SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Pamukkale Üniversitesi

QHA - Kırım Haber Ajansı - Pamukkale Üniversitesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Pamukkale Üniversitesi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Ziya Gökalp'ın hayatı ve düşünceleri, Pamukkale Üniversitesindeki sempozyumda ele alındı Haber

Ziya Gökalp'ın hayatı ve düşünceleri, Pamukkale Üniversitesindeki sempozyumda ele alındı

Türk düşünce hayatının köşe taşlarından olan Ziya Gökalp’ın vefatının 100. yılı anma etkinlikleri kapsamında, 13 Aralık 2024 tarihinde Denizli Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü tarafından "Vefatının 100. Yılında Ziya Gökalp Sempozyumu" düzenlendi. Sempozyum, PAÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Sempozyumun açılış konuşmasını Düzenleme ve Bilim Kurulu başkanlığını PAÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Turgut Tok yaptı. Prof. Dr. Tok, Türk düşünce hayatının önemli simalarından birisi olan Ziya Gökalp’ın eserlerini, hayatını ve fikirlerini bu sempozyumla gündeme getireceklerini ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda büyük katkıları olan fikir insanını bu şekilde anacaklarını ifade etti. TURAN, TÜRKİSTAN VE TÜRKİYE OTURUMLARINDA ZİYA GÖKALP'IN DİSİPLİNLERARASI ROLÜ ELE ALINDI Sempozyuma Türkiye'deki çeşitli üniversitelerden seçkin akademisyenler katıldı. Sempozyum; “Turan Oturumu”, “Türkistan Oturumu”, “Türkiye Oturumu” ve “Değerlendirme Oturumu” olmak üzere üç oturumdan oluştu. Oturumlarda tebliğlerini sunan alanında uzman on sekiz akademisyen, Türk milliyetçisi düşünür Ziya Gökalp’i folklor, tarih, Türk dili, Türk edebiyatı, sosyoloji, teoloji ve felsefe disiplinleri bağlamında ele aldı. Başkanlığını Prof. Dr. Turgut Tok’un yaptığı Turan Oturumunda; Balıkesir Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğr. Üyesi Ali Duymaz, “Ziya Gökalp’in Destansı Kişiliği”, Ankara Üniversitesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. İbrahim Maraş, “Türk Moderleşmesi ve Ziya Gökalp”, PAÜ Tarih Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Ercan Haytoğlu “Limni’den Malta’ya Sürgün Hayatında Ziya Gökalp”, PAÜ Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğr. Üyesi Dilek Çetindaş “Millî Kimlik İnşasında Destanlar ve Ziya Gökalp” adlı tebliğlerini sundular. Türkistan Oturumunu ise başkanlığını PAÜ Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Yunus Balcı gerçekleştirdi. Oturumda; Ege Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Metin Ekici “Ziya Gökalp ve Türk Folkloru”, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğr. Üyesi Prof. Dr. Ali Akar “100 Yıl Sonra Dilde Türkçülüğü Yeniden Düşünmek”, PAÜ Türk Dili ve Edebiyatı Öğr. Üyesi Prof. Dr. Süleyman Solmaz “Ziya Gökalp’in Din Anlayışı” ve Akdeniz Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Dr. Öğr. Üyesi Oğuzhan Karaburgu “Ziya Gökalp’i Anlama Yolunda” isimli tebliğlerini sundular. Sempozyumun son oturumu olan Türkiye Oturumunda; PAÜ Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Mustafa Arslan başkanlık yaptı. Oturumda; PAÜ Sosyoloji Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Güney Çeğin “’Fert Yok, Cemiyet Var’, Bir Devlet İdeolojisi Olarak Gökalpçi Sosyolojinin Veçheleri”, PAÜ Türkçe ve Sosyal Bilimler Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Nurettin Öztürk, Ege Üniversitesi Tarih Bölümü Öğr. Üyesi Abdullah Temizkan, PAÜ Türkçe ve Sosyal Bilimler Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ali Donbay ve Levent Edige Özdemir'in tebliğleri sunuldu.

Pamukkale Üniversitesinde vefatının 100. yılında büyük Türk düşünür Ziya Gökalp sempozyumu Haber

Pamukkale Üniversitesinde vefatının 100. yılında büyük Türk düşünür Ziya Gökalp sempozyumu

Büyük Türk düşünür Ziya Gökalp’in vefatının 100. yılı anma etkinlikleri kapsamında, 13 Aralık 2024 tarihinde Denizli Pamukkale Üniversitesinde “Vefatının 100. Yılında Ziya Gökalp Sempozyumu” düzenlenecek. Sempozyum; Pamukkale Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü tarafından hayata geçirilecek. Sempozyumun Düzenleme ve Bilim Kurulu başkanlığını Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr Turgut Tok yapacak. Aynı zamanda düzenleme ve bilim kurulunda; Prof. Dr. Ceyhun Vedat Uygur, Prof. Dr. Yunus Balcı, Prof. Dr. Mustafa Arslan, Prof. Dr. Saadet Karaköse, Prof. Dr. Mehmet Vefa Nalbant, Prof. Dr. Süleyman Solmaz, Prof. Dr. Levent Kurgun, Prof. Dr. Dilek Çetindaş, Doç. Dr. Mehmet Surur Çelepi, Doç. Dr. Salih Mehmet Arçın, Doç. Dr. Abdullah Bağdemir, Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Ağca ve Dr. Öğr. Üyesi Dilek Uzunkaya gibi isimler bulunuyor. 18 BİLİM İNSANI, ZİYA GÖKALP'İN FİKİR HAYATIMIZA ETKİLERİNİ ANLATACAK Sempozyuma ilişkin Kırım Haber Ajansına demeç veren Prof. Dr. Turgut Tok, "Türk düşünce hayatının önemli simalarından birisi olan Ziya Gökalp’i yaptıklarını, eserlerini, geçmişten bugüne fikir hayatımıza etkilerini, ülkemizde konunun uzmanı olan bilim insanlarıyla konuşacağız. Bu amaçla bu etkinliği düzenledik, ilgi duyan herkesi bekleriz" ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Tok, sempozyuma Türkiye'deki çeşitli üniversitelerden 18 akademisyenin katılacağını bildirdi. SEMPOZYUM, 13 ARALIK'TA PAÜ'DE GERÇEKLEŞECEK  13 Aralık 2024 tarihinde gerçekleşecek olan sempozyum saat 10.00’da İTBF Prof. Dr. İsmail Çetişli Konferans Salonu’nda gerçekleştirilecek. Türk düşünür, sosyolog, şair, eğitimci ve Türk milliyetçisi Ziya Gökalp, özellikle Türk kültürü, sosyal yapısı ve milliyetçilik anlayışı üzerine yaptığı çalışmalarla bilinmektedir. Gökalp’in eserleri ve fikirleri, Türkiye’nin sosyal ve kültürel yapısında kalıcı etkiler bıraktı. Bu bağlamda Gökalp, Cumhuriyet dönemi ideolojisinin oluşumuna katkıda bulunarak Türk toplumunun gelişiminde yer edinen önemli isimlerden biri olarak Türk tarihine geçti. 

Doğu Türkistan'daki zulüm Pamukkale Üniversitesinde konuşuldu Haber

Doğu Türkistan'daki zulüm Pamukkale Üniversitesinde konuşuldu

Pamukkale Üniversitesi Kasır Topluluğu ve Kudüs Araştırmaları Topluluğu tarafından 9 Aralık 2024 tarihinde “Kanayan Yaramız: Doğu Türkistan” konulu panel düzenledi. Tarih Bölümü akademisyenlerinin katıldığı panelde, Doğu Türkistan’ın tarihi, kültürel ve stratejik önemi ele alındı. Panelde ayrıca, Çin'in bölgedeki insan hakları ihlalleri ve asimilasyon politikalarına dikkat çekildi. DOĞU TÜRKİSTAN'IN TARİHİ VE STRATEJİK ÖNEMİNE VURGU Panelde ilk olarak konuşan Dr. Coşkun Kumru, Doğu Türkistan’ın Türklerin ana yurdu olduğunu belirterek, bu bölgenin tarih boyunca pek çok Türk devletine ev sahipliği yaptığını vurguladı. Dr. Kumru, bölgedeki bağımsızlık mücadelelerinden Yakup Bey’in Kaşgar merkezli hanlığına ve 20. yüzyılda kurulan Doğu Türkistan cumhuriyetlerine kadar olan süreci detaylı bir şekilde ele aldı. “DOĞU TÜRKİSTAN’DA TÜRK OLMANIN BEDELİ VAR” Dr. Kumru, Çin yönetiminin Doğu Türkistan’da uyguladığı asimilasyon politikalarına karşı duyulan kaygıları dile getirerek, Çin'in zorla kısırlaştırma, toplama kampları, demografik değişim ve kültürel baskılar gibi uygulamalarını somut örneklerle anlattı. “Doğu Türkistan’da Türk olmanın bedeli var” diyen Kumru, Çin’in bu politikaları engellenmezse, tarih kitaplarında Doğu Türkistan’ın ikinci bir Endülüs vakası olarak yazılacağına dikkat çekti. ÇİN'İN EKONOMİK STRATEJİLERİ VE KUŞAK-YOL PROJESİ Panelin bir diğer konuşmacısı Dr. Nezahat Belen ise, Doğu Türkistan’ın Çin'in Kuşak-Yol Projesindeki stratejik rolünü ele aldı. Çin’in küresel piyasalarda giderek artan etkisi ve ekonomik politikalarının Doğu Türkistan üzerindeki yıkıcı etkilerini analiz eden Belen, Mao Zedong’dan Şi Jinping dönemine kadar uzanan ekonomik yönetim stratejilerine değindi. Özellikle Şi Jinping’in liderliğinde, Çin’in küresel ekonomik projelerdeki büyümesiyle birlikte Doğu Türkistan’ın kültürel olarak asimile edilme çabalarının arttığını belirtti. DOĞU TÜRKİSTAN’IN ULUSLARARASI BOYUTU VE TOPLUMSAL FARKINDALIK Panelin sonunda, konuşmacılar Doğu Türkistan meselesinin sadece bir bölgesel sorun olmadığını, aynı zamanda uluslararası ve insani bir boyut taşıdığını ifade etti. Doğu Türkistan’daki zulme karşı duyarlılığın artırılması ve toplumsal farkındalığın oluşması gerektiğine vurgu yapıldı. Her iki konuşmacı da, bu konuda tüm dünyanın sorumluluk taşıdığına dikkat çekerek, insan hakları ihlalleri karşısında sessiz kalmamanın önemini belirtti. Konuşmaların ardından, Kasır Topluluğu Sorumlusu Salih Bahçıvanoğlu ve Kudüs Araştırmaları Topluluğu Başkanı Elif Epli, Dr. Coşkun Kumru ve Dr. Nezahat Belen’e teşekkür ederek hediyelerini takdim etti. Etkinlik, katılımcılardan büyük ilgi gördü.

Ersin Tatar: Kıbrıs Türklerinin millî mücadelesi devam edecek; geleceğimiz Türkiye ile birliktedir Haber

Ersin Tatar: Kıbrıs Türklerinin millî mücadelesi devam edecek; geleceğimiz Türkiye ile birliktedir

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 26 Aralık 2023 tarihinde Denizli'ye resmî ziyaret gerçekleştirdi. Denizli Valiliği ve Denizli Büyükşehir Belediyesini ziyaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Pençe Kilit Harekâtı bölgesinde şehit olan Piyade Uzman Çavuş Mehmet Serinkan'ın cenaze törenine katıldı. Kederli ailesine başsağlığı dileyen Tatar, şehit Türk askeri Mehmet Serinkan'a rahmet diledi.  “KKTC’NİN TÜRK DÜNYASI İÇİNDEKİ STRATEJİK ÖNEMİ” KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, saat 16.30'da ise Pamukkale Üniversitesi Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleşen “KKTC’nin Türk Dünyası İçindeki Stratejik Önemi” başlıklı konferansa katıldı. Konferansa; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, Denizli Büyükşehir Belediyesi Başkanı Osman Zolan,  KKTC İzmir Başkonsolosu Ayşen Volkan İnanıroğlu, EkoAvrasya Başkanı Hikmet Eren, Kıbrıs Harekâtı gazileri, üniversitenin idari ve akademik personeli ile çok sayıda öğrenci katıldı. Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, burada yaptığı açılış konuşmasında Pamukkale Üniversitesi olarak daima Kıbrıs Türk halkına destek vereceklerini ifade etti. Prof. Dr. Kutluhan, "Dünya tarafından KKTC'nin tanınması en doğal hakkınızdır, hakkımızdır" dedi. Rektör Kutluhan, hep birlikte bunu görmenin temennisi içinde olduklarını vurguladı. Prof. Dr. Kutluhan, konuşmasında tüm Türk tarihinden bugüne vatan uğruna şehit olanlara rahmet diledi ve Pençe-Kilit şehitlerini andı. TATAR: KIBRIS MESELESİ, MİLLETİN MESELESİDİR KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "KKTC’nin Türk Dünyasındaki Stratejik Önemi" konulu konferansta, gaziler başta olmak üzere tüm katılımcılara şükranlarını sundu. Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs davasının millî bir dava olduğunun altını çizerken; bu meselenin hafife alınabilir bir tarafının olmadığını kaydetti. Pençe Kilit Harekatı'nda şehit düşen Piyade Uzman Çavuş Mehmet Serinkan’ın cenaze törenine katıldığını hatırlatan Tatar, şehidin ailesine ve Türk milletine başsağlığı diledi ve tüm şehitleri andı. Şehidin Tavas'taki cenaze törenine katıldığını belirten Tatar, yine bir Tavaslı olan ve 21 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı'nda şehit olan 50. Piyade Alayı Komutanı Halil İbrahim Karaoğlanoğlu'nu da bu vesileyle andı. Ersin Tatar, Kıbrıs'ta 1571'den bu yana kesintisiz devam eden Türk varlığına ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve kısaca Kıbrıs tarihini anlattı. Tatar, “Kıbrıs meselesi milletin meselesidir” ifadelerini kullandı. Kıbrıs'ın jeopolitik ve stratejik olarak önemine vurgu yapan Tatar, Osmanlı'nın adayı İngilizlere kiralamasıyla birçok Türk'ün Anadolu’ya geri döndüğünü söyledi. Böylece nüfusun Kıbrıslı Türklerin aleyhine döndüğünü ve adanın Rum Yunan adasıymış gibi Yunanistan’a bağlanmak istendiğini anlatan Tatar ancak Türk halkının buna karşı mücadele verdiğini, hiçbir zaman millî şuuru ve değerleri kaybetmeden varoluş mücadelesini gösterdiğini vurguladı. KIBRISLI TÜRKLERİN MİLLΠMÜCADELESİ, ENOSİS VE KANLI NOEL Konferansta, tarihten bugüne Kıbrıslı Türklerin verdiği mücadele ve Kıbrıs Barış Harekatı hakkında bilgilendirme yaptı. Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin sayesinde Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanmasının önüne geçildiğini, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulduğunu, böylece adanın kurucu ortağı olduğunu belirtti. Ancak o gün bile Rumların bunu “Enosis’e sıçrama tahtası” olarak gördüğünü belirten Tatar, Kumsal Katliamı ve Kanlı Noel olaylarının yaşandığını, Kıbrıs Türk halkının bunlara karşı direndiğini kaydetti. "GELECEĞİMİZ TÜRKİYE İLE BİRLİKTEDİR" KKTC'nin günümüzde egemen eşitlik temelinde bir Kıbrıs adası hedeflediğini belirten Tatar, KKTC’nin Mavi Vatan’da güçlü bir devlet olarak yerini aldığını, Türk Devletler Teşkilatı gözlemci üyesi olduğunu vurguladı. Tatar, Kıbrıs Türk halkının Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olduğunu kaydetti. Ersin Tatar konuyla ilgili şunları ifade etti: "Türk dünyasının Akdeniz'e açılan bir penceresi olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti her geçen gün daha da kurumsallaşarak ve kökleşerek yerini almaktadır. Eğer bu mücadele verilmeseydi, eğer Kıbrıs'ta fedakarlıklar yapılmasaydı, 74 Barış Harekatı olmasaydı, o bedeller, o fedakarlıklar yapılmasaydı bugün Kıbrıs açık ve net bir Yunan adası olacaktı. Türkiye'nin kuşatılması, Türkiye'nin güvenliğinin fevkalade olarak zarar görmesi ve Kıbrıs Türk halkının da imhası... Adada hiçbir Kıbrıs Türkünün kalacağını düşünmüyorum. Dolayısıyla bizim mücadelemiz, milli bir mücadele olarak tarihimizde yerini almaya devam ediyor." "TÜRKİYE CUMHURİYETİ ASLA KIBRIS'TAN VAZGEÇMEZ, VAZGEÇMEYECEKTİR" Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs'taki Türk millî mücadelesi hakkında, "Bizim mücadelemiz milli mücadele olarak devam edecektir. Geleceğimiz Türkiye ile birliktedir. Kıbrıs millî değerdir, sonuna kadar korunacak, yüceltilecek, gelecek nesillerin sahip çıkacağı bir meseledir.” dedi. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar konuşmasının devamında, "Hamdolsun anavatan Türkiye Cumhuriyeti eskiye göre çok daha güçlüdür. Milli savunma sanayisiyle, yaptıklarıyla, başarılarıyla, ordusuyla, Türk Silahlı Kuvvetleri ile ve Türkiye'nin kendisinin ekonomik potansiyeli ile. Elbette artık küresel dengeler fevkalade değişti. Ukrayna Savaşı'nda yaşananlar, Filistin'de yaşananlar, Suriye'de yaşananlar, Irak'ta yaşananlar, bütün çevreye baktığımızda neyi görüyoruz? Türkiye Cumhuriyeti asla Kıbrıs'tan vazgeçmez, vazgeçmeyecektir." değerlendirmesini yaptı. "SIFIR ASKER SIFIR GARANTİ ASLA KABUL EDİLMEZ" Kıbrıs'taki iki devletli çözüm hakkında ise Tarar, "Kıbrıs'ta iki ayrı halk ve iki ayrı devlet vardır. Her halkın kendi kaderini, geleceğini tayin etme hakkı vardır. Sıfır asker sıfır garanti asla kabul edilmez.” değerlendirmesini yaptı. Uluslararası kamuoyunun egemen eşitlik hakkını kabul etmemesi halinde müzakereye oturmayacaklarını vurgulayan Tatar, müzakere masasının geçmişte hep devrildiğini çünkü Rumların hiç bir şeyi paylaşma niyeti olmadığını kaydetti. Bu noktada, küresel meydan okumalara karşı KKTC'nin Türkiye ile beraber olduğunu dile getirdi. Ersin Tatar, tarihten bugüne tüm Türk şehitlerini anarken, şehitleri asla unutmayacaklarının altını çizdi. Programın sonunda PAÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan tarafından KKTC lideri Tatar'a Denizli Yatağan palası hediye edildi. Ayrıca, PAÜ'nün Golbol Kadın Milli Takımında yer alan başarılı sporcular Şeydanur Kaplan ve Berfin Altan programda ödüllendirildi. TATAR, PAÜ BAHÇESİNE ZEYTİN FİDANI DİKTİ Konferasın sonrasına Ersin Tatar ve beraberindeki heyet, Pamukkale Üniversitesinin bahçesine zeytin fidanı dikti. Ayrıca, göndere İstiklal Marşı eşliğinde KKTC bayrağı çekildi.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
QHA - Kırım Haber Ajansı En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.