Krımsos Haberleri - Son Dakika Krımsos Haber Güncel Gelişmeler

Kırım SOS Başkanı Oleksiy Tilnenko: İşgalcilerin zulmü 2025'te de devam edecek

Kırım SOS Sivil Toplum Teşkilatı Başkanı Oleksiy Tılnenko, Rus işgali altındaki Kırım'da son bir yılda insan hakları ihlallerinin yoğunlaşması ve artmasının, bu uygulamaların 2025 yılında da devam edeceğine işaret ettiğini belirtti. RUS ZULMÜ ARTARAK DEVAM EDİYOR Kırım Haber Ajansına (QHA) konuşan Kırım SOS Sivil Toplum Teşkilatı Başkanı Oleksiy Tilnenko, 2014 yılından bu yana Rus işgali altında bulunan Kırım’daki insan hakları durumunun Rusya'nın Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal saldırısı başlattığı 2022 yılından sonra daha da kötüleştiğini kaydetti. Ayrıca uzman son bir yılda Yarımada'da insan hakları ihlalleri sayısının önemli ölçüde arttığına dikkat çekti. Kırım’ın işgal yönetiminin savaşa karşı çıkan Kırımlılara yönelik baskı uygulamak için sık sık “Rus ordusunu itibarsızlaştırma” suçlaması yönelttiğini belirten Tilnenko, son dönemde ilgili suçlama çerçevesinde açılan davaların sayısının arttığını kaydederek, “2023 yılında Rus ordusunu itibarsızlaştırma sulamasıyla işgal mahkemelerine yaklaşık 600 dava açıldı. Bir yıl sonra bu davaların sayısı bin 100'ü aşmış durumunda. Bu eğilimin devam edeceğini ve bu tür vakaların sayısının artacağını düşünüyorum.” dedi. Uzman, işgalci güçlerin Kırımlılara yönelik baskıları artırdığına dikkat çekerek siyasi tutsakların sayısında da artış beklediğini belirterek şu şekilde konuştu: 2024 yılında sözde 'vatana ihanet' ve yürürlüğe yeni giren 'gizli iş birliği' maddesi kapsamında siyasi amaçlı soruşturmalarda önemli bir artış gördük. 2025 yılında da bu baskıların artacağını düşünüyorum. Ukrayna Savunma Kuvvetlerinin yürüttüğü çeşitli faaliyetler nedeniyle Kırım'daki Rus işgal güçlerine yönelik tehditlerin arttığını ifade eden Tilnenko, “Bu nedenle işgalciler, Ukrayna Silahlı Kuvvetlerine potansiyel olarak yardım edebilecek ve onlara karşı düzmece ceza davaları açabilecek kişileri arıyorlar." ifadelerini kullandı. KIRIMLILAR DİRENİŞİNİ GÖSTERECEK Zorla kaybettirme vakalarındaki artışın endişe verici olduğunu vurgulayan uzman, insanların işgalci güçlerin evlerinde yaptığı aramalar sonrasında kaybolduğunu ve sonrasındaki akıbetlerinin çoğu zaman bilinmediğini aktardı. Bununla birlikte Tilnenko, Rus işgali altındaki Kırım’da bağımsız gazetecilere yönelik baskıların 2025 yılında da devam edeceğini kaydederek, Kırım gazetesi Başeditörü Bekir Mamutov’un çarptırıldığı yaklaşık bir milyon ruble (347 bin TL) miktarındaki para cezasının işgalcilerin düzmece davalarda verdiği en büyük para cezası olduğunu belirtti. Bununla birlikte uzman sosyal ağlarda paylaşım yapan sıradan insanların da ifade özgürlükleri bağlamında zulüm gördüğünü aktardı. Öte yandan Kırımlıların işgalcilere karşı şiddet içermeyen direnişinin 2025 yılında da sürdüreceğini kaydeden Tilnenko, "Bu direnci gerçekten bastıracak hiçbir ön koşul görmüyoruz. Bunun için herhalde, 2014 öncesinde Kırım'da bulunan tüm nüfusun sınır dışı edilmesi ve yerine Rus vatandaşlarının yerleştirilmesi gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Kırım'daki yasa dışı aramaların yüzde 75'i Kırım Tatarlarının evlerinde yapılıyor

KrımSOS sivil toplum teşkilatı, Rus işgali altındaki Kırım’da yapılan yasa dışı aramaların yüzde 75’inin Kırım Tatarlarının evlerinde yapıldığını ve 186 Kırımlı siyasi tutsaktan 110’unun Kırım Tatarı olduğunu bildirdi. Polonya'nın başkenti Varşova'da icra edilen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) toplantısı çerçevesinde “Baskı ve Alıkonulmalar. Kırımlı Siyasi Tutsakların Hikayeleri” başlıklı etkinlik düzenlendi. Etkinlikte konuşan KrımSOS sivil toplum teşkilatı Koordinatörü Sabina İlyasova, “Elimizde olan bilgilere göre, Kırım’daki 186 siyasi tutsağından 110’u Kırım Tatarıdır. Yapılan yasa dışı aramaların yüzde 75’i Kırım Tatar evlerinde düzenleniyor. Ve bu, işgalci yönetimin Kırım’da gerçekleştirdiği temel uluslararası hukuk ihlallerinin yalnızca küçük bir kısmıdır" dedi. İlgili sayıların arkasında gerçek hayatların var olduğuna dikkat çeken İlyasova, "Rusya'nın insan haklarını ve uluslararası insancıl hukuku uzun süredir göz ardı ettiği bir ortamda, Kırım'da yeni vahşetleri önlemenin tek yolu yarımadanın Rus işgalinden kurtarılmasıdır" ifadelerini kullandı. "RUSYA, SSCB'NİN KIRIM TATARLARINA YÖNELİK SOYKIRIM POLİTİKASINI SÜRDÜRÜYOR" Kırım’ın yaklaşık 10 yıldır Rus işgali altında kaldığını hatırlatan insan hakları savunucusu İlyasova, "Kırım Tatarları 2014 yılından bu yana işgalcilerin baskıcı politikalarından sıklıkla orantısız bir şekilde zarar görüyor. Çeşitli kaynaklara göre Kırım Tatarları Kırım nüfusunun yaklaşık yüzde 13'ünü oluşturmaktadır. Kırım'ın yerli halkı olan Kırım Tatarlarına yönelik zulüm, SSCB rejiminin tutarlı bir soykırım politikasıdır. Rusya ise bu politikaya bağlı kalmayı sürdürüyor. Rusya, işlediği sayısız suçu meşrulaştırmak için Kırım Tatarlarını ‘terörist’, ‘aşırılıkçı’ ve ‘sabotajcı’ gibi göstermeye çalışıyor" değerlendirmesinde bulundu.

İşgalciler bu yıl içinde 25 Kırımlı siyasi tutsağı Rusya'daki cezaevlerine sürdü

Rus işgali altındaki Kırım’da düzmece suçlamalar çerçevesinde alıkonulan Kırım Tatarları ve Ukrainlere baskılar devam ediyor. KrımSOS İnsan Hakları Merkezi, 2023 yılının başından bu yana en az 25 Kırımlı siyasi tutsağın yasa dışı olarak Rusya’daki cezaevlerine sevk edildiğini açıkladı. KrımSOS İnsan Hakları Merkezi, “İşgalciler, rejimle aynı fikirde olmayan aktivistleri Kırım'ı terk etmeye zorlamak için şiddet kullanıyor. Tüm dünyanın gözü önünde maalesef boyutları giderek büyüyen hibrit bir sürgün yaşanıyor” ifadelerini kullandı. İŞGALCİLER KIRIMLILARI SÜRGÜN EDİYOR Açıklamada, Rus işgali altındaki Kırım’da kurmaca suçlamalar çerçevesinde mahkum edilen siyasi tutsaklar; Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı Nariman Celal, Kırım Tatar aktivistler Asan Ahtemov ve Aziz Ahtemov’un, 2 Elim 2023 tarihinde işgal altındaki Kırım’dan yasa dışı olarak Rusya'daki cezaevlerine sevk edildiğini hatırlatarak işgalci yönetiminin söz konusu eylemlerinin sürgüne eşdeğer suç teşkil ettiğini vurgulandı. KrımSOS İnsan Hakları Merkezi, “Mahkum edilen Kırımlıları Rusya topraklarına sevk etmek neden suç sayılıyor? Cenevre Sözleşmesi'ne göre işgal altındaki ülkede alıkonulan kişiler ve mahkûmiyet halinde cezasını da işgal altındaki topraklarında çekmesi gerekiyor.” açıklamasında bulundu.

İşgalciler, 2023 yılında 12 Kırım Tatar siyasi tutsağı Rusya'ya nakletti!

KrımSOS İnsan Hakları Merkezi, Kremlin yönetiminin Kırımlı siyasi tutsakları yasa dışı olarak Rusya’ya sevk etmeyi sürdürdüğünü ifade etti. 2023 yılının başından bu yana 12’si Kırım Tatarı olmak üzere 14 Kırımlı siyasi tutsağın Rusya’ya sevk edildiğini aktaran KrımSOS İnsan Hakları Merkezi uzmanı Yevgeniy Yaroşenko, "Siyasi tutsaklar dahil sivil insanların Kırım Yarımadası’ndan Rusya’ya sevk edilmesi bir savaş suçudur" değerlendirmesinde bulundu. KrımSOS İnsan Hakları Merkezinin verilerine göre; 2023 yılının Ocak ayında Emil Ziyadinov, Lenur Seydametov, Timur Yalbakov, Mayıs ayında Rüstem Seytmemetov, Seytumer Seytumerov, Osman Seytumerov, Haziran ayında Şaban Umerov, Riza İzetov, Vadim Bektemirov, Temmuz ayında Remzi Bekirov, Mecit Abdurahmanov, Farhod Bazarov olmak üzere toplamda 12 Kırım Tatar siyasi tutsak yasa dışı olarak Rusya’daki farklı cezaevlerine nakledildi. İŞGALCİLER, 2023 YILINDA 12 KIRIM TATAR SİYASİ TUTSAĞI RUSYA'YA NAKLETTİ! Ayrıca haziran ayında Kırımlı siyasi tutsaklar Oleksandr Dubovenko ve Oleksandr Litbinyuk’un Kırım’dan Rusya’daki cezaevlerine sevk edildiği bildirildi. Bununla birlikte insan hakları savunucuları, işgalci Rus yönetiminin siyasi tutsakları ailelerinin yaşadıkları yerlerden çok uzakta bulunan cezaevlerine yerleştirerek tutsakların insan haklarını ihlal ettiğine dikkat çekti.

İşgalciler, Kırım’da ailelerin okullardaki törenlere katılmasına izin vermedi!

Rus işgali altındaki Kırım’da güya güvenlik nedeniyle anne ve babalar, okullarda düzenlenen ilk ders zili törenine katılamadı. Rus işgal güçlerinin ise okul binalarının yakınlarında nöbet tuttuğu öğrenildi. KrımSOS insan hakları örgütünden dün yapılan açıklamada, "KrımSOS örgütüne, işgal altındaki Kırım’ın okullarında anne babaların ilk zil törenine alınmadığı ayrıca okul bahçelerinde sözde polis ve Rusya Muhafızları görevlilerinin devriye gezdiği aktarıldı" ifadeleri kullanıldı. Okulun ilk gününde sadece 1. ve 11. sınıf öğrencilerinin törenlere katıldığı ve diğer sınıf öğrencilerinin ise sözde "Önemli Şeyler Hakkında Konuşma" adlı derse girdiği aktarılan açıklamada, "Bu ders sırasında öğrencilere sözde vatansever yetiştirme, Rus halkının kültürel ve tarihi birliği ve bunların korunmasının önemi hakkında fikirler aşılanıyor" denildi. Sözde güvenlik önlemleri bahanesiyle işgalciler, sadece 1. sınıf öğrencilerinin ebeveynlerine okuldaki törenlere katılma izni verdi.

İşgalciler, Kırım'da "sabotaj" bahanesiyle 10 Kırım Tatarını alıkoydu!

Rus işgali altındaki Kırım’da, Kırım Tatarlarına yönelik baskılar devam ediyor. KrımSOS insan hakları örgütü, Kırım’da Şubat 2023'ten günümüze kadar, işgalcilerin sözde sabotajcıları arama faaliyetleri bağlamında en az 14 Kırım Tatarının baskılara maruz kaldığını belirtti. İŞGALCİ RUSYA KIRIM'DA BASKILARA DEVAM EDİYOR KrımSOS insan hakları örgütü, Kırım’ın işgalci yönetiminin sabotajcıları arama faaliyetleri çerçevesinde Kırım Tatarlarını hedef haline getirdiğine dikkat çekti. Bu yıl şubat ayından beri, işgalcilerin sözde sabotajcıları arama faaliyetleri bağlamında en az 14 Kırım Tatarının baskıya uğradığını belirten KrımSOS, "Bu süre içinde işgalciler 11 arama ve 10 alıkoyma gerçekleştirdi. Güvenlik güçlerinin tüm bu yasa dışı eylemleri, yalnızca Kırım Tatarlarına yöneliktir" ifadelerini kullandı. KrımSOS, Rus işgal güçlerinin Mart 2023’te 8 Kırım Tatarının evinde arama yaptığına dikkat çekerek, “İşgal güçleri genelde sabah erken saatlerde baskın yaparak arama gerçekleştiriyor. Bazı durumlarda aramalardan sonra insanlar Akmescit’teki FSB ofisine götürülüyor" dedi.

İşgalciler, Numan Çelebicihan Taburu davası çerçevesinde en az 18 kişiyi mahkum etti

Rusya'nın Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal girişimini başlattığı 24 Şubat 2022’den sonra Kırım'da işgalciler, Kırım Tatarlarına ve işgale karşı çıkan Ukraynalılara yönelik baskılara hız verdi. Kırım Tatarlarını ve işgale karşı çıkan Ukraynalıları cezalandırmak isteyen işgalciler, bir dizi düzmece dava kurguladı. Sözde Numan Çelebicihan Taburu davası da bunlardan birisi. İşgalci mahkemeler, bu düzmece dava çerçevesinde en az 18 kişiyi mahkum etti. KrımSOS insan hakları örgütü, Rusya'nın Kırım’ı işgal ettiği 2014’ten bu yana en az 18 kişinin işgalciler tarafından kurgulanan sözde Numan Çelebicihan Taburu davası çerçevesinde mahkum edildiğini bildirdi. Bunlardan dördünün 2023’te "yargılandığı" belirtildi. İŞGALCİLER, DAVAYI DAHA ÇOK KIRIM TATARINI KOVUŞTURMAK İÇİN KULLANIYOR KrımSOS insan hakları örgütü uzmanı Yevgeniy Yaroşenko, Kırım’ın Kremlin kontrolündeki yönetiminin, sözde Numan Çelebicihan Taburu davasını işgale karşı çıkan Kırımlıları bastırmak ve onlara zulmetmek için kullandığını vurguladı. Yaroşenko, “Taburda yer alma suçlaması sayesinde, daha geniş kategoride Kırım Tatarlarına suçlama yöneltilebilir. Bu dava söz konusu olduğunda, çok daha az kanıta ihtiyaçları oluyor" dedi. NUMAN ÇELEBİCİHAN TABURU NEDİR? Numan Çelebicihan Taburu fikri Ukrayna’da 2016 yılından beri tartışılıyordu. Ancak tabur resmi olarak, Rusya’nın, Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal girişimi ve saldırı başlattığı 24 Şubat 2022 tarihinden sonra resmi olarak kuruldu. Diğer yandan, Rus özel servisleri bu bahaneyi uzun süredir kullanarak Kırımlıları kovuşturuyor. RUSYA, TABURU "TERÖR ÖRGÜTÜ" OLARAK TANIDI Rusya Yüksek Mahkemesi, 1 Haziran 2022’de Numan Çelebicihan Taburu’nu “terör örgütü” olarak tanıdı. Böylece Rus işgalciler, Kırım Tatarlarına baskıyı artırmak için bir araç daha elde etmiş oldu. Rusya’nın 24 Şubat 2022 tarihinde Ukrayna’ya karşı geniş çaplı saldırı başlatmasından sonra işgalciler, 10’dan fazla kişiyi Numan Çelebicihan Taburu üyesi olma iddiasıyla alıkoydu. İŞGALCİLER, NUMAN ÇELEBİCİHAN DAVASINI KIRIM TATARLARINDAN İNTİKAM ALMAK İÇİN KULLANIYOR KrımSOS insan hakları örgütü uzmanı Yevgeniy Yaroşenko, “İşgalci Rus yönetimi, Numan Çelebicihan Taburu davasını, Herson bölgesinde yaşayan Kırım Tatarlarından ‘Kırım’ın ablukası’ için intikam almak için kullanıyor” ifadelerini kullandı.

KrımSOS: Rusya, siyasi tutsaklara cezaevlerinde zulmetmeye devam ediyor!

Rus işgalciler, Kırım’da 9 yıldır Kırım Tatarlarına ve işgale karşı çıkan Ukraynalılara yönelik baskı uygulamaya devam ediyor. Kırım’da düzmece davalar çerçevesinde işgalcilerce alıkonulan, çoğu Kırım Tatarı olmak üzere 150’den fazla Ukrayna vatandaşı siyasi tutsak, işgal altındaki Kırım’daki ve Rusya’daki hapishanelerde tutuluyor. Siyasi tutsakları ağır hapis cezalarına çarptırarak Kırım’dan uzak olan Rusya bölgelerindeki hapishanelere sevk eden ve aileleriyle görüşme fırsatlarını engelleyen Kremlin yönetimi, bununla da yetinmeyip hapishanelerde de siyasi tutsaklara yönelik baskılarını sürdürüyor. Siyasi tutsakların sık sık hücreye gönderilme uygulamasını değerlendiren KrımSOS insan hakları sivil örgütü uzmanı Yevgeniy Yaroşenko, “Hücre cezası çoğu zaman bir ihlal cezası olarak değil, FSB gibi kolluk kuvvetleri, kurumlar veya hapishane yönetimi ile işbirliği yapmak istemeyenlere uygulanan bir baskı aracı olarak kullanılıyor.” dedi. KIRIM TATAR SİYASİ TUTSAK ABDULLAYEV 750 GÜN HÜCRECE 750 günden uzun süredir hücrede tutulan Kırım Tatar siyasi tutsak Teymur Abdullayev’i örnek olarak gösteren insan hakları uzmanı, “Elimizde olan bilgilere göre o cezaevi yönetimiyle işbirliği yapmayı reddettiği için hücrede tutuluyor. 2016’da alıkonulan Teymur Abdullayev 2019’da 16,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı.” açıklamasında bulundu. “VAKALARIN SÜREKLİ GÜNDEMDE TUTULMASI ÖNEMLİDİR” Durumun uluslararası topluma duyurulması ve soruna dikkat çekilmesinin siyasi tutsaklara uygulanan insanlık dışı muamelenin engellenmesine yardım edeceğini belirten Yaroşenko, şu ifadelere dikkat çekti: “İnsan hakları ihlallerine dikkat çekilmesi, siyasi tutukluların serbest bırakılmasına yardımcı olmasa da en azından bu insanlara daha insani bir muamele sağlanmasına yardımcı olacaktır. Yasa dışı olarak gözaltına alınan Ukrayna vatandaşlarının akıbetinin sürekli gündemde olması için Ukrayna makamlarının, insan hakları savunucularının ve Ukrayna'nın uluslararası ortaklarının tek ses olarak hareket etmesi çok önemlidir.”

KrımSOS: En az 38 Kırımlı siyasi tutsağın sağlık durumu kritik

KrımSOS insan hakları örgütü, Kırım’da 150’den fazla kişinin işgal güçleri tarafından düzmece davalar çerçevesinde alıkonulduğunu aktardı. Bunlardan en az 38’inin kritik sağlık sorunları olduğu ifade edildi. İnsan hakları örgütü KrımSOS yaptığı açıklamada, Rus esaretindeki kötü ve insanlık dışı şartların kronik hastalıkların daha da kötüleşmesine yol açtığını vurgulayarak, "Şu an elimizde olan bilgilere göre, Kırımlı siyasi tutsakların en az 38’i kritik sağlık sorunlarına sahip. Bu kişilerden 30’u 50 yaş üstü ve emekli olan kişilerdir" açıklamasını yaptı. İKİ UKRAYNA VATANDAŞI SİYASİ TUTSAK RUS ESARETİNDE HAYATINI KAYBETTİ Kırım’da işgalcilerce düzmece suçlamalar çerçevesinde alıkonulan Kırım Tatar siyasi tutsak Cemil Gafarov ve Ukraynalı siyasi tutsak Konstantin Şıring, uygun sağlık bakımı sağlanamadığından dolayı şubat ayında hapishanede hayatını kaybetti. SİYASİ TUTSAKLAR ÖLÜME TERK EDİLDİ Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Daimi Temsilcisi Tamila Taşeva da daha önce Rusya tarafından alıkonulan Ukrayna vatandaşı siyasi tutsaklara uygun tıbbi bakımın sağlanmadığına dikkat çekmişti. Rus hapishanelerinde ölen siyasi tutsaklar Konstantin Şıring ve Cemil Gafarov’un aslında bile bile hapishane yönetimi tarafından ölüme terk edildiğini belirten Taşeva, “Bu işkenceyle eş tutulabilecek insanlık dışı bir muameledir. Maalesef, korkarım ki bunlar Rus hapishanelerindeki son ölümler olmayabilir” ifadelerini kullandı.