Eğitimde Türk dünyası entegrasyonu: Özbekistan ve Türkiye, Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi kuruyor
Dilara Dilşah KAYA / QHA Ankara
Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’in, Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesinin kurulmasına ilişkin kararı imzalaması, Türk dünyasında büyük ses getirdi. Alınan karara göre; Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te, Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesinin kurulması planlanıyor.
İstanbul Ticaret Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Zebiniso Kamalova; Özbekistan’da açılacak olan Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesinin açılma kararını, üniversitenin kapsamını ve Türk cumhuriyetlerinin eğitim alanında gerçekleştirdiği iş birliklerini Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirdi.
ÖZBEKİSTAN-TÜRKİYE ORTAKLIĞINDA ÜNİVERSİTE KURULMASI BEKLENEN BİR GELİŞMEYDİ
Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi’nin açılacağı haberinin Türkiye ve Özbekistan gündeminde heyecan yarattığını ifade eden Dr. Zebiniso Kamalova; aslında Özbekistan ve Türkiye’nin ortak üniversite kurma girişiminin beklenen, hatta gecikmiş bir gelişme olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin Kazakistan, Kırgızistan ve Azerbaycan ile kurduğu ortak üniversitelerin bulunduğu belirten Kamalova, Türk dünyasının önemli bir ülkesi olan Özbekistan ile ortak üniversite kurulması fikrinin çok kez dile getirilmesine rağmen bugüne kadar bir türlü hayata geçirilemediğini ifade etti.
Uzman, Türk dünyasında atılan bu önemli adım hakkındaki değerlendirmesinde “Bu gelişme, sadece iki ülke arasındaki iş birliklerinin ilerlemesi açısından değil, Türk dünyası genelinde çok önemli bir adım atılmıştır, şeklinde değerlendirebiliriz.” cümlesini kullandı.
ÖZBEKİSTAN’IN GENÇ NÜFUSU, TÜRK DÜNYASI İÇİN BİR ZENGİNLİK
Özbekistan’ın Türk dünyası içerisinde ayrı bir yer kapladığını vurgulayan uzman, değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı:
“Türkistan’ın kalbi, tarihi açıdan ilmin, irfanın beşiği olan, Türk-İslam dünyasını besleyen topraklar olarak Özbekistan, Türk dünyasında ayrı bir yer tutar. Bugün bağımsız Türk cumhuriyetleri arasında nüfusu açısından Özbekistan, Türkiye’den sonra gelir. Hızla artış gösteren nüfusun yüzde 60’ı 25 yaş altındadır. Bu hususu Türk dünyası açısından zenginlik ve gelişme potansiyeli olarak tanımlamak isterim.”
“EĞİTİM; GELİŞİMİN VE DEĞİŞİMİN EN GÜÇLÜ SİLAHIDIR”
Eğitimin en güçlü silah olduğunu belirten Kamalova, kurulacak Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesinin, Türk devletleri halklarının birçok alanda iş birliğine gitmesini sağlayacağını vurguladı.
Uzman, değerlendirmesinde “Eğitim; gelişimin ve değişimin en güçlü silahıdır. Ortak üniversite girişimi, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) çatısı altında Türk devletleri ve halkları arasındaki siyasi, iktisadi, sosyal, kültürel ve askeri alandaki birlikteliklerin hedeflerine ulaşabilmesi ve daha akademik bir zeminde yürümesi adına katkı sunacaktır. Türk Dünyasının uzun vadeli stratejik hedeflere uygun olarak, Türk coğrafyalarından ve ülkelerden bilim insanları ve öğrencilerle ortak bir bağ kurmak ve bir kimlik oluşturulmasını sağlayacaktır.” ifadelerini kullandı.
ULUSLARARASI TÜRK DEVLETLERİ ÜNİVERSİTESİ, 2025-2026 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILINDA FAALİYETLERİNE BAŞLAYACAK
Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’in “Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi” kurulmasına yönelik kararnameyi imzaladığı haberini aldığında heyecanla kararın detaylarını araştırdığını belirten Dr. Zebiniso Kamalova, üniversitenin kapsamı hakkında şu ifadeleri kullandı:
“Bu karara göre söz konusu üniversite Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te kurulacak, Özbekistan ve Türkiye Yükseköğretim Kurulları iş birliğiyle geliştirilecek ve 2025-2026 eğitim-öğretim yılında faaliyete geçirilecektir. Eğitim sisteminde uluslararası akademik standartlar gözetilerek, Özbekistan ulusal mevzuatlarına uygun olarak, dünyadaki ilk binde yer alan Türkiye üniversitelerinin müfredatları esas alınacaktır. Üniversitede mühendislik, inşaat, lojistik, bilişim, sağlık, tarım ve gıda sanayinin yanı sıra ekonomi ve sosyal bilimler alanlarında uzmanlar yetiştirilecektir.”
ÜNİVERSİTENİN İSMİ, HEDEFLERİ NET BİR ŞEKİLDE ORTAYA KOYUYOR
Özbekistan’da kurulacak üniversitenin adının “Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi” olarak belirlenmesinin, aslında üniversitenin hedef ve faaliyet sınırlarını çok net olarak ortaya koyduğunu vurgulayan Kamalova; bu durumun Türk dünyasının eğitim alanında ortak bir yapının oluşması anlamına geldiğini belirtti.
Uzman, konuya ilişkin olarak “Bu eğitim kurumu sadece Türkiye ve Özbekistan cumhuriyetleri arasındaki bilim, kültür iş birliklerini kapsamıyor, tüm Türk dünyasına hizmet edecek bir vizyon sunmaktadır. Üniversitenin açılış kararı 6 Kasım 2024 senesinde Bişkek’te gerçekleşen Türk dünyasını güçlendirmeyi amaçlayan stratejik öncelikleri içeren ve Türk Dünyası Bildirgesinin kabul edildiği zirveden sonra alınmıştır. Üniversitenin hedefleri TDT bildirgesinde yer alan, uzun zaman gündemden düşmeyen Türk Dünyası Temel İlkelerine hizmet edeceği şüphesizdir.”
Aynı zamanda Türk dünyasının ortak tarih, ortak coğrafya, ortak edebiyat, ortak harita, ortak alfabe konusunda çok önemli adımlar attığını kaydeden Kamalova, açılacak Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesinin Türk dünyasına gelecek vaat eden önemli gelişme olduğu kanaatinde.
KURULACAK ÜNİVERSİTE, TÜRK DÜNYASININ BAĞLARINI GÜÇLENDİRECEK
Aynı zamanda kurulacak üniversitenin hedeflerini açıklayan Kamalova, bu hedeflerin; Türk dünyası arasındaki siyasi, ekonomik, kültürel ve insani bağları güçlendirmek, Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesinde tahsil alacak bireylerin Türk dünyasının gelecek inşasına önemli ölçüde katkı sağlaması, TDT entegre yapısını daha da geliştirecek bir donanımın oluşturulması olduğunu ifade etti.
TÜRK DÜNYASININ ULUSLARARASI SİSTEM ÜZERİNDEKİ ARTAN ROLÜNÜ SİMGELİYOR
Türk dünyası açısından büyük anlam ifade eden bu gelişmenin bir an önce hayata geçirilmesi ve uygulamaya konulmasının çok önemli bir mesele olduğunu vurgulayan uzman, bu gelişmenin sadece Türk dünyasında eğitim alanında alınmış bir karar olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizdi.
Kamalova, “Bu durum, Türk dünyasının uluslararası sistem üzerindeki artan rolü açısından da ciddi bir önem taşımaktadır. Türk devletleri arasındaki kardeşlik bağlarını güçlendirmek ve dayanışma ruhunu sürdürmek için ortak Türk dünyası fikri benimsenmiştir. Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesinin kurulması, öncelikle Türk dünyasında iş birliğinin derinleştirilmesine doğru atılmış önemli bir adımdır. Bu adım, hem TDT arasındaki entegrasyona hizmet edecektir hem de Türk dünyasının küresel rolünü arttıracaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
“TÜRK DÜNYASI KALKINMALI VE ULUSLARARASI SİSTEMDEKİ YERİ KUVVETLENMELİDİR”
Dr. Zebiniso Kamalova, QHA’ya yaptığı değerlendirmede TDT üye devletlerinin eğitim alanında gerçekleştirdiği iş birlikleri hakkındaki görüşüne de yer verdi. Türk devletleri arasında üniversitelerin kurulmasının sadece akademik bağlamda değerlendirilmemesi gerektiğini vurgulayan Kamalova, uluslararası sistem üzerindeki etkinliğine de dikkat çekilmesi gerektiğini belirtti. Değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı:
“Bölgesel bir birliğin küresel etkisini arttırılması açısından müttefik adımlar, bilgi ve üretim önem arz etmektedir. Türk dünyası kalkınmalıdır, uluslararası sistemdeki varlığını daha da kuvvetlendirmelidir, bölgesel ve küresel çapta belirleyici bir pozisyona kavuşmalıdır temennilerinin hayata geçmesi, ortak eğitim faaliyetlerine borçlu kalacaktır. Söz konusu üniversitenin, ortak tarih, kültür, dil mirasından yola çıkarak yükseköğretim kurumları arasında iş birliği sağlanarak, çağdaş, bilimsel düzeye uygun eğitim standartlarının uygulanarak ortak kimlik bilincine sahip, yüksek nesiller yetiştirilmesine hizmet edeceğini arzu ederiz.”
ORTAK KÜLTÜR VE GELENEKSEL DEĞERLER YAŞATILMAYA DEVAM EDİLMELİ
Türkiye’nin yerli ve milli S/İHA sistemi mimarı Selçuk Bayraktar’a yöneltilen Elon Musk benzetmesine atıfta bulunan Kamalova, Bayraktar’ın“Biz biraz daha kendi özümüze benzemek istiyoruz. Türkiye’nin Cezeri’si olmak, Türkiye’nin Aziz Sancar’ı olmak, Türkiye’nin Fergani’si olmak bizim için daha makbul. Kendi medeniyetimizin o güçlü köklerinden beslenerek bu yürüyüşümüzü sürdürmekteyiz” şeklindeki cevabına dikkat çekerek; “İşte, Türk dünyasının ortak hedefleri bu şuur üzerinden sonuç göstermesini temenni ederiz. Zira orta çağdan bugüne kadar bilim dünyasında adından zikrettiren Alfraganus (Ünlü astronomi bilgini Fergânî), Avicenna (İbn Sina) gibi bilginlerin varisleri olarak tarihi misyonu tekrar ele almak lazım. Bugün Türkiye’de Fergani, Ali Kuşcu, Cezeri, Biruni, İbn Sina, Farabi gibi isimleri taşıyan kurumlar, Türkistan ve Türkiye’yi birleştiren kültürel mirası temsil ediyor. Ortak kültür ve geleneksel değerler, bilimsel ve kurumsal ortaklıklar sayesinde yapılacak iş birlikleri, yenilikçi ve özgün fikirler, çağdaş teknolojilerle bütüncül boy göstermeyi sağlayacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Öte yandan Kamalova, Özbekistan’ın bu sene TDT üye ülkeleri arasında yükseköğretim alanında iş birliğini teşvik etmek amacıyla faaliyet gösteren Türk Üniversiteler Birliği (TÜRKÜNİB) başkanlığını iki yıllık süreyle Azerbaycan’dan devraldığını da değerlendirmesine ekledi. Kamalova, TÜRKÜNİB’in hedeflerinin de Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi özelinde ifade edilen hususlarla örtüştüğünü vurguladı.