Türk Dünyası Şartı ile kardeş ülkeler arasındaki bağların güçlendirilmesi amaçlanıyor
Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), her geçen gün iş birliği alanlarını genişleterek güçlenmeye devam ediyor. Türk dünyasında ortak alfabe ve marş çalışmalarının ardından birliğin sağlanması noktasında yeni bir adım daha atıldı. 6 Kasım 2024 tarihinde Kırgızistan'ın başkenti Bişkek’te gerçekleşen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları 11. Zirvesinde Türk Dünyası Şartı kabul edildi. Konuyla ilgili detaylar, TRT Haber tarafından gündeme getirildi.
AMAÇ: TÜRK DÜNYASINDA BAĞLARI GÜÇLENDİRMEK
Türk Dünyası Şartı, TDT bünyesinde daha önce kabul edilen Nahçıvan Anlaşması ve Türk Dünyası 2040 Vizyonu gibi belgeler temel alınarak hazırlandı. Türk devletlerinin liderleri, imzaladıkları bu belge ile "Ortak Türk Dünyası" fikrini benimsediklerini, Türk kimliği temelinde dayanışma ve kardeşlik bağlarını güçlendirme konusunda kararlı olduklarını tüm dünyaya gösterdi.
Kabul edilen şart ile Türk devletleri arasında var olan tarihi, kültürel, dilsel ve geleneksel bağların güçlendirilmesi amaçlanıyor. Aynı zamanda uluslararası hukuk ilkelerine sadık kalmak ve teşkilat ülkeleri arasındaki çok yönlü iş birliğinin kapsamının genişletilmesi vurgulanıyor. Tüm Türk iş birliği teşkilatları, kabul edilen şartta belirlenen hedef ve görevlerin yerine getirilmesinde aktif bir şekilde yer alacak ve faaliyetler Koordinasyon Komitesi aracılığıyla koordine edilecek.
"TÜRK ÜLKELERİ DÜNYANIN 'KALPGAHI'NDA YER ALIYOR"
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Doç. Dr. Ramin Sadık, Türk devletlerinin birlik içerisinde olmasıyla daha güvenli hissedeceğine ve bölgesel güç olarak uluslararası areneya çıkacağına dikkat çekti. Sadık, "Türk ülkeleri yerleştikleri konum itibariyle dünyanın 'kalpgahı'nda yer alıyor. Tarih boyu söz konusu 'kalpgahta' birlik oluşturan Türk imparatorlukları, dünyanın geniş coğrafyasına hükmetti. Bugün de içinde bulunduğumuz zaman ülkelerimizi 'kalpgahta' ayrı ayrılıkta değil, birlikte hareket etme hususuna yönlendiriyor. Türk Devletleri birlikte hareket ettiğinde daha güçlü, daha güvenli, daha huzurlu bir bölgesel güç olarak ortaya çıkıyor. Bir birlik şekline gelmemiz halinde ise dünyanın en etkili, güçlü, güvenli birliği olmayı gerçekleştirebiliriz." ifaadelerini kullandı.
"2009 YILINDAN BERİ YAŞANAN TÜM GELİŞMELER TÜRK DÜNYASININ BİRLİKTELİĞİNİN HAYAL OLMADIĞINI ORTAYA KOYMAKTADIR"
Doç. Dr. Mustafa Sefa Çakır ise Türk Devletleri Teşkilatının kabul edilen ortak alfabe, birleştirici bir teşkilat bayrağının yanı sıra ekonomi, enerji, kültür gibi alanlarda yapılacak ve geliştirilecek iş birlikleri ile daha da güçleneceğine dikkat çekti. Çakır, "İlk adımların atıldığı 2009 yılından beri yaşanan tüm gelişmeler Türk dünyasının birlikteliğinin hayal olmadığını ortaya koymaktadır. Gazi-i nâmdâr Enver Paşa’nın Türkistan yaylalarında Rus mitralyözleri karşısında şehit olması da bir hayalin değil, hakikatin en veciz ifadelerindendir. " değerlendirmesini yaptı.
DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK ŞİARI, BUGÜN EN CANLI HALİNDE
Türk dünyasındaki milli uyanış hareketlerinin öncülerinden ve büyük fikir adamlarından olan Kırım Tatar siyasetçi, düşünür, yazar, eğitimci ve yayıncı İsmail Bey Gaspıral'nın 'dilde, fikirde, işte birlik' şiarının bugün en canlı halinde olduğunu vurgulayan Çakır, değerlendirmesinin devamında "Müslüman Türk’ün en gür seslerinden İsmail Bey Gaspıralı’nın ifadesiyle 'dilde, fikirde, işte birlik' mefkûresi bugün en canlı hâlini almıştır. Bundan sonra yapılması gereken bu adımların daha ileriye taşınması, emanetin genç nesiller tarafından fedakârca omuzlanmasıdır." ifadelerini kullandı.
TÜRK DÜNYASINDA UZAYDAN FİNANSA İŞ BİRLİĞİ: BİŞKEK BİLDİRİSİ
TDT Devlet Başkanları 11. Zirvesi, 6 Kasım 2024 tarihinde Kırgızistan'ın ev sahipliğinde “Türk Dünyasının Güçlendirilmesi: Ekonomik Entegrasyon, Sürdürülebilir Kalkınma, Dijital Gelecek ve Herkes için Güvenlik” temasıyla toplandı. Zirve sonunda devlet başkanları tarafından "Bişkek Bildirisi" kabul edildi.
Bildiride, yeni TDT bayrağı kabul edildi. 2025 yılında gerçekleşecek olan Gayriresmi TDT Zirvesi'ne Macaristan'ın ev sahipliği yapacağı kaydedilirken; 12. TDT Zirvesi'nin de Azerbaycan'da gerçekleştirilmesine karar verildiği belirtildi. Bildirinin devamında ise Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'e de 2025 yılı Türk dünyasının dijital başkenti statüsü verildiği, Türk dünyası ideallerinin korunması ve güçlendirilmesi amaçlanan Türk Dünyası Şartı'nın onaylandığı, TDT Sivil Koruma Mekanizmasının kurulacağı, Türk Yeşil Finans Konseyinin (TYFK) teşkil edileceği ve Bişkek merkezli TDT üyesi ülkelerin Kızılay dernekleri arasında Türk Kızıl Ağının kurulacağına yer verildi.
TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI YENİ BAYRAĞINI KABUL ETTİ
Bayrağa eklenen sekizgen sembol, yüzyıllardır süregelen Türk devlet yapısını temsil etmektedir. Hürriyetin, istikrarın, birbirine bağlılığın ve ortak Türk kültürel mirasından gelen gücün onaylanmasının işaretini simgelemektedir. Türk ve İslam geleneklerinde ise sekizgen, rehberlik ve bilgeliğin sembolü olarak kullanılmaktadır. Ayrıca yaygın kanaate göre sekiz köşeli yıldıza Selçuklu yıldızı adı verilmektedir.
Eski bayrakta da yer alan kırk ışın, ay yıldız ve mavi arka plan yeni bayrakta da yer aldı. Mavi zemin berrak gökyüzünü, barışı ve refahı sembolize etmektedir. Tek renkli zemin, Türk uluslarının birliğini ifade etmektedir. Tarihsel olarak mavi renk, Türk kültürü ve gelenekleriyle ilişkilendirilmiştir.
Eşit olarak birbirinden ayrılan kırk düz ışını ile güneş; ışığı, açıklığı ve canlılığı sembolize etmektedir. Işınlar, teşkilat içerisindeki ortak değerleri ve ortak vizyonu temsil etmektedir. Türk dünyasında iyi bilinen bir sembol olan hilal ve yıldız ise Türk devletini, büyümeyi, geleceğe yönelik beklentileri ve ilerlemeyi temsil etmektedir. Bu unsurlar, Türk devletlerinin zengin ortak tarihine dayanan Teşkilatın dinamik ve ileriye dönük ruhunu yansıtmaktadır.