SON DAKİKA
Hava Durumu

#Kırım Temsilciliği

QHA - Kırım Haber Ajansı - Kırım Temsilciliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kırım Temsilciliği haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kırım Temsilciliği, Rus işgalcilerin Kırım Tatar avukatlara baskısını kınadı Haber

Kırım Temsilciliği, Rus işgalcilerin Kırım Tatar avukatlara baskısını kınadı

Kırım'da Rus işgal güçleri 7 Kasım 20224 tarihinde, Kırım Tatar siyasi tutsakları savunan avukatlar Lilya Gemeci ve Rüstem Kamilev’in evine baskın yaptı. Arama tamamlandıktan sonra, Rüstem Kamilev, işgalciler tarafından alıkonularak Akmescit'teki (Simferopol) sözde Rusya Aşırıcılıkla Mücadele Merkezine götürüldü. Ardından avukat Kamilev işgalci mahkemesine çıkarıldı. Kremlin kontrolündeki mahkeme avukata yöneltilen düzmece saçlamalar çerçevesinde hakkında 10 gün hapis cezası ve 50 bin ruble (17 bin 460 TL) para cezası kararı aldı. İşgalcilerin söz konusu eylemlerine tepki gösteren Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Özerk Cumhuriyeti Temsilciliği, “İşgalcilerin keyfi baskılarına maruz kalan insan hakları savunucularına desteğimizi ifade ediyoruz. Ukrayna, Kırım'ı işgalden kurtarmak ve keyfi gözaltılardan, siyasi amaçlı kararlardan ve vatandaşlarımızın hak ve özgürlüklerine yönelik diğer ihlallerden suçlu olanları adalet önüne çıkarmak için her şeyi yapacaktır." açıklamasında bulundu. İŞGALCİLER SİYASİ TUTSAKLARA DESTEK VERENLERİ KORKUTMAK İSTİYOR Rus işgal güçlerinin gerçekleştirdiği yasa dışı arama ve gözaltıların, kararlı bir şekilde kınandığı vurgulanan açıklamada Kırım Temsilciliği, “Bu tür sistematik eylemler ve ‘kararlar’, yalnızca işgalciler tarafından siyasi nedenlerden dolayı zulme uğrayan kişilere verilen desteğin azaltılmasını ve soydaşlarının veya yakınlarının hak ve özgürlüklerini savunan, ayrıca işgalcilerin baskılarını dünyaya duyuran akrabaları, gazetecileri ve aktivistleri korkutmayı amaçlamaktadır.” denildi. İŞGALCİLERDEN KIRIM TATARI KAMİLEV'E BASKI Rus işgali altındaki Kırım’ın Akmescit kentinde bulunan Kremlin kontrolündeki sözde Kiyevskiy Bölge Mahkemesinde yapılan duruşma hakkındaki bilgiler, Kırım Dayanışması sivil teşkilatı tarafından paylaşıldı. Buna göre; işgalcilerin, Kamilev'i sosyal medyadaki paylaşımları yüzünden Rusya İdari Kanunu'nun 20.3'üncü maddesinde yer alan sözde Nazi sembolleri propagandası yapma ve 20.3.3'üncü maddesinde yer alan sözde Rus ordusunun itibarını zedeleme ile suçladığı öğrenildi. Rüstem Kamilev'i mahkemede avukatlar Edem Semedlayev, Nazım Şeyhmambetov ve Lilya Gemeci temsil etti. Rüstem Kamilev'e isnad edilen suçlar çerçevesinde işgalci mahkeme, 10 gün hapis cezası ve 50 bin ruble (17 bin 460 TL) para cezası hükmü verdi. İŞGALCİLER AVUKATLARIN LİSANSLARINI İPTAL ETTİ İşgalciler, 2022 yılında Lilya Gemeci ve Rüstem Kamilev'in avukatlık lisansını iptal etti ancak iki avukat Kırım'daki insanları savunmaya ve baskıya uğrayan tüm Kırımlılara destek olmaya devam ediyor.

Rusya Kırım'ı bir açık hapishaneye dönüştürdü Haber

Rusya Kırım'ı bir açık hapishaneye dönüştürdü

Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da düzenlenen Forum 2000 Uluslararası Konferansı çerçevesinde, "Açık Hapishanede On Yıl: İşgal Altındaki Kırım'da İnsan Hakları" konulu bir panel gerçekleştirildi. Panele; Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı İnsan Hakları ve Geçiş Politikası Departmanı Direktör Yardımcısı Zdenko Tsaysova, Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Özerk Cumhuriyeti Daimi Temsilci Yardımcısı Olga Kurishko, ZMİNA İnsan Hakları Merkezi Proje Müdürü Victoria Nesterenko ve yakın zamanda Rus esaretinden kurtarılan Kırım Tatarı Leniye Umerova konuşmacı olarak katıldı. Panelde konuşma yapan Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Özerk Cumhuriyeti Daimi Temsilci Yardımcısı Olga Kurişko, işgalci Rusya’nın sistematik baskı uygulayarak Kırım’ı bir hapishaneye dönüştürdüğünü belirtti. Kurişko, Rusya'nın Kırım'ı işgal ettiği 2014 yılından bu yana, sistematik insan hakları ihlalleri ve baskıları ile günlük hayatın alışılmış bir parçası haline getirerek işgalcilerin Yarımada'yı Kırım sakinleri için adeta bir hapishaneye dönüştürdüğünü vurguladı.  Ayrıca Kurişko konuşmasında şu ifadelere yer verdi: Rusya’nın, Kırım’ı 2014’te işgal ederek Ukrayna’ya karşı savaş başlattığını anlamak çok önemli. İlk askerî ve sivil kayıplar Kırım’da yaşandı. Rus askerleri tarafından öldürülen, Ukraynalı askerler Sergiy Kokurin ve Stanislav Karaçevskıy’ı hatırlıyoruz. Siviller arasında ilk kurban; işgale karşı protesto düzenlediği için kaçırılan ve öldürülen Kırım Tatar aktivist Reşat Ametov oldu. Kırım Tatarı Ervin İbragimov gibi en az 14 Kırımlı aktivist zorla kaybetme vakaların kurbanı oldu. Onlara ne olduğu hâlâ bilinmiyor. Halihazırda 132’si Kırım Tatarı olmak üzere 218 Kırım sakini Rusya tarafından yasa dışı olarak alıkonuluyor. Buna ek olarak Kurişko, Kırım Temsilciliği tarafından Kırım'la ilgili olarak, özellikle bilişsel işgalden arındırma, kamu yönetimi organlarının restorasyonu, ekonomik restorasyon, mülkiyet hakları sorunları, işin geri dönüşü gibi yönlerde geliştirilen yeniden entegrasyon politikaları hakkında bilgi verdi. İşgale katkıda bulunan ve geçici olarak işgal edilen topraklarda Ukrayna vatandaşlarının haklarını ihlal eden kişi ve kuruluşlara karşı yaptırım politikasının güçlendirilmesinin önemini vurgulayan Kurişko, katılımcıları Kırım Platformu’na katılmaya davet etti.

Kırım’da Ukrayna yanlısı tutum nedeniyle baskı görenlerin yarısı kadın Haber

Kırım’da Ukrayna yanlısı tutum nedeniyle baskı görenlerin yarısı kadın

Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Özerk Cumhuriyeti Temsilciliği (Kırım Temsilciliği), Kremlin kontrolündeki işgalci yönetimin, Kırım’da sözde “Rus ordusunun itibarını zedeleme” suçlaması çerçevesinde 979 kişi hakkında dava açtığını bildirdi. Ayrıca, ilgili suçlama çerçevesinde işgalcilerce kovuşturulanların yaklaşık olarak yarısının kadın olduğu belirtildi. Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Temsilciliği tarafından 3 Ekim’de yayımlanan açıklamada, “Ukrayna vatandaşları her gün Rus işgaline yorulmadan direnmeye ve cesaret ile Ukrayna'ya destek göstermeye devam ediyor. Bu direniş, topyekûn işgal saldırısı başladıktan sonra önemli ölçüde arttı. Bu direnişi ve halkın işgale katlanma konusundaki isteksizliğini bastırmak amacıyla Rusya Federasyonu, 2022 yılında ceza ve idari kanunlarında, sözde ‘Rusya Federasyonu Silahlı Kuvvetlerinin itibarsızlaştırılması’ için ceza öngören değişiklikler kabul etti." ifadelerine yer verildi. Kırım Temsilciliği, 20 Eylül 2024 tarihi itibarıyla Kırım’daki işgalci mahkemelerde Rusya İdari Kanunu'nun 20.3.3. maddesi uyarınca (Rus ordusunun itibarını zedeleme) 979 dava açıldığını aktararak 875 dava çerçevesinde para cezası kararı alındığını belirtti. Öte yandan, ilgili suçlama çerçevesinde uygulanan cezaların toplam miktarının halihazırda en az 26,4 milyon ruble (9,53 milyon TL) olduğu kaydedildi. Ayrıca davaların 377’sinin (yüzde 43) kadınlara karşı, 497’sinin (yüzde 57) erkeklere karşı açıldığı aktarılarak, “Bu nedenle, geçici olarak işgal altında bulunan Kırım'da Ukrayna yanlısı bir tutum nedeniyle, işgalcilerin baskı ve tehditlerine maruz kalan yaklaşık her iki kişiden biri kadındır.” denildi.

Ukrayna işgal altındaki bölgelerdeki eğitim için harekete geçti Haber

Ukrayna işgal altındaki bölgelerdeki eğitim için harekete geçti

Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar (Simferopol) Kenti Temsilciliği tarafından 24 Eylül 2024 tarihinde yayımlanan açıklamada, 2024-2027 yılları için Kırım dahil Rus işgali altında bulunan bölgelerde Ukrayna müfredatına uygun eğitimin uygulanmasına yönelik tedbir planının Ukrayna Bakanlar Kurulu tarafından onaylandığını duyuruldu. Açıklamada, “Kırım'ın geçici işgal döneminde Yarımada'nın eğitim sistemi tamamen Rus eğitim alanına entegre edildi. Rus eğitim sistemi ise Ukrayna'nın egemenliğini inkar ediyor ve tarihi çarpıtıyor. Bu nedenle, eğitim sistemini yeniden inşa etmek için, vatandaşların Ukrayna eğitimine katılımının ve işgal altındaki bölgelerdeki eğitim süreçlerinin yeniden başlatılmasının ilkelerinin belirlenmesi gerekmektedir.” denildi. Açıklamaya göre, bu alandaki devlet politikası, uzun süre Rus anlatılarının ve propagandasının etkisi altında kalan gençlerin topluma yeniden kazandırılmasını, kalkınma fırsatlarının sağlanmasını, eğitim ve istihdama destek sağlanmasını hedefleyecek. 2014 yılının başında Kırım'da 22 bin 70 öğretmen ve 7 bin 686 anaokulu personelinin bulunduğunu belirten Temsilcilik, eğitimcilerin Rus işgalinden kurtarılan Yarımada'nın yeniden entegrasyonu sürecinde büyük rol oynayacağını vurguladı. 2024-2027 yılları için işgal altındaki bölgelerde eğitimi yeniden tesis etmeye yönelik tedbir planı; uyum döneminde eğitim sürecine katılanlar için bir destek sisteminin oluşturulmasını, işgalden kurtarılan topraklarda çalışan öğretmenlerin mesleki gelişimini,  öğrenme için güvenli koşulların yaratılmasını, Ukrayna'nın yerli halklarının dilinde hazırlanan materyaller dahil eğitim materyallerinin hazırlanmasının sağlanmasını, yüksek öğretim kurumlarında Ukrayna'nın yerli halklarının tarihi ve kültürünün incelenmesi ve araştırılması için merkezlerin açılmasını, Kırım Tatar dili ve edebiyatının desteklenmesini, Rusya Federasyonu'nun Ukrayna'ya yönelik silahlı saldırısı sonucunda mağdur olan çocuk ve gençlerin sosyal ve psikolojik rehabilitasyonu için bir sistemin oluşturulmasını öngörüyor. Temsilcilik, ilgili belgenin kabul edilmesinin, işgal altındaki bölgelerin gelecekte milliî eğitim sistemine yeniden entegrasyonu ve çocuklar için fırsat eşitliği sağlanması açısından önemli bir adım olduğunu vurguladı.

Kırım Temsilciliğinden, Almanya'daki 1944 Sürgünü'nün soykırım olarak tanınması kampanyasına destek çağrısı Haber

Kırım Temsilciliğinden, Almanya'daki 1944 Sürgünü'nün soykırım olarak tanınması kampanyasına destek çağrısı

Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar (Simferopol) Kenti Temsilciliği tarafından 24 Eylül 2024 tarihinde yayımlanan açıklamada, Birleşmiş Milletler (BM) 1948 tarihli Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşme uyarınca Kırım Tatar Sürgünü’nün, 2015'te Ukrayna, 2019'da Letonya ve Litvanya, 2022'de Kanada ve 2024'te Polonya tarafından soykırım olarak tanındığı anımsatıldı. Temsilcilik bireyleri imza kampanyasına katılmaya davet ederek, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nün Almanya tarafından soykırım olarak tanınmasının önemli olduğunu vurguladı. Dilekçenin imzalanmasına ilişkin ayrıntılı talimat hazırlayan Temsilcilik, "Sizi bağlantıya gidip kampanyayı imzalamaya davet ediyoruz." çağrısında bulundu. 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nün soykırım olarak tanınmasını isteyen herkes aşağıdaki linke tıklayarak imza kampanyasına katılabilir: https://epetitionen.bundestag.de/content/petitionen/_2024/_07/_12/Petition_170582.html İMZA KAMPANYASI Almanya Federal Meclisinin resmî internet sayfasında, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanınmasına dair bir imza kampanyası başlatıldı. Temmuz 2024’de yayımlanan dilekçede Federal Meclisten 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıması talep ediliyor. Rus devletinin, yaklaşık 300 yıldır, Kırım'ı sömürgeleştirme ve Yarımada'nın yerli halkını yok etme yönünde bilinçli bir politika izlediği belirtilen dilekçede, 18 Mayıs 1944 tarihinde Kırım'ın yerli halkı olan Kırım Tatarlarının tarihindeki en büyük trajedisinin yaşandığı kaydedildi. Almanya Federal Meclisinden, Kırım Tatar Sürgününü soykırım olarak tanınmasını talep eden dilekçe Kırım Tatar aktivist ve Psikiyatri Doktoru Elvis Çolpuh tarafından hazırlandı. 18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI Sovyet hükûmeti, Stalin’in emriyle 18 Mayıs 1944’te Kırım’daki tüm Kırım Tatarlarını sürgün etti. Sürgün sırasında Kırım Tatar erkeklerin büyük bir çoğunluğu Kızılordu’da Alman Nazi ordusuna karşı savaşıyordu. Çoğunlukla kadınlar, çocuklar, yaşlılar olmak üzere hayvan vagonlarına doldurulan Kırım Tatarları; Türkistan, Urallar ve Sibirya’ya sürgün edildi. Kırım’dan sürgün edilen 420 bini aşkın Kırım Tatarının yüzde 46’sı sürgün yolunda veya gittikleri yerlerde açlık, susuzluk ve hastalık gibi çeşitli sebeplerden dolayı hayatını kaybetti. ???? 80 yıldır dinmeyen acı: 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgün ve Soykırımı pic.twitter.com/YcZoYflQPH — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) May 16, 2024 Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgün yıllarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü. Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Türkistan’da kaldı. 2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.