Camala: QIRIM albümündeki her şarkı benim için vasiyet gibidir
2016 yılında düzenlenen Eurovision Şarkı Yarışması birincisi, Kırım Tatar kökenli Ukraynalı sanatçı Camala’nın “QIRIM” adlı yeni albümünün galası 5 Mayıs’ta Kıyiv’de gerçekleşti. Ukrayna Ulusal Operası’nda gerçekleşen gala programında, Camala’ya Volodımır Sirenko şefliğindeki Ukrayna Ulusal Senfoni Orkestrası eşlik etti.
#Kırım Tatar kökenli Ukraynalı sanatçı #Camala: QIRIM albümündeki her şarkı benim için vasiyet gibidirhttps://t.co/4Pm5yx77aV pic.twitter.com/JDaWXHLSM3
— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) May 8, 2023
Camala’nın “QIRIM” adlı yeni albümünde 14 eski Kırım Tatar Türküsü yer alıyor. Kırım’ın farklı yerlerinden derlenen halk türküsünden oluşan albüm üzerindeki çalışmalara 80’den fazla müzisyen katıldı.
Konserin başlaması gerektiği zaman Kıyiv’de hava saldırısı uyarısı yapıldı. Sanatçılar ve konsere gelen misafirler, bir süre sığınakta saklanmak zorunda kaldı. Öte yandan Rus saldırganlığına rağmen Camala, “QIRIM” adlı yeni albümü başarıyla tanıttı. Konser, izleyenlerin büyük beğenisini topladı.
Camala, albümünde yer alan Alim adlı Kırım Tatar türküsünü Ukrayna Ulusal Operası sahnesinde babasıyla birlikte icra etti.
Konserden sonra Camala, yeni albümü “QIRIM” hakkında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Hazırladığı bu albümle Kırım Tatar şarkılarını uluslararası düzeye çıkarmak istediğini vurgulayan Camala, “Albümdeki her şarkı benim için atalarımın bir vasiyeti gibidir. Her şarkıda mücadele ve gerçekler anlatılıyor. Albümdeki neredeyse her şarkı aracılığıyla ben dünyaya Kırım’daki durumu anlatacağım.” ifadelerini kullandı.
"GERİ PLANA ATILAN KIRIM HAKKINDA KONUŞMALIYIZ"
Ukrayna’nın, Rus saldırganlığına karşı mücadele etmesine rağmen Ukrayna kültürünün bir parçası olan Kırım Tatarları için böyle önemli kültür projelerinin hayata geçirilmesinin çok önemli olduğunu belirten Camala, “Böyle bir şey gerçekleştiği için çok mutluyum. Bana göre, ülkemize dikkat çeken, elimizden gelen her şeyi yapmak çok önemli. Son bir yıl boyunca sanatçılar, dünyayı dolaşıp Ukrayna için bağış konserleri düzenledi, şimdi bu alandaki ilgi azaldı. Bu yüzden konsepti değiştirerek dikkat çekmemiz gerekiyor. Dünyaya: ‘Bakın saldırılar devam ediyor, tüm orkestra sığınakta saklanıyor ama yine de sahneye çıkıyoruz, konserler veriyoruz, yaşıyoruz' demeliyiz. Her şeye rağmen 9 yıl içinde uluslararası gündemde arka plana itilen Kırım hakkında konuşmalıyız. Bu yüzden benim için bu projeyi hayata geçirmek çok önemliydi. Hiç kolay olmadı ama bu projede yer alan, destek veren herkese teşekkür ediyorum.” dedi.
“KIRIM TATAR TÜRKÜLERİNİ ULUSLARARASI DÜZEYE ÇIKARMAK İSTİYORDUM”
Kırım Tatar kültürünü dünyaya tanıtmak için uzun süredir böyle bir proje hazırlamak istediğini vurgulayan şarkıcı, “Çocukluğumdan beri böyle bir hayalim vardı… Uzun süredir bu fikri hayata geçirmek istiyordum. Ama bunun özel bir çalışma olmasını; unutulan, ayak altında ezilen halk türkülerini uluslararası düzeye çıkaracak bir çalışma olmasını istiyordum. Çünkü bu şarkılar gerçekten buna layıklar. Besteci, aranjör ile yaptığımız çalışma 3 yıl sürdü. Çok zordu çünkü arşiv yok, bilgi bulmak çok zordu. Zorluklara rağmen materyalleri titizlikle topladım.” ifadelerini kullandı.
“PROJEMİN LİVERPOOL’DEKİ EUROFEST İÇİN SEÇİLMESİ BENİM İÇİN BÜYÜK ONUR”
Albümünün hazırlanmasında Kırım'dan gelen halk müziği ustalarının da yer aldığına dikkat çeken Camala, “Benim için halk müziğinin orkestra müziğiyle birleşip bir büyük esere dönüşmesi önemliydi. Bu, bizim için yeni bir deneyim olduğu için her aşamada karşımıza yeni soru çıkıyordu. Nerede yayınlanacak, kim dinleyecek, daha sonra ne olacak bilmiyorsun…Ve benim projemin, İngiliz Operası ve diğer önemli eserlerinin icra edildiği Liverpool’deki EuroFest için seçilmesi benim için çok önemli. Festival organizatörleri, projemi Ukrayna kültürünün bir parçası olarak göstermek istedi. Bu benim için büyük bir onurdur.” dedi.
“ALBÜMDEKİ HER ŞARKI BENİM İÇİN VASİYET GİBİDİR”
Albüm aracılığıyla dünyaya Rus işgali altında bulunan Kırım’daki durumu duyuracağını belirten Kırım Tatar şarkıcı, “Albümdeki her şarkı benim için atalarımın bir vasiyeti gibidir. Her şarkıda mücadele, gerçek anlatılıyor. Neredeyse her şarkı aracılığıyla ben dünyaya Kırım’daki durumu anlatacağım. Mesela bugün ‘Meni Ğamdan Azat Eyle’ şarkısını sunduğum zaman gerçekler için mücadele ederken hapse atılmaktan korkmayan insanları hatırlattım. Bugün resmi verilere göre yaklaşık 150 Kırım Tatarının hapse atıldığını biliyoruz ama daha çok siyasi tutumları için baskıya uğrayan insanların hikayelerini bilmiyoruz… Bugünlerde bize Kırım’ın farklı yerlerinde sarı mavi kurdeleler bağlayarak bize selam yollayan insanları hatırlamalıyız. Bunlar bizim partizanlarımız, bizim Alim’lerimiz. Bunlar Kırım’ın işgalden kurtarılması için gerçekten önemli işler yapan kahramanlarımızdır.” ifadelerini kullandı.