SON DAKİKA
Hava Durumu

#Daima Bekleyeceğim Balam

QHA - Kırım Haber Ajansı - Daima Bekleyeceğim Balam haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Daima Bekleyeceğim Balam haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Haber

"Daima Bekleyeceğim Balam" temalı fotoğraf sergisi ve konferans, Eskişehir’de tertip edildi

Eskişehir’de 10 Ekim 2024 tarihinde "Daima Bekleyeceğim Balam"  temalı fotoğraf sergisi ve konferansı, Emel Kırım Vakfı ve Eskişehir Kırım Derneği iş birliği ile gerçekleştirildi. ???? "Daima Bekleyeceğim Balam" fotoğraf sergisi ve konferansı, Eskişehir’de tertip edildi pic.twitter.com/VNuP2NmdgQ — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) October 11, 2024 Konferansta; Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı Nariman Celal, Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Türkiye Temsilcisi ve Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadirov ve Ukrayna ZMINA İnsan Hakları Merkezi Proje Yöneticisi Viktoriya Nesterenko konuşmacı olarak yer aldı. Konferansın açılış konuşmaları; sırasıyla Eskişehir Kırım Derneği Başkan Yardımcısı Zeki Erdemli, Kırım Ailesi'nin kurucusu Anife Kurtseitova, Romanya Dobruca Kırım Göçmenleri Derneği Başkanı ve Eskişehir Tepebaşı Belediyesi Başkan Vekili Metin Gündoğdu ve Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt tarafından yapıldı. Program; saygı duruşu akabinde İstiklal Marşı, Ukrayna milli marşı ve Ant Etkemen Kırım Tatar Milli Marşı’nın okunmasıyla başladı. Ardından açılış konuşmaları gerçekleştirildi. ERDEMLİ: BİZ KIRIM TATARLARI, UKRAYNA’NIN YANINDA DURMAYA DEVAM EDECEĞİZ Düzenlenen programın 18 Mayıs 1944'te yaşanan Kırım Tatar Sürgünü'nü anmak ve bu büyük acıyı unutmamak amacıyla düzenlendiğini belirten Zeki Erdemli, Kırım’ın Kırım Tatarları için önemini vurguladı. Erdemli, konuşmasında Kırım Tatarlarının yaşadığı onca zulüm ve zorluklara rağmen özlerini, dillerini ve kültürlerini kaybetmediğinin de altını çizerek, 1944 Sürgünü’nün izleri daha silinmeden Kırım’da insan hakları ihlalleri ve baskılarının devam ettiğini belirtti. Kırım Tatar halkının Ukrayna’ya olan desteğini ise şu ifadelerle açıkladı: Kırım Tatar halkı olarak bizler, Ukrayna’nın egemenliği ve toprak bütünlüğünü destekleme kararlılığımızı burada bir kez daha dile getirmek istiyoruz. Kırım, Ukrayna'nın ayrılmaz bir parçasıdır ve bu mücadelede, biz Kırım Tatarları, Ukrayna’nın yanında durmaya ve adaletin sağlanması için her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Bugün yaşanan savaşta Ukrayna’nın haklı mücadelesini destekleyerek, milletimizin özgürlüğü ve bağımsızlığı için de güçlü bir duruş sergiliyoruz. Erdemli, konuşmasını “Vefat edenlere Allah'tan rahmet ve geride kalanlara sabır diler, katılımlarınız için teşekkür ederim.” ifadeleriyle sonlandırdı. KURTSEİTOVA, KIRIM’IN SESİ OLUNMASI ÇAĞRISINDA BULUNDU Kırım Ailesi'nin kurucusu Anife Kurtseitova, konuşmasında KTMM Başkan Yardımcısı Nariman Celal’in Ruslar tarafından siyasi tutsak olarak esir tutulduğu süreçte yaşadıklarından bahsetti. Ayrıca Kırım Platformu’nda Nariman Celal’in Kırım’ı nasıl temsil ettiğini, Kırım’ın ihtiyaçlarını tüm dünyaya anlattığını aktardı. Kurtseitova, Nariman Celal tarafından kendisine söylenen “Ben hiçbir zaman vatandan ayrılmam, vatanda çok iş var. Ben milletimizin arasında olacağım. Bu yoldan hiçbir şekilde çıkmam. Sen de bana söz ver, sen de hiçbir zaman vazgeçmeyeceksin.” cümlelerinin Kırım davasındaki duruşunda her zaman moral verdiğini ifade etti. Kurtseitova, katılımcılara Kırım’ın sesi olmaları ve tutsaklara yardım etmeleri çağrısında bulundu. GÜNDOĞDU, KIRIM’IN TEKRARDAN BAĞIMSIZLIĞINI KAZANMASI DİLEĞİNDE BULUNDU Romanya Dobruca Kırım Göçmenleri Derneği Başkanı ve Eskişehir Tepebaşı Belediyesi Başkan Vekili Metin Gündoğdu, gerçekleştirdiği konuşmada Kırım’ın Türkiye ile olan tarihi bağlarına değindi. Gündoğdu, 1783 yılında Kırım’ın Rus işgaline uğramasıyla baskıların başladığını belirtti. Kendi atalarının da bu baskılar neticesinde Romanya’ya göçtüğü belirten Gündoğdu, milyonlarca insanın vatanlarını terk ettiğini ve Türkiye’ye de göçler yaşandığını ifade etti. Gündoğdu konuşmasında Rusya tarafından alıkoyulan siyasi tutsakların Türkiye Büyük Millet Meclisinde de dile getirilmesi çağrısında bulundu. Konuşmasını Kırım'ın tekrar bağımsızlığını kazanması dileğiyle sonlandırdı. KAZIM KURT: BU BİR İNSANLIK SUÇUDUR Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt, demokrasinin en gelişmiş olduğu çağlarda insanların sırf Kırım Tatarı olduğu için hapse atıldığını ve bunun da insanlık suçu olduğunu belirtti.   Ardından panelistler konuşmalarını gerçekleştirdi. KARATAY, SİVİL TOPLUM KURULUŞLARINI DESTEĞE ÇAĞIRDI Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Türkiye Temsilcisi ve Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, 1783’ten sonra Kırım’da büyük faciaların yaşandığını ve günümüzde de yaşanmaya devam ettiğini vurguladı. Kırım Tatarlarının Kırım’daki medeniyeti canlandırmaya çalıştığını şu şekilde ifade etti: Bugün Kırım’da Kırım Tatarlarının var olup olmayacağı tartışılıyor. Bu kahraman halkımız sürgünden büyük mücadeleyle dönüp yeniden Kırım’da yok edilen Türk, İslam, Kırım Tatar medeniyetini canlandırmaya çalışıyordu. Tam da bahar ayları yaşanırken Rusya yine karabasan gibi üzerimize çöktü. Karatay, Ukrayna-Rusya Savaşı’nın 2022’de değil, 2014’te Kırım’ın işgaliyle başladığını ve bu savaşın en büyük mağdurlarının Kırım Tatarları olduğunu belirtti. Karatay, Rusya tarafından esir tutulan mahkumlara mektup gönderme kampanyasının başlatıldığını ve kampanyanın devamı olarak da bu fotoğraf sergisinin düzenlendiğini açıkladı. Ayrıca sivil toplum kuruluşlarını, Rusya’daki ilgili kurumlara siyasi tutsaklar hakkında yazılar yazmaya ve bilgi alınması için zorlamaya çağırdı. NESTERENKO, SERGİDEKİ HER FOTOĞRAFIN HİKAYESİ OLDUĞUNU VURGULADI Ukrayna ZMINA İnsan Hakları Merkezi Proje Yöneticisi Viktoriya Nesterenko, Rusya tarafından hapishanelerde esir tutulan kişilerin ve ailelerinin durumuna değindi. Sergideki her fotoğrafın hikayesi olduğuna dikkat çeken Nesterenko, yapılan bu suçu tüm dünyaya göstermek istediklerini ifade etti. Katılımcıları ve halkı, başlatılan mektup kampanyası kapsamında destek olmaya çağırdı. KADİROV, RUSYA’NIN İŞLEDİĞİ SUÇLARI ANLATTI Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadirov, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türkiye Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’un siyasi tutsaklar konusundaki çabaları dolayısıyla teşekkür etti. Düzenlenen mektup kampanyasına destek olunması çağrısında bulundu. Kırım'daki 218 tutsaktan 132’sinin Kırım Tatarı olduğunu vurgulayan Kadirov, Rusların işlediği suçlara da değindi. Ruslar tarafından; 2014 yılındaki Kırım’ın işgalinden bu yana Kırım Tatar anadilinin öğrenilmesinin engellendiğine, Ukrayna halkından insanların zorla askere alınarak Ukrayna’ya karşı savaştırıldığını vurguladı. Ağır hasta olan siyasi tutsakları işaret eden Kadirov, onlara yapılması gereken tıbbi yardımların Rusya tarafından yapılmadığına dikkat çekti. KTMM BAŞKAN YARDIMCISI NARİMAN CELAL, HAPİSHANELERDE ŞAHİT OLDUKLARINI ANLATTI  KTMM Başkan Yardımcısı Nariman Celal, konuşmasına katılımcıların hepsini birleştiren “Ant Etkenmen” marşına atıfta bulunarak başladı. Celal, şu ifadeleri kullandı: Biz bugünkü  görüşmemize İstiklal Marşı ile başladık. Birisi onun sözlerini biliyor, birisi bilmiyor. Ondan sonra Ukrayna marşı çaldı. Birisi sözlerini biliyor, birisi bilmiyor. Ama bizi birleştiren ‘Ant etkenmen, söz bergenmen millet içün ölmege’ sözleriydi. Hepimiz onu biliyoruz. Türkiye’nin sağladığı destekler için teşekkür eden ve hapishaneden çıkmasında bu desteğin etkili olduğunu belirten Celal, şu an hala daha tutsak olan insanlara da yardım edilmesi çağrısında bulundu. Rusların tarih boyunca Kırım halkını vatanından ayrı düşürdüğünü ve haksızlık yaptığını belirten Celal, dünyadaki Kırım Tatarların birbirine kol uzatıp duygularını paylaştığında 2014 yılında Rusların Kırım’ı işgal ettiğini vurguladı. Kırım Tatarlarının Ruslara karşı direnişini Sevr Anlaşması ile açıklayan Celal, şu ifadeleri kullandı: Türk milleti onu çok iyi bilir. 20. Asrın başında işgalciler bu Türk topraklarını yok etmeye, zapt etmeye çalıştığında, Sevr şehrinde anlaşma yazıldığında, Türk halkı  razı oldu mu buna? Yok. Allah’a şükür Türk milletinde ulu bir insan yetişti, sayın Atatürk herkesi birleştirip bu işgalcilere yerini gösterdi. Lozan’da yeni bir anlaşma imzalamaya mecbur etti. Türkiye Cumhuriyeti, aynı sınırlarında hala yaşıyor. Yüzler, binler yıl daha yaşasın. İnşallah öyle olsun çünkü bu devlet, bizim en yakın dostumuz. Kırım'ın işgalini kabul etmediklerini ve etmemeye devam edeceklerini belirten Celal, Kırım Tatar halkından insanların bu nedenle tutsak edildiğini vurguladı. Siyasi tutsakların sırf birine yardım ettiği için bile hapishaneye alındığını ifade eden Celal, bu insanların hapishanelerde dinlerini yaşamasına, dilini konuşmasına, ibadet edilmesine izin verilmediğinin ve gerekli tıbbi yardımların yapılmadığının da altını çizdi. Hapishanede şahit olduklarını anlatan Celal, Türk dünyasından çok sayıda kişinin Ruslar tarafından hapishanede tutulduğunu gördüğünü belirtti. Celal, bu haksızlıkların, tutsaklıkların ortadan kaldırılması için tek yolun Rusların Ukrayna topraklarından kovulması olduğunu vurguladı. Celal, işgalin ilk gününden itibaren Türkiye’nin ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savunduğunu ve Kırım Tatar halkının hakları için çabaladığını vurgulayarak teşekkürlerini sundu. Celal, konuşmasını hapishanedeyken yazmış olduğu şiirini okuyarak sonlandırdı.

Haber

"Daima Bekleyeceğim Balam" konferansı Kırım Tatar siyasî tutsaklara ses oldu!

Rus işgali altındaki Kırım’da haksız yere tutuklanan Kırım Tatar siyasî tutsaklara dikkat çekmek için çeşitli çalışmalar yapan Emel Kırım Vakfı tarafından tertip edilen “Daima Bekleyeceğim Balam” başlıklı fotoğraf sergisi ve konferansı Gebze’nin ardından Ankara’da düzenledi. Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezi’nde 9 Ekim 2024 tarihinde gerçekleşen fotoğraf sergisi ve konferansta oğulları Rusya tarafından haksız yere alıkonulan Kırım Tatar siyasî tutsakların annelerinin hikâyeleri anlatıldı. Ayrıca Kırım’daki insan hakları ihlalleri ve Kırım Tatar siyasî tutsakların durumu ele alındı. Programa; Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı Nariman Celal, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği Müsteşarı Denıs Zolotaryov, Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadırov, Ukrayna ZMINA İnsan Hakları Merkezi Proje Yöneticisi Victoria Nesterenko, Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin, Sürgündeki Çeçen İçkerya Cumhuriyeti Türkiye ve Ortadoğu Ülkeleri Temsilcisi Abdulhakim Şaptukayev, Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kırımlı, İyi Parti Ankara Milletvekili Kürşat Zorlu, Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı, Tuvgan Til İnternet Sitesi Koordinatörü Oya Deniz Çongar Şahin, Kurt-Ar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Çağrı Koçyiğit ve yazar Serra Menekay katıldı. Serginin açılış konuşmasını Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin ve Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar adına Büyükelçilik Müsteşarı Denıs Zolotaryov yaptı. “KIRIM’DAKİ KARDEŞLERİMİZLE HER ZAMAN DAYANIŞMA İÇERİSİNDEYİZ” Şahin, “Halkımızın vaziyeti ortada. Kırım Tatar halkı çok ağır günlerden geçiyor. Bu ilk değil, yeni değil, yılladır devam eden bir mücadele var. Allah kısmet ederse biz geleceğimizden umutluyuz. Umudumuzu hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. Kırım’daki kardeşlerimizle her zaman dayanışma içerisindeyiz.” dedi. “FOTOĞRAFLARDA İŞGAL ALTINDAKİ KIRIM’DA YAŞANAN GERÇEKLERİ GÖRÜYORUZ” Zolotaryov, Ukrayna devletinin ana görevinin insan haklarını korumak olduğunu vurgulayarak “Bu zor şartlar altında hem Ukrayna halkı hem de Kırım Tatar halkı kendi geleceği için mücadele etmektedir. Bu yolda büyük sorunlarla karşılaşıyoruz. Bugün sergilenen bu fotoğraflarda ne yazık ki, işgal altındaki Kırım’da ve diğer topraklarda yaşanan gerçekleri görüyoruz. Bu mücadelemiz er ya da geç zaferle sonuçlanacaktır. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın girişimleriyle Nariman Celal bugün aramızda. Aynı zamanda bugünlerde Kıyiv’de destek ziyaretinde bulunan  Kırım Tatar diasporasını kutluyoruz.” ifadelerini kullandı. Serginin ardından KTMM Başkan Yardımcısı Nariman Celal ve Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kırımlı’nın konuşmacı olduğu konferans 18.30’da başladı. Tuvgan Til İnternet Sitesi Koordinatörü Oya Deniz Çongar Şahin moderatörlüğünde yapılan konferansın açılış konuşmalarını Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği adına Büyükelçilik Müsteşarı Denıs Zolotaryov ve Ukrayna ZMINA İnsan Hakları Merkezi Proje Yöneticisi Victoria Nesterenko yaptı. "RUSYA İLE YAŞAMAK ÖLÜM DEMEK" Şahin konuşmasında “Kıymetli dostlar bugün aramızda çok kıymetli misafirler var. 23 yıllık Ukrayna sürecimizde tam kendimizi toparladık, milli ve dini kurumlarımızı ayağa kaldırdık derken yeniden bir işgalle karşı karşıya kaldık. Bu işgali asla kabul etmedik. Rusya ile yaşamak ölüm demektir. Biz Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü destekliyoruz ve Kırım’ın statüsü ve Kırım Tatar halkalarının anayasal haklarını Ukrayna devletinden talep ediyoruz.”  ifadelerine yer verdi. Zolotaryov ise “Ukrayna Büyükelçisi Sayın Vasıl Bodnar adına hepinizi selamlıyorum. Adalet, demokrasi ve insan hakları için beraber mücadele veriyoruz. Bu temellerde Ukrayna ve Kırım Tatar halkının parlak geleceğini inşa ederiz.” dedi. “KIRIM TATAR SİYASİ TUTSAKLARIN EŞLERİ VE ANNELERİ İLE YAKIN TEMAS HALİNDEYİZ” Kırım’ın 10 yıldır işgal altında olduğunu ve Kırım’da yapılan bütün insan hakları ihlallerini takip ettiklerini dile getiren Nesterenko, “Bu süreç içerisinde Kırım Tatar siyasî  tutsakların eşleri ve anneleri ile yakın temas halindeyiz. Biz bu kadınların sesi olmak istiyoruz ve bu sesin sadece Ukrayna’da değil tüm uluslararası alanda duyulmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu. Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kırımlı, konuşmasına Kırım Tatarlarının, 1783 senesinde Kırım’ın Rusya İmparatorluğu’nun işgaline girdiğinden beri bin bir türlü zulümü yaşadığını belirterek, “Sayamayacımız kadar insanımız şehit edildi. Rus hapishanelerinde cefalar çekti. Yine kapkara bir yılda 2014 yılında güzel vatanımız yine aynı karanlık rejimin işgaline uğradıktan sonra aynı trajik kara film bizler için tekrar başladı.”  dedi. Kırım Tatar milli hareketinin 1917 yılında en baştan çok açık prensiplerle yola çıktığına dikkat çeken Prof. Dr. Kırımlı, “Tam demokratik olmak, kendisine yapılmasını istemediğini başkasına yapmamak hatta düşünmemek, kimseye zulmetmemek ama kendisinde zulmettirmemek, hiçbir şekilde vicdan dışı hareketlere, şiddete bulaşmamak. Bu Gaspıralı zamanında uygulandı. Kırım Tatar illi hareketi sonuna kadar bu fikri, vicdani mirasın sahipçisi oldu.” diyerek sözlerine devam etti. “BU REJİM BİRİSİNE MAHKUMİYET VERİYORSA BU ASLINDA EN BÜYÜK ŞEREFTİR” Kırımlı konuşmasında “Masum insanlarımızı vicdansızca, alçakça, hapislere mahkum eden, aslında bütün milletimizi o güzel vatanımızda hapis halinde tutan bir cani Putin rejimden bahsediyoruz. Milyonlarca masum insanın katili olan bu rejim, eğer birisine mahkumiyet veriyorsa bu aslında en büyük şereftir. Sadece Kırım Tatarları değil, bu lanetli rejimin istibdadı altında yaşamış olan halkarın hepsi muazzam kurbanlar verdiler. Ama bugün mevzumuz Kırım Tatarları. Çarlık, Sovyet ve Putin rejimleri altındaki bu kurbanları bu hapishanelerde yıllarını geçiren kahramanlarıyla ölmedi, yok olmadı. Elbetteki yok olmayacak. Nariman Celal’in orada geçirdiği bir dakikayı hiçbirimiz geçirmek istemezdik. Hiçbirininkini de geçirmek istemezdik. Bilelim ki, bu insanlar bu milletin geleceğininde kurucularıdır. Bu kahramanlarımızla sonuna kadar gurur duyuyoruz.”  ifadelerine yer verdi. “ZULÜM KARŞISINDA TARAFSIZ OLMAK NAMUSSUZLUKTUR, VİCDANSIZLIKTIR” Zulüm neredeyse mazlumun yanında, zalimin karşısında olduklarını vurgulayan Kırımlı sözlerini su ifadelerle noktaladı: Biz yüzde yüz Ukrayna’nın yanındayız. Zulüm karşısında tarafsız olmak namussuzluktur, vicdansızlıktır. Sadece bizim kaderimiz bu savaşa bağlı olduğu için değil, Kırım’ın geleceği sadece bu savaşta muhakkak ve muhakkak katil ve cani Rusya rejiminin yenilmesine bağlı olduğu için değil, eğer bu bizim dışımızda olsaydı dahi yine tarafımız değişmezdi. Gazze’de, Arakan’da, Suriye’de, Çeçenistan’da ve zulüm olan her yerde mazlumun yanındayız. Hiçbir şekilde ve şartta vatanımız Kırım’da cani Putin rejiminin hakimiyetini asla kabul etmeyeceğiz. Kabul eden hiçkimse bizim dostumuz olamaz. Barış adı altında Kırım'ın bu katillere teslim edilmesini asla kabul edemeyiz. Biz mutlaka yeneceğiz. KTMM Başkan Yardımcısı Nariman Celal, “Değerli dostlar sizinle birlikte olmaktan gerçekten mutluyum. Ne kadar Rusya propagandası büyük güçle bize karşı çalışsa da emin olun ki, halkımız doğru yolda.” dedi. Bugünlerde Türkiye’deki yetkililer ile görüştüğünü söyleyen Celal, görüşme esnasında ne için işgale karşı çıktınız sorusunu şu şekilde cevapladığını aktardı: Eğer birisi benim ana vatanıma benim rızam olmadan gelirse ve nasıl yaşayacağıma karışırsa elbette karşı çıkarım.  “İNSAN, KIRIM TATARI VE MÜSLÜMAN OLARAK BU HAKSIZLIĞA KÖR OLAMAM” Celal, “Bizim halkımızın temsilcileri, haksızlığa karşı çıktı. Ruslar istiyorlar ki, biz bunu kabul edelim. Nasıl kabul edelim? Onların yaptıklarının bizim ne milli ne de dini adetlerimizde yeri var. İnsan, Kırım Tatarı ve Müslüman olarak bu haksızlığa kör olamam. Biz KTMM olarak karşı çıktık ve ondan sonra bu baskılar başladı.” ifadelerini kullandı. Ruslar tarafından alıkonan siyasî tutsakların çoğunun Kırım Tatarı olduğunu  belirten Celal ayrıca Kırım Tatarlarının Ruslar tarafından para cezası ve başka türlü cezalara çarptırıldığını kaydetti. Celal, hapishanede birçok Türk yurdundan insanın Rus esaretinde olduğunu “Ben hapishanede Özbekler, Tacikler, Kazaklar, Kırım Tatarları, Başkurtlar ne kadar Türk kardeşimiz varsa hepsinin suçsuz yere yattığını gördüm.” ifadeleriyle açıkladı. BU İNSANLAR NE YAPTILAR? Celal, Kırım Tatar siyasî mahkumların, bu işgale sessiz kalmadıklarını ve yardıma ihtiyacı olanlara yardım ettikleri, kiminin de Rus propagandasına karşı mücedele etmek için Kırım’da yaşananları aktardığı için mahkum edildiğini kaydetti. Ayrıca Celal “Hapishanelerde de zulüm bitmiyor. İşgalciler, namaz kılmaya, Kur'an okumaya imkan vermiyorlar.  Rusya marşını okumaya zorluyorlar.” dedi. “KIRIM İŞGAL ALTINDA KALDIĞI SÜRECE BU ZULÜM DEVAM EDECEK” Kırım Tatarlarının da Rusya ordusuna çağrıldığını ve Ukrayna’ya karşı savaşmaya mecbur ettiklerine dikkat çeken Celal şöyle devam etti: Ukrayna tarafında da ölenler var, onlar şehitlerimiz. Onlar milletini özgürleştirmek için savaştılar ve galip oldular. Rusya tarafında savaşanın bir şerefi var mı? Kırım işgal altında kaldığı sürece bu zulüm devam edecek. Her gün her ay siyasi tutukluların sayısı hep artacak. En son Kırım Tatarı serbest olana kadar anlatmaya devam edeceğiz. Başka yol yok. Biz de isterdik diplomatik yolla topraklarımızı işgalden kurtarmayı. Ancak Rusya bunu istemiyor. Savaşmaya mecburuz. KTMM BAŞKAN YARDIMCISI CELAL’DEN TÜRK MİLLETİNE MESAJ Celal, Türk halkından bu meseleyi konuşmasını ve doğru bilgilerle anlatmasını istedi. İkinci olarak “Güçlü bir cumhuriyetiniz var. Daima Ukrayna’nın yanında. Daha çok destek gerekiyor. Eğer Rusya, Ukrayna topraklarını alsa Karadeniz’de denge değişecek. Rusya’nın gücünü artıracak. Türkiye’ye bu rahat getirecek mi? Ukrayna’nın dostluk kurma isteği var. Bu dostluk münasebetinin ortasında da biz Kırım Tatarları varız. Biz iki ülke arasındaki dostluğu güçlendirmeye hazırız.” dedi. Kırım Tatar siyasi tutsaklara mektup yazılmaya devam edilmesinin önemini vurgulayan Celal son olarak dua etmek gerektiğini de sözlerine ekledi.

Haber

"Daima Bekleyeceğim Balam" konferansı Gebze'de yankı buldu

Emel Kırım Vakfı tarafından organize edilen "Daima Bekleyeceğim Balam" başlıklı fotoğraf sergisi ve konferans Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneğinin Gebze Şubesi ev sahipliğinde 6 Ekim 2024 tarihinde gerçekleştirildi. Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz'ün de katılım gösterdiği etkinlik, yoğun bir katılıma sahne oldu. Rus işgali altındaki Kırım'da haksız yere alıkonulan siyasî tutsaklara ve insan hakları ihlallerine dikkat çekmek amacıyla tertip edilen etkinlikte, yakın zamanda Rus esaretinden kurtulan Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı Nariman Celal, KTMM Türkiye Temsilcisi ve Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, Ukrayna ZMINA İnsan Hakları Merkezi Proje Yöneticisi Victoria Nesterenko ile Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadırov konuşmacı olarak yer aldı. Program kapsamında Rusya tarafından hapishanelerde esir tutulan yüzlerce Kırım Tatarı siyasî tutsağın annelerinin özlemi ve acısı dile getirildi. MEKTUP KAMPANYASININ ARDINDAN FOTOĞRAF SERGİSİ PROJESİ Konuyla ilgili olarak açıklamada bulunan Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, İnsan Hakları Günü olan 10 Aralık 2023 tarihinde haksız yere alıkonularak Rus esaretinde kalan Kırım Tatarlara yönelik olarak mektup kampanyası başlattıklarını ve bu kampanyanın 2. aşaması olarak söz konusu insan hakları ihlallerini konu edinen bir fotoğraf sergisi ve konferans etkinliği düzenlediklerini bildirdi. Emel Kırım Vakfı tarafından paylaşılan bilgide şu ifadeler yer aldı: 18 Mayıs 1944 Kırım Sürgünü'nün 80. yılında “Daima bekleyeceğim, balam!” adlı fotoğraf sergisi projesi, modern Rusya'nın adalet ve özgürlük kavramlarına yabancı olması nedeniyle kalpleri kırılan, sağlıkları bozulan ve huzurları ellerinden alınanların hikâyelerini anlatmak için hazırlandı. Fotoğraflardaki her bir kadın, çocuğu güvenlik güçleri tarafından elinden alındığı anda hayatı durmuş bir siyasî mahkûm annesidir. Bunlar büyük acı ve adaletsizlikler, ailenize, vatanınıza ve halkınıza duyduğunuz sınırsız sevgi hakkındaki hikayelerdir. İyiliğin zaferine olan inanç hakkında hikâyeler... KIRIM'DA 132'Sİ KIRIM TATARI OLMAK ÜZERE 218 SİYASî TUTSAK BULUNUYOR Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Kırım Temsilciliğine göre, şu anda Rus işgali altındaki Kırım’da 132’si Kırım Tatarı olmak üzere siyasî tutuklular listesinde 218 kişi bulunuyor.

Haber

"Daima Bekleyeceğim Balam" başlıklı fotoğraf sergisi ve konferansı İstanbul'da yapıldı

Rus işgali altındaki Kırım’da haksız yere tutuklanan Kırım Tatar siyasî tutsaklara dikkat çekmek için çeşitli çalışmalar yapan Emel Kırım Vakfı tarafından tertip edilen “Daima Bekleyeceğim Balam” başlıklı fotoğraf sergisi ve konferans etkinliği İstanbul’da düzenlendi. Türk Dünyası Araştırmaları Vakfının Genel Merkezi’nde 5 Ekim 2024 tarihinde gerçekleşen programda “Daima Bekleyeceğim Balam” başlıklı fotoğraf sergisi aracılığıyla oğulları Rusya tarafından haksız yere alıkonulan Kırım Tatar siyasî tutsakların annelerinin hikâyeleri anlatıldı. Ayrıca yapılan konferansta Kırım’daki insan hakları ihlalleri ve Kırım Tatar siyasî tutsakların durumu ele alındı. Konferansa; yakın zamanda Rus esaretinden kurtulan Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı Nariman Celal, KTMM Türkiye Temsilcisi ve Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, Ukrayna ZMINA İnsan Hakları Merkezi Proje Yöneticisi Victoria Nesterenko ile Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadırov konuşmacı olarak katıldı. Etkinlik saygı duruşu ve İstiklâl Marşı'nın okunmasıyla başladı. Ardından Ukrayna’nın İstanbul Başkonsolosu Roman Nedilskıy konuşma yaptı. Rusya’nın 2014 yılında Kırım’ı işgal ettikten sonra Kırım Tatarlarına baskı uygulamaya başladığını belirten Nedilskıy, Putin rejiminin Kırım Tatar halkına yönelik baskısının, Rusya'nın 2022 yılında Ukrayna'ya karşı geniş çaplı işgal saldırısı başlatmasından sonra daha da derinleştiğine dikkat çekti. 80 yıl öncesinde olduğu gibi Kırım Tatar halkının yine Rus işgali altındaki Kırım’da etnik kökene dayalı siyasî zulüm ve baskılara maruz kalmaya devam ettiğini belirten Başkonsolos, şu ifadeleri kullandı: Kremlin'in yeni suçları ancak geçen yüzyılın suçlarının faillerinin hiçbir zaman adalet önüne çıkarılmaması nedeniyle mümkün oldu. Cezasızlık duygusu Kremlin'i en korkunç zulmü tekrarlamaya teşvik etmiş ve etmeye devam ediyor. Bu kısır döngü ancak Ukrayna'ya Rus saldırganlığını yenmek, Ukrayna topraklarını işgalden kurtarmak ve suçluları adalete teslim etmek için ihtiyaç duyduğu tüm desteğin sağlanmasıyla kırılabilir. Uluslararası toplumu, uluslararası hukukun temel ilkelerine uymasını ve geçici işgal altında bulunan Ukrayna topraklarındaki insan hakları ihlallerini durdurmasını sağlamak, ayrıca tüm siyasî tutsakları serbest bırakmaya zorlamak için Rusya'ya uygulanan baskıyı artırmaya çağırıyoruz. Kırım Tatarlarının özgürce kendi topraklarına dönebilmeleri için Rusya'nın savaş suçlarına ve korkunç baskılarına son vermeliyiz. Rus işgalinden arınmış bir Ukrayna'ya ait Kırım'da, yerli Kırım Tatar halkı geleceğe, güvenliğe, kalkınma ve refah fırsatlarına sahip olacaktır. Kırım Ukrayna'dır. KTMM Türkiye Temsilcisi ve Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, “Kırım’da birçok acı ve keder yaşanıyor. Kırım on buçuk yıldır işgal altında. Aslında Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş 2022 değil 2014 yılında başladı. Elbette ki bu işgalin ilk mağdurları Kırım Tatarları oldu. Kırım işgal edilir edilmez Kırım Tatar Milli Meclisi yasaklandı, Kırım Tatar aktivistlere baskı uygulanmaya, insanlarımız kaçırılmaya, hapse atılmaya başladı. Ukrayna Cumhurbaşkanlığının Kırım Temsilciliğinin verilerine göre halihazırda Kırım’da 218 kişi yasa dışı olarak alıkonuldu. Bunlardan 132’si Kırım Tatarıdır. Ve bu siyasî tutsakların 214 tanesinin henüz 18 yaşını doldurmayan çocukları babasız büyüyor. Biz Emel Kırım Vakfı olarak Kırım davasını tüm dünyaya duyurmaya çalışıyoruz. Kırım işgal edildikten sonra insanlarımıza baskı uygulanmaya başladı. Zalim Putin dünya konjonktürü el verseydi elbette Kırım Türklerini, ilham aldığı atası Stalin gibi topyekûn olarak Kırım'ı sürgün etmekte bir an bile tereddüt etmezdi. Ama bunu yapmaya konjonktür el vermedi. Bunun yerine ince ince işkenceler yaparak, hapse atarak, korkutarak insanlarınızı Kırım’dan kaçırmaya, Kırım’ı Türklerden arındırmaya çalışıyor.” dedi. Çok kötü şartlar altında Rus hapishanelerinde alıkonulan Kırımlı siyasî tutsakları yalnız bırakmamak için Emel Kırım Vakfının mektup kampanyası başlattığını hatırlatan Karatay, “Siyasî tutsaklara mektup yazarak yalnızlıklarını paylaşın. Aynı zamanda bu mektup kampanyası sergide resimlerde gördüğünüz anneler için de büyük umut oldu. Çünkü onlar yalnız olmadıklarını görüyor, ‘Bizi düşünen, bizim için endişelenen, derdimizi dünyaya duyurmaya çalışan soydaşlarımız’ var diye düşünüyor.” ifadelerini kullandı. Kırım’ın Rus işgalinden kurtarılması gerektiğini vurgulayan Karatay, “Şunu herkes anlamalı ki, Türk dünyasının, Kırım’ın bir geleceği olacaksa Rusya bu savaşı kaybetmek mucburiyetinde. Rusya bu savaştan galip çıkarsa Türk dünyası dediğimiz ülkeler hemen tahakküm altına gireceklerdir. Türk Devletleri Teşkilatı sadece sembolik bir kurum olarak kalacaktır.” şeklinde konuştu. Ukrayna ZMINA İnsan Hakları Merkezi Proje Yöneticisi Victoria Nesterenko, merkezlerinin Kırım’ın işgalinin en başından bu yana Yarımada’da meydana gelen insan hakları ihlallerinin kaydını tuttuğunu belirterek, “Maalesef, Rusya Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal saldırısı başlattıktan sonra Kırım’daki insan hakları ihlalleri konusu gündem dışına çekildi ancak biz tüm dünyaya Kırım’daki insan haklarının ihlal edildiğini ve ihlal edilmeye devam ettiğini duyurmaya çalışıyoruz.” dedi. Rusya’nın Kırım Tatarlarına karşı yüzyıllardır baskı uyguladığını hatırlatan Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti Temsilcisi Elvin Kadırov ise “Hatırlatmak istiyorum ki, atalarımız Kırım’ı mecburen bırakıp buraya yerleşmek zorunda kaldı. O dönemde Çarlık Rusya baskı uyguladı ve halkın bir kısmı vatanını terk etmek zorunda kaldı ve Türkiye’ye yerleşti. Daha sonra 1944 Sürgünü gerçekleşti. 2014’te Rusya Kırım’ı işgal etti ve baskıları sürdürüyor. Ukrayna Ombudsman Ofisi insan hakları korumak için birçok çalışma yürütüyor. Bu konuda Türkiye Ombudsmanı Şeref Malkoç bize çok yardımcı oluyor. Siyasî tutsaklarımızı kurtarmak için ortak çalışmalar yürütüyoruz. Bugün sizin verdiğiniz destek de çok önemli. Kırım’daki Kırım Tatarları bizim yardımlarımızı bekliyorlar ve herkesin elinden geldiği kadar yardım etmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı. İstanbul’da olmaktan çok mutlu olduğunu belirterek sözlerine başlayan KTMM Başkan Yardımcısı Nariman Celal, Kırım’ın işgal altında olduğunu, insanların kaçırıldığını, yasa dışı olarak alıkonulduğunu hatırlatarak Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne verdiği destek ve siyasî tutsakların serbest bırakılması konusunda sağladığı yardımları için Türkiye devletine ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti. İşgal başladıktan sonra Kırım’da kalmayı tercih ettiğini ve Rus işgal güçleri kendisini alıkoyana kadar Kırım’da yaşayarak oradaki sorunları dünyaya duyurmaya çalıştığını kaydeden Celal, “Gördüğünüz resimlerde Kırm’da yaşayan insanların düğünlerde, doğum günlerinde, bayramlarda gülüp eğlendiğini görüyorsunuz. Ama yüzleri gülse bile yürekleri ağlıyor. Ve bunu görmek için orada yaşayıp bunları anlamak gerekiyor. Bunu Ukrayna'da ve dünyada anlamayan çok insana anlatmaya çalışıyorum. Diyorum ki, ‘İşgalin ayrı bir dili var, işgali anlamak için bu dili bilmek gerekiyor’. Halkımız çok zor durumda ama bir şekilde kültürünü, dilini korumaya çalışıyor. Çünkü her şeye rağmen hayat devam ediyor, yeni aileler kuruluyor, çocuklar doğuyor ve insanlar mutlu haberler alacakları güne kadar dayanacaklar.” dedi. Rusya’nın sadece toprakları değil, insanları da alıkoyduğunu ve onları öldürdüğünü belirten KTMM Başkan Yardımcısı, “200’den fazla Kırımlı siyasî tutsak Rus hapishanelerinde tutuluyor. Bunlardan 3’te 2’si Kırım Tatarı. Bu insanların çoğunun sağlık durumları kötü. Biliyorsunuz ki siyasî tutsak Cemil Gafarov Rus hapishanesinde öldü, bana göre öldürüldü. Çünkü tıbbî yardım sağlanmadığı için hayatını kaybetti. Şu an Tofik Abdulgaziyev, Amet Süleymanov'un sağlık durumu kritik. Halkımıza hep destek veren çok iyi dostumuz İrina Danılovıç’in sağlık durumu ağır, Stavropol Cezaevi'nde alıkonuluyor. Ve birçok isim daha var… Bu insanlar Rusya kanunlarına göre bile hapiste tutulmamalılar ama Ruslar onları bırakmak istemiyor.” dedi. Celal konuşmasında Rusya’nın özellikle Kırım Tatar siyasî tutsakları Kırım’a çok uzak olan cezaevlerine gönderdiğini ve bu yüzden onların aileleriyle görüşme fırsatından mahrûm bırakıldığını belirtti. Ayrıca Rus cezaevlerindeki kötü şartlara, kötü beslenmeye dikkat çeken Celal, “Bu yüzden insanlarımızı oradan kurtarmamız gerek. İnsanlarımız orada sağlığını ve bazıları hayatını kaybediyor.” diyerek herkese bu konuda elinden geldiği kadar destek olması gerektiği vurguladı. “Yapabileceğiniz en basit şey bunları konuşmak, yakın çevrenize bu baskıları duyurmak.” diyen Celal, Rus propagandasının Türkiye ve dünyada çok iyi çalıştığını belirterek herkesin yakın çevreye gerçekleri anlatmaya gerektiğine dikkat çekti. Kırım’da yaşayan Kırım Tatarlarının büyük baskı altında yaşadığını vurgulayan Celal, “Şunu anlamamız gerekiyor, işgal devam edene kadar halkımız özgür yaşayamayacak. Sadece Kırım işgalden kurtarıldıktan sonra halkımız özgür olacaktır.” dedi. Konferansın sonunda Türk dünyası müzisyenlerinden Bünyamin Aksungur, Rus hapishanelerinde tutuklu bulunan Kırım Tatar esirlerinin yazdığı, “Kırım Yiğitlerinden Rus Hakimlerine” isimli marşı seslendirdi. Ardından da etkinliğe katılan misafirlere Çibörek ikram edildi.

Kırım Tatar siyasî tutsaklar Ankara'da konuşulacak Haber

Kırım Tatar siyasî tutsaklar Ankara'da konuşulacak

Rus işgali altındaki Kırım'da insan hakları ihlallerine dikkat çekmek ve haksız yere alıkonulan siyasî tutsakları hatırlatmak için çeşitli projelere imza atan Emel Kırım Vakfı, organize ettiği mektup kampanyasının ardından "Daima Bekleyeceğim Balam" başlıklı fotoğraf sergisi ve konferans etkinliği düzenliyor.  DAİMA BEKLEYECEĞİM BALAM 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı'nın 80. yılı ile Kırım'ın işgalinin 10. seneidevriyesinde siyasî gerekçelerle işgalci Rusya tarafından alıkonulan Kırım Tatarları, söz konusu program ile anılacak. Etkinliğin ilki 5 Ekim 2024 tarihinde Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı iş birliğiyle İstanbul'da gerçekleştirildi. Yakın zamanda Rus esaretinden kurtulan Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı Nariman Celal'in konuşmacı olduğu konferansı; Gebze, Ankara ve Eskişehir de takip edecek.  NARİMAN CELAL VE HAKAN KIRIMLI KONUŞMACI OLARAK YER ALACAK Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezinin ev sahipliğinde 9 Ekim 2024 tarihinde saat 17.00'de "Daima Bekleyeceğim Balam" başlıklı fotoğraf sergisi başlayan etkinlik konferans ile devam edecek. Konferans Kırım Derneği Genel Merkezinde yer alan Bekir Sıtkı Çobanzade Kütüphanesi'nde saat 18.30'da gerçekleşecek. Konferansta KTMM Başkan Yardımcısı Nariman Celal ve Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kırımlı konuşmacı olarak yer alacak.  Kırım Derneği tarafından yapılan davette ise şu ifadeler yer aldı: Kıymetli dostlarımız sizleri 18 Mayıs 1944 Kırım Sürgünü'nün 80., Kırım'ın Rusya tarafından işgalinin 10. yılında, Kırım'da tutuklanıp Rusya hapishanelerine sürgüne gönderilenlerin analarını ve durumlarını anlatan "Daima Bekleyeceğim, Balam" adlı fotoğraf sergisi ve konferansımızda birlikte olmaya, Rusya hapishanelerindeki kardeşlerimizin yalnızlıklarını paylaşmaya sizi davet ediyoruz. Bugün Kırım Derneği Gebze Şubesi ev sahipliğinde Gebze Ticaret Odasında saat 14.00'te gerçekleştirilecek olan etkinlik, 10 ve 11 Ekim'de ise Eskişehir Kırım Derneğinin destekleriyle tertip edilecek. 

Haber

"Daima Bekleyeceğim Balam" başlıklı fotoğraf sergisi ve konferans İstanbul, Gebze, Ankara ve Eskişehir'de!

Rus işgali altındaki Kırım’da haksız yere tutuklanan Kırım Tatar siyasî tutsaklara dikkat çekmek için çeşitli çalışmalar yapan Emel Kırım Vakfı, Türkiye’de fotoğraf sergisi ve konferans etkinliği düzenleyecek.  DAİMA BEKLEYECEĞİM BALAM; İSTANBUL, GEBZE, ANKARA VE ESKİŞEHİR'DE Emel Kırım Vakfı tarafından tertip edilecek olan “Daima Bekleyeceğim Balam” başlıklı fotoğraf sergisi ve konferans etkinliği 5-12 Ekim 2024 tarihleri arasında İstanbul, Gebze, Ankara ve Eskişehir’de gerçekleştirilecek. 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı’nın 80. ve Kırım’ın Rusya tarafından işgalinin 10. seneidevriyesinde gerçekleştirilecek olan programın ilki 5 Ekim 2024 tarihinde saat 14.00’te İstanbul'daki Türk Dünyası Araştırmaları Vakfının Genel Merkezi’nde icra edilecek. RUS ESARETİNDEN KURTULAN NARİMAN CELAL KONUŞMACI OLACAK Fotoğraf sergisinde işgalci Rus yönetimi tarafından haksız yere alıkonulan 16 Kırımlı siyasî tutuklunun annesi yer alacak. Ayrıca konferansta yakın zamanda Rus esaretinden kurtulan Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı Nariman Celal, KTMM Türkiye Temsilcisi ve Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, Ukrayna ZMINA İnsan Hakları Merkezi Proje Yöneticisi Victoria Nesterenko ile Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadırov konuşmacı olarak yer alacak. KIRIM YİĞİTLERİNDEN RUS HAKİMLERİNE MARŞI OKUNACAK Etkinlik kapsamında Rus hapishanelerinde tutuklu bulunan Kırım Tatar esirlerinin yazmış olduğu, “Kırım Yiğitlerinden Rus Hakimlerine” isimli marş, Türk dünyasının müzisyenlerinden Bünyamin Aksungur tarafından seslendirilecek. Aynı program, İstanbul’un ardından 6 Ekim 2024 tarihinde Kırım Derneği Gebze Şubesi’nin ev sahipliğinde Gebze Ticaret Odasında, 9 Ekim’de Kırım Derneği Genel Merkezinin ev sahipliğinde Ankara'da, 10 Ekim’de ise Eskişehir'de icra edilecek. Konferans, Eskişehir Kırım Derneğinin ev sahipliğinde 19.30'da Taşbaşı Kültür Merkezi’nde saat 19.30’da, fotoğraf sergisi ise 11 Ekim’de Eskişehir Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu Müzesi’nde olacak. MEKTUP KAMPANYASININ ARDINDAN FOTOĞRAF SERGİSİ PROJESİ Konuyla ilgili olarak açıklamada bulunan Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, İnsan Hakları Günü’nün yıl dönümü olan 10 Aralık 2023 tarihinde haksız yere alıkonularak Rus esaretinde kalan Kırım Tatarlara yönelik olarak mektup kampanyası başlattıklarını ve bu kampanyanın 2. aşaması olarak söz konusu insan hakları ihlallerini konu edinen bir fotoğraf sergisi ve konferans etkinliği düzenlediklerini bildirdi. Emel Kırım Vakfı tarafından paylaşılan bilgide şu ifadeler yer aldı: 18 Mayıs 1944 Kırım Sürgünü'nün 80. yılında “Daima bekleyeceğim, balam!” adlı fotoğraf sergisi projesi, modern Rusya'nın adalet ve özgürlük kavramlarına yabancı olması nedeniyle kalpleri kırılan, sağlıkları bozulan ve huzurları ellerinden alınanların hikâyelerini anlatmak için hazırlandı. Fotoğraflardaki her bir kadın, çocuğu güvenlik güçleri tarafından elinden alındığı anda hayatı durmuş bir siyasî mahkûm annesidir. Bunlar büyük acı ve adaletsizlikler, ailenize, vatanınıza ve halkınıza duyduğunuz sınırsız sevgi hakkındaki hikayelerdir. İyiliğin zaferine olan inanç hakkında hikâyeler... KIRIM'DA 132'Sİ KIRIM TATARI OLMAK ÜZERE 218 SİYASî TUTSAK BULUNUYOR Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Kırım Temsilciliği’ne göre, şu anda Rus işgali altındaki Kırım’da 132’si Kırım Tatarı olmak üzere siyasî tutuklular listesinde 218 kişi bulunuyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.