Çin’den dünyaya güç gösterisi: Kıtalararası balistik füze testi
Çin Halk Kurtuluş Ordusu Roket Kuvvetleri, içerisinde sahte bir savaş başlığı bulunan kıtalararası balistik füzeyi (ICBM) ilk kez halka açık şekilde Pasifik Okyanusu'na doğru fırlattı. Çin Savunma Bakanlığından 25 Eylül 2024 tarihinde yapılan açıklamada, füzenin Pekin saatiyle sabah 8,44'te ateşlendiği ve “beklenen deniz alanlarına düştüğü” belirtildi.
TAYVAN ÜZERİNDE GÖLGE GİBİ DOLAŞAN ÇİN TEHDİDİ
Bu nükleer test, Çin’in Tayvan üzerindeki askerî baskısını artırdığı bir dönemde gerçekleştirildi. Tayvan Savunma Bakanlığı, son zamanlarda Çin'e ait 23 askerî uçağın, Ada'nın güneydoğu ve doğusunda uzun menzilli görevler icra ettiğini tespit etti. Ayrıca, Çin’in yoğun füze atışları ve tatbikatlar yaptığı da belirtiliyor.
Dünya sahnesinde hızla güç kazanan Çin, askerî kapasitesini geliştirirken bölgesel ve küresel dengeleri de zorluyor. Çin'in artan askerî yetenekleri ve bu güç gösterileri, gelecekte dünya için büyük bir tehdit oluşturma potansiyeli taşıyor.
ÇİN’İN NÜKLEER KAPASİTESİ DÜNYAYA TEHDİT
Pentagon tarafından geçen yıl yayımlanan rapora göre, Çin’in aktif nükleer savaş başlığı sayısı 500’ü aşmış durumda ve bu sayının 2030’a kadar bini geçmesi bekleniyor. Raporda, Çin'in yaklaşık 350 kıtalararası balistik füze sahibi olduğu ve bu silahların büyük kısmının yüksek hazırlık seviyelerinde tutulduğu kaydediliyor. ABD ve Rusya'nın her birinin ise yaklaşık bin 700 operasyonel nükleer savaş başlığı bulunuyor.
DÜNYANIN GÖZLERİ ÇİN'E ÇEVRİLDİ!
Söz konusu test, Pekin'in artan askerî kapasitesi hakkında uluslararası arenada ciddi endişelere yol açarken, Çin’in nükleer modernizasyonuna ilişkin yeni bir adım olarak değerlendiriliyor. Çin ise nükleer faaliyetleri üzerinde şeffaf olmamayı tercih ediyor. Çin, nükleer silah doktrininde “ilk kullanım yok” politikasına bağlı kaldığını iddia etse de, son gelişmeler bu politikaya olan güveni sarsıyor.
Carnegie Uluslararası Barış Vakfından kıdemli uzman Ankit Panda, bu testin son derece olağandışı olduğuna dikkat çekerek, “Bu, onlarca yıl sonra gördüğümüz ilk bu tür test olabilir.” yorumunda bulundu.