Avustralya Haberleri - Son Dakika Avustralya Haber Güncel Gelişmeler

Avustralya, Ukrayna'ya 14 yüksek manevralı bot sağlayacak

Avustralya, Ukrayna'nın deniz ve kıyı savunmasını güçlendirmek amacıyla 14 adet yüksek manevra kabiliyetine sahip, sert gövdeli bot sağlayacağını açıkladı. Avustralya hükûmeti, Rusya'nın yasa dışı işgal girişimine karşı mücadele eden Ukrayna'ya desteklerini sürdüreceğini ifade etti. Avustralya hükûmetinden yapılan açıklamada, Avustralya Savunma Kuvvetlerine ait olan bu botların, Ukrayna'ya hızlı ve yüksek manevra yeteneği sunarak, deniz ve kıyı savunmasını daha da güçlendireceği kaydedildi. Ayrıca 14 milyon Avustralya doları değerinde olan bu yardımın Ukrayna'nın deniz kuvvetlerine önemli bir katkı sağlayacağı aktarıldı. Bu adım, Avustralya'nın Ukrayna'ya verdiği sürekli desteğin bir parçası olarak görülüyor. 2022'nin başından bu yana Avustralya, Ukrayna'ya 1,3 milyar doların üzerinde askerî yardım sağladı.

Avustralya Dışişleri Bakanı Wong, Rusya-Kuzey Kore ilişkilerine tepki gösterdi

Avustralya Dışişleri Bakanı Penny Wong, Güney Kore Dışişleri Bakanı Cho Tae-yul ile görüşmesinin ardından 30 Temmuz 2024 tarihinde Paju kentinde gazetecilere açıklama yaptı. Wong, Kuzey Kore ile Rusya arasındaki güvenlik anlaşmasının istikrar bozucu ve dünya için riskli olduğunu vurguladı. Wong, Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında imzalanan güvenlik anlaşmasına ilişkin, "Rusya'nın barışa katkı sağlamayan, aksine gerginliği tırmandıran davranışlarda bulunduğunu görüyoruz." ifadelerini kullandı. “BM GÜVENLİK KONSEYİ KARARLARININ AÇIK BİR İHLALİ” Wong, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Kuzey Kore'den Rusya'ya sürekli silah transferi yapılması, BM Güvenlik Konseyi kararlarının açık bir ihlalidir." dedi. Cho ise görüşmede Kuzey Kore ve Rusya'nın askeri iş birliği konusundaki endişelerini dile getirdiklerini belirterek "Kore ve Avustralya olarak bölgede kurallara dayalı düzeni koruma vizyonumuzda aynı fikirdeyiz." şeklinde konuştu. RUSYA-KUZEY KORE İTTİFAKINDA YENİ SEVİYE Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 24 yıl aradan sonra 18-19 Haziran 2024 tarihlerinde Kuzey Kore’ye resmî ziyaret gerçekleştirmişti. Rusya ile Kuzey Kore arasında kapsamlı stratejik ortaklık anlaşması imzalanmıştı. Ayrıca, iki ülke hükûmetleri arasında sağlık, tıp eğitimi ve bilim alanı ile ilgili ve Tumannaya Nehri'nde sınır otomobil yolu köprüsünün inşasına ilişkin anlaşmalar imzalanmıştı. Jong-un ile Putin arasında gerçekleşen görüşme sonrasında düzenlenen toplantıda konuşan Putin, anlaşmanın "imzacı taraflardan birine yönelik bir saldırı durumunda karşılıklı yardım sağlanmasını içerdiğini" söylemişti. Kim Jong-un ise, Rusya'yı "en dürüst dost ve müttefik" olarak nitelendirirken, Putin'den "Kore halkının en sevgili dostu" olarak bahsetmişti.

Avustralya’dan Ukrayna'ya 250 milyon dolar değerinde askeri yardım paketi

Avustralya Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Richard Marles, ABD’nin başkenti Vaşington’da düzenlenen NATO Zirvesi’nde Ukrayna’ya yönelik askeri yardım paketi sağlayacağını duyurdu. 11 Temmuz 2024 tarihinde açıklanan 250 milyon dolar değerindeki yardım, Avustralya’nın Ukrayna’ya bugüne kadar sağladığı en büyük paket oldu. Askeri yardım paketinde güdümlü ve hava savunma füzeleri, tanksavar silahları, mühimmat yer alıyor. Marles konuya ilişkin "Bu duyurduğumuz son paket olmayacak. Ukrayna bu ihtilafı kendi şartlarına göre çözene kadar Ukrayna'yı desteklemeye devam edeceğiz." dedi. Avustralya'nın Ukrayna’ya yönelik sağladığı toplam yardım değerinin 1,1 milyar dolar olduğu belirtiliyor. AVUSTRALYA 100 MİLYON DOLAR DEĞERİNDE YARDIM PAKETİ GÖNDERMİŞTİ Avustralya, daha önce 100 milyon dolar değerindeki bir yardım paketini açıklamıştı. Askerî yardım paketi ile ilgili bilgi veren Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov, paketin içinde; kısa menzilli hava savunma sistemleri için 50 milyon dolar, mürettebatsız hava sistemleri için 30 milyon dolar ve muharebe kaskları, sert gövdeli şişme botlar, botlar, yangın maskeleri ve jeneratörler gibi diğer yüksek öncelikli ekipmanlar için 15 milyon doların yer aldığını belirtmişti.

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Sidney’de Kuzey Kıbrıs Türk Derneğini ziyaret etti

Kıbrıslı Türklerin Avustralya'daki 80. yılında kültür ve geleneklerini yaşatmak amacıyla düzenlenen festival ve etkinliklerine katılmak üzere Avustralya’da bulunan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 25 Mayıs 2024 tarihinde Sidney'deki en eski Kıbrıs Türk derneği olan; Kuzey Kıbrıs Türk Derneğini (Northern Cyprus Turkish Association of New South Wales) ziyaret etti. Türkiye Cumhuriyeti’nin Avustralya Büyükelçisi Ufuk Gezer'in de yer aldığı programda, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Derneği Başkanı Müge Hüdaverdi, dernek yetkilileri ve üyeleri tarafından karşılandı. "KKTC İLE İLİŞKİLERİNİZİ VE BAĞLARINIZI GÜÇLENDİRMEK İSTİYORUZ" Cumhurbaşkanı Tatar, dernek yetkilileri ile yaptığı toplantıda, Avustralya’yı ziyaret eden ilk KKTC Cumhurbaşkanı olduğunu belirterek, “80. yıl çok önemli bir dönüm noktasıdır. Bu çerçevede, Sidney ve Melbourne'de düzenlenen çok sayıda kutlamaya buradaki Kıbrıslı Türklerle katılmak için buradayım. Vatanınızdan binlerce kilometre uzakta olsanız da kalbiniz ve düşünceleriniz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'yledir. Biz de KKTC’de, Avustralya'daki Kıbrıs Türklerini de hiçbir zaman unutmadık ve buradaki varlığınızı çok önemsiyor, KKTC ile ilişkilerinizi ve bağlarınızı güçlendirmek istiyoruz." dedi. Derneğin kurucusu olan Boral Avni'yi ve aynı zamanda derneğin Sidney'deki mevcut binasının ilk başkanı olan Adil Nami'yi saygıyla anan Cumhurbaşkanı Tatar, Sidney ve Melbourne merkezli sivil toplum kuruluşlarıyla pandemi dönemine kadar uzanan çok sayıda çevrim içi toplantı yapıldığını kaydetti. "Avustralya'da yaşayan Kıbrıslı Türklere büyük önem veriyorum" diyen Tatar, 3 yılı aşkın süredir Avustralya’yı ziyaret etmesi için davet aldığını söyledi. Cumhurbaşkanı Tatar ayrıca, “Sizi, Kıbrıs Türk kimliğinizi kaybetmeden dünyanın diğer ucunda başarılı bir şekilde kimliğinizi koruduğunuz için takdir ediyorum” ifadelerini kullandı. "KIBRISLI TÜRKLERİN AVUSTRALYA'YA GİDİŞİ 1940'LARA KADAR UZANIYOR" “Avustralya'daki Kıbrıslı Türklerin öyküsü, İngiliz sömürgesi döneminde Kıbrıs Türk halkına uygulanan baskılar nedeniyle ve sonrasında adayı Yunanistan'la birleştirmeyi amaçlayan Kıbrıslı Rumların zulümlerinden, soykırım ve saldırılarından kaçmak için Kıbrıslı Türklerin ülkeye ilk ayak bastıkları 1940'lı yıllara kadar uzanıyor” şeklinde konuşan Tatar, o dönemde Kıbrıs'taki durum nedeniyle Kıbrıs Türklerin Anavatan Türkiye'ye, İngiltere'ye, Avustralya'ya ve dünyanın diğer bölgelerine göç etmek zorunda kaldıklarını söyledi. Avustralya'ya ilk gelen Kıbrıslı Türkleri yad eden Cumhurbaşkanı Tatar, şunları söyledi: "Hepiniz Avustralya'nın gelişmesine ve refahına katkıda bulunuyorsunuz ve burada farklı sektörlerde kendinizi topluma kabul ettirdiniz, birçoğunuz başarılı girişimciler, doktorlar, iş insanları oldunuz ve hatta bazıları siyasete girdi. Yurt dışında yaşamış ve eğitim görmüş biri olarak vatanınız olan KKTC'ye duyduğunuz sevgiyi ve tutkuyu iyi biliyorum. Kalplerinizin bizimle olduğunu ve Kıbrıslı Türkler için adalet istediğinizi biliyorum.” YENİ VİZYONUMUZ: İKİ DEVLET Cumhurbaşkanı Tatar, öz vatanlarından binlerce kilometre uzakta olmasına rağmen her Kıbrıslı Türk'ün, özellikle de gençlerin, Kıbrıs'taki gelişmeleri yakından takip etmesi gerektiğini ifade etti. Tatar, egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüze dayalı iki devletli çözüm için yeni bir vizyon ve duruş ortaya koyduklarını belirterek, konuşmasında "Bugün söylediklerim Kıbrıs Adası’ndaki gerçeklerdir. Kıbrıs'ta iki ayrı halk ve iki devlet vardır. Kıbrıs Türk halkı, yarım asırdan fazla bir süredir, Rum eski Dışişleri Bakanı Nikos Rolandis'in de belirttiği gibi, Kıbrıs Rum tarafınca en az 15 kez reddedilen bir çözüme varmak için yoğun bir şekilde çalışmıştır” cümlelerine yer verdi. "Kıbrıs'ta doğuştan gelen haklarımıza, yani egemen eşitliğimize ve eşit uluslararası statümüze dayanan gerçekçi ve sürdürülebilir bir çözüme yönelik yeni vizyonum nedeniyle halkım tarafından seçildim.” diyen Tatar, Kıbrıs Rum tarafının Nisan 2004'te ayrı ayrı yapılan eş zamanlı referandumlarda yüzde 76 oranında hayır oyuyla bir çözüm planını reddettiğini, Kıbrıs Türk halkının ise yüzde 65 oranında kabul ettiğini, buna rağmen Kıbrıslı Rumların tek taraflı AB üyesi olduğunu, Kıbrıs Türk halkına uluslararası toplum tarafından uygulanan izolasyonların ise verilen sözlere rağmen devam ettiğini kaydetti. Federal çözüme yönelik son girişimin Temmuz 2017'de Crans-Montana'da başarısızlıkla sonuçlandığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, devamında şöyle konuştu: "Tekrarlanan başarısızlıklar, Kıbrıslı Rumların kendilerini Kıbrıslı Türkler ile eşit olarak kabul etmeyen, güç ve refahı paylaşmayan zihniyetini sürdürdüğünü açıkça göstermektedir. Bölgenin en büyük ve en güçlü ülkesi olan Anavatan ve Garantör ülke Türkiye'nin de tam desteklediği yeni siyasetle, Kıbrıs'ta yeni bir sayfa açarak, bugüne kadar yalnızca statükoyu korumaya hizmet eden aynı eski temelde ısrar etmektense federal çerçevenin dışında düşünmenin ve ileriye bakmanın zamanının geldiğini tüm dünyaya anlatmaya devam ediyoruz.” Cumhurbaşkanı Tatar, yeni ve resmi bir süreç başlatmak için BM Genel Sekreterinin 6 aylık bir süre için görevlendirilen kişisel temsilci atanmasının ardından ortak zeminin var olup olmadığının araştırılması amacıyla bir çalışmanın devam ettiğini belirtti. Tatar, kişisel temsilciyle "doğuştan gelen haklarımızın yeniden teyit edilmesi ve kabul edilmesi gerektiğini" konusunda görüştüğünü anlatarak, uluslararası toplumun uyguladığı izolasyonların sona ereceğine yönelik verilen sözleri de kendisine hatırlattığını söyledi. Cumhurbaşkanı Tatar, vizyonunun iki egemen devletin iş birliğine dayalı bir ilişki içinde iyi komşuluk ilişkileri içinde bir çözümün ancak sürdürülebilir ve kalıcı olacağını kişisel temsilciye anlattığını kaydetti. “ARAMIZDAKİ KÖPRÜYÜ GÜÇLENDİRMEK İÇİN BURADAYIM” Cumhurbaşkanı Tatar, Sidney'de kurulan en eski Kıbrıs Türk Derneğini ziyaret etmekten onur duyduğunu ifade ederek, konuşmasını şu şekilde sonlandırdı. “Hepinizi kucaklamak, başarılarınızı takdir ettiğimi göstermek için Avustralya'yı ziyaret ediyorum. Sizleri dayanışma ve birlik içinde hareket etmeye çağırıyorum. Dünya uluslarının ve insanlarının sahip olduğu adalet ve eşit statü, eşit muamele ve eşit fırsatlar için mücadelemizi sürdürürken, kalplerimiz vatanımızın refahı ve geleceği için birlikte atıyor. Atalarınızın vatanını unutmamak için sizleri KKTC'ye yatırım yapmaya çağırıyorum. Aramızdaki köprüyü güçlendirmek için buradayım. Her biriniz egemenliğinin ve devletinin kabulü için mücadele eden çok şerefli bir halkın mensubusunuz.” “BUGÜN BİZİM BAYRAMIMIZ” Dernek başkanı Müge Hüdaverdi ise yaptığı konuşmada, "Bugün bizim bayramımız. Kıbrıs Türk toplumu olarak 80 yıldır bu anı bekliyorduk. Sonunda KKTC Cumhurbaşkanımız aramızda" dedi. Bugün Avustralya'da yaklaşık 100 bin Kıbrıslı Türk'ün yaşadığını belirten Hüdaverdi, “Bugün burada 1960'lı ve 1970'li yıllarda kendilerine karşı uygulanan şiddet karşısında çocukları ve torunları için daha iyi bir gelecek kurmak için Kıbrıs Adası’ndan Avustralya'ya gelen birçok Kıbrıslı Türk var” ifadelerini kullandı. Kıbrıslı Türklerin "barışçıl ve çalışkan insanlar" olduğunu vurgulayan Hüdaverdi, "Halkımızın yaklaşık 80 yıl önce Avustralya'ya getirmiş olduğu zengin bir kültürel miras var." şeklinde konuştu.

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar'dan bir ilk

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türklerinin Avustralya’ya göç edişlerinin 80. yıl etkinliklerine katılacak. Cumhurbaşkanı Tatar, Avustralya’yı ziyaret eden ilk KKTC Cumhurbaşkanı olacak. KKTC Cumhurbaşkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Bürosu tarafından açıklanan bilgilere göre, Cumhurbaşkanı Tatar’ı, Ercan Havalimanı’ndan, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, GKK Yardımcısı Tuğgeneral Kadir Bayraklı ve diğer yetkililer uğurladı. Ercan Havalimanı’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Tatar, Kıbrıs Türkleriyle buluşmak üzere Avustralya’ya gittiğini ifade ederek, özellikle pandemi döneminde webiner aracılığıyla Avustralya’daki dernek, kurum, kuruluş, konsey ve futbol kulübü temsilcileriyle KKTC ile olan bağları ve ilişkileri değerlendirme fırsatı bulduğunu dile getirdi. Bundan iki yıl önce Kıbrıs Türklerinin Avustralya’ya göç edişlerinin 80. yıl dönümünde yapılacak etkinliklere davet edildiğini kaydeden Tatar, son iki yıldır Avustralya ziyareti için çok çaba gösterildiğini kaydederek, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ve Avustralya Büyükelçiliği yetkilileri ile Kıbrıs Türkü kurum-kuruluş başkanlarına teşekkür etti. “BENİM GAYEM İNSANLARIMIZLA KUCAKLAŞMAK, BULUŞMAK” Kıbrıs Türklerinin Avustralya’ya göçlerinin 80. yıl dönümünde Melbourne ve Sydney’de düzenlenecek etkinliklere katılacağını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Benim gayem insanlarımızla kucaklaşmak, buluşmak.” dedi. Şu anda yüz binden fazla Kıbrıs Türkü’nün Avustralya’da olduğunun söylendiğini kaydeden Tatar, artık dördüncü neslin varlığını devam ettirdiğini söyledi. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra başlayan göç dalgaları daha sonra İngiliz Sömürge Yönetimindeki sıkıntılar ve 1964-1974 arası Rum-Yunan ikilisinin Kıbrıs Türkü’ne saldırıları ve zulümleri nedeniyle Avustralya’ya göç edildiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, on binlerce kilometre uzaklıktaki Kıbrıs Türklerinin, öz vatanları KKTC için yaptıklarının açık ve net olduğunu vurguladı. Avustralya’daki Kıbrıs Türklerinin sık sık KKTC’ye geldiğini, burada yatırım yaptığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu kadar yıldır öz vatanlarından hiç kopmamışlar” dedi. Kıbrıs Türkünün, Avustralya’da da tek yürek olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, anavatan Türkiye’de, İngiltere’de, Avustralya’da Kıbrıs Türkü’nün hep kültürünü, kimliğini, örf, adet ve geleneklerini yaşatma gayreti içerisinde olduğunu ifade etti. “İşte biz böyle var olduk” diye konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’taki mücadele ve Kıbrıs’tan göç etmiş Kıbrıs Türklerinin gayretleriyle tek yürek vatana sahip çıkıldığını ve bugünlere gelindğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC gerçeğiyle, bağımsız bir Türk devletinin sahipleri olarak mücadeleyi taçlandırdıklarını ifade etti. TATAR, AVUSTRALYA’YI ZİYARET EDEN İLK CUMHURBAŞKANI Avustralya’yı ziyaret eden ilk KKTC Cumhurbaşkanı olacağını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Oradaki kardeşlerimizle hasret gidermek, kucaklaşmak ve onlara teşekkür etmek için Avustralya’ya gidiyorum” dedi. Kıbrıs Türklerinin ekonomik başarılarıyla da Avustralya’da varlıklarını sürdürdüğünü ifade eden Tatar, iş insanlarıyla da bir araya geleceğini söyledi. Avustralya’daki iş insanlarının yaptıkları yatırımlarla KKTC’ye sahip çıktığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Onun için biz güçlüyüz” vurgusu yaptı. “Biz bir bütünüz, tek yüreğiz. Nerede olursak olalım hepimizin kalbinde, gönlünde KKTC sevgisi yatmaktadır. Çünkü büyük bir mücadeleyle bugünlere kadar gelebildik.” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, geçmişi çok iyi bilmek gerektiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Tatar, “Vefa gereğini yerine getirmek için bugün KKTC’nin beşinci Cumhurbaşkanı olarak Avustralya’yı ziyaret etmek için yola çıkıyorum” şeklinde konuştu. “Avustralya’daki varlığımızı güçlü bir şekilde muhafaza edebiliyorsak ve gönül birliğini koruyabiliyorsak ne mutlu bize” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin, Avustralya’daki Kıbrıs Türklerine verdiği değeri ve varlıklarının kıymetini ifade edeceğini belirtti. Cumhurbaşkanı Tatar’a ziyaretinde, Cumhurbaşkanlığı Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi Özel Danışmanı Hüseyin Işıksal ile Cumhurbaşkanlığı Dış Basın Sorumlusu Kerem Haser eşlik ediyor.

Çin'in Avustralya’daki gizli polis operasyonları deşifre oldu

Çin'deki insan hakları ihlallerini araştıran Avustralya Yayın Kurumu’nun (ABC) Four Corners, Çin Komünist Partisinin yıllardır vatandaşlarını Avustralya’dan kaçırarak zorla Çin'e geri götürdüğünü ve uluslararası hukukun üstünlüğü ve kamu güvenliğini ihlal ettiğini deşifre etti. “ERİC” OLARAK BİLİNEN ESKİ BİR ÇİNLİ CASUS Öte yandan ABC Four Corners programı tarafından yürütülen araştırmada, “Eric” olarak bilinen eski bir Çinli casus, Çin Kamu Güvenliği Bakanlığı’na bağlı bir birimin geçen yıl Avustralya’nın Sidney şehrinde yürüttüğü gizli faaliyetlerinu ifşa etti. ÇİN SİYASİ GÜVENLİK KORUMA BÜROSU’NUN KARANLIK YÜZÜ “Eric" adındaki Çinli casus ABC'ye verdiği bilgilerde Çin'den gelen emirler doğrultusunda Hindistan, Tayland, Kanada ve Avustralya gibi ülkelere sığınan Çin karşıtı ve muhalifleri kandırarak ve ayartarak kaçırılmaları ve Çin’e geri gönderilmeleri için hızmet ettiklerini anlattı. Onun ABC'ye verdiği ifadesi, Çin devletine karşı algılanan tehditleri susturmakla görevli Çin Siyasi Güvenlik Koruma Bürosu’nun karanlık yüzüne ışık tutuyor. TİLKİ AVI OPERASYONU VE GÖKYÜZÜ AĞI OPERASYONU Çin, 10 yıl önce bugüne kadarki en kötü şöhretli kampanyalarından biri olan Tilki Avı Operasyonu'nu (2014) başlatmış, sonrasında bu operasyonu Şi Cinping'in yolsuzlukla mücadele kampanyasının küresel bir uzantısı olan kapsamlı Gökyüzü Ağı Operasyonu (2015) izlemişti. PEKİN, BİR YIL İÇİNDE 230 BİN KİŞİYİ ÇİN'E KAÇIRDI Çin'in resmi rakamları, sözde iki ana geri döndürme kampanyası kapsamında 120'den fazla ülkeden 12 bin Çinlinin ülkesine geri götürüldüğünü göstermekte. Söz konusu kampanyalar Pekin tarafından sık sık büyük bir başarı olarak lanse edilmekle birlikte, ayrıca Çin yönetimi, toplu cezalandırma tehdidinin de bir ikna aracı olarak kullanıldığı özel bir kampanyanın parçası olarak sadece bir yıl içinde 230 bin kişiyi Çin'e kaçırdı.

Avustralya'dan Ukrayna'ya yeni yardım paketi

Avustralya, Rus saldırıları altındaki Ukrayna'ya askerî yardım sağlamaya devam ediyor. Rusya'nın saldırganlığına karşı Ukrayna'ya savunma desteği gönderen Avustralya, 100 milyon dolar değerindeki yeni yardım paketini açıkladı. AVUSTRALYA 100 MİLYON DOLAR DEĞERİNDE YARDIM PAKETİ GÖNDERDİ Askerî yardım paketi ile ilgili bilgi veren Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov, paketin içinde; kısa menzilli hava savunma sistemleri için 50 milyon dolar, mürettebatsız hava sistemleri için 30 milyon dolar ve muharebe kaskları, sert gövdeli şişme botlar, botlar, yangın maskeleri ve jeneratörler gibi diğer yüksek öncelikli ekipmanlar için 15 milyon doların yer aldığını belirtti. Avustralya'ya teşekkür edern Bakan Umerov, "Avustralyalı dostlarımıza desteklerinden dolayı minnettarız. Birlikte daha güçlüyüz!" dedi.

Kazakistan ve Avustralya Uluslararası Nükleer Güvenlik Konferansı'na başkanlık yapacak

Kazakistan Dışişleri Bakanı Muhtar Tileuberdi ve Avustralya'nın Birleşmiş Milletşer (BM) Daimi Temsilcisi Ian Biggs, 5 Şubat'ta BM'nin Viyana ofisinde Uluslararası Nükleer Güvenlik Konferansı (ICONS-2024) hazırlığı hakkında ortak brifing düzenledi. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (IAEA) himayesinde 20-24 Mayıs'ta gerçekleşecek konferansta dışişleri bakanlıkları ve ilgili bakanlıklar ile 178 IAEA üye ülkesinden 2 binden fazla nükleer güvenlik uzmanı bir araya gelecek. Kazakistan ve Avustralya, konferansın nihai belgesi olan ICONS-2024 Bakanlar Deklarasyonunun geliştirilmesi için müzakere sürecine başkanlık edecek. Belge, nükleer enerjinin barışçıl kullanımının teşvik edilmesi, nükleer tesislerin fiziki güvenliğinin güçlendirilmesi ve uluslararası işbirliği yoluyla etkin deneyim ve bilgi alışverişinin sağlanmasına yönelik bir yol haritası olacak. KAZAKİSTAN, İLK NÜKLEER ENERJİ SANTRALİNİ İNŞA EDECEK Kazakistan, Özbekistan sınırına komşu Almatı şehrinin kuzeyinde yer alan Balkaş Gölü yakınlarında ilk nükleer enerji santralini inşa edecek. Kazakistan Enerji Bakanlığı tarafından, 17 Ağustos 2023 tarihinde yapılan açıklamada, "Reaktör teknolojilerinin seçimine ilişkin önceki çalışmaları güncellemek, güç hacmini ve inşaat alanını belirlemek için çalışmalar yapıldı. Çalışmaların sonuçlarına göre, Almatı bölgesi Cambıl ilçesine bağlı Ülken köyü toprakları, nükleer santral inşası için en uygun alan olarak seçildi" ifadelerine yer verilmişti.

Avustralya'da Çin üretimi kamera sistemleri güvenlik nedeniyle yasaklanıyor!

Avustralya hükumeti, güvenlik nedeniyle Çin merkezli teknoloji şirketlerinin ürettiği tüm kameralar ve dahili iletişim sistemlerini federal milletvekillerinin ofislerinden kaldırmaya başladığını açıkladı. Konuya ilişkin açıklama yapan bir Avustralya Maliye Bakanlığı yetkilisi, Çin merkezli teknoloji şirketlerinden Hikvision ve Dahua tarafından geliştirilen ve üretilen güvenlik kameralarının 65 ofiste kurulu olduğunu bildirdi. Ayrıca kameraların, Çin istihbaratına bilgi paylaştığı gerekçesiyle kaldırılmaya başlandığını ve 45 ofiste Çin menşeli güvenlik kameralarının dahili iletişim sistemleriyle birlikte kaldırılacağını belirtti. ÇİN ŞİRKETLERİ HİKVİSİON VE DAHUA'DAN VERİ SIZINTISI! Çin merkezli teknoloji şirketi Hikvision ve Dahua tarafından geliştirilen ve üretilen kamera, dahili telefon, elektronik giriş sistemi ve video kayıt cihazlarının, Avustralya Savunma Bakanlığının yanı sıra Avustralya Dışişleri Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı da dahil hükumetin birçok binasında kullanıldığı belirtildi. Avustralya Savunma Bakanlığı ise daha önce, Çinli teknoloji şirketlerinin ürettiği tüm kameraların Çin istihbaratına bilgi topladığı endişesiyle bakanlık binalarından kaldırılacağını kaydetmişti. HUAWEİ VE ZTE'NİN 5G ÜRÜNLERİ YASAKLANMIŞTI ABD, Kasım 2022'de ulusal güvenlik endişesi nedeniyle aralarında 5 Çinli teknoloji firmasından yeni iletişim ekipmanlarının ithalatını ve bunların ülkede satışını yasaklamıştı. Ürünlerinin ithalatı ve ülkede satışı yasaklanan teknoloji şirketleri arasında Huawei'nin yanı sıra ZTE, Hikvision, Dahua ve Hytera'nın da yer aldığı belirtilmişti. Avustralya daha önce Çinli firmalar Huawei ve ZTE'nin 5G ürünlerinin kullanımını da yasaklamıştı.