G7 Haberleri - Son Dakika G7 Haber Güncel Gelişmeler

Birleşik Krallık’tan Ukrayna’ya 1 milyar dolarlık yeni destek

Birleşik Krallık, Rusya’ya uygulanan ekonomik yaptırımlar kapsamında ülkede dondurulan Rus varlıkları tarafından karşılanan G7 (Yedili Grup) kredisi kapsamında Ukrayna'ya yaklaşık 1 milyar dolar aktardı. Birleşik Krallık, Extraordinary Revenue Acceleration Loans (Ukrayna için Olağanüstü Gelir Hızlandırma Kredileri) programı aracılığıyla Ukrayna'ya ikinci 752 milyon sterlinlik ödeme yaptığını açıkladı. Birleşik Krallık hükûmeti basın servisinin bildirdiğine göre; bu fon, Ukrayna'nın acilen ihtiyaç duyduğu hava savunması da dâhil olmak üzere hayati önem taşıyan askerî teçhizatın tedarik edilmesine destek olacaktır. Avrupa Birliği'nde (AB) yaptırım uygulanan Rus devlet varlıklarının karlarıyla ödenecek olan kredi, 1 Mart'ta kararlaştırılan 2,26 milyar sterlinlik daha geniş kapsamlı kredinin bir parçasını oluşturuyor. Açıklamaya göre bu ödeme, Ukrayna'ya daha fazla esneklik sağlamak ve sürekli değişen savaş alanına hızla uyum sağlamalarına olanak tanımak amacıyla üç ayrı dilime bölünen Birleşik Krallık'ın 2,26 milyar sterlinlik kredisinin ikinci bölümünü oluşturuyor. İlk ödeme 6 Mart'ta yapıldı ve son ödeme ise 2026 yılında yapılacak. BİRLEŞİK KRALLIK UKRAYNA’NIN GÜVENLİĞİNE AYRICA ÖNEM VERİYOR Konuyla ilgili açıklama yapan Birleşik Krallık Maliye Bakanı Rachel Reeves, “Dünya gözlerimizin önünde değişiyor, Rusya'nın Ukrayna'daki saldırganlığı da dâhil olmak üzere küresel istikrarsızlıkla yeniden şekilleniyor. Güçlü bir Ukrayna Birleşik Krallık millî güvenliği için hayati önem taşımaktadır ve bu ikinci finansman dilimi Ukrayna'nın mümkün olan en güçlü konuma gelmesine yardımcı olacak ve kolektif güvenliğimize katkıda bulunacaktır.” ifadelerini kullandı.

G7 liderlerinin millî güvenlik danışmanları, Rusya'ya baskının artırılmasına karar verdi

G7 liderlerinin millî güvenlik danışmanları Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik devam eden füze saldırılarını ve barış sürecinin gidişatını ele aldı. Kanada Başbakanının Millî Güvenlik ve İstihbarat Danışmanı Natalie Drouin, diğer G7 ülkelerinden meslektaşları ve Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak ile 14 Nisan'da çevrim içi bir görüşme gerçekleştirdi. Drouin, toplantı sonrasında yaptığı açıklama “Ukrayna'ya yönelik son füze saldırılarını ve Rusya'nın saldırganlık savaşına adil, kapsamlı ve kalıcı bir son verme ihtiyacını görüşmek üzere G7 Millî Güvenlik Danışmanları ve Ukrayna arasında bir toplantı düzenledim.” ifadesini kullandı. RUSYA KINANDI Toplantıya katılan herkesin Rusya'nın pazar günü Sumı'ya düzenlediği füze saldırısı nedeniyle Ukrayna'ya derin taziyelerini ifade etti. Drouin, konu hakkında “Rusya'nın sadece savaşı uzatan eylemlerini şiddetle kınadı. Yaptırımlar, ekonomik ve enerji tedbirleri ve Ukrayna'ya askerî desteğin sürdürülmesi de dahil olmak üzere Rusya üzerindeki güçlü ve koordineli baskının sürdürülmesinin kritik önemini vurguladık.” dedi. Aynı zamanda Drouin; Kanada'nın Ukrayna'ya olan sarsılmaz bağlılığını ve Rusya'yı saldırganlığından sorumlu tutma ihtiyacını bir kez daha teyit etti. BASKI ARTIRILACAK Andriy Yermak da görüşmeye ilişkin açıklama yaptı. G7 ülkelerine ateşin kesilmesi ve adil bir barışın tesis edilmesi için Rusya üzerindeki baskıyı artırmaları çağrısında bulunduğunu aktaran Yermak, Rusya'nın terörü bir mesaj olarak kullandığını belirtti. Yermak, açıklamasında "Bu savaşı sürdürmek istedikleri çok açık. Ne söyledikleri önemli değil. Ukrayna'yı tekrar tekrar ele geçirmeye çalışacaklar. Ve bu tür terör girişimleri daha da artacak. Ruslarla uğraşırken onların acımasız olduğunu unutmamalıyız. İyi niyet aramayın, bulamayacaksınız." ifadelerine yer verdi. "GERÇEK BİR ATEŞKES VE KALICI BİR BARIŞA ULAŞMAK İÇİN ONLARI ZORLAMALIYIZ" Görüşmeye katılan tüm katılımcıların Rus saldırısını kınadığını ve kurbanların ailelerine başsağlığı dilediğini aktaran Yermak, Rusya üzerindeki baskıyı artırma çağrısı yaptı. Yermak, şu ifadeleri kullandı: Gerçek bir ateşkes ve kalıcı bir barışa ulaşmak için onları zorlamalıyız, onlardan istememeliyiz. Bunun tek bir yolu var: Rusya'ya karşı daha ağır yaptırımlar, daha fazla siyasi baskı, Ukrayna'ya daha fazla savunma yardımı ve Ukrayna'nın AB'ye hızlı bir şekilde katılımı. Diğer yollar ise Rusya'nın savaşı uzatarak barış sürecini taklit etmesine olanak sağlayacaktır. BİRÇOK KONU ÜZERİNDE MUTABIK KALINDI Yermak; G7 ülkelerinin temsilcileri, yaptırımlar, tam bir ateşkes ve insani adımların uygulanması, askeri ve sivil mahkumların serbest bırakılması ve yasa dışı yollarla sınır dışı edilen çocukların geri gönderilmesi de dahil olmak üzere Rusya'ya baskı yapılması gerektiği konusunda mutabık kaldığını aktardı.

G7 ülkeleri Ukrayna'ya olan sarsılmaz desteği yineledi

Kanada'da bir araya gelen G7 dışişleri bakanları, Ukrayna'ya olan sarsılmaz desteklerini yineledi ve savaşın sona ermesinin ardından Ukrayna devleti için güvenlik garantilerinin sağlanmasının önemini vurguladı. Japonya Dışişleri Bakanlığından 13 Mart 2025 tarihinde yayınlanan açıklamada, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırganlığının ele alındığı oturuma dair şunlar kaydedildi: G7 ülkeleri bu toplantıda, Rusya'nın saldırganlığının başlamasından üç yıl sonra Ukrayna'daki durum hakkında açık bir şekilde görüş alışverişinde bulundu, ABD'nin barışı sağlama çabalarına ilişkin yüksek takdirlerini dile getirdi ve G7'nin Rusya'yı yapıcı davranmaya zorlamak için birlikte çalışmasının önemine dikkat çekti. Ayrıca açıklamada, "Bakanlar, G7 ülkelerinin Ukrayna'ya olan sarsılmaz desteğini teyit ettiler ve Ukrayna'nın güvenlik garantilerinin önemini vurguladılar" denildi. Açıklamaya göre, Japonya Dışişleri Bakanı Takeshi Iwaya'nın G7 zirvesinde Ukrayna'da barışı yeniden sağlama çabalarının yanlış emsaller yaratmaması gerektiğine dikkat çekti. Ayrıca Ukrayna'da barışa giden yolun sadece Avrupa'yı değil, Hint-Pasifik bölgesi de dahil olmak üzere tüm uluslararası düzeni etkilediğini kaydetti. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinin oluşturduğu G7 grubunda; Birleşik Krallık, Kanada, Almanya, Fransa, ABD, Japonya ve Avrupa Birliği yer alıyor. Bu yıl G7 dönem başkanlığını Kanada yürütüyor.

G7 Dışişleri Bakanları Zirvesi, Ukrayna gündemiyle toplanacak

Kanada, Ukrayna'daki durumun ele alınacağı G7 (Yedili Grup) Dışişleri Bakanları toplantısına ev sahipliği yapacak. G7’nin Kanada Başkanlığı Ofisi tarafından 8 Mart 2025 tarihinde yapılan açıklamaya göre; G7 dışişleri bakanları, 12-14 Mart tarihleri arasında Kanada’nın Quebec şehrinde bir araya gelecek. Yapılan açıklama göre gerçekleşecek olan zirvede, Ukrayna gündemi ele alınacak. Ayrıca görüşmelerde; Orta Doğu'daki durum, Hint-Pasifik, Amerika ve Afrika'daki gelişmelere odaklanılacak. Canada is hosting a #G7ForeignMinisters meeting from March 12 to 14 in Charlevoix, Quebec. Discussions will focus on Ukraine, the situation in the Middle East, the Indo-Pacific, the Americas, and Africa. Follow us to stay informed #G7Canada #G7Kananaskis2025 pic.twitter.com/KBfPgsaqXd — G7 (@G7) March 7, 2025 G7 ÜLKELERİNDEN ORTAK AÇIKLAMA: UKRAYNA'YA DESTEK VURGUSU Kanada, Fransa, İtalya, Almanya, Japonya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'nden (ABD) oluşan G7 ülkelerinin dışişleri bakanları, 2025 yılının şubat ayında gerçekleşen 61. Münih Güvenlik Konferansı sonrasında ortak bir açıklama yayımladı. Bakanlar, Rus saldırıları altındaki Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve egemenliğine yönelik desteğini yineledi. Ayrıca G7 Dışişleri Bakanları, Çin ile İran'ı Rusya'ya yardımda bulunmasını kınadı. Kuzey Kore'nin Rusya'ya yönelik desteğine işaret eden bakanlar, söz konusu yardımın çatışmanın tehlikeli bir şekilde genişlemesi anlamına geldiğini ve bu durumun Avrupa ve Hint-Pasifik güvenliği için ciddi sonuçlar doğuracağını kaydetti.

ABD, Rusya’nın gölge filosunun incelenmesine karşı çıkıyor!

Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Kanada’nın G7 bünyesinde sunduğu Rusya'nın gölge filosunu incelemek üzere bir çalışma grubu oluşturulması önerisini reddetti. Bloomberg’in gündeme getirdiği habere göre; Kanada’nın G7 bünyesinde sunduğu Rus petrol tankerlerinden oluşan gölge filoyu incelemek üzere bir çalışma grubu oluşturulması önerisi, ABD'nin karşı durması nedeniyle kabul görmedi. Denizcilik konularında ortak bir bildiri taslağı hazırlanması için yapılan görüşmelerde ABD’nin, Çin'e yönelik ifadelerini güçlendirdiği kaydedilirken; Rusya'ya yönelik ifadelerin ise yumuşatıldığı görülüyor. ABD’DEN “YAPTIRIM” KELİMESİ YERİNE SKANDAL ÖNERİ! Ayrıca ABD, Kanada’nın çalışma grubu önerisine karşı çıkmasının yanı sıra, skandal bir öneride daha bulundu. Trump yönetiminin, “yaptırım” kelimesinin kaldırılarak yerine “gelir elde etme” ifadesinin kullanılması konusunda ısrarcı davrandığı kaydedildi. G7 bildirisi, mutabakatla yayımlanmadığı sürece nihai hale gelmeyecek. Gelecek hafta Kanada’nın Quebec şehrinin Charlevoix kentinde gerçekleşecek olan dışişleri bakanları zirvesi öncesinde veya zirve sırasındaki görüşmelerde, konuya ilişkin önemli değişiklikler meydana gelebilir. Aynı zamanda konu hakkında konuşan kaynaklar, ABD'nin deniz sürdürülebilirliğine ilişkin atıflara karşı çıktığını da belirtti. Öte yandan, sınır değişikliklerini izlemek için deniz gözlemevi kurulması çabalarına da muhalefet olduğu kaydedildi. Bu husus, özellikle Güney Çin Denizi'ndeki deniz çatışmalarının temel sorunlarından olması nedeniyle önem taşıyor. RUSYA’NIN GÖLGE FİLOSU Rusya Federasyonu, “Gölge Filo” olarak adlandırılan ve şeffaf olmayan ticaretler yaparak; Rus doğal gaz ve petrol ürünlerini dünyanın dört bir yanına taşıyan, genellikle elverişsiz ve eski tankerlerden oluşan büyük bir filoya sahip. İlgili petrol ihracatı, Putin'in Ukrayna'daki topyekun savaşı finanse etmek için kullandığı en önemli gelir kaynağı ve Rusya bütçesinin yaklaşık dörtte birini oluşturuyor.

ABD'nin yeni Rusya yaptırımları, petrol piyasasının seyrini değiştirecek

Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Rus doğal gaz şirketlerine uyguladığı yeni yaptırımlar, Rusya’nın ve dünyanın yaptırımlardan ne şekilde etkileneceği sorusunu akıllara getirdi. Reuters’ın 13 Ocak 2025 tarihinde gündeme getirdiği habere göre; yaptırımlar sonucunda Çinli ve Hintli şirketlerin; Orta Doğu, Afrika ve Amerika’dan daha fazla petrol tedarik etmesi ve bu durumun da petrol fiyatları ve navlunu (deniz ve nehir yolu ile taşınan eşya için, taşıma hizmeti karşılığında gemi şirketine ödenen ücret) etkilemesi bekleniyor. Joe Biden yönetimi, 10 Ocak 2025 tarihinde Rusya'nın petrol ve doğal gaz gelirlerini hedef alan şimdiye kadarki en kapsamlı yaptırım paketini uygulamaya koydu. Rusya'nın büyük petrol üreticilerinden Gazprom Neft ve Surgutneftegas'ı, 180'den fazla gemiyi, çok sayıda petrol tüccarını, petrol sahası hizmet sağlayıcısını ve enerji yetkilisini yaptırım listesine ekledi. Bununla birlikte yaptırım uygulanan şirketlerin; G-7 (Almanya, ABD, Birleşik Krallık, İtalya, Fransa, Japonya ve Kanada) ve Batı ülkeleri tarafından 2022 yılında uygulamaya konulan fiyat sınırlamasından sonra Rus petrol ticaretini; Avrupa’dan Asya’ya kaydırdığı belirtildi. Aynı şekilde yaptırım uygulanan tankerlerin yine yaptırım altında olan İran’a petrol taşıdığı kaydedildi. RUSYA’YA UYGULANAN YAPTIRIMLAR ÇİN’İ DOĞRUDAN ETKİLEYECEK Öte yandan, Reuters’a konuşan iki Çinli ticaret kaynağı; Rus petrol ihracatının yeni yaptırımlardan ciddi şekilde zarar göreceğini ve bunun da Çinli bağımsız rafinerileri ileriye dönük üretimi azaltmaya zorlayacağını söyledi. Bununla birlikte Rusya arzında beklenen kesinti, 13 Ocak 2025 tarihinde küresel petrol fiyatlarını son ayların en yüksek seviyesine çıkardığı ve 1 varil petrolün fiyatı 81 doların üzerinde işlem gördüğü kaydediliyor. YAPTIRIMLAR GEMİ FİLOSUNU AZALTACAK İlgili habere göre Belçika menşeli veri analiz firması Kpler'in baş navlun analisti Matt Wright, yeni yaptırım uygulanan gemilerden 143'ünün geçen yıl 530 milyon varilden fazla Rus ham petrolü taşıyan petrol tankerleri olduğunu ve bu rakamın ülkenin deniz yoluyla yaptığı toplam ham petrol ihracatının yaklaşık yüzde 42'sini oluşturduğunu söyledi. Wright, bunların yaklaşık 300 milyon varilinin Çin'e, geri kalanının ise Hindistan'a gönderildiğini sözlerine ekledi ve “Bu yaptırımlar kısa vadede Rusya'dan ham petrol sevkiyatı yapabilecek gemi filosunu önemli ölçüde azaltacak ve navlun oranlarını yükseltecek” değerlendirmesini yaptı. İlgili haberde belirtildiğine göre; Singapur merkezli bir tüccar ise yaptırım uygulanan tankerlerin son 12 ayda Çin'e 900 bin varile yakın Rus ham petrolü sevk ettiğini söyleyerek, "Bu miktar uçurumdan aşağı düşecek" dedi. RUSYA, HİNDİSTAN’I DA KAYBEDECEK Öte yandan 2024 yılının ilk 11 ayında Hindistan'ın Rusya'dan ham petrol ithalatı, yıllık yüzde 4,5 artışla 1 milyon 764 bin varile; Hindistan'ın toplam ithalatının ise yüzde 36'sına ulaştı. Aynı dönemde Çin'in Sibirya’nın Gücü isimli boru hattıyla yaptığı tedarik de dâhil olmak üzere ham petrol ithalatı, yüzde 2 artışla 99 milyon tona, toplam ithalatının ise yüzde 20'sine ulaştı. Bununla birlikte Çin'in ithalatı çoğunlukla fiyat sınırının üzerinde satılan Rus ESPO Blend şirketinin ham petrolü iken, Hindistan çoğunlukla Ural petrolü satın alıyor. İlgili habere göre Birleşik krallık menşeli analiz şirketi Vortexa analisti Emma Li, yaptırımların katı bir şekilde uygulanması hâlinde Rus ESPO Blend şirketinde ham petrol ihracatının durdurulacağını ancak bunun ABD’nin yeni başkanı Donald Trump'ın ambargoyu kaldırıp kaldırmamasına ve Çin'in yaptırımları tanıyıp tanımamasına bağlı olduğunu söyledi.

Kanada, Ukrayna'nın savaşta uğradığı kayıpların tazmin edilmesi gerektiğini düşünüyor

Kanada Maliye Bakanı Chrystia Freeland, yaptığı bir açıklamada Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik olarak başlattığı topyekûn işgal girişimi ve saldırılar sonucunda Ukrayna'nın uğradığı kayıpları tazmin etmesi gerektiğini ifade etti. Bakan Freeland, Kanada'nın her zaman saldrıganın sebep olduğu yıkım karşısında ödeme yapması tarafında olduğunu belirtti. Konuyla alakalı şu açıklamada bulundu: Kanada'nın kesin tutumu her zaman saldırganın neden olduğu yıkımın bedelini ödemesi gerektiği yönünde olmuştur. Demokrasiler ve halkları ya da cesur Ukraynalılar, Putin'in saldırganlık savaşının mali yükünün tek taşıyıcıları olamazlar. KANADA, G7 MALİ DESTEĞİ KAPSAMINDA UKRAYNA'YA YAKLAŞIK 4 MİLYAR DOLAR SAĞLAYACAK Kanada Maliye Bakanı Chrystia Freeland, G-7 ülkelerinin dondurulmuş Rus varlıklarından Ukrayna'ya 50 milyar dolar kredi sağlanması prosedürü üzerinde uzlaşması hakkında açıklamalarda bulunmuştu. Kanada'nın bu varlıkların kullanılmasını savunan ilk ülke olduğunu vurgulayan Freeland, "Kanada, Ukrayna'yı desteklemek için bu fonların kullanılmasını savunan ilk ülke oldu ve kişi başına düşen miktar bakımından en büyük katkıyı sağlayan ülke olmaktan gurur duyuyoruz: 5 milyar Kanada doları." açıklamasında bulundu. G7 ÜLKELERİ, UKRAYNA'YA 50 MİLYAR DOLAR TAHSİS EDECEK G7 ülkeleri, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası toplantılarına katılmak üzere 25 Ekim 2024 tarihinde Vaşington’da bir araya geldi. Toplantıda yayımlanan bildiride "Ukrayna'nın bütçe, askeri ve yeniden yapılanma yardımını desteklemek için birden fazla kanaldan dağıtılacaktır. Amacımız, yıl sonuna kadar fonların dağıtımına başlamak." ifadeleri yer aldı. G7 ülkeleri, 50 milyar dolar değerindeki kredinin çerçevesi hakkında aylardır görüşmeler yapıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) G7 kapsamında Ukrayna'ya, dondurulmuş Rus varlıklarından elde edilecek gelirle geri ödenmek üzere 20 milyar dolara kadar kredi desteği vermesi bekleniyor. RUS VARLIKLARINA YÖNELİK YAPTIRIM ÜÇ YILA KADAR UZATILAMADI Rusya merkez bankasına ait dondurulmuş varlıkların çoğu Avrupa Birliği’nde (AB) tutuluyor. Dondurulmuş Rus varlıklarının yılda yaklaşık 3 milyar avro gelir getirisi sağlacağı tahmin ediliyor. Ancak Macaristan, AB'nin Rus varlıklarına uygulanan yaptırımların üç yıl daha uzatılması kararını onaylamamıştı.

Ukrayna Savunma Bakanı Umerov, G7 ülkelerinin büyükelçileriyle bir araya geldi

Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov, G7 ülkelerinin büyükelçileriyle bir araya geldi. Görüşmede Umerov, Savunma Bakanlığındaki ilk çalışma yılındaki başarılar hakkında bilgi verdi. Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov, 24 Eylül 2024 tarihinde yaptığı açıklamada, G7 ülkelerinin büyükelçileriyle bir araya geldiğini bildirdi. Görüşmede, Savunma Bakanı görevinde olduğu bir yıl boyunca ekibiyle birlikte elde edilen başarılar hakkında bilgi verdiğini aktaran Umerov, toplantıya ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Temel önceliklerimiz savaş alanındaki eylemler ve savunma alanındaki sistemsel değişikliklerdir. Savunma güçleri, Rusya'nın Harkiv bölgesindeki taarruzunu engelledi ve Kursk bölgesinde operasyon başlatarak savaşı düşman topraklarına aktardı. Ukrayna savunma sanayine 4 milyar dolar yatırım yaparak Ukrayna üretimini artırdık. Yolsuzluk olmadan şeffaf tedarik için DOT-Chain gibi dijital çözümlerin yanı sıra ön cephede etkinliğini kanıtlayan DELTA ve Kropıva askeri yazılımları uygulamaya koyduk.” Umerov, G7 ülkeleri büyükelçilerine özellikle hava savunmanın güçlendirilmesine yönelik iş birliğini artırma konusundaki destekleri ve isteklilikleri için teşekkür etti. G7 ülkeleri; Almanya, ABD, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya ve Kanada olmak üzere yedi ülkeden oluşuyor.