Ekonomi Haberleri - Son Dakika Ekonomi Haber Güncel Gelişmeler

Çin ekonomisi çöküyor: Altın ve döviz krizi başladı!

Selahaddin Kaşgarlı / QHA Ankara Çin'in ekonomik büyümesindeki duraklama, döviz ve altın rezervleri üzerindeki baskıyı artırıyor. Ülkedeki ekonomik kriz, dünya ekonomisini sarsan gelişmeler arasında önemli bir yer tutuyor. Ekim ayında Çin'in döviz rezervleri ve altın alımları ile ilgili açıklanan veriler, Çin ekonomisinin ne denli zor bir döneme girdiğini gözler önüne seriyor. DÖVİZ REZERVLERİ GİDEREK DÜŞÜYOR Çin Devlet Döviz Takas İdaresi, Ekim 2024'e ait döviz rezervi verilerini açıkladı. İdarenin 8 Kasım 2024 tarihli raporuna göre, ülkenin döviz rezervleri ekim ayında bir önceki aya göre 55,3 milyar dolar azalarak 3 trilyon 261 milyar dolara geriledi. Bu düşüş, yüzde 1,67'lik bir azalma anlamına geliyor. Ekim ayında ABD doları endeksinin yükselmesine rağmen küresel finansal varlıkların fiyatlarının düştüğü, döviz rezervlerindeki azalmanın hem takas işlemleri hem de varlık fiyatlarındaki değişimlerin bileşik etkisinden kaynaklandığı vurgulandı. Çin'in döviz rezervleri son 11 aydır 3,2 trilyon dolar seviyesinin altında kalmadı ancak bu istikrarın son bulması, ülkenin döviz krizine doğru gittiğini gösteriyor. ALTIN REZERVLERİNE DE BASKI VAR Çin'in altın rezervleri, Ekim 2024 sonunda 72,8 milyon altın troy ons olarak sabit kaldı. Çin Merkez Bankası verilerine göre, altın rezervlerinin değeri, Eylül sonunda 191,47 milyar dolar iken, ekim ayında 199,06 milyar dolara yükseldi. Ancak, Çin yönetiminin 2020'de başlayan, pandemi sonrası duraklayan ekonomisini toparlama çabaları, altın alımlarını sürdürebilmesine engel oldu. Ülke, son 18 aydır altın alım politikasını gerçekleştirmenin giderek daha zor hale geldiğini ifade ediyor. ÇİN ALTIN ALIMLARINA DEVAM EDEMEYEBİLİR Dünya Altın Konseyinin raporuna göre, Çin 2023'ün ilk çeyreğinde altın alımında lider ülke oldu. Ancak sonrasında yaşanan ekonomik durgunluk ve yüksek altın fiyatları, Çin'in altın alım kapasitesini olumsuz etkiledi. Uzmanlar, Çin'in ekonomik zorluklar nedeniyle artık altın alımlarını sürdüremediğini ve bu durumun ülkenin döviz ve altın rezervlerinde daha fazla azalmaya yol açabileceğini belirtiyor. Çin'in, uzun süredir altın alımı yapamadığı belirtiliyor. DÖVİZ REZERVLERİ ARTIŞ GÖSTERDİ AMA... Çin Merkez Bankasının açıkladığı verilere göre, Mayıs 2024 sonu itibarıyla Çin'in döviz rezervleri 3,232 trilyon dolar seviyesine yükselmişti. Bu, bir önceki aya göre yüzde 0,97'lik bir artışa işaret ediyordu. Ancak uzmanlar, Çin'deki döviz artışlarının uzun sürmeyeceği ve önümüzdeki dönemde Çin'in elindeki altınları eritmeye başlayacağına dair uyarılarda bulunuyor. Çin, son yıllarda altın alımlarını artırarak küresel altın talebinin büyük bir kısmını karşılamıştı. Bununla birlikte artık ekonomisinin duraklaması ve döviz rezervlerinin azalması, Çin'i zor bir döneme sokmuş gibi görünüyor. ÇİN EKONOMİSİNE YÖNELİK ENDİŞELER ARTARKEN... Çin'in döviz ve altın rezervlerindeki gerileme, ülkenin dış ticaretinde yaşanan daralma ve iç talepteki zayıflama ile birleşerek ekonomik zorlukları derinleştiriyor. Çin yönetimi, 2020 pandemi sonrası büyüme oranlarını toparlamak için çeşitli politikalar denemiş olsa da, ekonomik toparlanmanın hızlanması için atılması gereken adımlar bir türlü hayata geçirilemiyor. Ekonomik durgunluk, Çin'in dünya ekonomisindeki yerini sarsma riski taşıyor. SONUÇ: ALTIN VE DÖVİZ KRİZİ ÇİN'İ SIKIŞTIRIYOR Çin'in altın ve döviz rezervlerindeki azalma, yalnızca Çin ekonomisi için değil, dünya finansal sistemi için de büyük bir tehdit oluşturuyor. Çin'in döviz ve altın krizine nasıl bir çözüm getireceği merak ediliyor. Uzmanlar, bu durumun daha geniş bir finansal krize yol açma potansiyeline sahip olduğunu belirtiyor. Çin'in altın alım kapasitesinin azalması ve döviz rezervlerindeki düşüş, önümüzdeki dönemde küresel ekonomik denklemleri etkileyebilir.

Çin'in "borç tuzağı" stratejisi devrede: Kazakistan ile 2,5 milyar dolarlık anlaşma!

Kazakistan ile Çin arasındaki ticari anlaşmalar dizisine bir yenisi daha eklendi. Kazakistan Başbakanı Olcas Bektenov, 4 Kasım 2024 tarihinde Şanghay ziyareti sırasında Çin'in önde gelen şirketlerinden China Huadian Corporation, CHN Energy ve Zijin Mining Group ile değeri 2,5 milyar dolar olan 8 ticari anlaşma imzaladı. ÇİN'İN STRATEJİK SEKTÖRLERE SIZMA GİRİŞİMİ: YERLİ ÜRETİME DARBE! Kazakistan hükumeti ile Çinli şirketler arasında imzalanan anlaşmalar enerji, metalurji, otomotiv ve ileri teknoloji alanlarını kapsıyor. Bu sektörlerdeki anlaşmalar, ilk başta ekonomik büyüme ve istihdam yaratma potansiyeli sunsa da, uzun vadede ülkedeki yerli üretimi ve teknolojik gelişmeyi sekteye uğratıyor. Kazakistan gibi kaynak zengini bir ülkede yapılan bu tür anlaşmalar, başlangıçta cazip görünse de uzun vadede ülkeyi borç yükü altına sokabiliyor. Bu durum, özellikle ekonomik kriz dönemlerinde, borçların geri ödenememesi sonucunda ülkelerin stratejik varlıklarını kaybetmesi riskini taşıyor. Çinli şirketlerin yerli piyasalara girmesinin rekabeti artırmak yerine, yerli firmaların güçsüzleşmesine ve bağımlılığının artmasına neden olacağı da değerlendiriliyor. KAZAKİSTAN'A UZUN VADEDEKİ RİSKLERİ NELER OLABİLİR? Kazakistan'ın bu anlaşmalar aracılığıyla elde edeceği kısa vadeli ekonomik faydalar, uzun vadede bağımsızlık ve ekonomik sürdürülebilirlik açısından sorun teşkil ediyor. Ülkelerin, büyük ekonomik güçlerle kurduğu ilişkilerde dikkatli olması gerektiği konusunda birçok uzman hemfikir. Kazakistan'ın, bu anlaşmaların sonuçlarını dikkatle değerlendirmesinin ve Çin'le olan ekonomik bağlarını gözden geçirmesinin önemli olduğu ifade ediliyor. BORÇ TUZAĞI STRATEJİSİ Çin'in "borç tuzağı" stratejisi, özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki büyük altyapı projeleri ve enerji yatırımları ile kendini gösteriyor. Örneğin, Sri Lanka, Çin'in finanse ettiği Hambantota Limanı projesi nedeniyle büyük bir borç yükü altına girdi. Borçlarını geri ödeyemeyen Sri Lanka, limanın yönetimini Çinli bir şirkete devretmek zorunda kaldı. Bu durum, ülkenin stratejik varlıklarının kontrolünü kaybetmesine neden oldu ve uluslararası kamuoyunda ciddi bir tartışma yarattı.

Kırgızistan'dan Asya Kalkınma Bankasıyla "temiz enerji ve iklim değişikliği" görüşmesi

Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, bugün Filipinler merkezli Asya Kalkınma Bankası Başkan Yardımcısı Yingming Yang ve heyetini kabul ederek görüşmelerde bulundu. Kırgızistan Cumhurbaşkanlığı Sözcülüğü görüşme sonrasında açıklama yaptı. Yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Caparov Kırgızistan ile Asya Kalkınma Bankası arasındaki ortaklığın 30. yılını kutlayarak, ülkenin sosyal ve ekonomik gelişimindeki önemli desteği için bankaya şükranlarını dile getirdi. Caparov, Kırgızistan ekonomisinin sürdürülebilir bir büyüme gösterdiğini ve bunun da büyük ölçekli altyapı projelerinin uygulanması için elverişli koşullar yarattığını vurguladı. Caparov ayrıca, ülke için kilit bir öncelik olan enerji sektörüne özellikle önem verildiğini belirtti. "KAMBAR-ATA HES-1" Cumhurbaşkanı Caparov, bankanın sadece yurt içi elektrik talebini karşılamakla kalmayıp aynı zamanda, komşu ülkelere ihracat için de fırsatlar yaratacak olan Kambar-Ata Hidroelektrik Santrali (HES)-1 projesinin uygulanmasında da yer almasını önerdi. Cumhurbaşkanı Caparov ayrıca, “Evim- 2021-2026” programını dile getirerek; Kırgızistan'daki sosyal konut programını desteklediği için misafirlerine şükranlarını ifade etti. YOLSUZLUKLA MÜCADELE, EKONOMİK KALKINMANIN TEMELİ Görüşme sırasında Cumhurbaşkanı Caparov, Kırgızistan'da son yıllarda yolsuzlukla mücadele hususunda önemli atılımlar yapıldığını ve bu mücadelenin ülkenin ekonomik büyümesi ve sürdürülebilir kalkınması için sağlam bir temel atılmasını mümkün kıldığını vurguladı. KIRGIZİSTAN’IN ODAK NOKTASI ARTIK İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Ayrıca Cumhurbaşkanı Caparov; artık asıl odak noktasının ekonomik kalkınma, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve ulusal gündemin ayrılmaz bir parçası olan iklim değişikliğiyle ilgili sorunların çözülmesi olacağını söyledi. YİNGMİNG YANG, GÖRÜŞMELERDEN MEMNUN Asya Kalkınma Bankası yetkilisi Yingming Yang ise sıcak karşılamadan duyduğu memnuniyeti dile getirerek; bankanın Kırgızistan'ın sosyo-ekonomik kalkınmada elde ettiği başarıları takdir ettiğini vurguladı. Yang, özellikle hidroelektrik ve yenilenebilir enerji, iklim projeleri ve kapsayıcı kalkınmayı teşvik eden sosyal programlar gibi öncelikli alanlarda Kırgızistan'a kapsamlı destek sağlamaya hazır olduklarını ifade etti. Taraflar, ülkenin ekonomik temelini güçlendirecek ve Kırgızistan vatandaşlarının yaşam standartlarının yükseltilmesine katkıda bulunacak iş birliğini daha da geliştirme konusunda mutabık kaldı.

Rusya'nın savaş ekonomisi: Daha fazla vergi geliyor!

Rusya'nın 2025 bütçe taslağı açıklandı. Toplam harcamaların yaklaşık üçte birinin orduya ayrılmasını öngören taslak, bu açıdan bakıldığında Soğuk Savaş'tan bu yana en yüksek seviyede. Kabul edilmesi beklenen bütçede ilk kez savunma harcamalarının payı sosyal harcamaların iki katı olacak. Öte yandan Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik olarak yürüttüğü topyekûn işgal girişimi ve saldırılarını finanse etmek için vergileri daha da artırması gerektiğini söyleyen ekonomistlere göre, halihazırda açıklanan gelir artırıcı önlemler ülkenin şişen askerî harcamalarını finanse etmeye yetmeyecek. RUS EKONOMİSİ ZORDA Dünya çapında gazetelere ve uydu yayınlarına yolladığı haber raporları ile tanınan ve merkezi Londra'da bulunan Reuters haber ajansının gündeme taşıdığı habere göre, askerî harcamalardaki büyük artış Rusya ekonomisinde enflasyonist bir sıcaklık yaratıyor. Ülkede daiz oranları 2003'ten bu yana en yüksek seviyesine çıktı ve ruble ABD doları karşısında son bir yılın en düşük seviyesine geriledi. Batı yaptırımlarının Moskova'yı uluslararası tahvil piyasalarından fiilen men etmesi nedeniyle ise fon yaratma seçenekleri sınırlı. Rus hükûmeti ise üçüncü yılına giren savaşı finanse etmek için vergileri çokran artırmaya başladı. Büyük bir vergi reformu ile 2025 yılında, GSYH'nin yüzde 1,7'si kadar ek gelir hedefleniyor. Tüm bunların yanında ekonomistler, bunun yeterli olmayacağını savunuyor. Ayrıca, Rusya'nın ana ihraç malı olan petrol fiyatlarında beklenen düşüş de ülkenin mali durumuna gölge düşürüyor. Taslak bütçe, petrol fiyatının 2024'te varil başına ortalama 70 dolardan 2027'de 65,5 dolara düşerek devlet gelirlerini azaltacağını öngörüyor. Alfa-Bank Başekonomisti Natalia Orlova söz konusu duruma ilişkin olarak, "Bu yapı bütçeyi büyük ölçüde petrol fiyatlarına bağımlı kılmaktadır. Bu da 2025'te olmasa bile önümüzdeki yıllarda ek gelirin nereden bulunacağı sorusunun yeniden gündeme geleceği anlamına geliyor." değerlendirmesinde bulundu. Öte yandan Rusya Maliye Bakanı Anton Siluanov geçen yıl, harcamaları arttırmak için yer olmadığını söylemiş ve harcamaların kontrol altına alınmaması halinde yükün enflasyon ya da daha yüksek vergiler yoluyla Rus vatandaşları ve işletmelerine bineceği uyarısında bulunmuştu.

Kazakistan yatırım çekiciliğini artırmaya önem veriyor

Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, 31 Ekim 2024 tarihinde Kazakistan'ın başkenti Astana'da düzenlenen Yabancı Yatırımcılar Konseyi (FIC) 36. Genel Kurul Toplantısı'nda konuştu. Tokayev'in konuşmasının ana konusu, Kazakistan'ın yatırım ortamını iyileştirme çalışmalarına devam edeceğiydi. Kazakistan'a sadece 2023 yılında 23 milyar ABD dolarının üzerinde brüt doğrudan yabancı yatırım girişi sağlandığını belirten Tokayev, aynı zamanda ülkenin Uluslararası Yönetim Geliştirme Enstitüsüne göre bu yıl dünyanın en rekabetçi 35 ülkesi arasına girdiğini kaydetti. Ayrıca Kazakistan tarihinde Moody's Yatırım Hizmetleri tarafından en yüksek notun alındığı da kaydedildi. HEDEF: 2029 YILINA KADAR 150 MİLYAR DOLAR Cumhurbaşkanı Tokayev, 2029 yılına kadar 150 milyar ABD doları kadar ilave doğrudan yabancı yatırım çekme hedefini de anımsatarak konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı: Bunu desteklemek amacıyla, hükûmetin yatırım ofisi artık 'burada ve şimdi' ilkesini izleyerek ortaya çıkan sorunları ele alma yetkisine sahip. Mayıs ayında ulusal ekonominin önemli ölçüde serbestleştirilmesi için bir temel oluşturan Cumhurbaşkanlığı kararnamesini imzaladım ve bu fırsattan yararlanarak Kazakistan'daki yatırım ortamını daha da iyileştirme kararlılığımızı bir kez daha teyit ediyorum. KAZAKİSTAN YABANCI YATIRIMCILAR KONSEYİ Kazakistan'da 1998 yılında kurulan Yabancı Yatırımcılar Konseyi, ülkedeki yatırım faaliyetleriyle ilgili sorunlu konuların etkin bir şekilde çözülmesi ve ülkede daha iyi bir yatırım ortamının sağlanması amacıyla Kazak hükûmeti ile yabancı yatırımcılar arasında doğrudan diyalog sağlamakta.

IMF, Kırgızistan'ın GSYİH tahminini yükseltti

Uluslararası Para Fonu (IMF), Kırgızistan'ın reel gayrisafi yurt içi hasıla (GSYİH) büyümesinin 2024'te yüzde 6,5'e ulaşacağını öngörüyor. Business Media haber sayfasının gündeme taşıdığı habere göre, söz konusu beklenen rakam, IMF'nin nisan ayındaki ekonomik tahmininde öngörülen yüzde 4,4'ten 2,1 puan arttı. Ek olarak, GSYİH'nin 2025'te yüzde 5'e düşmesi öngörülüyor. Bu, nisan ayındaki görünümdeki yüzde 4,2'den 0,8 puanlık bir artış anlamına geliyor. Dünya Bankası (WB) son tahmininde, Kırgızistan'ın 2024'teki reel GSYİH büyümesine ilişkin tahminini Haziran tahminlerine göre 1,3 puanlık bir artışla yüzde 5,8'e yükseltti. 2025 görünümü de yükseltildi ve GSYİH büyümesinin artık önceki tahminlere göre 0,3 puan artarak yüzde 4,5'e ulaşması bekleniyor. Kırgızistan'ın GSYH büyümesi 2023'te yüzde 6,2, 2022'de ise yüzde 9 olarak gerçekleşti.

Türk devletleri ekonomik gücünü artırmak için birleşiyor!

Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) üyesi ülkeler, Kazakistan’ın Türk Devletleri Merkez Bankaları Konseyinin kurulmasına yönelik girişimini destekliyor. Bu bağlamda Kazakistan Başbakan Yardımcısı ve Milli Ekonomi Bakanı Nurlan Baybazarov, Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te gerçekleştirilen TDT Ekonomi ve Ticaretten Sorumlu Bakanların 13. Toplantısı'na katıldı. YEŞİL EKONOMİ KONSEYİ DE KURULACAK Toplantıda, Kazakistan’ın Türk Devletleri Merkez Bankaları Konseyinin yanı sıra Yeşil Ekonomi Konseyinin kurulması önerileri de onaylandı. Bu adımlar, bölgedeki ekonomik iş birliğini artırmayı ve sürdürülebilir kalkınmayı desteklemeyi hedefliyor. TURAN SERBEST EKONOMİK BÖLGESİ AÇILIYOR Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Azerbaycan’ın Şuşa kentindeki “TDT Devlet Başkanları Gayriresmi Zirvesi”nde üye ülkelerin toplam gayrisafi yurt içi hasılasının 1,5 trilyon dolara ulaştığını belirterek, bu bağlamda Türk Merkez Bankaları Konseyinin oluşturulmasını önermişti. Kazakistan’ın Türkistan kentinde yapılacak bir sonraki toplantıda “Turan” Serbest Ekonomik Bölgesi’nin açılışı planlanıyor. Bu gelişmeler, Türk devletleri arasındaki ekonomik iş birliğini güçlendirme yönünde atılan önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

TDT Ekonomi ve Ticaret Bakanları 13. Toplantısı gerçekleştirildi

Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Ekonomi ve Ticaret Bakanları 13. Toplantısı, 17-18 Ekim tarihleri arasında Kırgızistan'da gerçekleştirdi. Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yaptığı paylaşımla toplantı hakkında bilgi verdi. BAKAN BOLAT, İŞ BİRLİĞİNE DİKKAT ÇEKTİ Bakan Bolat, ortak şuurla ilerleyen teşkilat üyelerinin ekonomik ve ticari açıdan sahip oldukları potansiyele değindi. Bolat "Ticaret ve enerji rotalarına yaptıkları ev sahipliği ile Orta Koridor üzerinde stratejik öneme sahip olan üye ülkeler, ekonomi, ticaret, ulaştırma, enerji, teknoloji, savunma sanayi başta olmak üzere çok çeşitli alanlardaki iş birliğini her geçen gün güçlendiriyor." ifadelerini kullanarak üye ülkeler arasındaki iş birliğine dikkat çekti. Toplantı sonunda imzalanan bildiri ile üye ülkeler arasındaki akdi altyapının güçlendirecek adımların atıldığını vurgulayan Bakan, Dijital Ekonomi Ortaklık Anlaşması (DEPA) müzakerelerinin tamamlandığını kaydetti. Bolat, aynı zamanda "Türk Yeşil Finans Konseyi" kurulması için çalışmaların hızlandırılacağını açıkladı. Bakan, konuyla ilgili paylaşımda bulundu. Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) 13. Ticaret ve Ekonomiden Sorumlu Bakanlar Toplantısında imzaladığımız Bildiri ile üye ülkeler arasındaki akdi altyapıyı güçlendirecek adımları attık. Bu kapsamda, Dijital Ekonomi Ortaklık Anlaşması (DEPA) müzakerelerini tamamladığımızı, Hizmet… pic.twitter.com/h3GPwOe9NN — Prof. Dr. Ömer Bolat (@omerbolatTR) October 18, 2024 Üye ülkelerin temsilcileri olarak çalışmalara devam ettiklerini kaydeden Bakan, "Türk Devletleri Teşkilatının 15. yılında üye ülkeler olarak aramızdaki ekonomik ve ticari işbirliğini siyasi liderlerimizin önderliğinde daha da güçlendirmek için tüm gücümüzle çalışmalarımıza devam ediyoruz." dedi. TDT EKONOMİK İŞBİRLİĞİ ÇALIŞMA GRUBU TOPLANMIŞTI Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Ekonomik İşbirliği Çalışma Grubu, 17 Ekim 2024 tarihinde Kırgızistan'ın başkenti Bişkek’te toplanmıştı.. TDT Ekonomi ve Ticaretten Sorumlu Bakanlar 13. Toplantısı öncesinde gerçekleşen toptantıda, üye ve gözlemci devletlerden üst düzey yetkililer ve uzmanlar, TDT’nin temel ekonomi ve ticaret girişimlerini gözden geçirmek üzere bir araya gelmişti.

Kırgızistan, yılın ilk yarısında 462 milyon dolar yabancı yatırım aldı

Kırgızistan'da 2024 yılının Ocak-Haziran döneminde doğrudan yabancı yatırımlarda büyük bir artış yaşandı. Kırgızistan Ulusal İstatistik Komitesi tarafından 19 Eylül 2024 tarihinde paylaşılan verilere göre, ülkeye doğrudan yabancı yatırım 462,2 milyon dolara ulaşarak yüzde 107,7 oranında bir büyüme gösterdi. ÇİN, RUSYA VE TÜRKİYE EN BÜYÜK YATIRIMCILAR Verilere göre doğrudan yabancı yatırımlarda en büyük payı Çin, Rusya ve Türkiye aldı. Çin, yatırımların yüzde 24'ünü oluştururken, bu rakam geçen yıla göre yüzde 106,8 artış gösterdi. Rusya'nın ise yüzde 23 pay ile yüzde 124,2 oranında bir artış kaydetti. Türkiye ise yüzde 13'lük pay ile en büyük artış gerçekleştirdi ve yatırımlarını yüzde 187,7 oranında artırdı. HOLLANDA VE KAZAKİSTAN YATIRIMLARI DÜŞÜŞTE Hollanda'dan gelen yatırımlar ise yüzde 81,2 oranında bir düşüşle toplam yabancı yatırımların yalnızca yüzde 7'sini oluşturdu. Ayrıca Kazakistan'dan gelen yatırımlar da yüzde 97,3 azalarak yüzde 6 seviyesine geriledi. EN FAZLA YATIRIM ALAN BÖLGELER Öte yandan doğrudan yabancı yatırımların en fazla alındığı bölge Çuy kenti oldu. Bu bölge, toplam yabancı yatırımların yüzde 21'ini alarak geçen yıla göre yüzde 168,7 artış sağladı. Celal-Abad bölgesi yüzde 14'lük pay ile ikinci sırada yer alırken, bu bölgedeki yatırımlar yüzde 123 oranında büyüdü. Talas bölgesi ise yüzde 11'lik pay ile yüzde 78 oranında bir düşüş yaşadı. SEKTÖREL DAĞILIM Ayrıca Kırgızistan'a yapılan doğrudan yabancı yatırımların yüzde 37'si işleme sanayisine, yüzde 19'u ticarete, yüzde 15'i madenciliğe ve yüzde 11'i finansal aracılığa yöneldi. Kırgızistan bu hızlı büyümeyle yabancı yatırımcıların dikkatini çekmeye devam ediyor. Yatırımcıların tercihleri ve piyasa dinamikleri, ülkenin ekonomik geleceğini şekillendirmede önemli bir rol oynuyor.