SON DAKİKA
Hava Durumu

#Türkistan

QHA - Kırım Haber Ajansı - Türkistan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türkistan haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Yeşil enerji koridorları, Türkistan ve Kafkasya'yı güçlendirecek Haber

Yeşil enerji koridorları, Türkistan ve Kafkasya'yı güçlendirecek

Dünyanın en prestijli toplantılarından biri olan Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin 29. Taraflar Konferansı (COP29); "Yeşil bir dünya için birlikte duralım!" sloganının çatısı altında dünyanın dört bir yanından liderleri, bilim insanlarını ve aktivistleri bir araya getirdi. Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de 11 Kasım 2024 tarihinde başlayan konferans, her gün düzenlenen farklı etkinlikleriyle iklim krizine çözüm bulmak için çalışıyor. DÜŞÜK MALİYETLİ, SÜRDÜRÜLEBİLİR ENERJİ SAĞLANABİLİR Londra merkezli uluslararası enerji düşünce kuruluşu Ember tarafından 14 Kasım 2024 tarihinde "Orta Asya ve Kafkaslar için Yeşil Enerji Koridorları" adlı bir rapor yayımladı. Raporda, Türkistan ve Kafkasya'daki ülkelerin yenilenebilir enerjiden sağlanacak elektriğin yaygınlaştırılması için oluşturulacak geliştirilmiş bir bölgesel iş birliğinden kazanacakları çok şey olduğuna değinildi. Aynı zamanda Kazakistan, Özbekistan, Azerbaycan, Türkiye ve Avrupa Birliği'ni (AB) birbirine bağlaması planlanan yeşil enerji koridorlarının, çeşitli yenilenebilir kaynakları bir araya getirerek sınırlar arasında düşük maliyetli, sürdürülebilir enerji sağlayabileceğine de değinildi. TÜRKİSTAN VE KAFKASYA COĞRAFYASI, BÜYÜK POTANSİYELE SAHİP Yayımlanan raporda, incelenen bölgenin henüz kullanılmamış büyük bir yenilenebilir enerji potansiyeline sahip olduğu aktarıldı. Türkistan ve Kafkasya coğrafyasının kuzeyde güçlü rüzgar potansiyeli, güneyde güneş enerjisi ve doğuda bölgenin en büyük iki nehri çevresinde hidroelektrik gibi birbirini tamamlayan bir yenilenebilir enerji profiline ve coğrafi çeşitliliğe sahip olduğu belirtildi.  TÜRKİYE, NAHÇIVAN ÜZERİNDEN BU VİZYONU DESTEKLEYEBİLİR Ember Türkiye, Orta Asya ve Kafkasya Bölge Lideri ve ele alınan raporun sahibi olan Ufuk Alparslan, bölge ülkelerinin yenilenebilir enerji potansiyeline dikkat çekti. Konuyla ilgili "Geliştirilmiş ara bağlantılar, rüzgar zengini kuzeyden güneşli güneye kadar bölgenin yenilenebilir potansiyelinden en iyi şekilde yararlanabilir ve bol miktarda ucuz elektrik tedarikiyle enerji güvenliğini artırmaya yardımcı olabilir." değerlendirmesini yaptı. Bu bağlamda Alparslan, Türkiye'nin koridordaki olası rolüne de değindi. Değerlendirmesinde "Azerbaycan, hedeflerini artırarak ve enerji dönüşümüne yönelik bölgesel iş birliğinde öncü bir rol üstlenerek Orta Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlayan bir yeşil enerji merkezi olma potansiyeline sahip. Türkiye, Nahçıvan üzerinden Azerbaycan ile şebeke bağlantısını geliştirerek önemli bir kara köprüsü olarak bu vizyonu daha da destekleyebilir." ifadelerini kullandı.  COP29 YENİ BİR DÖNEM SUNABİLİR Azerbaycan'ın oluşturulacak koridorlarda Türkistan coğrafyasını ve Avrupa'yı birbirine bağlamada merkezi bir rol oynayacağını aktaran Alparslan, Azerbaycan'ın potansiyeli konusunda da değerlendirmede bulundu. Alparslan, "COP29'un ev sahibi, yenilenebilir enerji hedeflerini yükselterek kendisini bölgesel bir yeşil enerji merkezi olarak konumlandırabilir, Orta Asya ve Avrupa arasında köprü kurabilir ve komşu ülkeler arasında temiz enerji geçişleri konusunda daha güçlü bir işbirliğini teşvik edebilir." değerlendirmesini yaptı.  AZERBAYCAN, TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK ULUSLARARASI ORGANİZASYONA EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR Azerbaycan, ülke tarihinde bir ilke imza atarak COP29'a ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. 11-22 Kasım 2024 tarihleri ​​arasında Bakü Olimpiyat Stadyumunda tertip edilecek olan konferans, Azerbaycan'ın bugüne kadar düzenlediği en büyük etkinlik olma niteliği taşıyor. AZERBAYCAN'IN  "YEŞİL" HEDEFLERİ Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in 25 Aralık 2023 tarihli emrine göre 2024 yılı, Azerbaycan'da “Yeşil Dünya Dayanışma Yılı” olarak belirlendi. Aynı zamanda Azerbaycan, sera gazı emisyonlarını 1990 temel yılına göre 2030 yılına kadar yüzde 35 ve 2050 yılına kadar yüzde 40 oranında azaltmayı hedefliyor. Aynı zamanda Azerbaycan, Ermeni işgalinden kurtardığı bölgelerdeki enerji ihtiyacını yenilenebilir enerjiden sağlamayı düşünüyor. Azerbaycan'ın bu yıl düzenlenen COP29'a ev sahipliği yapması, ülkenin fosil yakıtlara dayalı ekonomisini dönüştürme konusunda attığı adımlar konusunda da öncü rol oynuyor. Azerbaycan; hedeflediği enerji geçişleri, yenilenebilir enerji yatırımları ve çevresel sürdürülebilirlik konularıyla bölgedeki diğer ülkelere de örnek teşkil ediyor.

Doğu Türkistan cumhuriyetleri: Türk dünyasında millî kimlik ve bağımsızlık arayışı Haber

Doğu Türkistan cumhuriyetleri: Türk dünyasında millî kimlik ve bağımsızlık arayışı

Selahaddin Kaşgarlı / QHA Ankara Doğu Türkistan Türklüğünün bağımsızlık yolunda ilan ettiği cumhuriyetler, Çin ve bölgesel güçler karşısında verilen vatan mücadelesinin göstergesi olmuştu. Pamukkale Üniversitesi Tarih Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Coşkun Kumru, 1933'te kurulan Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti ve 1944'te kurulan Doğu Türkistan Cumhuriyeti hakkında mekrak edilenler ve bağımsızlık mücadelesinden çıkarılması gereken dersler hakkında Kırım Haber Ajansına (QHA) demeç verdi. İKİ CUMHURİYETİN TÜRK DÜNYASINA ETKİSİ Dr. Öğretim Üyesi Kumru, QHA'nın "Doğu Türkistan’da kurulan iki bağımsız cumhuriyetin, Türk dünyası ve genel anlamda bölgesel siyaset üzerindeki önemi nedir?" sorusuna verdiği yanıtta, söz konusu çabaların Doğu Türkistanlıların milli kimliklerini muhafaza iradesinin tezahürü olduğuna dikkat çekti. Kumru, "Hiç şüphesiz her iki cumhuriyetin kuruluşu da Doğu Türkistan millî mücadelesinin haklılığını göstermesi bakımından tarihsel bir öneme sahiptir. Her şeyden önce söz konusu girişimler, Doğu Türkistanlıların millî kimliklerini muhafaza iradesinin tezahürüdür. Bu durum; Türk dünyasındaki bağımsızlık çabalarını, millî bilinci ve dayanışma ruhunu güçlendirmiştir. Doğu Türkistan’daki millî hareketler, Çin ve Sovyetler Birliği arasında sınır güvenliği ve nüfuz alanları üzerindeki güç dengesini şekillendirmiştir. Çin yönetimi, Uygur Türklerinin meşru taleplerini kendileri için potansiyel bir tehdit olarak algılayarak bölge üzerindeki baskıcı politikalarını yoğunlaştırmıştır" ifadelerini kullandı. BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİNİN GÖRÜNMEYEN KAHRAMANLARI Bu bağlamda uzman tarihçi Dr. Kumru'ya, "Bu iki cumhuriyetin kuruluş sürecinde dönemin diğer Türk topluluklarının veya liderlerinin rolü ne düzeydeydi? Bu topluluklar nasıl bir destek sağladı ya da sürece ne gibi katkılarda bulundu?" sorusu yöneltildi. Kumru yanıtında, Doğu Türkistan'ın bağımsızlık mücadelesinin Anadolu Türklerinden ve Batı Türkistan’daki Türklerden geniş ölçüde destek bulduğunu hatırlattı. Kumru, "1933’te Kaşgar’da kurulan cumhuriyetin gerek Türkiye Türklerinden gerekse de Batı Türkistan’daki Türklerden geniş ölçüde destek bulduğunu biliyoruz. Özellikle Türkiye kamuoyu, Doğu Türkistan’a olan desteğini her fırsatta dile getirmiştir. Kasım 1933’te Doğu Türkistan davasına gönül vermiş olan İzmirli Dr. Mustafa Ali (Kentli) Bey ve Mahmut Nedim (Kaytmaz) adlı emekli bir subay, yeni kurulan Doğu Türkistan Cumhuriyeti’nin danışmanları olarak Kaşgar’da bulunuyordu. Bilhassa Mustafa Ali Bey, hükumetin uluslararası kamuoyunda destek görmesi noktasında yoğun girişimlerde bulunmuştur" dedi. TÜRKİSTAN'IN İSİZMSİZ KAHRAMANLARI BİR ARADA Öte yandan Kırgız ve Kazak askerlerinin de Doğu Türkistan'ın bağımsızlık mücadelesindeki rolüne değinen Kumru, "Şerifhan Töre gibi önde gelen isimlerin komutasındaki Kırgız ve Kazak askerlerin sağladığı katkılar da göz ardı edilmemelidir. Sovyet Rusya’dan gelen Sultanbek, Belıram Efendi ve Sofizade gibi kimseler de devletin hükumet ve ordu teşkilatının tanzim edilmesine katkı sağlamışlardır. 1944’te kurulan Doğu Türkistan Cumhuriyetinin kuruluş sürecinde diğer Türk topluluklarının katkısı bilinmektedir. Hükumette ve askeri kanatta farklı Türk topluluklarına mensup kimseler bulunmaktadır. Bununla birlikte dış desteğin sınırlılığı Cumhuriyetin uzun süreli varlık göstermesini engellemiştir" değerlendirmesinde bulundu.

AB'nin yeni Türkistan stratejisi: STK'ları desteleyecek Haber

AB'nin yeni Türkistan stratejisi: STK'ları desteleyecek

Avrupa Birliği (AB), Türkistan'daki sivil toplum kuruluşları (STK) ile etkileşimini artırmayı amaçlayan yeni bir 4 yıllık projeyi duyurdu. Birleşmiş Milletler Proje Hizmetleri Ofisi ile iş birliği içinde oluşturulan bu girişimin, bölgedeki sivil toplum kuruluşlarını güçlendirmeyi hedeflediği bildirildi. BÖLGESEL ZORLUKLARA YENİ ÇÖZÜMLER Kazakistan’ın Astana şehrinde bulunan bölgesel proje ekibi tarafından yürütülecek olan proje, çevre koruma, su yönetimi, enerji geçişi, iklim değişikliği, gençlerin güçlendirilmesi ve dijitalleşme gibi kritik bölgesel zorluklara dair tartışmaları teşvik edecek. STK'LARIN KAPASİTESİ ARTIRILACAK AB'nin Kazakistan Delegasyonu İşbirliği Başkanı Johannes Baur, bu projenin AB’nin Türkistan'daki sivil toplumu örgütlerini destekleme taahhüdü ile uyum içerisnde olduğunu aktararak, "STK’ların kapasitesini artırarak ve bölgesel iş birliğini teşvik ederek, bu bölgede gelişim ve bilgi alışverişine katkıda bulunabiliriz." ifadelerini kullandı. GENÇ LİDERLERLE SIKI TEMAS KURULACAK Projenin önemli bir yönü, Türkistan'daki STK'ların kapasite gelişi olduğu ve UNOPS'un bu kuruluşların operasyonel yeteneklerini artırmalarına yardımcı olacak temel eğitim ve destek sağlayacağını bildirildi. Ayrıca, Türkistan'daki genç liderlerle de etkileşimi artırmayı amaçlayan proje, 2022 yılında Semerkant'da gerçekleştirilen Genç Sesler Orta Asya Forumu'nun başarısından yararlanacak. BM Proje Hizmetleri Ofisi, gençler için sürdürülebilir kalkınma, çevre koruma ve dijitalleşme konularında özel eğitim ve bilgi paylaşım oturumları düzenleyecek.

Özbekistan'da Rusya'nın yerini Çin dolduruyor! Haber

Özbekistan'da Rusya'nın yerini Çin dolduruyor!

1991’de bağımsızlığını ilan eden Özbekistan, bağımsızlığının ilk yıllarından itibaren Rusya ile sıkı siyasî, ticarî ve ekonomik ilişkiler kurdu. Ancak, son yıllarda Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik olarak başlattığı topyekûn işgal girişimi ve Batı'nın uyguladığı yaptırımlar, Özbekistan'ın dış ticaretinde yeni bir dönemin başlamasına yol açtı. Bu durumu fırsat bilen Çin, Özbekistan dahil Türkistan'daki ülkelerle olan ilişkilerini hızla geliştirmeye başladı. ÇİN, ÖZBEKİSTAN'IN EN BÜYÜK TİCARET ORTAĞI OLDU Son yıllarda Özbekistan'ın dış ticaretinde en fazla paya sahip olan ülke Rusya iken, Çin bu durumu değiştirmeyi fırsat bildi. 2015 yılında Rusya'nın Özbekistan’ın dış ticaretindeki payı yüzde 24,5 iken, Çin’in payı yalnızca yüzde 12 olarak kaydedilmişti. Ancak geçen yıl Çin, Özbekistan’ın en büyük ticari ortağı oldu ve dış ticaretteki payını yüzde 21,9’a çıkardı. "SON YILLARDA ÇİN, BU STATÜYÜ DEVRALDI" Ocak-Ağustos 2023 döneminde Özbekistan’ın dış ticaret hacmi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6,6 artışla 42 milyar 703 milyon dolara ulaştı. Bu dönemde Çin, Özbekistan’ın toplam dış ticaretinde yüzde 18,8’lik payla Rusya’nın önünde yer aldı. Ekonomist Zafarbek Yakubov, Rusya’nın geçmişte Özbekistan’ın en önemli ticari ortağı olduğunu belirtirken, "Son yıllarda Çin, bu statüyü devraldı" dedi. TİCARET AÇI GİDEREK ARTIYOR Yakubov, Özbekistan’ın Çin ile olan ticaretindeki açığın da sürekli olarak arttığını vurguladı. 2021’de Çin’in Özbekistan’ın dış ticaretindeki payı yüzde 17,7, 2022’de ise yüzde 17,8 iken, 2023 yılında bu oran ilk defa yüzde 21,9'a yükseldi. Özbekistan ile Çin arasındaki ikili ticaret hacminin son beş yılda yaklaşık üç kat artarak 10 milyar doları geçtiği belirtildi. GELECEKTEKİ YATIRIMLARIN ETKİSİ Çin’in Özbekistan’a yönelik ihracatında en büyük payı yakıt ürünleri, sanayi ve gıda ürünleri oluştururken, Özbekistan’ın ithalatında makine ve ekipman ile kimyasal ürünler ön planda bulunuyor. Yakubov, gelecekte Özbekistan ile Çin arasındaki ticaret hacminin artmaya devam edeceğini ve bu artışta Çin'in yapacağı yatırımların ve vereceği kredilerin etkili olacağını belirtti.  Özbekistan’ın Çin’e olan bağımlılığı, bu gelişmeler ışığında giderek artıyor. Uzmanlar bu süreçte Çin'in Özbekistan'a yönelik artan yatırım ve kredilerin birer borç tuzağı olduğunu ifade ediyor. 

Kırgızistan'da hedef 2030! Haber

Kırgızistan'da hedef 2030!

Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat’ta14 Ekim 2024 tarihinde"Orta Asya Ülkeleri ve Kore Cumhuriyeti Parlamento Başkanları İkinci Toplantısı" gerçekleştirildi. Toplantıda, Kore ile Türkistan ülkeleri arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi ve parlamentoların iş birliğindeki rolü hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. EKONOMİK DURUM VE REFORMLAR Toplantıya katılan Kırgızistan Parlamento Başkanı Nurlanbek Şakiev, Kırgızistan'daki ekonomik durum ve devam eden reformlar hakkında, "Ulusal ekonomi dinamik bir şekilde gelişiyor, büyük ölçekli reformlar her alanda devam ediyor. Yatırım ortamının iyileştirilmesi ve küçük ile orta ölçekli işletmelerin geliştirilmesi konusunda aktif çalışmalar sürüyor. Son üç yılda ortalama gayrisafi yurt içi hasıla (GSYİH) büyümesi yüzde 7’nin altına düşmedi. Geçen yıl GSYİH'miz 1,2 trilyon som (480 triliyon Türk lirası) ile rekor seviyeye ulaştı." bilgisini verdi. HEDEF: DÜNYANIN EN İYİ 30 ÜLKESİ ARASINDA YER ALMAK Kırgızistan’ın 2030 yılına kadar dünyanın en iyi 30 ülkesi arasında yer almayı hedeflediğini vurgulayan Şakiev, "Cumhurbaşkanımız Sadır Caparov ciddi görevler belirledi. Kırgızistan Parlamentosu, büyük reformların uygulanmasında önemli bir rol oynayarak gerekli yasaları zamanında kabul ediyor" dedi. KORE  İLE İŞ BİRLİĞİ VE PARLAMENTOLAR ARASI DİYALOG Şakiev ayrıca, Kore Cumhuriyeti'nin teknik yenilik, sanayi ve tarım alanlarındaki deneyimlerine vurgu yaparak, "Türkistan'ın sürdürülebilir kalkınma için büyük kaynakları ve potansiyeli var. Ortak hedeflere ulaşmak için karşılıklı çıkarlar üzerine iş birliğini artırmak şart. Bu süreçte, parlamentolar arası diyalog büyük önem taşıyor" ifadelerini kullandı.  Söz konusu toplantı, geçen yıl Kore'de gerçekleştirilen CA5+1 formatındaki ilk buluşmanın ardından gerçekleşti.

Türklerin yurdu “Türkistan” MEB müfredatında! Haber

Türklerin yurdu “Türkistan” MEB müfredatında!

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) 2024-2025 eğitim öğretim yılında okul öncesi, ilkokul 1, ortaokul 5, lise hazırlık ve 9'uncu sınıf düzeyinde uygulanacak olan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'ne ilişkin genelge yayımladı. Anakronik ve bilimsel hata barındıran terim ve kavramların kullanımının kaldırıldığı programda, "Orta Asya" yerine "Türkistan", "Tehcir Kanunu" yerine "Sevk ve İskan Kanunu" gibi terim ve kavramlar yer aldı. Türklerin yurdu “Türkistan” MEB müfredatında! pic.twitter.com/FViHkueEzv — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) October 9, 2024 RUS İSTİLASI SONUCU “ORTA ASYA” KAVRAMI KULLANILMAYA BAŞLANDI   Tarihçi Prof. Dr. Ahmet Taşağıl, MEB'in bu kararını, Orta Asya ve Türkistan sözcüklerinin tarihini TRT Haber'e değerlendirdi. Orta Asya kavramının Türkistan yerine kullanılmaya başlanmasının Rus istilası sonucunda olduğunu dile getiren Taşağıl, "Türklerin yurdu anlamına gelen Türkistan sözü tarihin en erken devirlerinden itibaren kullanılmaya başlandı. 19. yüzyılın 2. yarısında tamamlanan Rus istilası sonucu Orta Asya (Sredney Azii, Central Asia, L’asie Central) kavramı Türkistan adı yerine konuldu ve yaygınlaştı." dedi. Taşağıl, “Türkistan adını ilk defa eski İranlıların, daha sonra Arapların Orta Asya’da Türklerin yaşadığı bölgeleri tanımlamak için kullandıkları biliniyor. 15. yüzyılda kaleme alınan Timur seferleriyle ilgili eserlerde Türkistan, Mâverâünnehir dışında yaşayan Türklerin ülkelerini gösteriyordu. Bununla beraber Hazar Denizi'nin kuzeyindeki alanlara İbn Fadlân’ın Seyahatnâme’sinde Bilâdü’t-Türk, Ahmed Tûsî ve diğer Farsça eser yazanlar ise Türkistan demişlerdir. Bazı Batı kaynaklarında 580’lere doğru Orta Asya için Turkhia (Türkiye) adı yer alıyor.” ifadelerini kullandı. SOVYETLER TÜRKİSTAN BİRLİĞİNİ DAĞITTI Taşağıl, Sovyet yönetiminin Türk kökenli topluluklar arasında bölücü faaliyetler yürüterek Türkleri ayırdığını şu ifadelerle aktardı: Türkmenleri, Kırgızları, Kazakları ve Özbekleri ayrı ayrı cumhuriyetler haline getirip Türkistan birliğini dağıttı. 16 Eylül 1924’te alınan kararla Türkistan adı tamamen ortadan kaldırıldı. Bolşevikler, Türkistan’ın idarî yapılanmasını değiştirdi; valiliğin merkezi yine Taşkent’ti, ancak adı Orta Asya bölgesi (Sredniy Azii Kray) oldu. Türkistan valiliğinin Yedisu, Carkend, Lepse ve Zakaspi bölgesinin Kazaklarla meskûn yerleri, ayrıca Karakalpakların yaşadığı saha Kazakistan’a katıldı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.