak değil aynı zamanda gerçekleştirdiği devrimlerle de dahi bir devlet adamı olarak tarihe geçen Mustafa Kemal Atatürk, 57 yıl süren yaşamında, milletinin ve vatanının bağımsızlığı için yılmadan çalıştı ve girdiği her mücadeleden zaferle çıktı. 9'U 5 GEÇE HAYATA GÖZLERİNİ YUMDU Askeri ve siyasi dehasıyla Türk ve dünya tarihine adını altın harflerle yazdıran Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938'de 57 yaşındayken Dolmabahçe Sarayı'nda saat 9'u 5 geçe hayata gözlerini yumdu. Atatürk'ün vefatı sadece Türkiye'de değil bütün dünyada büyük üzüntüyle karşılanırken, yabancı devlet adamları birçok açıklama yaptı ve mesaj yayımladı. Atatürk'ün Türk bayrağına sarılı tabutu, Dolmabahçe Sarayı büyük tören salonunda bir katafalk üzerine yerleştirilerek 3 gün süreyle milletin ziyaretine bırakıldı. 10 KASIM 1953'TE ANITKABİR'E NAKLEDİLDİ Cenaze, daha sonra 20 Kasım 1938'de Ankara'ya getirildi ve 21 Kasım 1938'de büyük bir törenle Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabrine konuldu. Cenaze törenine bütün dünya devletleri özel temsilciler gönderdi. Törende, Çanakkale'de ve diğer muharebelerde Atatürk'e karşı savaşmış yabancı generaller de yer aldı. Atatürk'ün naaşı, ölümünün 15. yılı olan 10 Kasım 1953'te Anıtkabir'e nakledildi.

YTB'de Kırım Ailesi'nin "BİLGİ: Kırım Tatar Tarih ve Kültürünün Korunması Projesi" tanıtım toplantısı yapıldı Haber

YTB'de Kırım Ailesi'nin "BİLGİ: Kırım Tatar Tarih ve Kültürünün Korunması Projesi" tanıtım toplantısı yapıldı

Esma KASAR Ukrayna'da faaliyet gösteren Kırım Ailesi Kültür Merkezi öğrencileri, 24 Şubat 2022 tarihinde başlayan Rus saldırıları nedeniyle Türkiye'nin Eskişehir şehrine geldi. Bir buçuk yıldır Türkiye'de faaliyetlerini yürüten Kırım Ailesi Kültür Merkezi, bugün başkent Ankara'da tanıtım programı gerçekleştirdi. Resim sergisi ile başlayan tanıtım programı ilgiyle takip edildi. YTB'de Kırım Ailesi'nin "BİLGİ: #Kırım Tatar Tarih ve Kültürünün Korunması Projesi" tanıtım toplantısı yapıldıhttps://t.co/TkmKldsCip pic.twitter.com/cWPBAqdb4e — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) November 9, 2023 BİLGİ TANITIM PROJESİ TANITIM PROGRAMINA YOĞUN KATILIM OLDU Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığında (YTB) organize edilen tanıtım programı, 8 Kasım 2023 tarihinde saat 16.00'da başladı. Programda; YTB Başkanı Abdullah Eren, Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) ve Dünya Kırım Tatar Kongresi (DQTK) Başkanı Refat Çubarov, Ukrayna Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar ve eşi Katerina Bodnar, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) Başkan Yardımcısı Dr. Mahmut Çevik, Ukrayna Kültür Vakfı Başkanı Vladislav Berkovskıy, Ukrayna Büyükelçiliği Müsteşarı Denis Zolotaryov, Türkiye'nin önceki dönem Kıyiv Büyükelçisi Yağmur Ahmet Güldere, Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin, KTMM Üyesi, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gayana Yüksel, Kırım Vakfı Başkanı Tuncer Kalkay, Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit, TURKSİD Ukrayna Derneği Başkanı İsmet Yüksel, Kırım Ailesi kurucusu Anife Kurtseitova, Tuvgan Til İnternet Sitesi Koordinatörü Oya Deniz Çongar Şahin, Ukrayna Dostluk Derneği Başkanı Celil Sümer, Kırım Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ali Olgun Boydak, Kırım Derneği Konya Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Hamza Çorabatır, Kırım Haber Ajansı (QHA) Türkiye İrtibat Bürosu Müdürü Esma Kasar, gazeteci yazar Gönül Şamilkızı ve çok sayıda katılımcı yer aldı.  KIRIM AİLESİ KURUCUSU KURTSEİTOVA, PROJEYE DESTEK VEREN KURUMLARA TEŞEKKÜR ETTİ Programın açılış konuşmasını Kırım Ailesi kurucusu Anife Kurtseitova yaptı. Kurtseitova sözlerine; YTB Başkanı Eren’e, Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Bodnar’a, Türkiye’nin önceki dönem Kıyiv Büyükelçisi Güldere’ye, KTMM Başkanı Çubarov’a, Ukrayna Kültür Vakfı Başkanı Berkovskıy'a, Türkiye’deki Kırım Tatar dernekleri ve vakıflara teşekkür ederek başladı. Kurtseitova, ailesinin 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü’nden sonra vatana dönüş mücadelesini anlattı. 1974 yılında Kırım’a en yakın bölge olan Herson’a yerleştiklerini ifade eden Kurtseitova, Kırım’a döndükten sonra yaşadıkları zorlukları dile getirdi. Kurtseitova, Kırım Tatar dilinin tarihinin ve kültürünün unutturulmaması için Kırım Ailesi Kültür Merkezini kurduklarını belirtti. Kırım Ailesine destek veren kurumlardan; YTB, TİKA ve Yunus Emre Enstitüsünün (YEE) destekleriyle birçok konuda projeleri hayata geçirdiklerini ifade etti. KURTSEİTOVA KIRIM AİLESİ'NİN PROJELERİNİ TANITTI Kurtseitova, “Ukrayna’da savaş başlamadan sadece 3 gün önce Sayın Refat Çubarov ve Sayın Yağmur Ahmet Güldere ile Kırım Ailesi’nin yapacağı projeleri görüştük. Ancak tam 1 hafta sonra kurtarma otobüsleriyle Ukrayna’dan Türkiye’ye gelmek zorunda kaldık. Bu aşamadan sonra tek amacım Kırım Tatar kadınları ve çocukları bir arada tutmaktı” ifadelerini kullandı. KIRIM AİLESİ'NİN KÜLTÜR PROJELERİ Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Ukrayna Kültür Vakfı ve Ukrayna’nın Ankara Büyükelçiliğinin desteğiyle düzenlenen programda, Kırım Ailesinin proje önerileri sunuldu. Kurtseitova, Kırım Tatar kültürünün tanıtılması ve korunması konusunda hayata geçirilmesi planlanan projeleri şöyle sıraladı: Kırım'ın kültürel mirasını araştıran ve popülerleştiren bilim adamları ve uzmanlar tarafından hazırlanan, Kırım'ın somut ve somut olmayan kültürel mirasına ilişkin bir dizi video ders Kırım Tatarlarının özgün halk müziği ve koreografi kültürünü yansıtan ve tanıtan geleneksel halk türkülerinin ve oyunlarının video klipleri Kırım Tatarlarının geleneksel müzik aletlerini tanıtan çevrim içi atlas. Bu atlas, benzersiz kadim çalgıların oluşum ve kullanım tarihi hakkında bilgi verecek ve Kırım Tatar halkının müzik mirasını zenginleştiren bu çalgıların seslerini dinleme fırsatı sunacak Çocuklara estetik eğitimi ve tarih bilinci kazandırmak amacıyla oluşturulan Kırım görüntüleri içeren benzersiz bilgilendirici ve eğitici yapbozlar hazırlanacak. Ustaca bir performansla kaydedilen halk efsaneleri ve masalları içeren iki dilli bir sesli kitap. Ukraince ve Kırım Tatarca kaydedilen bu kitap sayesinde büyükler çocuklarla birlikte halk sanatının büyülü dünyası ile tanışabilecek Modern çalışmaları geleneksel kültürel mirasa dayanan ünlü Kırım Tatar ressam Zarema Trasinova’nın sanat albümü. Eserleri geleneksel renkleri, milli konuları ve sanatçının özgün yaklaşımını birleştiriyor. Onun tarzı ve eserleri Kırım Tatar kültür ortamında iyi tanınıyor ancak tüm Ukrayna ve dünya onu çok az biliniyor. Bu nedenle, Zarema Trasinova’nın mirasını korumak ve Ukrayna'da ve dünyada yaygınlaştırmak amacıyla sanatçının eserlerinin yer aldığı ilk sanat yayını hazırlandı Kırım Ailesi çocuklarına kültürün unutulmaması ve geliştirilmesi adına verilen derslerden bahseden Kurtseitova, “Kırım Tatar aydınlarımız İsmail Bey Gaspıralı ve Bekir Çobanzade bunlardan sadece birkaçı. Kırım Tatarları yüksek eğitim seviyesine sahipti. Sanat alanında çok önemli girişimleri oldu” dedi. "VATANIMIZ İÇİN HER GÜN ELİMİZDEN GELENİ YAPMAK İSTİYORUZ" Kurtseitova konuşmasının sonunda Kırım Ailesi’ne destek veren kurum ve kuruluşlara tekrar teşekkür ederek, şu ifadelere yer verdi: “Ruslar kültürümüzü yok ettiler, amacımız kültürümüzü korumak ve geliştirmektir. Biz hiç durmadık, vatanımız için her gün elimizden geleni yapmak istiyoruz. Sadece Ukrayna’da değil birçok yerde faaliyet yürüttük." Kurtseitova, Kırım Tatar ressam Zarema Trasinova’nın öğrencilere yönelik katkısını vurguladı. Ardından ressam Trasinova’nın gönderdiği video mesaj salonda katılımcılara gösterildi. "İNANILMAZ İŞLERE İMZA ATIYORSUNUZ" Ukrayna Kültür Vakfı Başkanı Berkovskıy konuşmasında, “Kırım Ailem” ifadesini kullanarak katılımcılara teşekkür etti. Berkovskıy’ın “Kırım Tatarları olarak siz bizimsiniz” sözleri salonda büyük alkış topladı. Berkovskıy, “3 yıldır Kırım Ailesi'yle ortak projeler yürütüyoruz. Kırım Ailesi olarak sizler inanılmaz işlere imza atıyorsunuz, önümüzdeki senelerde de başarılı projelere imza atacağınızdan eminim. Vakfımız Kırım Tatarlarına destek sağlamaya devam edecek” dedi. REFAT ÇUBAROV: STALİN'İN BECEREMEDİĞİNİ BUGÜN PUTİN YAPMAYA ÇALIŞIYOR Kürsüye davet edilen KTMM ve DQTK Başkanı Çubarov, Rusya’nın 2014 yılındaki işgalini anımsattı. Kırım Ailesi'nin çalışmalarına değinen Çubarov, “Kırım Ailesi'nin son senelerdeki çalışmaları çok önemlidir. Çünkü 2014’ten bu yana yaşanan zorlukların çözümü, milletimizin geleceğine bağlı. Stalin’in beceremediğini bugün Putin yapmaya çalışıyor. Ama yapmaya çalıştığı şey kendi halkının başına gelecek” dedi.   KIRIM TATAR SİYASİ TUTSAKLARIN SAYISI 190'A ULAŞTI Ayrıca konuşmasında Çubarov, Rus işgali altındaki Kırım’da siyasi baskıları ve bunun neticesinde siyasi tutsakların sayısının 190’a ulaştığını da bildirdi. “35-40 bin civarında Kırım Tatarı, Rus ordusuna girmemek için vatanlarını terk etmek zorunda kaldı. Bu yüzden çocuklarımıza vatanseverlik aşılamalıyız. O zaman Kırım azat edilince milletimiz vatanında toplanacak. Geleceğimizin hayırlı olmasını ümit ediyoruz” diyen Çubarov, Kırımı Ailesi'nin faaliyetlerinin önemine işaret etti ve başarılar diledi. Çubarov’un konuşmasının ardından Kırım Ailesi tarafından hazırlanan Kırım Tatar türküsünün videosu gösterildi. "RUS SALDIRILARI KIRIM TATAR HALKI İLE UKRAİN HALKININ BİRLEŞMESİNE VESİLE OLDU" Ardından Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Bodnar, konuşma yaptı. Konuşmasına Türkçe bir şekilde, “Bu benim için büyük bir onur” diyerek başlayan Bodnar, sözlerine Ukarince devam etti. Bodnar, “Biz çok yakın iki milletiz. Dil ve kültür yaşadıkça halklar da yaşar. Rus saldırılarına rağmen iki halk birleşti. Bu da dünyanın, Ukrayna ile Kırım Tatar halkının kültürünü daha fazla keşfetmesine ve desteklemesine vesile oldu” dedi. Büyükelçi, desteklerinden dolayı Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Türk hükumetine, Türk halkına ve YTB Başkanı Abdullah Eren’e teşekkür etti. Öte yandan Bodnar, Odesa’daki yetim Ukraynalı çocukların Türkiye’ye gelmesi konusunda çaba sarf eden Emine Erdoğan’a da teşekkürlerini yineledi. "SONRAKİ ETKİNLİKLERDE KIRIM'DA BULUŞACAĞIMIZA İNANCIMIZ TAM" Bodnar konuşmasının sonunda, “Ukrayna’nın yerli halkı olan Kırım Tatarlarının kültürünün korunması önemli bir detaydır. Kültürü Kırım Yarımadası’nda canlandırmak için çabalamalıyız. Kırım zaferine er ya da geç ulaşacağız. Sonraki etkinliklerde Kırım’da buluşacağımıza inancımız tamdır” dedi. "TÜRKİYE'NİN ŞEFKAT VE YARDIM ELİ OLMAK İÇİN GAYRET SARF EDİYORUZ" TİKA Başkan Yardımcısı Dr. Mahmut Çevik, “YTB’nin Kırım Tatarlarına sağladığı katkıyı yakından takip ediyoruz ve işbirliği içindeyiz. Hepimiz Türkiye’nin şefkat ve yardım eli olmak için gayret sarf ediyoruz. Kırım’da yaşayan halkımız için 1995 yılında ofisimizi Kırım’da açtık. Sonra ofisimizi 2013’te Kıyiv’e taşıyarak eğitim alanında Kırım Tatarlarına destek sağladık” bilgisini verdi. Çevik, TİKA’nın Kırım Tatarlarına vereceği desteğin devam edeceğinin altını çizdi. YTB BAŞKANI EREN KATILIMCILARA TEŞEKKÜR ETTİ Son olarak programa ev sahipliği yapan YTB Başkanı Abdullah Eren, Büyükelçi Bodnar’a, KTMM Başkanı Çubarov’a, eski Büyükelçi Güldere’ye, Ukrayna Kültür Vakfı Başkanı Berkovskıy'a, TİKA’ya, Kırım Derneğine, Kırım Vakfına ve katılımcılara teşekkür ederek başladı. Eren, “Savaşları üzüntüleri paylaşmış olsak da bugün en zor zamanlarda bir arada olduğumuzu, ortak kültürümüzü gösterebildiğimiz güzel bir programda bir aradayız. Bu vesileyle Kurtseitova’yı çalışmalarından dolayı tebrik ve teşekkür ediyorum. Ayrıca Kırım Ailesi'ne destek veren Ukrayna Kültür Vakfına da teşekkür ederiz” dedi. "NEREDE OLURSAK OLALIM KIRIM TATARLARINA DESTEK VERMELİYİZ" Eren, 2 Şubat 2022’de henüz Rus saldırıları başlamadan önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın heyetinde yer alarak Ukrayna’ya gittiklerini anımsattı. Eren burada Emine Erdoğan ile Kırım Ailesi’ni ziyaret ettiklerini belirtti. Batı Trakyalı olduğunu ifade eden Eren, Batı Trakya’daki ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetindeki sorunlara işaret etti. Karabağ’ın 30 yıllık işgalinden kurtulduğunu da hatırlatan Eren, “Kırım Tatarlarının mücadelesi de bu yönde. Bu yüzden nerede olursak olalım, ne zaman olursa olsun Kırım Tatarlarına destek vermeliyiz” vurgusu yaptı. "DEVLETİMİZ MERHAMET ELİNİ KIRIM TATARLARINA UZATTI" Öte yandan Kırım Tatarlarının vatanları için mücadele verdiklerini söyledi ve Kırım Tatarlarını tebrik etti. Eren, Türkiye’nin Kırım Tatarlarına yönelik desteğini ifade ederek, “Devletimiz, merhamet elini Kırım Tatarlarına uzattı” dedi. Şarkıları ve danslarıyla ilgi toplayan #Kırım Ailesi çocukları, Kırım Haber Ajansına konuştu pic.twitter.com/hEP74XR9ol — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) November 9, 2023 KIRIM TATARLARININ MİLLİ LİDERİ KIRIMOĞLU'NUN KİTABI 2024 YILINDA ÇIKACAK Ayrıca Eren, Kırım Tatar halkının milli lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’na özel kitap çalışması yaptıklarını ve bunun 2024 yılında basılı hale geleceğini duyurdu. KIRIM AİLESİ ÇOCUKLARI SAHNEDE RENKLİ GÖSTERİLER İCRA ETTİ Açılış konuşmalarının ardından Kırım Ailesi çocukları, geleneksel Kırım Tatar halk oyunları Ağır Ava ve Haytarma gösterilerini sahneye taşıdı. Katılımcıların büyük beğenisini toplayan etkinlikte çocuklar, "Çanakkale Türküsü" ve "Ey Güzel Kırım" türküsünü seslendirdi. YTB Başkanı Abdullah Eren, Kırım Ailesi'nden Kırım Tatar çocuklarla sohbet etti. Tanıtım etkinliği, Kırım Tatar yiyeceklerinin olduğu kokteyl ile son buldu.

Büyükelçi Bodnar: Ukraynalı sanatçıların eserlerinde savaşın izlerini görebilirsiniz Haber

Büyükelçi Bodnar: Ukraynalı sanatçıların eserlerinde savaşın izlerini görebilirsiniz

Türkiye’nin başkenti Ankara’da Ukrayna Büyükelçiliği tarafından 7 Kasım 2023 tarihinde resim sergisi organize edildi. Ukrayna Sanatçıları Sergisi, Ukrayna'ya destek olmak isteyen sanatseverleri bir araya getirdi. Sergi programı, Bilkent Center AVM'de yer alan RC Müzayede Sergi Salonu'nda gerçekleşti. Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, "Horizon: Ukraynalı Sanatçılar Sergisi" kapsamında QHA'ya röportaj verdi. Büyükelçi Bodnar, Ukraynalı sanatçıların resimlerini içeren sergiden elde edilen gelirin; Ukrayna ordusuna destek ve Ukraynalı öğrencilere burs olarak kullanılacağını kaydetti. "SAVAŞA RAĞMEN SANATI ÜRETMEYE DEVAM EDİYORUZ" Bodnar etkiliğin en büyük amacının savaşa rağmen sanat üretmeye devam etmek olduğuna dikkat çekerek, "Bu etkinliğin en büyük amacı savaşa rağmen sanatı üretmeye devam etmek için kendinde güç bulan Ukraynalı sanatçıları tanıtmaktır. Bir diğer amacımız ise Rusya'nın şehirlerimizi bombaladığı, insanlarımızı öldürdüğü, korkunç şartlarda Ukraynalıların duygusal çeşitliliğini yansıtmaktır. Çünkü eserlerde savaşın izlerini görebilirsiniz" ifadelerini kullandı. "BİZ BU SAVAŞTA CAN VERİYORUZ" Öte yandan Ukrayna Büyükelçisi, "Rusya’nın UNESCO koruması altındaki Ulusal Odesa Sanat Müzesi'ni vurmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusunu ise şöyle yanıtladı: "Rusya'nın bu faaliyetleri, Ukrayna'daki altyapıya ve sivillere yönelik terörün devam ettiğini gösteriyor. Dünkü saldırı da Rusya'nın barbar eylemlerinden sadece bir tanesi. Şunun altını çizmek isterim. Tahrip edilen kültürel eser de olsa bir şekilde yenilenebilir. Ancak biz bu savaşta can veriyoruz. İnsanlarımız yaralanıyor, ölüyor. Aslında bu mücadelenin ve bu bombardımanların en büyük ve en kötü sonucu insani kayıplarımız. Bizi en çok üzen konu bu. Maalesef dünya, insani kayıpları değerlendirmek, durdurmaya çalışmak yerine daha çok savaşla ilgileniyor. Gelecekte barışçıl ve güvenlikli dünya umudumuz zayıflıyor." Büyükelçi Bodnar: Ukraynalı sanatçıların eserlerinde savaşın izlerini görebilirsiniz @VasylBodnar https://t.co/D4FH60xpah pic.twitter.com/VO68z3ms61 — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) November 8, 2023

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.