SON DAKİKA
Hava Durumu

#Türk Ocakları

QHA - Kırım Haber Ajansı - Türk Ocakları haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türk Ocakları haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Doğu Türkistan'ın dünü, bugünü ve yarını Ankara’da konuşuldu Haber

Doğu Türkistan'ın dünü, bugünü ve yarını Ankara’da konuşuldu

Türkiye'nin başkenti Ankara’da “Doğu Türkistan’da Kurulan İki Cumhuriyetin Kuruluş Yıldönümünde Geçmişten Günümüze Doğu Türkistan Sempozyumu” tertip edildi. Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti’nin ve Doğu Türkistan Cumhuriyeti’nin kuruluş yıldönümleri çerçevesinde düzenlenen sempozyumda, Doğu Türkistan’ın dünü, bugünü ve geleceği ele alındı. Türk Ocakları Genel Merkezi, Uygur Akademisi Vakfı, Dünya Uygur Kurultayı Vakfı, Uygur Akademisi ve Doğu Türkistan Araştırmaları Vakfı iş birliğiyle düzenlenen sempozyuma siyasiler, akademisyenler, araştırmacılar, STK temsilcileri ve gazeteciler başta olmak üzere çok sayıda Türk dünyası sevdalısı katıldı. Sempozyumun açılış konuşmalarını, Türk Ocakları Genel Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öz, Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, Dünya Uygur Kurultayı Başkan Yardımcısı Abdurreşit Abdulhamit, Uygur Akademisi Vakfı Başkanı Abdulhamit Karahan ve Doğu Türkistan Araştırmaları Vakfı Başkan Vekili Prof. Dr. Erkin Emet yaptı. Mehmet Öz, “Doğu Türkistan’ı çok derin bir tarihi var. Türk tarihinin en önemli siyasi teşekküllerinin bulunduğu coğrafyanın bir parçasıdır. Bu coğrafyanın adı Türkistan’dır. Bugün oraları işgal eden Çinlilerin ve Türkiye’deki muhiplerinin iddia ettiğinin aksine burası tarihin en eski zamanlarından beri bir Türk yurdudur. Türklerin vatanıdır. Maalesef Çin egemenliğinin başlamasıyla Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz ve orada ağırlıklı olarak Uygurlar olmak üzere Türk kardeşlerimiz kimliklerindeki iki temel unsur yüzünden maalesef ayrımcılığa, baskılara zulümlere maruz kalmaktadır. Onlar Türk ve Müslümanlar. Bu iki unsur özellikle bugünkü Çin yönetimi tarafından çeşitli dönemlerde onların baskılara maruz kalmasının en önemli sebeplerinden birisidir.” ifadelerini kullandı. Doğu Türkistan’ın stratejik önemi ve Türk dünyasıyla olan bağlantısının öneminin altını çizen Prof. Dr. Öz, özellikle 2017’den sonra Doğu Türkistanlılara karşı Çin rejiminin pek çok katliamlarının olduğunu söyledi. Milletvekili Doğan Bekin ise konuşmasında “1933 ve 1944’te kurulan Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti ne yazık ki 1949’da yeni Çin hükûmeti tarafından işgal edilmiş ve bu işgalden sonra büyük zulümlere maruz bırakılmışlardır. Bu zulümler 2015’e kadar devam etmiştir. 2015’ten itibaren ise yeni bir evreye girmiş. Ve sistematik bir soykırıma dönüşmüştür.” dedi. Açılış konuşmaları sonrasında sempozyum iki oturum halinde gerçekleşti. Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun başkanlığında gerçekleşen ilk oturumda, Prof. Dr. Saadettin Yağmur Gömec “Tarihselden Bugüne Uygur Türkleri” konusunda, Prof. Dr. Konuralp Ercilasun “Doğu Türkistan Cumhuriyetleri” konusunda ve Prof. Dr. Erkin Emet “Doğu Türkistan Diasporası” konusunda sunum yaptı. Prof. Dr. Mehmet Şahingöz’ün başkanlığını yaptığı ikinci oturumda, Doç. Dr. Erkin Ekrem “Doğu Türkistan Davasının Geleceği”, Prof. Dr. Alimcan İnayet “İki Cumhuriyet Dönemindeki Basın Dili”, Prof. Dr. Ayşe Filiz Yavuz ise “Doğu Türkistan İzlenimlerim” konularında sunum gerçekleştirdi.

Türk Ocaklarından Kırım Tatar Sürgünü'nün 80. yıl dönümü hakkında açıklama Haber

Türk Ocaklarından Kırım Tatar Sürgünü'nün 80. yıl dönümü hakkında açıklama

Türk Ocakları, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 80. yıl dönümü münasebetiyle resmî sosyal medya hesabı aracılığıyla 17 Mayıs 2024 tarihinde bir paylaşımda bulundu. Sürgün şehitlerinin anıldığı mesajda vatan Kırım'da devam eden Rus işgali kınandı. Kırım Tatar Sürgünü'nde hayatını kaybeden soydaşlarımızı rahmetle anıyor, halihazırda Kırım’da var olan Rus işgalini kınıyoruz. pic.twitter.com/vu9QDGNcsb — Türk Ocakları ???????? (@turkocaklari) May 17, 2024 Türk Ocaklarının 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı kurbanlarını andığı mesajında şu ifadelere yer verildi: "Kırım Tatar Sürgünü'nde hayatını kaybeden soydaşlarımızı rahmetle anıyor, halihazırda Kırım’da var olan Rus işgalini kınıyoruz." ???? 80 yıldır dinmeyen acı: 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgün ve Soykırımı pic.twitter.com/YcZoYflQPH — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) May 16, 2024 18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI Sovyet hükûmeti, Stalin’in emriyle 18 Mayıs 1944’te Kırım’daki tüm Kırım Tatarlarını sürgün etti. Sürgün sırasında Kırım Tatar erkeklerin büyük bir çoğunluğu Kızılordu’da Alman Nazi ordusuna karşı savaşıyordu. Çoğunlukla kadınlar, çocuklar, yaşlılar olmak üzere hayvan vagonlarına doldurulan Kırım Tatarları; Türkistan, Urallar ve Sibirya’ya sürgün edildi. Kırım’dan sürgün edilen 420 bini aşkın Kırım Tatarının yüzde 46’sı sürgün yolunda veya gittikleri yerlerde açlık, susuzluk ve hastalık gibi çeşitli sebeplerden dolayı hayatını kaybetti. Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere Yarımada'daki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi.  Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz Vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü. Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Türkistan'da kaldı. 2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti. 2019 yılında Letonya ve Litvanya meclisleri, 2022’de ise Kanada parlamentosunun alt kanadı olan avam kamarası 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.

Zafer Karatay'dan Haber

Zafer Karatay'dan "Sürgünün 80. Yılında Kırım" başlıklı konferans

Bu sene Kırım Tatar halkının 18 Mayıs 1944'te eli kanlı SSCB lideri Josef Stalin'in emriyle vatan topraklarından sürgün edilişinin 80. yıl dönümü kaydediliyor. Bu kapsamda Türk Ocakları Samsun Şubesi tarafından sürgün konulu anma etkinliği düzenlenecek.  SÜRGÜNÜN 80. YILINDA KIRIM  Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Türkiye Temsilcisi, Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay'ın konuşmacı olarak katılacağı etkinlik 11 Mayıs 2024 tarihinde saat 14.00'te icra edilecek. Karatay, "Sürgünün 80. Yılında Kırım" başlıklı konferansını Cerrahi El Aletleri ve Sağlık Müzesi'nde gerçekleştirecek.  18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin (SSCB) diktatör lideri Josef Stalin'in emriyle 18 Mayıs 1944 tarihinde gece yarısı binlerce Kırım Tatarı yurtlarından zorla koparıldı. Dönemin Rus askerleri Kırım Tatarlarına 15 dakika süre vererek vatan topraklarını terk etmeleri istendi. O gece çocuk, bebek, kadın, yaşlı, hasta demeden binlerce Kırım Tatarı hayvan vagonlarına bindirildi. Özbekistan, Sibirya ve pek çok yere götürülmek suretiyle yola çıkarılan Kırım Tatarları hayvan vagonlarında ayakta haftalarca yolculuk yaptı. Havasızlık, bulaşıcı hastalık ve olumsuz koşullar nedeniyle binlerce Kırım Tatarı hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden Kırım Tatarlarının naaşları Rus askerler tarafından yol kenarlarına atıldı. O sürgüne gönderilen 420 bin Kırım Tatarının yüzde 46'sı can verdi.  Yıllarca vatana dönüş mücadelesi veren Kırım Tatarları SSCB dağıldıktan sonra vatan topraklarında özgürce yaşasa da 2014 yılında Vladimir Putin yönetimindeki Rusya Federasyonu tarafından işgale uğradı. Kırım Tatar halkı, Akmescit'teki 18 Mayıs anma etkinliklerini bugün Özbekistan Kanada'ya kadar yayıldığı her coğrafyada acıyla yad ediyor.  

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.