SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Türki̇ye

QHA - Kırım Haber Ajansı - Türki̇ye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türki̇ye haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Tatar’dan Antalya Diplomasi Forumu'nda net mesaj: İki devletli çözüm tek yol Haber

Tatar’dan Antalya Diplomasi Forumu'nda net mesaj: İki devletli çözüm tek yol

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayelerinde ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığının inisiyatifiyle bu yıl dördüncüsü düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu (ADF2025) başladı. 11-13 Nisan 2025, tarihlerinde gerçekleşecek üst düzey forumun ana teması bu yıl "Ayrışan Dünyada Diplomasiyi Sahiplenmek" olarak belirlendi. Dördüncü Antalya Diplomasi Forumu bünyesinde düzenlenen ve moderatörlüğünü Yusuf Erim’in yaptığı , Nest Kongre ve Fuar Merkezi’nin Patara Salonu’nda gerçekleşen ADF Talks etkinliğine katılan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, geçen ay Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri himayesinde Cenevre’de düzenlenen gayriresmî Kıbrıs toplantısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Tatar, konuşmalarına Kıbrıs Adası'nın tarihini ve sorununu anlatarak başladı. Tatar, Kıbrıs Türklerinin, 1960’ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin eş kurucu ortağı olduğunu ancak 1968’de yapılan saldırılarla cumhuriyetin dışına atılmak istendiğini anlattı. “FEDERAL ÇÖZÜM ÇABALARINA DÖNÜLEMEZ” Cumhurbaşkanı Tatar konuşmasında Ada'da iş birliği kültürünü yaratmak üzere yeni adımlar atabilmek için Rum lider ile görüşmelerde bulunduğunu belirterek, “Kıbrıs Adası’nın geleceği için karşılıklı yarar sağlayacak konularda diyaloga ve iş birliğine her zaman açığım” dedi.  Ayrıca Tatar, “Kıbrıs’ta iki demokrasi, iki halk ve iki devlet var. Kıbrıs’ta bir çözüm ancak iki devlet temelinde olabilir. Federal çözüm arayışlarına dönülemez. Çözüm olacaksa bu iki devlet esasına göre olmalıdır. Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ve uluslararası eşit temsiliyeti kabul edilmelidir.” şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Tatar, adil ve kalıcı bir çözümün Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün tanınması temelinde mümkün olduğunu söyleyerek, “Kıbrıs Türk halkı, kendi kurduğu devleti KKTC’de barış içinde yaşamak, gelişmek ve dünyayla bağ kurmak istiyor.” ifadelerini kullandı.  “TÜRKLERE YÖNELİK AMBARGOLAR KALKMALI” Tatar, Kıbrıs Türk tarafının yıllardır maruz bırakıldığı siyasî ve ekonomik izolasyonun 1963 yılında başladığına işaret ederek, Rumların Kıbrıs'ı Yunanistan’a bağlama hedefi (ENOSİS) doğrultusunda yüzlerce Türk köyüne saldırılar düzenlediğini, Kıbrıs Türk halkının zorla kamplara ve gettolara itildiğini söyledi.  Cumhurbaşkanı Tatar, bu süreçte BM Güvenlik Konseyi’nin 1964 yılında aldığı 186 sayılı kararla, Kıbrıs Rum yönetiminin ada hükûmeti olarak tanınmasının Kıbrıs Türk halkının izolasyonunu daha da derinleştirdiğini yineledi. Tatar, Kıbrıs Türk halkının 1963’te ortak devlet yapısından silah zoruyla dışlandığını, 1960’ta kurulan ortaklığın Rum tarafı tarafından tek yanlı olarak gasp edildiğini ve ardından gelen saldırılar ve ambargolarla Kıbrıs Türk halkının izole edildiğini hatırlattı ve 1974’te ise Türkiye’nin müdahalesinin halkı soykırımdan kurtardığını vurguladı. Tatar, 2004’teki Annan Planı referandumunda Kıbrıs Türk tarafının yüzde 65 oranında “evet”, Rum tarafının ise yüzde 76 “hayır” oyu verdiğini hatırlattı. Buna rağmen Rumların Avrupa Birliği’ne (AB) tüm ada adına kabul edilmesinin büyük bir adaletsizlik olduğunu belirtti.  TATAR’DAN ULUSLARARASI TOPLUMA ÇAĞRI Bu süreçte verilen doğrudan ticaret ve uçuş sözlerinin tutulmadığına işaret eden Tatar, Kıbrıs Türk halkına uygulanan ambargo ve izolasyonların hâlen devam ettiğini belirtti. Kıbrıs Türk halkının izole edilmesinin siyasî değil, insan haklarına dair bir mesele olduğunu yineleyen Cumhurbaşkanı, bu izolasyonun derhâl sona ermesi için uluslararası topluma çağrıda bulundu. Tatar, “Halkımızın kendi bayrağı altında spor müsabakalarına katılabilmesi, doğrudan uçuşların yapılabilmesi en temel hakkıdır.” dedi. Tatar, Kıbrıs Türk halkının doğrudan uçuş, ticaret ve temaslar gibi en basit insani haklara dahi erişemediğini vurgulayarak, Kıbrıslı Türklere dönük uygulanan izolasyon ve ambargolar kaldırılması gerektiğini söyledi.  Bu bağlamda Tatar, “Uluslararası toplum dünyanın diğer bölgelerinde iki devletli çözümlere destek verirken Kıbrıs Adası’nda gerçekte iki demokrasi ve iki devlet olduğunu neden göremiyor? Bu gerçekleri görmezden gelmek çözüm bulunmasına yardımcı olmayacaktır. Uluslararası topluma çağrım şudur: Kıbrıs Türk halkının sesini duyun! Bu adaletsizliği ve insanlık dışı izolasyonu sona erdirin! Haklarımızı geri verin!” şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk tarafının tüm iyi niyetine rağmen, federal bir çözüm için nihai girişimin ise Temmuz 2017 yılında Crans Montana’da çöktüğünü anımsattı.   CENEVRE’DE NE KONUŞULDU Cumhurbaşkanı Tatar Cenevre’deki toplantıda, 4 yeni sınır kapısının açılması, mayın temizleme çalışmaları, gençlik komitesinin kurulması, madem alanlarını da içeren çevre ve iklim değişikliği konuları, ara bölgede güneş enerjisi ve mezarlıkların restorasyonu gibi konulardaki girişimlerde ise uzlaşma sağlandığını belirterek, BM Genel Sekreteri’nin özel temsilcisinin atanmasına da onay verdiğini dile getirdi. Tatar, Rum yönetimi ile İsviçre’nin Cenevre’de gerçekleşen görüşmede Kıbrıs’taki iki taraf arasında iş birliği imkânlarını değerlendirdiklerini bildirdi ve “İsviçre’de Kıbrıs’taki iki taraf arasında hangi konularda nasıl iş birliği yapılabilir konularını görüştük. Cenevre’de iki taraf arasında yeni geçiş noktaları açılmasını önerdim. Orada iki devlet arasında iş birliği konularını konuştuk. Yeni geçiş noktaları açılması önerimin kabul görmesini bekliyorum.” cümlelerini sarf etti. TATAR YENİ ENERJİ PROJESİNİN HABERİNİ VERDİ Konuşmasında enerji ve çevre politikaları konusunda önemli mesajlar veren Tatar, Türkiye üzerinden Avrupa’ya bağlanacak bir elektrik projesinin masada olduğunu açıkladı. Tatar, bu projenin çevre dostu enerji üretimi açısından büyük katkı sağlayacağını kaydetti ve “Türkiye üzerinden kabloyla elektrik projesi ile Avrupa’ya bağlanabiliriz. Bu fizibl ve uygulanabilir bir projedir. Bu proje ile çevre dostu yeşil enerji üretimi ile çevreyi de korumuş oluruz. Bu önerimiz masadadır.” dedi. “42 yıl önce ilan edildiğinden bugüne Kıbrıs Türk halkının vatanı olan KKTC’nin uluslararası toplumda hak ettiği yere ulaşabilmesi için mücadele etmeye devam ediyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Haziran 2004’ten beri İslam İşbirliği Teşkilatında (İİT) gözlemci üye olduğunu söyledi. Tatar ayrıca Kasım 2022’den bu yana ise anayasal ismiyle KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatına (TDT) gözlemci üye olarak kabul edildiğini dile getirdi.  RUM TARAFI TÜRK SUYUNU KABUL ETMEMEYE DEVAM EDİYOR Türkiye ve KKTC, asrın projesi adı verilen Anamur’dan deniz altından askılı boru sistemiyle KKTC’ye ulaşan Dragon çayının suyunu yıllardır Rum yönetimine “paylaşma” teklifinde bulunuyor. Türkiye ile KKTC arasındaki 80 kilometrelik denizi askılı boru sistemiyle geçen Anadolu suyu, KKTC’nin Girne kentindeki Geçitköy Barajı’na yılda 75 milyon metreküp su taşıyor. Ancak Rum tarafı bugüne kadar yapılan önerilere “Türk suyuna bağımlı kalmamak” amacıyla cevap bile vermiyor. GKRY’nin bu tavrı hakkında konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, su konusunda iş birliğine açık olduklarını yineledi. Bu bağlamda Tatar, “Biz Türkiye’den gelen suyu da Güney Kıbrıs ile paylaşmayı öneriyoruz. Gerçek olan bir şey varsa, adadaki iki devletin birbiriyle iş birliği içinde çalışması gerektiğidir. Ama Rum tarafı buna karşı çıkıyor.” şeklinde konuştu.

Hakan Fidan, NATO toplantısında barış görüşmelerine giden adımı değerlendirdi Haber

Hakan Fidan, NATO toplantısında barış görüşmelerine giden adımı değerlendirdi

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 4 Nisan 2025'te Belçika'nın başkenti Brüksel'deki NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında Ukrayna ve Rusya arasındaki barış görüşmelerine giden adımı Reuters'a değerlendirdi. TÜRKİYE, ABD'NİN BARIŞ GİRİŞİMİNİ DESTEKLİYOR Bakan Fidan, Ukrayna'daki Rus saldırganlığına karşı arabuluculuk için her zaman hazır olduğunu aktaran Türkiye'nin savaşı sona erdirmek için ABD'nin barış girişimini desteklediğini söyledi. Fidan, iki ülke arasında anlaşmaya varmanın kolay olmadığını ancak bunun ölüm ve yıkımdan iyi olduğunu vurguladı.  GÜVENLİK GARANTİLERİ ABD'NİN DESTEĞİYLE SAĞLANABİLİR Avrupa'nın Ukrayna'ya yönelik olası güvenlik garantilerine de değinen Fidan, ABD'nin desteği olmadan yeterli garanti sağlanamayacağının altını çizdi. Finda, çatışmalarının artmaması için caydırıcı bir faktöre ihtiyaç duyulduğunu da belirtti. NATO TOPLANTISINDA TÜRKİYE VE UKRAYNA DIŞİŞLERİ BAKANLARI GÖRÜŞTÜ Belçika'nın başkenti Brüksel'deki 3 Nisan 2025 tarihinde NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sıbiha ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ikili görüşme gerçekleştirdi. Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, görüşmeye ilişkin olarak, "Türkiye'nin Karadeniz bölgesinde barış ve güvenliğin sağlanmasında ve gelecekteki güvenlik altyapısında oynadığı önemli rol ele alındı" açıklamasını yaptı. Bakan Sıbiha, Hakan Fidan'a ayrıca Ukrayna-ABD görüşmelerinin sonuçları, barış çalışmaları ve Ukrayna-Rusya Savaşı'ndaki mevcut cephe durumu hakkında bilgi verdi.

"Made in Turan" standartlarında düzenlenecek olan Turan Tekstil Sergisi Bakü'de gerçekleşecek Haber

"Made in Turan" standartlarında düzenlenecek olan Turan Tekstil Sergisi Bakü'de gerçekleşecek

Azerbaycan Franchising Derneği Kamu Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Jamid Movsumov, Trend Haber Ajansına yaptığı açıklamada Turan Tekstil Sergisi'nin 29-30 Nisan 2025 tarihleri ​​arasında Bakü'de düzenleneceğini söyledi. Movsumov, sergiye ana ortak olan Azerbaycan Tekstil Derneği Kamu Birliğinin Azerbaycan'ın tekstil potansiyelini dünyaya sunacağını belirtti. SERGİ "MADE IN TURAN" STANDARTLARINDA DÜZENLENİYOR Gerçekleşecek olan serginin "Made in Turan" standartlarına göre düzenleneceğini vurgulayan Başkan, sergide tekstil sektörünün önde gelen firmalarının bir araya geleceğini ve Türk dünyasının tekstil gücünün tüm dünyaya gösterileceğini vurguladı. SERGİ BÜYÜK FIRSATLAR SUNACAK Movsumov, serginin sunduğu fırsatlar hakkında da konuştu. "Azerbaycan tekstil markaları uluslararası pazarlara erişim sağlayacak, yerel üretim gücünü sergileyecek ve sektörün yeni teknolojilerle entegrasyonunu hızlandıracak. Sergi, Azerbaycan tekstil sektörünün küresel arenadaki konumunu güçlendirmek için eşsiz bir fırsat." ifadelerini kullandı. 5 BİNİ AŞAN KATILIMCI Başkan, sergiye; Azerbaycan, Türkiye, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Pakistan, Hindistan, Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt, Macaristan ve Japonya gibi ülkelerden tekstil şirketleri, tasarımcılar ve sektör uzmanları olmak üzere 5 binden fazla kişinin katılmasının beklendiğini aktardı. Düzenlenen fuarın ikili görüşmeler yapma ve iş birliği için bağlantılar kurma fırsatı oluşturacağını belirtti.

GÖZDE Güdüm Kiti'nden tam isabet! Haber

GÖZDE Güdüm Kiti'nden tam isabet!

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ve Askerî Elektronik Sanayii (ASELSAN) ortaklığında geliştirilen GÖZDE Güdüm Kiti’nin F-16’dan yapılan hızlı hedefe test atışı başarıyla sonuçlandı. ASELSAN’ın 5 Mart 2025 tarihinde resmî sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, GÖZDE Güdüm Kiti, F-16 üzerinden gerçekleştirilen test atışında yüksek hızla hareket eden binek araç hedefi tam isabetle vurdu. "GÖZDE ÜLKEMİZDE ATIŞLARDA EN HIZLI HEDEFİ İSABET EDEN GÜDÜM KİTİ OLDU" Konuyla ilgili açıklama yapan Türkiye Cumhuriyeti Millî Savunma Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Ülkemizin güvenliğini tahkim edecek projelere hız kesmeden devam ediyoruz. TÜBİTAK SAGE ve ASELSAN ortaklığında geliştirilen GÖZDE Güdüm Kiti'nin F16'dan yapılan hızlı hedefe test atışı başarıyla sonuçlandı. GÖZDE, ülkemizde bugüne kadar, atışlarda en hızlı hedefi isabet eden güdüm kiti oldu.” ifadelerini kullandı. Ülkemizin güvenliğini tahkim edecek projelere hız kesmeden devam ediyoruz. ???????? TÜBİTAK SAGE ve ASELSAN ortaklığında geliştirilen #GÖZDE güdüm kitinin F16'dan yapılan hızlı hedefe test atışı başarıyla sonuçlandı. ???? GÖZDE, ülkemizde bugüne kadar, atışlarda en hızlı hedefi isabet… https://t.co/hnUCBa4Nq3 — Mehmet Fatih KACIR (@mfatihkacir) March 5, 2025 Anadolu Ajansının (AA) 5 Mart 2025 tarihli haberine göre; hava aracından elektro-optik sistem ile lazerle işaretlenen hedef, GÖZDE'nin ANS/KKS/LAB bütünleşik sensör güdümü ile takip edilerek başarılı şekilde imha edildi. #F16 ????#GÖZDE Güdüm Kiti⬇️ Yüksek hızlı hedefe tam isabet???? ????#F16 ????#GÖZDE Guidance Kit⬇️ Precise hit on high speed target#ASELSAN???? @Tubitak #50GururYılı pic.twitter.com/m5pr0ktyIo — ASELSAN (@aselsan) March 5, 2025 Bununla birlikte GÖZDE Güdüm Kiti, yüksek hızda hareketli hedef vuruş kabiliyeti ile Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) önemli bir yetkinlik kazandırdı. GÖZDE Güdüm Kiti, sabit ve hareketli hedeflerin hassas şekilde vurulmasını sağlayarak çelik kanatların gücüne güç katıyor.  YÜKSEK HIZLI HEDEFLERİ HASSAS BİR ŞEKİLDE VURUYOR Ayrıca GÖZDE, MK-82 genel maksat bombalarını, ANS/KKS ve Lazer Arayıcı Başlıklı (LAB) güdümlü mühimmata dönüştürerek, sabit ve yüksek hızlı hareketli hedeflerin hassas bir şekilde vurulmasını sağlıyor. Herhangi bir itki sistemi taşımadan geliştirilen GÖZDE Güdüm Kiti’nin, gelişmiş güdüm ve navigasyon kabiliyetleri sayesinde 500 LB ağırlığındaki MK-82 bomba ailesini maliyet etkin bir yaklaşımla hareketli ve hassas hedef vurabilir hâle getirildiği kaydediliyor. GENİŞ ALANLARDA ETKİLİ GÖREVLER GÖZDE Güdüm Kiti’nin, hem sabit hem de hareketli hedeflere angajman yeteneği bulunuyor. Böylece GÖZDE, çok geniş operasyonel alanlarda etkili şekilde görev yapabiliyor. İlgili habere göre; F-16 ve Bayraktar Akıncı platformlarına entegre edilen GÖZDE Güdüm Kiti, Gök Vatan'da kritik bir avantaj sağlıyor.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu, Kosovalı Türk siyasilerle görüştü Haber

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu, Kosovalı Türk siyasilerle görüştü

Türkiye Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu; 24 Şubat 2025 tarihinde Kosova Demokratik Türk Partisi (KDTP) Genel Başkan Yardımcısı ve Mamuşa Belediye Başkanı Abdülhadi Krasniç ile Kosova Demokratik Türk Partisi Genel Sekreteri Varol Bekteş’i makamında ağırladı. "KOSOVA’DA ASIRLARDIR HER TÜRLÜ ZORLUĞA VE ŞARTLARA RAĞMEN TÜRK VARLIĞINI YAŞATIYOR OLMANIZ TAKDİRE ŞAYANDIR" Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu, kabulde yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Milletimizin evine yani Türkiye’deki evinize hoş geldiniz. Bu vesile ile 24 Şubat 1166'da ebediyete irtihal eden manevi atamız Pir-i Türkistan Hoca Ahmed Yesevi Hazretlerini de vefatının yıl dönümünde saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz. Kardeş ülke Kosova’da asırlardır her türlü zorluğa ve şartlara rağmen Türk varlığını yaşatıyor olmanız takdire şayandır. Kosova’nın birliği ve beraberliği içinde, Türk kardeşlerimizin birliği ve beraberliği bizim için de çok önemli. Kosova’da Türk’ün, Arnavut’un, Goralı’nın birlik, barış ve refah içinde sonsuza dek yaşaması için Türkiye, devleti ve milleti ile bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da Kosova halkının ve sizlerin yanında olmayı sürdürecektir.” KDTP TEMSİLCİLERİ TALEPLERİNİ DİLE GETİRDİ Kosova Demokratik Türk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mamuşa Belediye Başkanı Abdülhadi Krasniç de gerçekleşen görüşmede, “Türkiye nezle olsa, Kosovalı Türkler yorgan döşek hastalanır. Türk-İslam dünyasının evinde olmak gurur verici. KDTP, olarak Türkiye'mizden ve Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan talebimiz, bize çifte vatandaşlık verilerek Kosovalı Türklerin güvenliğinin Türkiye tarafından güvence altına alınmasıdır” değerlendirmesini yaptı. Kosova Demokratik Türk Partisi Genel Sekreteri Varol Bekteş ise konuşmasında Ankara'ya Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) kongresine davetli olarak geldiklerini belirtti. Bekteş, "KDTP olarak Türkiye'mizden Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan’dan talebimiz Kosova’dan Türkiye’ye gelen Türk soylu hastalardan alınan ücretin kaldırılmasıdır.” talebini iletti. Görüşme, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu’nun yemek ikramı ve fotoğraf çekimleri ile sona erdi.

Sarıkamış Harekatı şehitleri 4-5 Ocak'ta anılacak Haber

Sarıkamış Harekatı şehitleri 4-5 Ocak'ta anılacak

Birinci Dünya Savaşı'nda Ardahan ve Kars'ı Ruslardan kurtarmak amacıyla Başkumandan Vekili ve Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın öncülüğünde başlatılan Sarıkamış Harekâtı'nın şehitleri 4-5 Ocak 2025 tarihinde Kars'ın Sarıkamış ilçesinde yapılacak etkinlikler ile anılacak. ANMA ETKİNLİKLERİ İÇİN HAZIRLIKLAR YAPILIYOR Allahuekber ve Soğanlı Dağları başta olmak üzere yöredeki çatışmalar ve dondurucu soğuklar nedeniyle şehit olan askerler, Harekât'ın 110. yılında da anılmaya devam ediliyor. 2025 senesinde Kars'ın Sarıkamış ilçesi ve Harekât'ın başladığı Erzurum başta olmak üzere yurdun birçok şehrinde anma etkinlikleri icra edilecek. Bazı şehirlerde ise hazırlıklar tamamlanmış durumda. "BU TOPRAKTA İZİN VAR" SLOGANI 4-5 Ocak'ta Sarıkamış ilçesinde anma vesilesiyle yapılacak program için belediye ekipleri yollarda temizlik ve düzenleme çalışmaları yaptı. Aynı zamanda meşaleli yürüyüşün yapılacağı Cumhuriyet Caddesi de boydan boya aydınlatma direkleriyle ışıklandırıldı. İlçedeki program, 2025 yılı için "Bu toprakta izin var" sloganı altında tertip edilecek. Programın başlangıcı ise 4 Ocak'ta şehit ve gazi aileleri onuruna yemek verilmesi, kardan heykellerin açılması, meşaleli kayak gösterisi, mevlit okunması ve meşaleli yürüyüşüyle olacak. Programın ikinci günü olan 5 Ocak'ta ise binlerce kişinin katılacağı büyük bir yürüyüş gerçekleşecek. Ardından ay yıldızlı tören alanında protokol konuşmaları yapılacak. Son olarak da SOLOTÜRK ile Çelik Kanatlar gösteri sunacak. ŞEHİTLER MİLLÎ RUH VE MÜCADELE İLE ANILACAK Anadolu Ajansına (AA) konuşan Sarıkamış Belediye Başkanı Serdar Kılıç, her yılın ocak ayında gerçekleştirilen bu etkinliklerle Sarıkamış şehitlerini andıklarını hatırlattı. Başkan Kılıç, yapılacak programla ilgili olarak "Sarıkamış, 8 metrekarede 1 şehidin düştüğü yerdir. Dışarıdan gelen misafirlerin ilçeye girdiği zaman şehitlere, maneviyata yakışır bir yer görmeleri açısından elimizden gelen çalışmaları yapıyoruz. Bu yıl da anma etkinliklerinin 110. yıl dönümünde, kapsamlı bir şekilde millî ruh ve mücadeleyle şehitlerimizi anacağız." ifadelerini kullandı. Tüm hazırlıkların yapıldığının altını çizen Kılıç, konuşmasında "Valilik, Sarıkamış Kaymakamlığı ve Sarıkamış Belediyesi ile diğer kurum ve kuruluşlarla çalışmalarımızı yaptık. Meşaleli yürüyüşün yapıldığı Cumhuriyet Mahallesi güzergâhını en güzel şekilde aydınlattık. Ay-yıldızlı tören alanımız, yürüyüş güzergahlarımızda bu bağlamda koordine çalışmasını yaptık. 1914 millî ruhuyla ecdadın nasıl şehit olduğunu, o maneviyatı hissettirmek amacıyla herkesi 4-5 Ocak'ta Sarıkamış'a bekliyoruz." ifadelerine yer verdi. SARIKAMIŞ HAREKÂTI Birinci Dünya Savaşı'nda Ardahan ve Kars'ı Ruslardan kurtarmak amacıyla Başkumandan Vekili Enver Paşa'nın öncülüğünde Sarıkamış Harekâtı başlamıştı. Binlerce Türk askeri Allahuekber Dağları'nda Ruslara karşı kahramanca taarruz yaptı. 22 Aralık 1914'te vatan mücadelesi için savaşan binlerce Türk askeri donarak şehit oldu. Hafızalardan silinmeyen kahramanca mücadelenin bugün 110. yıl dönümü. Sarıkamış Harekâtı, I. Dünya Savaşı esnasında 22 Aralık 1914 ve 6 Ocak 1915 arasında gerçekleşen muharebelerden oluşmaktadır. Bilinenin aksine, harekat çerçevesinde Ruslarla çok sayıda muharebe yapılmış ve on yıllardır ilk kez Ruslara karşı çarpışmalarda zafer elde edilmiştir.  Osmanlı İmparatorluğu ile Rus İmparatorluğu arasında Sarıkamış ve çevresinde Oltu, Narman, Penek, Horasan, Bardız, Mecingirt, Karaurgan, Divik, Köprüköy gibi mevzilerde gerçekleşen muharebeler zorlu kış şartlarından dolayı çok ağır sonuçlar doğurmuştur. Osmanlı İmparatorluğunun bölgeye gönderdiği subayların askerî taktik hataları nedeniyle harekat, başarısızlıkla sonuçlandı.

Türk ihtiyat taburu, Kosova’daki NATO Barış Gücü'ne katıldı Haber

Türk ihtiyat taburu, Kosova’daki NATO Barış Gücü'ne katıldı

NATO’nun Kosova’daki Barış Gücü’nün (KFOR) 8 Aralık 2024 tarihinde resmî sitesinde yapmış olduğu açıklamada, KFOR’un Operasyonel Yedek Kuvvetlerinden Türk birliklerinin Kosova’ya intikalinin tamamlandığı bildirildi. Açıklamada, 65. Mekanize Piyade Tugayı Komutanlığına bağlı yaklaşık 350 personelin KFOR birlikleriyle beraber bir dizi faaliyet yürüteceği ve güvenlik durumundaki gelişmelere yanıt olarak görevlendirileceği kaydedildi. TÜRK BİRLİKLERİ KFOR'UN YEDEK KUVVETLERİNE KATILDI Ayrıca yapılan açıklamada, KFOR’un ihtiyat birliği rotasyon planlanması kapsamında görevlendirilen Türk ihtiyat taburunun bölgede daha önce konuşlandırılan İtalyan birliğinin yerini alacağı da belirtildi. Bununla beraber yapılan açıklamada, KFOR’un uzun süredir devam eden Birleşmiş Milletler (BM) yetkisine uygun olarak, herhangi bir potansiyel gerilim riskini önlemek ve her türlü güvenlik senaryosuyla başa çıkmak için güçlü bir konuma sahip olduğuna vurgu yapıldı. TÜRKİYE, KOSOVA'DA KFOR KOMUTASINI İLK KEZ DEVRALDI KFOR, BM Güvenlik Konseyi'nin 1999 tarihli 1244 sayılı Kararı uyarınca 12 Haziran 1999'da Kosova'da göreve başladı. Bununla beraber KFOR'da, NATO üyesi 21 ve NATO üyesi olmayan 6 ortak ülke olmak üzere 27 ülkeden yaklaşık 4 bin 500'ün üzerinde uluslararası askerî personel bulunuyor. Öte yandan; 1999'dan bu yana Kosova'da görev yapan barış gücünün komutasını ilk defa devralan Türkiye Cumhuriyeti, taahhüt edilen personel katkısı bağlamında, 27 ülke arasında ikinci sırada yer alıyor.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
QHA - Kırım Haber Ajansı En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.