SON DAKİKA
Hava Durumu

#Türk Dünyası

QHA - Kırım Haber Ajansı - Türk Dünyası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türk Dünyası haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Türk Devletleri Teşkilatında ortak marş hazırlığı gündemde Haber

Türk Devletleri Teşkilatında ortak marş hazırlığı gündemde

Türk Devletleri Teşkilatının Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'teki liderler zirvesi sonrasında ortak alfabe ve Türk devletleri arasındaki işbirliğini öngören faaliyetler yeniden gündeme geldi. Türk Devletleri Sanat Üniversiteleri Birliği Dönem Başkanı ve Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Özden, özellikle ortak alfabenin kabulü ve sözlük hazırlanması başta olmak üzere gündemde olan hususlar hakkında Anadolu Ajansının sorularını yanıtladı. Rektör Özden, ünlü Türk bilgini İbn-i Sina'nın tıpla ilgili eserinde gerçekleştirdiği gibi sanat alanında bir sözlük çalışması olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Özden, sözlüğe ilişkin, "Sanatın bütün alanlarında ortak bir literatür kazandırma amacıyla çalışılmaya başlanmış bir sözlük" dedi. Özden, sözlüğün Türk Devletleri Sanat Üniversiteleri Birliğince kurulan heyetin çalışmasıyla hazırlanacağını duyurdu. ORTAK MARŞ HAZIRLIĞI GÜNDEMDE Ayrıca, Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde "ortak marş" hazırlığı için çalışma başlatıldığını duyuran Prof. Dr. Özden, bu sayede Türk dünyasının geçmişten ilham alınmış kendine özgü yapısının söz ve melodiye taşınacağını belirtti. Prof. Dr. Erhan Özden, hazırlanacak olan marş hakkında şöyle konuştu:  Türk Devletleri Teşkilatına üye olan soydaşlarımızın ortak olarak anlayabileceği dilde yazılmış, bize ilham verecek bir marş. Yani milli ve manevi duygularımızı pekiştirecek, müziğin birleştirici gücünü ortaya koyacak ortak bir marş. Bunun söz kısmı da sözlük kısmında çalışılacak bütün sanat dallarındaki en ortak, yani herkese hitap eden, herkeste karşılığı olan kelimelerin daha çok kullanıldığı bir marş şeklinde karşımıza çıkacak. Öte yandan, Rektör Özden, sözlüğün hazırlanmasının uzun bir süreç olduğunu ortak marşın ise daha kısa bir sürede hazırlanmasının mümkün olduğunu açıkladı. Ortak marş için belirlenecek olan bestecinin, Türk Devletleri Sanat Üniversiteleri Birliği tarafından oluşturulacak olan heyet tarafından seçileceği belirtildi. TÜRK DÜNYASINDA UZAYDAN FİNANSA İŞ BİRLİĞİ: BİŞKEK BİLDİRİSİ Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları 11. Zirvesi, 6 Kasım 2024 tarihinde Kırgızistan'ın ev sahipliğinde “Türk Dünyasının Güçlendirilmesi: Ekonomik Entegrasyon, Sürdürülebilir Kalkınma, Dijital Gelecek ve Herkes için Güvenlik” temasıyla toplandı. Zirve sonunda devlet başkanları tarafından "Bişkek Bildirisi" kabul edildi.  Bildiride, yeni TDT bayrağı kabul edildi. 2025 yılında gerçekleşecek olan Gayriresmi TDT Zirvesi'ne Macaristan'ın ev sahipliği yapacağı kaydedilirken; 12. TDT Zirvesi'nin de Azerbaycan'da gerçekleştirilmesine karar verildiği belirtildi. Bildirinin devamında ise Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'e de 2025 yılı Türk dünyasının dijital başkenti statüsü verildiği, Türk dünyası ideallerinin korunması ve güçlendirilmesi amaçlanan Türk Dünyası Şartı'nın onaylandığı, TDT Sivil Koruma Mekanizmasının kurulacağı, Türk Yeşil Finans Konseyinin (TYFK) teşkil edileceği ve Bişkek merkezli TDT üyesi ülkelerin Kızılay dernekleri arasında Türk Kızıl Ağının kurulacağına yer verildi.

QHA sordu: Türk dünyasından gençlerin, Türk Devletleri Teşkilatından beklentisi nedir? Haber

QHA sordu: Türk dünyasından gençlerin, Türk Devletleri Teşkilatından beklentisi nedir?

Yağmur Filiz Şahin/QHA Ankara Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan'ın tam üye olduğu, Türkmenistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Macaristan'ın gözlemci üye olduğu Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) günümüzde 30'dan fazla alanda iş birliğine öncülük ediyor. Bu kapsamda Türk devletleri arasındaki iş birliklerini kuvvetlendirirken, kimi noktalarda gençlerin beklentilerini de artırıyor.  TÜRK DÜNYASINDAN GENÇLER, TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATINDAN NELER BEKLİYOR? Kırım Haber Ajansı (QHA), Türk dünyasındaki gençlerin TDT hakkındaki düşüncelerini "TDT'den neler bekliyorsunuz?" ifadesiyle sordu. ???? Türk dünyasından gençler, Türk Devletleri Teşkilatından ne bekliyor? pic.twitter.com/jsgMeJTcW5 — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) November 15, 2024 Kırım Tatarı Sefa Tuvan, insan hakları ihlâllerine karşı TDT'nin daha aktif bir rol oynaması gerektiğini vurguladı. Tuvan, "Özellikle işgalden sonra Rusya'nın Kırım Tatarlarına uyguladığı baskıyı uluslararası arenada dile getirebilir ve böylece Kırım Tatarlarının haklarının korunmasına katkı sağlayabilir" dedi. Tuvan ayrıca Kırım Tatar dilinin, kültürünün tanıtılması ve yaygınlaştırılması için çeşitli faaliyetler yürütülebileceğini kaydetti. Türkiye'den Helin Bozkurt, TDT'ten Türk dünyasının birbirine bağlılığın güçlendirilmesini ve ortak çalışmaların yapılmasını arzuladığını söyledi. Gençlerin desteklenmesinin ve genç girişimcilere yönelik istihdamın sağlanması gerektiğini belirten Bozkurt ortak eğitim düşüncesine de dikkat çekti. Azerbaycan Türkü Raşid Karayev ise TDT'nin, üye ülkeler arasındaki bağlarının güçlendirilmesini beklediklerini ifade etti. Karayev, "Geleceği kuracak olan biz gençlerin bu adımın atılmasını zaruri görüyor ve bu bağlamda çalışmaların yürütülmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı. Kırgız Türkü Babur Mirza, "TDT'den kültür ve eğitim yoluyla köklü geçmişimizin şuurunu gençlerde uyandırmasını, Türk dünyasının ortak kimliğinin inşasını ve Türk dünyasında şehir değiştirircesine kolay seyahati bekliyorum" değerlendirmesini yaptı.  TDT'ten Türk halklarının daha da yakınlaşmasını talep ettiğini vurgulayan Kazak Türkü Qural Nurbol Baitursınoğlu, ortak bir çevrimiçi kütüphanenin oluşturulmasını istediğini dile getirdi. Ortak Türk alfabesine de dikkat çeken Baitursınoğlu, turizm alanında da gelişmeler beklediğini ifade etti. Baitursınoğlu, "Kazak Türkü gençler olarak eğitim alanında daha da fazla ortaklık bekliyoruz. Tıpkı benim Türkiye'de eğitim görmem gibi" dedi. Öte yandan Özbek Türkü genç Abdulkadirhan İsakov, TDT'nin üye ülkeler arasında çalışma ve oturum izinlerini kolaylaştırmasını talep etti. KKTC'den Berkay Çerli ise talebini ülkesinin tanınmasından yana olduğunu aktardı. Çerli, "TDT'den beklentim; ülkemizin tanınması, ekonomik kalkınmamıza yardımcı olmaları ve haklarımızın korunmasına destek olmalarıdır" ifadelerini kullandı. Yunanistan'daki sorunlarla karşı karşıya kalan Batı Trakya'dan Ayça Peçenik ise Türk azınlığının haklarının korunması, sorunlara karşı ses yükseltilmesi ve Türk topluluğunun taleplerinin uluslararası platformlara taşınılmasını talep etti. Karaçay Yusuf Tunçbilek, TDT'nin daha bürokrasivari bir oluşum olduğunu, gençlerin ise bu platformda rahat hareket edebilmeleri için resmiyetten çıkması gerektiğinin altını çizdi. Tunçbilek, "Gençlere daha fazla inisiyatif ve görevler verilirse, kendi ülkelerindeki girişim faaliyetleri artabilir" dedi. Kısaca Lübnan Türkmenlerinden söz eden Tülay Elassaad, beklentisinin Türkmenlerin varlığının bilinmesi ve TDT'de Türkmen heyetinin yer alması olduğunu belirtti. Elassaad sözlerine, "Türk kanı taşıyan herkesi selamlıyorum" diyerek son verdi. Uygur Türkü Kadir Ahmet Avşar; anadillerinin, millî kimliklerinin ve kültürlerinin korunmasına yönelik somut adımların atılmasını TDT'ten beklediğini ifade etti. Avşar, "Özellikle Türk dünyası için geliştirilen ortak alfabe çalışmalarının Uygur Türkçesi için de köprü vazifesi görebileceğini ve kültürel bütünleşmeyi sağlayacak önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Bu sebeple millÎ kimliğimizi ve dilimizi yaşatmak için TDT'nin yanımızda olduğunu görmek en büyük arzumuzdur" ifadelerini kullandı.  TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI TDT'nin temeli, 1992 yılında Türkiye'nin başkenti Ankara’da ilki düzenlenen Türk Dili Konuşan Ülkeler Zirvesi ile atılmıştır. 2006 yılında  dönemin Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev tarafından teşkilat hâline getirilmesi önerilmiştir. 3 Ekim 2009 tarihinde Azerbyacan'a bağlı olan Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti'nde imzalanan Nahçıvan Anlaşması sonucunda konsey olarak yapılandırılmış ve "Türk Keneşi" adını almıştır. Aynı zamanda 3 Ekim, 2009 yılından bu yana Türk dünyasında ortaklığı ve iş birliğini ifade eden Türk Dünyası Günü olarak kutlanmaktadır.  Nahçıvan'da imzalanan anlaşma ile Türk Keneşi'nin amacının Türk devletleri arasında kapsamlı iş birliğini derinleştirmek, bölgesel ve küresel barış ile istikrara katkıda bulunmak olduğu tanımlandı. Anlaşmada; iş birliğinin üye ülkeler arasındaki ortak tarih, kültür, kimlik ve dil birliğinden kaynaklanan özel dayanışma temelinde inşa edileceği de belirtildi. 12 Kasım 2021 tarihinde gerçekleşen 8. Zirve  sırasında ise Konsey, teşkilat olarak yapılandırılmış ve "Türk Devletleri Teşkilatı" adını aldı.

Türk Dünyası Kızıl Elma Ödülleri sahiplerini buldu Haber

Türk Dünyası Kızıl Elma Ödülleri sahiplerini buldu

Türkiye Azerbaycan Strateji ve Ekonomi Kulübü (TASEK) Genel Başkanı Koray Bozat ve BHS Grup Başkanı Atakan Taşur organizatörlüğünde İstanbul'da "7. Türk Dünyası Kızıl Elma Ödül Töreni" gerçekleştirildi.  ÇOK SAYIDA İSİM KIZIL ELMA ÖDÜLÜ'NE LÂYIK GÖRÜLDÜ Radisson Collection Hotel'de tertip edilen ödül törenine çok sayıda iş insanı, siyasetçi ve sanatçı katıldı. Kırım Tatar aydın İsmail Bey Gaspıralı'nın "Dilde, Fikirde, İşte Birlik" şiarıyla icra edilen programda, Türk dünyasının kültürü yansıtıldı. Müzikler ve renkli gösterilerin yer aldığı gecede, çok sayıda isim Kızıl Elma Ödülü'ne lâyık görüldü. Bu kapsamda Kızıl Elma Siyaset Ödülü'nü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Meclis Başkanı Zorlu Töre, Kızıl Elma Türk Dünyası Siyaset Onur Ödülü'nü Türkmen Milletvekili Aydın Maruf, Kızıl Elma Mavi Vatan Onur Ödülü'nü Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı, Kızıl Elma Meslek Sanat Başarı Ödülü'nü ses sanatçısı Mustafa Ceceli, Kızıl Elma En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nü aktör Furkan Andıç aldı.  "TÜRK BİRLİĞİNE GİDEN YOLDA ANLAMLI PROJELER YÜRÜTMEYE DEVAM EDECEĞİZ" Karabağ Zaferi'nin 4. yıl dönümü münasebetiyle Azerbaycan'ın halk danslarının icra edildiği 12 Kasım 2024 tarihli programın sonunda organizatörler Bozat ve Taşur açıklama yaptı. TASEK Başkanı Bozat, "Bu anlamlı geceyi gerçekleştirdiğimiz için çok mutluyuz. Çünkü isminden de anlaşıldığı gibi bu gecenin anlamı çok büyük. Kızıl Elma ruhunda Türk dünyasından önemli isimleri ağırladık. Birlik, beraberliğe bir nebze de olsa katkıda bulunuyorsak bizim için mutluluk vericidir. İsmail Bey Gaspıralı'nın 'Dilde, fikirde, işte bilrlik' anlayışıyla Türk birliğine giden bu yolda anlamlı projeler yürütmeye devam edeceğiz." dedi. "DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK ANLAYIŞIYLA HAREKET EDİYORUZ" Öte yandan BHS Grup Başkanı Taşur, "Amacımız Türk birliğini, Türklük şuurunu ilelebet gençliğe aşılamak ve daha iyi yerlere getirmektir. Dilde, fikirde, işte birlik anlayışıyla ilerliyoruz. Türk güçlü olmalı, Türk birleşmeli. Denizlerimiz, karalarımız va havalarımız korunuyor. Kızıl Elma bizim için bu noktada önemli bir değerdir." diyerek Karabağ Zaferi'ni de andı. Taşur sözlerine, "Var olsun Türk dünyası" vurgusuyla son verdi.

COP29'da TDT Çevre ve Ekolojiden Sorumlu Bakanlar 1. Toplantısı gerçekleştirildi Haber

COP29'da TDT Çevre ve Ekolojiden Sorumlu Bakanlar 1. Toplantısı gerçekleştirildi

Dünyanın en prestijli toplantılarından biri olan Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin 29. Taraflar Konferansı (COP29); "Yeşil bir dünya için birlikte duralım!" sloganının çatısı altında dünyanın dört bir yanından liderleri, bilim insanlarını ve aktivistleri bir araya getirdi.  Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de 11 Kasım 2024 tarihinde başlayan konferans, her gün düzenlenen farklı etkinlikleriyle iklim krizine çözüm bulmak için çalışıyor. TÜRK YEŞİL VİZYONU: SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEK İÇİN BİRLİK COP29'da yer alan Özbekistan Pavilyonunda, 14 Kasım 2024 tarihinde, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Çevre ve Ekolojiden Sorumlu Bakanlar 1. Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye ve Özbekistan'ın ilgili bakanlıklarının başkanları ve TDT Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev katılım sağladı. Bir araya gelen bakanlar, TDT Devlet Başkanları 11. Zirvesi'nde kabul edilen  'Türk Yeşil Vizyonu: Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Birlik' konusunu ele aldı.   TDT, DÜNYANIN EN BÜYÜK KARDEŞLER TOPLULUĞU Toplantıda konuşan Türkiye Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "dünyanın en büyük kardeşler topluluğu" olarak ifade ettiği TDT'nin kuruluşunun 15'inci yılında da bugün olduğu gibi dilde, fikirde ve işte bir olunduğunu vurguladı. Kurum, Türkiye'nin teşkilata katkılarından ve paylaşımlarını da ele aldı. Bakan, şu ifadeleri kullandı: Türkiye olarak, Türk Devletleri Teşkilatındaki kardeşlerimizden de aldığımız güçle daha adil bir dünyayı açık yüreklilikle teklif ediyoruz. Hedeflerimizi, düşüncelerimizi, tecrübelerimizi her uluslararası platformda en yüksek sesle anlatıyor, dost ve kardeş ülkelerle paylaşıyoruz. Bu manada Türk dünyası da uluslararası platformlara katkı ve ev sahipliği yapma konusunda son derece proaktif bir tutum sergiliyor. TÜRKİYE'NİN COP31 BAŞKANLIĞINA DAİR TÜM DOST VE KARDEŞ ÜLKELERDEN DE DESTEK BEKLENİYOR Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun 78. oturumunda Özbekistan'ın gündeme getirdiği Orta Asya İklim Diyaloğunun başlatılmasının teşkilat için de ayrı bir önem ifade ettiğini aktaran Kurum, bu yılki Uluslararası İklim Forumunun Semerkant'ta düzenlenmesine dair girişimlerin de Türk milleti için değer taşıdığını ifade etti. Bakan Kurum; Türkiye'nin çevre, atık su, sıfır atık alanlarında küresel ödüllere layık görülen uygulamalar noktasında, kardeşlerine her türlü desteği vereceğinin de altını çizdi. Bakan, Türkiye'nin COP31 Başkanlığına dair tüm dost ve kardeş ülkelerden de destek beklediğini belirtti. Ortak evimiz dünyamız için gönül coğrafyamızla da iş birliği içerisinde olacağız. Türk Devletleri Teşkilatı Çevre ve Ekoloji Bakanları 1. Toplantısı’nı Bakü’de #COP29 kapsamında gerçekleştirdik. Toplantıda imzaladığımız Bakanlar Bildirgesiyle; ????500’ün üzerinde millet bahçesi… pic.twitter.com/OjJSUIENqn — Murat KURUM (@murat_kurum) November 14, 2024 Toplantı sonunda bakanların ortak faaliyetlerine ilişkin "Bakanlar Bildirgesi" imzalandı. COP29'DA TÜRK DEVLETLERİ İÇİN DAHA YEŞİL BİR GELECEĞE DOĞRU CESUR ADIMLAR ATILIYOR TDT Genel Sekreteri Ömüraliyev, resmi hesabından yaptığı açıklamada Bakü'nün COP29'a ev sahipliği yapmasıyla Türk Devletleri için daha yeşil bir geleceğe doğru cesur adımlar atıldığını aktardı. Ömüraliyev, paylaşımında "COP29'da TDT'nin çevre ve ekolojiden sorumlu bakanlarının toplantısına hitap etmekten onur duydum. Yeni kabul edilen 'Türk Yeşil Vizyonu' tartışıldı: Bişkek Zirvesi'nde devlet başkanlarımız tarafından kabul edilen ve sürdürülebilir büyüme ve iklim direncine yönelik yeni kurumsallaşmış bir iş birliği alanını işaret eden 'Sürdürülebilir Bir Gelecek için Birlik' konusunu ele aldık. Bakü'nün ev sahipliğinde düzenlenen COP29 ile Türk Devletleri için daha yeşil bir geleceğe doğru cesur adımlar atıyoruz." ifadelerini kullandı. Honored to address the 1st Meeting of Ministers responsible for Environment and Ecology of the #OTS at #COP29. Discussed the newly adopted 'Turkic Green Vision: Unity for a Sustainable Future' by our Heads of State at the Bishkek Summit, marking a newly institutionalized area of… pic.twitter.com/EITuPBbj49 — Ambassador Kubanychbek OMURALIEV (@KubanOmurali) November 14, 2024 AZERBAYCAN, TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK ULUSLARARASI ORGANİZASYONA EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR Azerbaycan, ülke tarihinde bir ilke imza atarak Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin 29. Taraflar Konferansı'na (COP 29) ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. 11-22 Kasım 2024 tarihleri ​​arasında Bakü Olimpiyat Stadyumunda tertip edilecek olan konferans, Azerbaycan'ın bugüne kadar düzenlediği en büyük etkinlik olma niteliği taşıyor. AZERBAYCAN'IN  "YEŞİL" HEDEFLERİ Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in 25 Aralık 2023 tarihli emrine göre 2024 yılı, Azerbaycan'da “Yeşil Dünya Dayanışma Yılı” olarak belirlendi. Aynı zamanda Azerbaycan, sera gazı emisyonlarını 1990 temel yılına göre 2030 yılına kadar yüzde 35 ve 2050 yılına kadar yüzde 40 oranında azaltmayı hedefliyor. Aynı zamanda Azerbaycan, Ermeni işgalinden kurtardığı bölgelerdeki enerji ihtiyacını yenilenebilir enerjiden sağlamayı düşünüyor. Azerbaycan'ın bu yıl düzenlenen COP29'a ev sahipliği yapması, ülkenin fosil yakıtlara dayalı ekonomisini dönüştürme konusunda attığı adımlar konusunda da öncü rol oynuyor. Azerbaycan; hedeflediği enerji geçişleri, yenilenebilir enerji yatırımları ve çevresel sürdürülebilirlik konularıyla bölgedeki diğer ülkelere de örnek teşkil ediyor.

Türk dünyasının First Lady'leri COP29'da Haber

Türk dünyasının First Lady'leri COP29'da

Dünyanın en prestijli toplantılarından biri olan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin 29. Taraflar Konferansı (COP29); dünyanın dört bir yanından liderlerin, bilim insanlarının ve aktivistlerin katılımıyla Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de 11 Kasım 2024 tarihinde başladı. Katılımcılar, Azerbaycan'ın belirlediği  “Yeşil bir dünya için birlikte duralım!” sloganıyla iklim krizine karşı bir araya geliyor. Bu slogan ile Azerbaycan; tarafları yeşil, adil ve sürdürülebilir bir dünya için dayanışmayı güçlendirmeye çağırıyor. Türk dünyasının First Lady'leri, 12 Kasım 2024 tarihinde COP29 kapsamında gerçekleşen "İklim Eyleminin Ön Saflarında Gençlik" başlıklı konferansa öncülük etti. Toplantıya Azerbaycan First Lady'si Mehriban Aliyeva, Kırgızistan First Lady'si Aygül Caparova, Özbekistan First Lady'si Ziroatkhon Mirziyoyeva, Türkiye First Lady'si Emine Erdoğan katılım sağladı ve konuşmalar gerçekleştirdi. Ayrıca konferansta çeşitli örgütlerden temsilciler de bulundu. Gerçekleşen konferansta Türkistan coğrafyası ve Türk dili konuşan ülkelerin iklim değişikliğiyle mücadele konusundaki kararlılıklarına dikkat çekildi. Gençlerin de bu ülkelerin iklim gündemlerine katılımının önemi vurgulandı. TÜRK DÜNYASI FİRST LADY'LERİNE TEŞEKKÜR Azerbaycan First Lady'si Mehriban Aliyeva, konferansta gerçekleştirdiği konuşmada COP29 kapsamında gençlerin öncülüğünde iş birlikleri platformları oluşturulmasının ve konuyla ilgili deneyimlerin paylaşılmasının önemine dikkat çekti. Türk dünyasının First Lady'lerine ayrı ayrı teşekkür eden Aliyeva, şu ifadeleri kullandı: Sıfır Atık Vakfının kurulmasındaki öncülüğü ve çevre ve kültürel mirasın korunmasına yönelik projelere kişisel katkılarından dolayı Türkiye Cumhuriyeti'nin Sayın Hanımefendisi'ne şükranlarımı sunuyorum. Geçtiğimiz yıl sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmek ve çocukları ve gençleri 2024-2030 iklim gündemine dahil etmek için Orta Asya Stratejisi'nin kabul edilmesine yol açan girişimiyle Özbekistan'ın çabalarını büyük bir takdirle karşılıyorum. Özbekistan'ın First Lady'si Ziroat Mirziyoyeva'ya bu önemli misyona kişisel himayesi için teşekkür etmek istiyorum. Kırgızistan First Lady'sine katılımı ve gençlerin çevre gündemine dahil edilmesi ve farkındalık yaratılmasındaki aktif rolü için minnettarım. HAZAR DENİZİ KÜÇÜLÜYOR! Aliyeva, dünyanın "biyosfer kirliliği, tatlı su kıtlığı, kuraklık ve gıda güvenliğine yönelik yeni riskler gibi ciddi çevresel zorluklarla karşı karşıya" olduğunu ve Azerbaycan'ın da bu durumlarla karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. First Lady, Azerbaycan'ın Hazar Denizinin küçüldüğünü gözlemlediğini ve su kıtlığı tehdidiyle karşı karşıyaya olduğunu vurguladı.  YEŞİL ENERJİNİN ÜRETİMİ VE İHRACATI AZERBAYCAN'IN ENERJİ STRATEJİSİNDE ÖNCELİKLİ Azerbaycan'ın küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 0,1'ini oluşturduğunu belirten Aliyeva, emisyonların azaltılması ve de temiz enerjiye geçiş yapılması hususunda ulusal hedeflerin ayarlandığını kaydetti. Yeşil enerjinin üretimi ve ihracatı Azerbaycan'ın enerji stratejisinde öncelikli olduğuna vurgu yapan Aliyeva, aynı zamanda Ermeni işgalinden kurtarulan bölgelerdeki projeler hakkında da bilgi verdi. Aliyeva, konuyla ilgili "Ayrıca, Ermenistan'ın işgalinden kurtarılan Karabağ ve Doğu Zengezur bölgelerinde ve Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti'nde 2050 yılına kadar net sıfır emisyon bölgesi oluşturmaya odaklandık. Büyük güneş ve rüzgar enerjisi projelerinde aktif çalışmalar halihazırda devam ediyor." ifadelerini kullandı ALİYEVA, AZERBAYCAN'A YÖNELTİLEN PROPAGANDALARDAN BAHSETTİ Azerbaycan'ın COP29'un ev sahibi seçilmesinin ardından haksız saldırılar ve çifte standartlarla karşı karşıya kaldığına değinen Aliyeva, şu ifadeleri kullandı: COP29'a ev sahipliği yapma sorumluluğunu üstlenen Azerbaycan, Küresel Güney ile Küresel Kuzey arasında, gelişmiş ve gelişmekte olan dünya arasında köprüler kurmayı amaçlıyor. Bu sorunun çözümüne katkımızın ortak bir geleceğe katkı olmasını sağlamayı amaçlıyoruz. Ancak, destek ve yapıcı diyalog yerine, bazı durumlarda çok sayıda Batı medyası aracılığıyla iftira ve şantaj kampanyalarının konusu olduk. Bu medyanın, dayatılan senaryoları takip etmeyen veya dayatılan kurallara göre oynamayan ülkeleri, bağımsız politikalar izleyen ve ulusal çıkarlarını savunan ülkeleri itibarsızlaştırmak için bir araç haline geldiği açıktır. Bazı büyük medya platformları, belirli devletlerin etkisi altında, emir üzerine Azerbaycan hakkında olumsuz anlatılar yaymaya başlar.   Azerbaycan vatandaşlarının ülkelerini uluslararası alanda adil ve dürüst bir şekilde temsil edilme hakkına sahip olduğunu vurgulayan Aliyeva, COP29'un iklim konulu bir konferans olduğuna dikkat çekerek yapılan karalamaları kınadı. First Lady konuşmasında "Azerbaycan, manipülasyon ve baskı değil, etkili eylem, gerçek çözümler ve adil etkileşim görmek isteyen bir ülkedir. Platformumuzu, büyük veya küçük, gelişmiş veya gelişmekte olan her ülkenin söz sahibi olduğu ve adil muamele görme hakkına sahip olduğu küresel bir koalisyon oluşturmak için kullanmak istiyoruz. Sahte anlatılar ve ikiyüzlülük yalnızca gerçeği çarpıtmakla kalmıyor, aynı zamanda adalet, dürüstlük, erdem ve sorumluluk gibi temel kavramları da zayıflatıyor." ifadelerine yer verdi. Aliyeva, tüm katılımcıları "COP29'un siyasi saldırıların yapılacağı bir arena değil, iklim krizi karşısında birleşmemiz gereken bir yer olduğunu hatırlamaya" çağırdı.  GENÇ EKO-AKTİVİSTLER SUNUM YAPTI Konferansa; Azerbaycan, Macaristan, Türkiye Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan'dan genç eko-aktivistler katıldı. Genç aktivistler, ülkelerinin çevre konusundaki kaygılarını ve girişimlerini ele alan sunumlar gerçekleştirdi.  Konferansın ardından "Sürdürülebilir Kalkınma Kültürünün Teşvikine ve Çocukların ve Gençlerin 2024-2030 İklim Gündemine Dahil Edilmesine Yönelik Uluslararası Strateji" metni; Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Macaristan temsilcileri tarafından imzaladı. İmzalanan strateji metni kapsamında iklim değişikliğiyle mücadelede çocuk ve gençlerin etkin katılımına yönelik adımlar ve de öğrenci değişim elçileri gibi programlar düzenlenecek.   Ardından Yeşil Bölge'de yer alan COP29'daki Dayanışma Merkezi, Heydar Aliyev Vakfı ve Türkiye Sıfır Atık Vakfı'nın ortak standı ziyaret edildi.  Türk dünyasının First Lady'leri, son olarak Şamahı bölgesinde gençler ve gönüllülerin katıldığı ve çevre korumaya katkı olarak 10 binden fazla çam ağacı dikildiği bir ağaç dikme girişimine canlı olarak bağlandı.

Türk dünyası Haber

Türk dünyası "Geleceğe Nefes" oluyor

Türkiye'nin 2019 yılından bu yana kutladığı ve "Geleceğe Nefes" sloganı doğrultusunda ağaç dikilen 11 Kasım Millî Ağaçlandırma Günü, bu yıl Türk dünyasında da kutlandı.  Azerbaycan Ekoloji ve Doğal Kaynaklar Bakanlığının girişimiyle Türkiye ve Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) üye ülkeleri eş zamanlı olarak fidan dikti. Azerbaycan Ekoloji ve Doğal Kaynaklar Bakanlığından yapılan açıklamada, Azerbaycan genelinde 111 bin 111 fidan dikildiği belirtildi. Azerbaycan'ın Bakü'ye bağlı bir köyünde gerçekleşen ağaçlandırma etkinliğine Azerbaycan Ekoloji ve Doğal Kaynaklar Bakan Yardımcısı Vügar Kerimov, Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Bakü Temsilcisi Ufuk Turganer katıldı. Bakan Yardımcısı Gizligider, yaptığı konuşmada, "Bugün dikilen bu fidanlar, Azerbaycan'a, Türkiye'ye ve tüm Türk dünyasına nefes olacaktır ve bizlerden yüzyıllar sonra yaşamaya devam edecektir. Bizim bu birlikteliğimiz büyük bir berekete vesile olacaktır. Türkiye Azerbaycan'dır, Azerbaycan Türkiye'dir. Farkımız yoktur ve bu kucaklaşma bizden sonraki nesillere de rehber olacaktır."  ifadelerini kullanarak gerçekleşen etkinliğin önemine dikkat çekti. "TÜRKİYE'Yİ ZÜMRÜT YEŞİLİ BİR ÜLKE YAPMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ" Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da 11 Kasım'a özel bir video mesaj yayımladı. Mesajda, "Türkiye'yi zümrüt yeşili bir ülke yapmak ve gelecek kuşaklara her açıdan daha güzel bir ülke bırakmak için var gücümüzle çalışıyoruz."  ifadelerine yer veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: Bizler, 'Yarın kıyamet kopacağını bilsen de elindeki fidanı toprağa dik.' diyen bir medeniyetin mensubuyuz. Ormanlarımızı atalarımızdan kalan bir miras değil, gelecek nesillerimizin bir emaneti olarak görüyoruz. Bu anlayışın toplumumuzda, özellikle de genç nesillerde yaygınlaşması amacıyla her yılın 11 Kasım tarihini Milli Ağaçlandırma Günü ilan ettik. Türkiye'yi zümrüt yeşili bir ülke yapmak ve gelecek kuşaklara her açıdan daha güzel bir ülke bırakmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Ayrıca Cumhurbaşkanı, "Geleceğe Nefes" sloganı ile başlatılan ağaçlandırma seferberliği ile 7 milyarın üzerinde fidanın toprakla buluşturulduğunu ve orman varlığının yüzde 12 artırılarak 23,4 milyon hektara çıkarıldığını aktardı. Erdoğan, Türkiye'nin ağaçlandırma çalışmalarında Avrupa'da birinci, dünyada ise dördüncü sırada yer aldığına da dikkat çekti.

COP29: İklim değişikliğine Azerbaycan gözünden bakmak Haber

COP29: İklim değişikliğine Azerbaycan gözünden bakmak

Dilara Dilşah KAYA / QHA Ankara Azerbaycan’ın başkenti Bakü, 11-22 Kasım 2024 tarihlerinde her yıl Birleşmiş Milletler (BM) tarafından düzenlenen İklim Değişikliği Konferansı'na (COP29) ev sahipliği yapacak. Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi ve İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Kurucu Başkanı Doç. Dr. İlhan Sağsen; konferans hakkında bilgiler vererek; Azerbaycan ve Türk dünyası açısından neler ifade ettiği hususunda QHA'nın sorularını yanıtladı. COP29’UN AMACI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİYLE MÜCADELE Doç. Dr. İlhan Sağsen, COP29 konferansının her sene yapıldığını, bu toplantının "taraflar konferansı" olarak da bilindiğini aktardı. Konferansın 1992 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'ni imzalayan ve onaylayan ülkelerin katılımıyla gerçekleştiğini belirten Sağsen, aynı zamanda konferansın amacına da değindi. Sağsen, bu noktada amacın, "Taraflar konferansında tabii ki amaç; iklim değişikliğiyle mücadele etmek, etkilerini azaltmak, iklim değişikliğine karşı uyum sağlamak, bunun finansal konularını konuşmak, ülkelerin üzerine düşen taahhütleri gerçekleştirmek" olduğunu aktardı. Ayrıca Doç. Dr. Sağsen, İklim alanındaki Kyoto Protokolü ve Paris İklim Değişikliği Anlaşması gibi belgelerin de bu konferanslarda tasarlanıp imzalandığını kaydetti. EV SAHİPLİĞİ İÇİN AZERBAYCAN SEÇİLDİ COP29’a ev sahipliği yapabilmek için birtakım şartların bulunduğunu belirten Sağsen, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında bulunan beş bölgeden adayların seçilerek BM Sekreteryasına gönderildiğini ve ülkelerin istenen şartları sağlayıp sağlamadığına bakıldığını ifade etti. Uzman, 2024 yılı için Doğu Avrupa kanadından Azerbaycan’ın seçildiğini ve kriterleri sağlayarak ev sahibi olmaya hak kazandığını belirtti. COP29, AZERBAYCAN İÇİN BİRÇOK ÖNEMLİ GETİRİYİ BİRLİKTE SUNACAK Azerbaycan’ın enerji açısından büyük bir kapasiteye sahip olduğunu ifade eden Sağsen, konferansın Azerbaycan için büyük getirileri de olacağını kaydetti. Sağsen, "Azerbaycan için bu şekilde büyük bir organizasyon, aslında tanıtımdan turizme ve ekonomiye kadar birçok önemli getiriyi birlikte sunacak. Bunun dışında, Azerbaycan'ın aslında enerjiyle alakalı birçok planı olduğunu söyleyebiliriz. Bunların bir kısmı yenilenebilir enerjiyle ilgili. Bir kısmı da kendi kaynakları yani konvansiyonel yakıtlarla alakalı" ifadelerini kullanarak; Azerbaycan’ın enerji konusundaki planlarından da bahsetti. AB İÇİN RUSYA’YA ALTERNATİF OLAN SATICILAR, AZERBAYCAN VE TÜRK DÜNYASI OLDU 24 Şubat 2022 tarihinde Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı topyekûn işgal ve saldırılar, Avrupa Birliği’ni (AB) enerji konusunda alternatif satıcılara yöneltti. Bu satıcıların içerisinde Türk dünyası ülkelerinin ve özelde Azerbaycan’ın bulunduğunu ifade eden Sağsen, AB ve Azerbaycan arasında anlaşmaların imzalandığını kaydetti. Sağsen, bu bağlamda bakıldığında; COP29’un Azerbaycan’da gerçekleşmesinin de yatırımlar açısından önemli bir fırsat olduğunu aktardı. İklim Değişikliği Uzmanı bu hususta şu ifadeleri kullandı: Bu yeni konjonktürde bir de COP29’un Azerbaycan'da olması, yatırımlar ve kendi enerji planlaması açısından son derece önemli. Türk dünyası açısından bakarsak da aslında aynı şey söz konusu. Avrupa Birliği çok büyük bir alıcı fakat bunu karşılayacak enerji kaynağı yok. COP29 İLE TÜRK DÜNYASINDA YENİ PROJELER ÇIKARILABİLİR COP29’un Türk dünyası açısından önemine değinen Doç. Dr. Sağsen, program çerçevesinde Türk devletleri tarafından yeni projelerin çıkarılabileceğini, dolayısıyla bölgesel etkinliği  artıracağını ve ülkelerin birbirleriyle ilişkilerini pekiştirerek ortak duruşu güçlendireceğini vurguladı. AZERBAYCAN, ERMENİ İŞGALİNDEN KURTARILAN TOPRAKLARDA YENİLENEBİLİR ENERJİ ÜRETECEK Azerbaycan’ın yeşil enerji alanında attığı adımlara da değinen Sağsen, Azerbaycan’ın Ermeni işgalinden kurtardığı bölgelerdeki enerji ihtiyacını yenilenebilir enerjiden sağlamak gibi bir hedefi olduğunu aktardı. Azerbaycan’ın yenilenebilir enerji alanında önemli projelere adım attığını belirten Sağsen, ülke çapında belirlenen bir politikanın da sağladığı enerjiyi ihracat kaynağı haline getirmek olduğunu ifade etti. Aynı zamanda, konvansiyonel yakıtlara da sahip olan Azerbaycan’ın iklim değişikliği nedeniyle yenilenebilir enerjiye daha çok yöneldiğini ve çeşitli adımlar attığını vurguladı. AZERBAYCAN, TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK ULUSLARARASI ORGANİZASYONA HAZIRLANIYOR Azerbaycan, ülke tarihinde bir ilke imza atarak Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin 29. Taraflar Konferansı'na (COP 29) ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. 11-22 Kasım 2024 tarihleri arasında düzenlenecek olan bu büyük uluslararası etkinlik, Azerbaycan’ın en önem verdiği organizasyonlardan olacak. COP 29’UN TEMEL GÜNDEM MADDELERİ COP 29, iklim değişikliği ile mücadelede ulusal, bölgesel ve küresel düzeyde birçok konuyu masaya yatıracak. Azerbaycan Enerji Bakan Yardımcısı ve COP 29 Genel Müdürü (CEO) Elnur Soltanov, konferansın en önemli gündem maddelerinin iklim finansmanı olacağını açıkladı. Gelişmiş ülkelerin, gelişmekte olan ülkelere sağladığı yardımların artırılması, iklim finansmanının 100 milyar dolar civarına çıkarılması için müzakereler yapılacak.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.