Kırım Derneği Gebze Şubesi Başkanı Ekim: Sürgünün yaraları sarılmadan yeni yaralar açılıyor
Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Gebze Şubesi Başkanı Nermin Ekim, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı’nın 81. yıl dönümüne özel olarak Kırım Haber Ajansına bir anma mesajı verdi.
“RUSYA, SÜRGÜNÜN YARALARI SARILMADAN YENİ YARALAR AÇIYOR”
Ekim, anma mesajında şu ifadeleri kullandı:
“81 yıl önce bir gecede yüz binlerce Kırım Tatarı evlerinden koparıldı, yurtlarından sürgüne gönderildi. Yüz binlerce insanımız yollarda açlık, hastalık ve sefaletle can verdiler. Ama halkımız asla kimliğinden, onurundan ve vatan sevgisinden vazgeçmedi.
Ne yazık ki 2014'ten beri Rusların Kırım'ı yasa dışı işgali kardeşlerimize yeni acılar, yeni baskılar yaşatıyor. Dillerine, inançlarına, kimliklerine saldırılıyor. Sürgünün yaraları sarılmadan yeni yaralar açılıyor.
Kırım Türkleri olarak her zaman barıştan, özgürlükten, insan haklarından yana olduk ve olmaya devam edeceğiz. Sözlerime son verirken, sürgünde ve işgal altında hayatını kaybeden kardeşlerimizi, şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Mücadele eden kardeşlerimize de selam ve dualarımızı gönderiyoruz.
Yaşasın Kırım. Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız.”
18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI
81 yıldır dinmeyen, azalmayan ve adalet bekleyen acı: 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı pic.twitter.com/3M7ndq29Vy
— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) May 17, 2025
18 Mayıs 1944 günü bir şafak vaktinde, milletler hapishanesi Sovyetler Birliği’nin diktatörü Josef Stalin’in emriyle Kırım Tatar halkı öz vatanlarından koparıldı.
Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere yarımadadaki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi.
Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.
Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuldu. O döneme değin gerçekleşen vatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Türkistan bölgesinde kaldı.
2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.
2019 yılında Letonya ve Litvanya meclisleri, 2022’de Kanada parlamentosunun alt kanadı olan Avam Kamarası, 2024'ün temmuz ayında Polonya Parlamentosunun alt kanadı olan Sejm, 2024'ün ekim ayında Estonya Parlamentosu (Riigikogu) ve 2024'ün aralık ayında Çekya Parlamentosunun üst kanadı olan Senato, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.