SON DAKİKA
Hava Durumu

#Dijital Diktatörlük

QHA - Kırım Haber Ajansı - Dijital Diktatörlük haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Dijital Diktatörlük haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Çin ve ABD arasında kamera karşılaştırması: Güvenlik mi, gözetim mi? Haber

Çin ve ABD arasında kamera karşılaştırması: Güvenlik mi, gözetim mi?

Çin’in başkenti Pekin, dünyadaki en fazla gözetim kamerasına sahip şehirlerden biri olarak dikkat çekiyor. Yapılan bir araştırmaya göre, Pekin’de tam 1 milyon 150 bin CCTV (Close Circuit TeleVision/Kapalı Devre Televizyon) kamerası bulunuyor. Bu sayı, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) Los Angeles kenti ile karşılaştırıldığında devasa farkı gözler önüne seriyor. Los Angeles’ta ise sadece 22 bin 678 kamera bulunuyor. 1 KİLOMERTEKAREYE DÜŞEN KAMERA SAYISINDA BÜYÜK FARK Daha çarpıcı olan bir diğer veri ise şehir başına düşen kilometrekaredeki güvenlik kamerası sayısı. Pekin’de her 1 kilometrekareye tam 277,51 kamera düşerken, Los Angeles’ta bu sayı yalnızca 17,42 olarak ölçüldü. Bu fark, Pekin’in neden dünyanın en çok gözetlenen şehirlerinden biri olarak kabul edildiğini açıklıyor. İlginç bir şekilde, suç oranları açısından bakıldığında Los Angeles’ın suç endeksi 47,69 iken, Pekin’de bu oran 34,27 olarak tespit edildi. Bu veri, yüksek sayıda kameranın suç oranlarını düşürmede ne kadar etkili olduğu konusunda tartışmalara kapı aralıyor. GÖZETİMİN ETKİLERİ VE TARTIŞMALAR Pekin’deki yoğun gözetim, Çin hükûmetinin vatandaşlarını daha yakından izlediği tartışmalarını gündeme getiriyor. Gelişmiş yüz tanıma teknolojisi ve yapay zeka destekli sistemlerle birleştirilen bu kameralar, suçla mücadele amacını aşarak toplumsal kontrol aracına dönüşmüş durumda. Öte yandan, Los Angeles’ta nispeten daha az sayıda kameranın bulunmasına rağmen daha yüksek bir suç oranı görülüyor. DOĞU TÜRKİSTAN'DAKİ DİJİTAL KONTROL Daha önce Çin yönetiminin kendi halkına uyguladığı bu tür dijital kontrol politikalarını, Doğu Türkistanlılara daha katı, daha sıkı bir şekilde uyguladığı ortaya çıkmıştı. Ayrıca Doğu Türkistan'da çok sert bir şekilde uygulanan "Sıfır Kovid" politikası sebebiyle birçok Uygur Türkünün evlerine hapsedildiği ve Çin rejimi tarafından kasıtlı bir şekilde aç bırakılarak ölüme terk edildiği de dikkat çekmişti. GÖZETİM DEVLETİ TARTIŞMALARI Bu veriler, özellikle Çin’de gözetim toplumunun ne kadar ileri düzeyde olduğunu gösteriyor. Pekin’de her köşe başında bir kamerayla karşılaşmak, vatandaşların sürekli izlenildiği hissini pekiştiriyor. Türkiye’de de benzer tartışmalar gündemdeyken, bu iki şehir arasındaki fark, gözetim sistemlerinin artıları ve eksileri hakkında önemli bir tartışma konusu yaratıyor.

Çin'in dünyaya getirmek istediği düzen nedir? Haber

Çin'in dünyaya getirmek istediği düzen nedir?

Çin, Dijital İpek Yolu projesi aracılığıyla Güneydoğu Asya ülkelerine sansür ve gözetim ihraç ediyor. Bu proje Çin devletinin dijital otoriterlik anlayışını tüm dünyaya ihraç etmesine olanak sağlıyor. Çin, 2015 yılında, devasa Kuşak ve Yol girişimini başlattıktan iki yıl sonra, onun bir parçası olarak dijital altyapıya erişimi genişletmek amacıyla denizaltı kabloları, uydular, 5G bağlantısı ve daha fazlası içeren Dijital İpek Yolu projesini başlattı. DİJİTAL İPEK YOLU Birleşik Krallık merkezli bir insan hakları grubu olan Article 19 Çin'in geniş kapsamlı teknoloji endüstrisi ve devasa altyapı projelerinin yardımıyla, kendi dijital otoriterlik modelini yurtdışına ihraç ettiğini öne sürdü. Çin bu projede Kamboçya, Malezya, Vietnam gibi komşularına otoriterliğe hizmet eden en iyi uygulamaların planlarını sunuyor. Dijital İpek Yolu, Çin’in teknoloji endüstrisini teşvik etmek ve dijital altyapıyı geliştirmekle ilgili olduğu kadar,standartları ve internet yönetim normlarını özgürlük, şeffaflık ve birlikte çalışabilirlikten uzaklaştırıyor. Böylece bu proje, Çin ve diğer ağa bağlı otokrasilerin gelişebileceği, sansür ve gözetim üzerine inşa edilmiş bir dijital sistemi şekillenmesine olanak sağlıyor. HUAWEİ, ZTE VE ALİBABA İŞİN İÇİNDE Article 19 Huawei, ZTE ve Alibaba gibi özel şirketlerin Çin Komünist Parti için vekil olarak hizmet verdiği belirtiliyor. Çin devletinin Dijital İpek Yolu projesinde, teknoloji devlerinin kilit bir oyuncu olduğu ve hükümet ile ayrılmaz bir şekilde bağlantılı olduğu anlatılıyor. Çin, Kuşak ve Yol’a katılan 49 ülkeyle düzinelerce teknik standart anlaşması imzalarken Kamboçya, Endonezya, Malezya, Myanmar, Nepal, Pakistan ve Tayland gibi bölgedeki diğer ülkeler de Pekin ile dijital altyapı konusunda daha fazla iletişim kurmayı kabul etti. ÇİN’İN BÜYÜK GÜVENLİK DUVARI  Article 2019’a göre Kamboçya gibi bazı ülkeler dijital yönetim biçimini Çin’den örnek alıyor. Güneydoğu Asya ülkesi 2021 yılından bu yana Çin’in Büyük Güvenlik Duvarı tarzında, birçok Batılı medya kuruluşuna Wikipedia, Facebook ve X gibi sosyal medya sitelerine erişimi sınırlayan bir Ulusal İnternet Geçidi inşa etmek için çalışıyor. Kamboçya hükümeti bunun ulusal güvenliği güçlendireceğini ve vergi kaçakçılığının önlenmesine yardımcı olacağını söylüyor. Ancak Kamboçya ağ bağlantıları üzerindeki etki, bu ağlara bağlanan herkesi etkileyecek ve bu da ifade özgürlüğünü de potansiyel olarak tehlikeye atacak. Nepal ve Tayland da benzer bir güvenlik duvarı inşa etmeyi planlıyor. Bu ülkelerin ayrıca Pekin adına yurtdışında yaşayan Uygurlar ve Tibetlilerin izlenmesinde aktif rol oynadıkları da biliniyor.

Çin'in Devlet Sırları Yasası  değiştirildi: Dijital diktatörlük sıkılaşacak Haber

Çin'in Devlet Sırları Yasası değiştirildi: Dijital diktatörlük sıkılaşacak

Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) Ulusal Halk Kongresi (NPC) Daimi Komitesi tarafından 28 Şubat 2024 tarihinde devlet sırlarının korunmasına ilişkin geniş çaplı kongere düzenlendi. Kongerede ÇKP yönetmenliğinin NPC Daimi Komitesi, devlet sırlarının korunması ve askeri tesislerin yakınındaki alanlarda güvenliği artırmak için Devlet Sırları Yasasında değişiklik yaptı. DAHA FAZLA KONTROL VE DİJİTAL DİKTATÖRLÜK Yasada yapılan değişiklik ile birlikte ülkedeki dijital kontrol mekanizması sıkılaştırılacak. 1 Mayıs 2024 tarihinde yürürlüğe girecek olan Devlet Sırları Yasasının, bilgi güvenliği ürünü üreticilerinin fikri mülkiyetinin korunması için yasal bir temel sağlayacağı belirtilirken, değişikliğin Devlet Sırları Kanunu ile Veri Güvenliği Kanunu arasındaki bağı da güçlendirebileceği aktarıldı. Uzmanlar ise bu durumun, Çin'deki sıkı dijital kontrolün daha da ileri seviyeye taşınacağı, devlet sırlarını adı altında kişisel mahremiyet ihlailinin daha fazla yaşanacağı ve ülkenin tam bir dijital diktatörlük ile yönetiliceği bildirdi.  SÖZDE VATANDAŞIN VERİLERİ KORUNACAK Haziran 2021'de yürürlüğe giren Veri Güvenliği Yasası, yabancı adli makamların Çinli makamlardan izin almadan Çin vatandaşlarına ilişkin veri talep etmesini  yasaklıyor. Fakat veri uzmanları ise Çin'in yurt dışında yaşayan vatandaşlarının verilerini TikTok gibi uygulamalarla toplamaya devam ettiğini aktarıyor. Öte yandan 1988'de kabul edilen ve 2010'da değiştirilen mevcut Devlet Sırları Kanunu, askeri tahdit ve yönetim alanlarının yanı sıra devlet sırrı olan diğer yerlerin izinsiz olarak yabancılara açılmasını da yasaklıyor. PLA VE PAP'IN GİZLİLİĞİ ARTIRILIYOR Değiştirilen yasa, hümumet departmanlarının gizli askeri tesislerin ve diğer önemli sırlarla ilgili birimlerin çevresindeki alanlardaki güvenliklerini güçlendirmesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca ÇKP Merkezi Askeri Komisyonu, yeni yasaya uygun olarak Halk Kurtuluş Ordusu (PLA) ve Halk Silahlı Polisinin (PAP) gizliliğini artıracak.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.