31 Mayıs Kazakistan Siyasi Baskı, Sürgün ve Açlık Kurbanlarını Anma Günü
Kazakistan'ın kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in önderliğinde, 31 Mayıs 1997 tarihinde Kazakistan Siyasi Baskı Sürgün ve Açlık Kurbanları Anma Günü olarak ilan edilmişti.
Bugün, Kazakistan’da 20. yüzyılın ilk yarısında yaşanan ve milyonlarca kişinin ölümüne neden olan acı olaylar anılacak. Bolşeviklerin iktidara gelmesi ile Büyük Kazak bozkırlarında bilinçli bir şekilde düzenlenen açlıklar yaşandığı bir dönem olarak tarih kayıtlarına geçmişti. Genel olarak, SSCB cumhuriyetlerinde baskı 1928 yılında başlamıştı. Kazak ülkesinde öncelikle Alaş aydınları tutuklandı. Alaş Orda'nın aydınları, “milliyetçi” olmakla suçlandılar. Bu yüzden Kazak milli hareketinin önder isimleri; Alihan Bökeyhan, Yakup Akbayev, Alimhan Ermekov, Sancar Asfendiyarov, Ahmet Baytursınov, Magcan Jumabay, Muhamedcan Tınışbayev ve diğer aydınlar kurşuna dizildi.
Tarihsel verilere göre 1921 ve 1954 arasında SSCB’de “karşı-devrimci” veya “anti-Sovyet” suçlamalarından 3 milyon 777 bin kişi hüküm giydi ve bunların 64 bini ölüm cezasına çarptırıldı. 1920’lerin sonlarında ve 1932’den 1933’e kadar Kazak halkı özellikle kasıtlı olarak organize edilen yapay kargaşadan çok etkilendi. 1932-1933 Sovyetler Birliği’ndeki açlık insanlık tarihinin en trajik dönemlerinden biriydi. O zamanlar sadece Kazakistan’ı değil, Rusya, Ukrayna ve Belarus’u da etkileyen felaket bir kıtlık 7 milyon insanı öldürdü.
31 Mayıs Kazakistan Siyasi Baskı, Sürgün ve Açlık Kurbanlarını Anma Günü
https://t.co/5VE9Lq2lVf pic.twitter.com/zWdiebawpu
— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) May 31, 2023
SOVYETLERİN KAZAK ELİNDEKİ AÇLIK, SÜRGÜN VE KATLİAM DOLU TARİHİ
31 Mayıs’ta SSCB ve dünya tarihinin en kanlı diktatörlerinden Josef Stalin döneminde suni açlık, toplu baskılar, sürgünler sonucu hayatını kaybeden milyonlarca suçsuz insanı anma günü olarak kabul ediliyor. 1917 nüfus sayımına göre Kazakların sayısı 6 milyonun üstündeyken, 1939 nüfus sayımına göre bu sayı 2 milyon 300 bine gerilemişti.
Kaynaklara göre Kazakistan’da 1919-1922 yılları arasında yaklaşık 1 milyon, 1930-1933 yılları arasında ise 1 milyon 750 bin (nüfusun yüzde 40’ı) Kazak açlıktan ve totaliter rejimin acımasız yönetimine ayaklanmaları sebebiyle kurşuna dizilmek suretiyle öldürüldü.
TOTALİTER REJİMİN ESERİ TOPLU MEZARLAR
20. yüzyılda Kazakistan topraklarında GULAG sisteminin (Sovyetler Birliği’nde Stalin döneminde milyonlarca insanın “halk düşmanı” suçlamasıyla cezalandırılmak üzere gönderildiği kamplar) en büyük kampları olan ALJİR, Steplag ve Karlag kampları bulunuyordu. Kazakistan o dönemde ülke genelinde faaliyet gösteren 953 kamp ve hükümlüler için özel yerleşim yeriyle bir büyük cezaevine dönüşmüştü. Baskı yıllarında Kazakistan’a 5 milyondan fazla insan sürgün edildi. Bazı verilere göre kamplara gönderilenlerin sayısı resmi verilerin çok üstünde.
1921-1954 yılları arasında Kazakistan’da 100 bin kişi cezalandırılırken, bunlardan 25 bini kurşuna dizildi. Daha sonra insanların toplu şekilde gömüldüğü yerler ortaya çıkmaya başladı. 1930-1940 yıllarında Kazakistana halklar sürgün edildi. 1937 yılının sonbaharında Kazakistan’a yüzbinlerce Koreli, Türk, İranlı ve Azerbaycanlı sürgün edildi. Ayrıca 2. Dünya savaşında ülkeye Kırım Tatarları, Almanlar, Yunanlılar, Çeçenler, İnguşlar, Karaçay, Balkar ve diğer halklar sürüldü.
Kazakistan’ın bağımsızlığını ilan etmesinden hemen sonra kabul edilen ilk yasalardan biri de 14 Nisan 1993 tarihli “Toplu Siyasi Baskı Kurbanlarının Rehabilitasyonuna İlişkin” yasası oldu. Kazakistan’ın ilk Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, 1997 yılında imzaladığı kararla 31 Mayıs’ı Siyasi Baskı ve Totaliter Rejim Kurbanlarını Anma Günü olarak ilan etmişti.