SON DAKİKA
Hava Durumu

#Kriz

QHA - Kırım Haber Ajansı - Kriz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kriz haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Çin ekonomisi çöküyor: Altın ve döviz krizi başladı! Haber

Çin ekonomisi çöküyor: Altın ve döviz krizi başladı!

Selahaddin Kaşgarlı / QHA Ankara Çin'in ekonomik büyümesindeki duraklama, döviz ve altın rezervleri üzerindeki baskıyı artırıyor. Ülkedeki ekonomik kriz, dünya ekonomisini sarsan gelişmeler arasında önemli bir yer tutuyor. Ekim ayında Çin'in döviz rezervleri ve altın alımları ile ilgili açıklanan veriler, Çin ekonomisinin ne denli zor bir döneme girdiğini gözler önüne seriyor. DÖVİZ REZERVLERİ GİDEREK DÜŞÜYOR Çin Devlet Döviz Takas İdaresi, Ekim 2024'e ait döviz rezervi verilerini açıkladı. İdarenin 8 Kasım 2024 tarihli raporuna göre, ülkenin döviz rezervleri ekim ayında bir önceki aya göre 55,3 milyar dolar azalarak 3 trilyon 261 milyar dolara geriledi. Bu düşüş, yüzde 1,67'lik bir azalma anlamına geliyor. Ekim ayında ABD doları endeksinin yükselmesine rağmen küresel finansal varlıkların fiyatlarının düştüğü, döviz rezervlerindeki azalmanın hem takas işlemleri hem de varlık fiyatlarındaki değişimlerin bileşik etkisinden kaynaklandığı vurgulandı. Çin'in döviz rezervleri son 11 aydır 3,2 trilyon dolar seviyesinin altında kalmadı ancak bu istikrarın son bulması, ülkenin döviz krizine doğru gittiğini gösteriyor. ALTIN REZERVLERİNE DE BASKI VAR Çin'in altın rezervleri, Ekim 2024 sonunda 72,8 milyon altın troy ons olarak sabit kaldı. Çin Merkez Bankası verilerine göre, altın rezervlerinin değeri, Eylül sonunda 191,47 milyar dolar iken, ekim ayında 199,06 milyar dolara yükseldi. Ancak, Çin yönetiminin 2020'de başlayan, pandemi sonrası duraklayan ekonomisini toparlama çabaları, altın alımlarını sürdürebilmesine engel oldu. Ülke, son 18 aydır altın alım politikasını gerçekleştirmenin giderek daha zor hale geldiğini ifade ediyor. ÇİN ALTIN ALIMLARINA DEVAM EDEMEYEBİLİR Dünya Altın Konseyinin raporuna göre, Çin 2023'ün ilk çeyreğinde altın alımında lider ülke oldu. Ancak sonrasında yaşanan ekonomik durgunluk ve yüksek altın fiyatları, Çin'in altın alım kapasitesini olumsuz etkiledi. Uzmanlar, Çin'in ekonomik zorluklar nedeniyle artık altın alımlarını sürdüremediğini ve bu durumun ülkenin döviz ve altın rezervlerinde daha fazla azalmaya yol açabileceğini belirtiyor. Çin'in, uzun süredir altın alımı yapamadığı belirtiliyor. DÖVİZ REZERVLERİ ARTIŞ GÖSTERDİ AMA... Çin Merkez Bankasının açıkladığı verilere göre, Mayıs 2024 sonu itibarıyla Çin'in döviz rezervleri 3,232 trilyon dolar seviyesine yükselmişti. Bu, bir önceki aya göre yüzde 0,97'lik bir artışa işaret ediyordu. Ancak uzmanlar, Çin'deki döviz artışlarının uzun sürmeyeceği ve önümüzdeki dönemde Çin'in elindeki altınları eritmeye başlayacağına dair uyarılarda bulunuyor. Çin, son yıllarda altın alımlarını artırarak küresel altın talebinin büyük bir kısmını karşılamıştı. Bununla birlikte artık ekonomisinin duraklaması ve döviz rezervlerinin azalması, Çin'i zor bir döneme sokmuş gibi görünüyor. ÇİN EKONOMİSİNE YÖNELİK ENDİŞELER ARTARKEN... Çin'in döviz ve altın rezervlerindeki gerileme, ülkenin dış ticaretinde yaşanan daralma ve iç talepteki zayıflama ile birleşerek ekonomik zorlukları derinleştiriyor. Çin yönetimi, 2020 pandemi sonrası büyüme oranlarını toparlamak için çeşitli politikalar denemiş olsa da, ekonomik toparlanmanın hızlanması için atılması gereken adımlar bir türlü hayata geçirilemiyor. Ekonomik durgunluk, Çin'in dünya ekonomisindeki yerini sarsma riski taşıyor. SONUÇ: ALTIN VE DÖVİZ KRİZİ ÇİN'İ SIKIŞTIRIYOR Çin'in altın ve döviz rezervlerindeki azalma, yalnızca Çin ekonomisi için değil, dünya finansal sistemi için de büyük bir tehdit oluşturuyor. Çin'in döviz ve altın krizine nasıl bir çözüm getireceği merak ediliyor. Uzmanlar, bu durumun daha geniş bir finansal krize yol açma potansiyeline sahip olduğunu belirtiyor. Çin'in altın alım kapasitesinin azalması ve döviz rezervlerindeki düşüş, önümüzdeki dönemde küresel ekonomik denklemleri etkileyebilir.

Rusya'da ekonomik istikrarsızlık: Rusya Merkez Bankası ile Kremlin arasında savaş! Haber

Rusya'da ekonomik istikrarsızlık: Rusya Merkez Bankası ile Kremlin arasında savaş!

KÜRŞAD İSMAYIL/QHA ANKARA Rusya’nın 24 Şubat 2022’de Ukrayna’ya yönelik başlattığı topyekûn saldırı ve işgal girişimi, Rus ekonomisinde büyük bir ekonomik krizin ortaya çıkmasına neden oldu. Batı dünyası tarafından uygulanan yaptırımları Çin ve Kuzey Kore ile yarattığı düzen ile atlatmaya çalışan Rusya yine de dengesiz ekonomik sürecin sancılarını yaşamaktan kaçamıyor. Rusya Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina, Rus ekonomisine ilişkin gerçekleştirdiği 29 Temmuz 2024 tarihli konuşmasında tehlike sinyallerini açıkça belirtmek zorunda kaldı. Nabiullina, Putin’in Rusya’sında bu zamana kadar açık ve gerçekçi bir konuşma yapmamıştı. Nabiullina’nın konuşması ekonomik kavramlarla kamufle edilse de konuşmasının gündelik dildeki karşılığı “Bu savaşınızla başımıza iş açtınız!” düşüncesine denk geldi. Rusya Merkez Bankası Başkanı Nabiullina’nın konuşmasındaki genel çerçeve şu şekilde özetlenebilir: Hepimiz ekonomideki durumun kötüleşmesine hazırlıklı olmalıyız. Evet, Rusya Merkez Bankası, mevcut tek yöntemle gerektiği kadar faizi artırarak hareket etmeye devam edecek. Ancak, hem devlet tarafından bugün mutlak ve tartışılmaz bir değer olarak ilan edilen hem de enflasyonu başka hiçbir şeyin yapamayacağı kadar körükleyen ve düzenleyicinin çabalarını boşa çıkaran koşulları etkileyemez. Rusya Merkez Bankası Başkanı Nabiullina, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 5-8 Haziran’da St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu’nda iddia ettiği gibi her şeyin kontrol altında olmadığını gösteren önemli açıklamalarda bulundu. Nabiullina, "İşgücü ve üretim kapasitesi rezervleri neredeyse tükendi" ifadelerini kullandı. Nabiullina, ekonomide çözülmemiş sorunların faiz oranını iki puan artırmak zorunda kalan ana tetikleyicilerden ortaya çıktığını dile getirdi. Nabiullina’nın dikkat çektiği bu durum kapsamında Rusya’daki güncel sorunun ne olduğunu gözden geçirdiğimizde şu sonuçlara ulaşıyoruz: Sürekli enflasyon artışı (yıllık bazda Temmuz ayında yüzde 9,3) ve halkın enflasyon beklentileri (yüzde 12,4); ekonomik ısınma (talep arzdan daha hızlı artıyor, mal hacmi para arzına yetişemiyor); çoğu sektörde ciddi işgücü kıtlığı ve yaptırımlarla ilgili yeni enflasyonist riskler (yabancı bankaların Rusya'dan gelen ödemeleri tamamen reddetmesi) ve ülkenin kritik olarak bağımlı olduğu ithalatı kökünden kesmesi. KREMLİN İLE MERKEZ BANKASININ GÖRÜŞÜ ÇELİŞİYOR! Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’ya yönelik topyekûn saldırıları başlattığı günden beri saldırıların uzun yıllar sürebileceğine dair çeşitli açıklamalarda bulundu. Kremlin, ekonomi ve vatandaşların refah seviyesi durumunu görmezden gelerek ana motivasyonunu “Zafer için her şey!” olarak belirledi. Kremlin, temelde bu motivasyonla hareket ederek seferberlik bağlamında cepheye akıttığı para ve ara şirketlere trilyonlarca ruble ödeyerek tüketici fiyatlarını da yükseltir. Ana amaç insanları bu motivasyonda yaşamaya teşvik etmektir. Ancak bu durum istenildiği gibi olmadığında faiz artırarak insanları buna mecbur etmekten de çekinmez. RUSYA MERKEZ BANKASININ KRİTİK FAİZ KARARI! Rusya Merkez Bankası 26 Temmuz 2024 tarihinde politika faiz oranını yüzde 16'dan yüzde 18'e yükseltti. Bu karar, artan enflasyon ve ekonomik zorluklara karşı bir önlem olarak alındı. Banka, enflasyonun tahminlerin üzerinde hızlandığını ve iç talebin arz kapasitesini aştığını belirtti. Banka ayrıca, enflasyonu hedeflenen yüzde 4 seviyesine çekmek için para politikası koşullarının sıkı tutulması gerektiğini vurguladı ve gelecekte faiz oranlarının daha da artırılabileceğini ifade etti. RUSYA, NEDEN YÜZDE 18 FAİZ KARARI ALDI? Yüzde 18 faiz oranı kararı neden alındı? Bu, ekonomideki tüm paranın daha pahalı hale geldiği anlamına gelmekte. Bu bağlamda halkın satın alma gücü düşer, büyük ölçüde fakirleşir. İş dünyası için kredi maliyetindeki artış üretim maliyetlerini artırır, bu da malların maliyetini artırır ve bu da halkın cebine zarar verir. Küçük ve orta ölçekli işletmeler işletme sermayesi eksikliğinden boğulur. Yeni projeler dondurulur, mevcut projeler kapatılır; şirketler yeni teknolojilere yatırım yapma fırsatını kaybeder. Rusya Merkez Bankası, enflasyonu belirli bir ölçüde yavaşlatarak, ancak temel nedenleri ortadan kaldırmadan, parasal ve kredi politikasıyla durumu etkilemeyi amaçlıyor. Ancak her halükârda Rusya Merkez Bankası durumu değiştirmek istiyorsa, devletin bütçe politikasıyla çelişen bir şekilde hareket etmek zorunda. Bu durumun yaşanma ihtimalinin çok düşük olduğu göz önünde bulundurulursa Merkez Bankası, devlet politikalarını kabul etmek zorunda kalacak. Nabiullina, gerçekleştirdiği konuşmasında yaptırımların Rusya’ya verdiği zararı da ele aldı. Özellikle Rusya’nın Türkiye, Çin ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde ticaret yaptığı büyükten küçüğe bölgesel bankalar, ödemelerde aksaklık yaratırken; bu durum Rusya'daki ithalat hacmini düşürüyor ve iç piyasada mal kıtlığı artırıyor, dolayısıyla fiyatlar yükseliyor. Elvira Nabiullina’nın konuşmasında verilmek istenen ana problemler incelendiğinde, Rus ekonomisinde mal hacminin yeterli olmadığını, para hacminin arttığını ve bunu karşılayacak bir durumun olmadığı ortaya çıktı. Çin bankaları yakın bir tarihte piyasada dolaşan Çin yuanlarını ele aldı. İki kategoriye ayrılan Çin yuanı, “temiz” ve “kirli” olarak nitelendiriliyor. Çin parasının “kirli” tarafı Rus hükûmeti, devlet şirketleri ve Rus oligarkların bünyesinde dönen paralar olarak nitelendirildi. "ELVİRA NABİULLİNA, İYİCE DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ?" Rusya Merkez Bankası, öngörülebilir ve düşük enflasyonu sağlamak için her türlü önlemi almayı amaçlıyor ama St. Petersburg'daki yakın tarihli Merkez Bankası Finans Kongresi'nde Nabiullina'nın söylediği bu sözler havada kalıyor. Rusya Devlet Duma’sı Milletvekili Andrey Makarov'un, Nabiullina'nın haziran ayında St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu'nda 2025 yılında yüzde 4'lük hedefe ulaşılacağına dair sağlam tezini tekrar dile getirdiğinde yaptığı ironik çağrı aslında bize çöken Rus ekonomisini tekrar düşündürüyor: "Elvira Nabiullina, iyice düşündünüz mü?" Rus ekonomisi çökerken, Rusya Federal Devlet İstatistik Kurumu (Rosstat) tarafından verilen bilgiler ile gerçek arasında ciddi bir çelişki oluşmuş durumda. Rusya’daki ekonomik çıkmaz büyüdükçe, ekonomide denge sağlamaya çalışan bazı durumların da tam tersine döneceği kesinleşmiş durumda.

Asya Pasifik’te sular kaynıyor: Çin gemisi Filipinler gemisine çarptı! Haber

Asya Pasifik’te sular kaynıyor: Çin gemisi Filipinler gemisine çarptı!

Tartışmalı Güney Çin Denizi'nde gerilim her geçen gün tırmanıyor. Çin’e ait sahil güvenlik gemisi, 22 Ekim 2023 tarihinde Manila açıklarında Filipinler Silahlı Kuvvetlerine ait ikmal gemiye çarptı. Filipinler ise Çin’i bu tür provokatif eylemlere devam etmesi halinde sonuçların felaket olacağı konusunda uyardı. SALDIRGAN FİLİPİNLER DEĞİL ÇİN Filipinler Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Teresita Daza, Çin gemisinin tehlikeli engelleme manevralarını en güçlü şekile kınadıklarını belirtti. Daza, 23 Ekim 2023 tarihinde düzenlediği basın toplantısında, "Bu gibi tüm olaylar, saldırganın Filipinler değil Çin olduğunu açık şekilde gösteren vakalardır" ifadelerini kullandı. "BU EYLEM FİLİPİNLER'İN EGEMENLİK HAKLARININ İHLALİDİR" Filipinler Silahlı Kuvvetleri yaptığı yazılı açıklamada, “Düzenli ve rutin bir ikmal görevi yürütürken, Çin Sahil Güvenlik gemisinin tehlikeli engelleme manevraları, Filipinler Silahlı Kuvvetleri ile sözleşmeli ikmal gemisi ile çarpışmasına neden oldu. Batı Filipinler Denizi Ulusal Görev Gücü, Çin Sahil Güvenliği ve Çin Deniz Milisleri tarafından gerçekleştirilen tehlikeli, sorumsuz ve yasa dışı eylemleri en güçlü şekilde kınamaktadır. Bu eylem Filipinler'in egemenlik haklarının ve yargı yetkisinin ihlalidir. Birleşmiş Milletler (BM) Şartı ile BM Deniz Hukuku Sözleşmesi'nin tamamen göz ardı edilmesidir" ifadelerine yer verdi. ABD, ÇİN'İ KINADI VE FİLİPİNLER'İ DESTEKLEDİ Manila Görev Gücü, çarpışmanın Filipinli mürettebatı tehlikeye attığını belirtti. ABD'nin Filipinler Büyükelçisi Çin'in eylemini kınadı ve Manila'ya desteğini ifade etti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.