Amerika Birleşik Devletleri Haberleri - Son Dakika Amerika Birleşik Devletleri Haber Güncel Gelişmeler

Trump'ın, 240 bin Ukraynalı göçmenin geçici yasal statüsünü iptal etmeyi planladığı iddia edildi

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump yönetimi, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı 24 Şubat 2022 tarihinden bu yana sürdürdüğü topyekûn işgal girişimi ve saldırıları sonucunda Ukrayna’dan ABD’ye sığınan yaklaşık 240 bin Ukraynalının geçici yasal statüsünü iptal etmeyi planladığı söyleniyor. Birleşik Krallık merkezli Reuters haber ajansının 6 Mart 2025 tarihli haberine göre; ABD hükûmetinden üst düzey bir yetkili ve konuyla ilgili üç kaynak, Trump'ın ABD’nin eski Başkanı Joe Biden yönetimi altında başlatılan geçici insanî şartlı tahliye programları kapsamında ABD'ye girmesine izin verilen 1,8 milyondan fazla göçmenin yasal statüsünü ortadan kaldırmayı planladığını kaydetti. Bu karara göre, Rus saldırıları altındaki Ukrayna'da yerinden edilerek ABD'ye sığınan 240 bin Ukraynalının geçici yasal statüsü iptal edilebilir. Bu durumda şartlı tahliye statüleri elinden alınan Ukraynalılar, hızlı sınır dışı edilme işlemleriyle karşı karşıya kalabilir. KARAR TARTIŞMANIN ÖNCESİNDE ALINDI İlgili habere göre nisan ayında hayata geçirilmesi beklenen bu karar, geçen hafta Beyaz Saray’da yaşanan Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy (Volodimir Zelenski) ve ABD Başkanı Donald Trump arasında geçen tartışmanın öncesinde alındı. RESMÎ BİR AÇIKLAMA YOK Öte yandan ABD İç Güvenlik Bakanlığı Sözcüsü Tricia McLaughlin, bakanlığın şu anda herhangi bir açıklaması olmadığını söyledi. Aynı şekilde, Beyaz Saray ve Ukrayna'nın Vaşington Büyükelçiliği yorum taleplerine yanıt vermedi.

Zelenskıy: ABD olmadan güvenlik garantileri mümkün değil

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy (Volodimir Zelenski), Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Ukrayna'ya desteğini çekmesi hâlinde, Avrupa'nın tek başına bu boşluğu dolduramayacağına dair açıklamalar yaptı. Zelenskıy, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı 24 Şubat 2022 tarihinden bu yana sürdürdüğü topyekûn işgal girişimi ve saldırılarının üçüncü yılı bitmek üzereyken Ukrayna-Rusya Savaşı’ndaki son gelişmeleri The Guardian’a değerlendirdi. Zelenskıy, Avrupa'nın ABD olmadan güvenlik garantisi verebileceğini söyleyenler olduğunu anımsatarak bu soruya her zaman hayır dediğini belirtti ve “ABD’siz güvenlik garantileri gerçek güvenlik garantileri değildir” diye ekledi. ABD’YE İNŞAAT VE YATIRIM İMTİYAZLARI Bununla birlikte Zelenskıy, müzakerelere açık olduğunu ancak bu müzakerenin Ukrayna'nın "güçlü bir pozisyondan" gerçekleştirilmesini istediğini belirtti. Zelenskıy bu amaçla ABD Başkanı Donald Trump’ı ikna etmek için ABD şirketlerine kazanç kazanacakları yeniden inşa sözleşmeleri ve yatırım imtiyazları teklif edeceğini söyledi. Bu bağlamda Zelenskıy, “Ukrayna'yı kurtarmamıza yardım edenler, Ukraynalı işletmelerle birlikte kendi işletmeleriyle Ukrayna'yı yenileme [şansına] sahip olacaklar. Tüm bunları ayrıntılı olarak konuşmaya hazırız” dedi. TRUMP İLE GELECEK HAFTA GÖRÜŞÜLEBİLİR Zelenskıy ayrıca bu hafta düzenlenecek olan Münih Güvenlik Konferansı’nda Trump'ın heyetiyle ve etkili senatörlerle de görüşmeyi planlıyor. Buna karşın Zelenskıy, Trump'ın kendisiyle görüşmek için henüz belirli bir tarihin olmadığını ancak ekibinin bir tarih belirlemek için çalıştığını bildirdi ve “Ekiplerimizin ABD'de bir tarih ve toplantı planı belirleyeceğini umuyoruz; anlaşmaya varılır varılmaz biz hazırız, ben hazırım” ifadelerini kullandı. Trump ise geçen hafta sonu yaptığı açıklamada; Zelenskıy ile “muhtemelen” bu hafta içinde görüşeceğini ve Zelenskıy’ın Münih'ten Vaşington’a uçmasının mümkün olduğunu söyledi. NADİR TOPRAK MİNERALLERİ GÜNDEMDE Trump’ın Ukrayna’dan nadir toprak mineralleri temin etme istediğini değerlendiren Zelenskıy, bu öneriyi 2024 yılının eylül ayında New York'ta bir araya geldiklerinde Trump’a sunduğunu kaydetti. Bununla birlikte Zelenskıy, Ukrayna'nın Avrupa'daki en büyük uranyum ve titanyum rezervlerine sahip olduğunu ve bu rezervlerin Rusya'nın elinde olmasının ve potansiyel olarak Kuzey Kore, Çin veya İran ile paylaşılmasının “ABD'nin çıkarlarına uygun olmadığını” söyledi. Buna karşılık Reuters'in haberine göre Trump, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent’ı nadir toprak mineral kaynaklarını görüşmek üzere Ukrayna'ya gönderdi. Zelenskıy ayrıca, “Sadece güvenlikten değil, paradan da bahsediyoruz... Ortaklarımıza yatırım yapmaları için daha önce var olmayan olanaklar sunabileceğimiz değerli doğal kaynaklar... Bizim için istihdam yaratacak, ABD şirketleri için kâr yaratacak.” ifadelerini kullandı. Zelenskıy, ABD'nin askerî desteğinin devam etmesinin Ukrayna'nın güvenliği için çok önemli olduğunu söyledi ve ABD yapımı Patriot hava savunma sistemlerini örnek verdi. Bu bağlamda Zelenskıy, “Bizi her türlü füzeye karşı sadece Patriotlar koruyabilir, sadece Patriotlar. Başka [Avrupa] sistemleri de var ama tam koruma sağlayamıyorlar. Dolayısıyla bu küçük örnekten bile ABD olmadan güvenlik garantilerinin tam olamayacağını görebilirsiniz” dedi. TRUMP İLE PUTİN GÖRÜŞMESİ Zelenskıy ayrıca; Trump'ın geçen hafta sonu müzakerelere başlamak amacıyla Putin ile telefonda görüşmesini değerlendirdi. Zelenskıy, Trump’ın Putin'le görüşmeden önce Ukraynalı bir heyetle bir araya gelmesinin “çok önemli” olduğunu ifade etti. Bununla beraber görüşmeye dair Trump'ı üstü kapalı açıklamalarını “Belli ki detayları herkesin bilmesini istemiyor ve bu onun kişisel kararı” şeklinde yorumladı. “ABD OLMADAN İMKÂNSIZ” Trump'ın barışı korumaktan Avrupa'nın sorumlu olması gerektiği yönündeki demeçlerini karşılık, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ateşkes anlaşmasından sonra bir noktada Ukrayna'ya konuşlandırılabilecek bir Avrupa barış gücü fikrini ortaya atmıştı. Macron’un bu fikrini değerlendiren Zelenskıy, “Emmanuel'in fikrine gelince, eğer [güvenlik garantisinin] bir parçasıysa evet, 100-150 bin Avrupalı asker olacaksa evet. Ancak o zaman bile karşımızdaki Rus ordusuyla aynı seviyede asker bulundurmuş olmayız” dedi. Zelenskıy ayrıca, “Size karşı açık olacağım, Birleşmiş Milletler (BM) birliklerinin ya da benzer bir şeyin tarihte hiç kimseye gerçekten yardımcı olduğunu düşünmüyorum. Bugün bu fikri gerçekten destekleyemeyiz. Güvenlik garantisinin bir parçası olması hâlinde [barışı koruma] birliğinden yanayız ve ABD olmadan bunun imkânsız olduğunun altını bir kez daha çizmek isterim” ifadelerini kullandı.

Kırgızistan, ABD’nin yeni yaptırımlarına çözüm arıyor

Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne karşı 24 Şubat 2022 tarihinde topyekûn saldırı ve işgal girişimi başlatan Rusya'ya dünya çapında yaptırımlar uygulanmaya devam ediliyor. Bu kapsamda Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Hazine Bakanlığı, 15 Ocak 2025 tarihinde Rusya'nın finans, savunma ve enerji sektörlerinden yaklaşık 100 kişi ve kuruma; ABD Dışişleri Bakanlığı ise 150'den fazla kuruluş ve kişiye yeniden yaptırım kararı aldığını açıkladı. Aynı zamanda; Rus yetkililer ve ABD'nin yaptırım uyguladığı bir banka ile koordinasyon halinde olan Kırgızistan merkezli bir finans kuruluşu olan Keremet Bankası, Gazprom Neft’in yan kuruluşları olan Gazprom Neft Asia LLC ve Munai-Myrza CJSC’nin de hedef alındığı belirtildi. Öte yandan Kırgız Ulusal Haber Ajansı Kabar'ın 23 Ocak 2025 tarihinde gündeme getirdiği habere göre; Kırgızistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Meder Abakirov ve Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Bişkek Büyükelçisi Lesslie Vigurie, Keremet Bankasının yaptırım listesine alınmasıyla ilgili konuları görüşmek üzere bir araya geldi. KIRGIZİSTAN YAPTIRIMLARIN SON BULMASINI İSTİYOR Kırgızistan Dışişleri Bakanlığının basın servisinden yapılan açıklamaya göre; Bakan Yardımcısı Abakirov görüşmede, Keremet Bankası, Gazprom Neft Asia LLC ve Munai-Myrza CJSC’nin ABD tarafından yaptırım listesine alınmasından duyduğu endişeyi dile getirdi. Abakirev görüşmede ayrıca, yaptırımlardan dolayı şaşkınlık duyduğunu ve bunların listeden çıkarılmasını istediğini kaydetti. Bununla beraber Abakirev; Kırgızistan Cumhuriyeti’nin yetkili devlet organlarının, ilgili iş birliği konularında ABD’li yetkililer ile düzenli olarak görüştüğünü vurguladı. ABD ÇÖZÜM ARAMAYA HAZIR Büyükelçi Vigurie ise; ülkesinin, Kırgızistan şirketlerini yaptırımlar listesinden çıkarmak için karşılıklı olarak kabul edilebilir çözümler aramaya hazır olduğunu dile getirdi. 150'DEN FAZLA KURULUŞ VE KİŞİYE YAPTIRIM KARARI ABD Dışişleri Bakanlığı da Rusya'nın çeşitli savunma sanayi şirketleri ve askeri sanayi üssünü destekleyenler dahil 150'den fazla kuruluş ve kişiye yaptırım uyguladığını bildirdi. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, yaptırımların Rusya'nın ABD yaptırımlarından kaçma çabalarını desteklemeye devam eden, özellikle Çin'de olmak üzere, birçok ülkeden şirketi kapsadığı ifade edildi. ABD Hazine Bakan Yardımcısı Wally Adeyemo ise konuyla ilgili olarak, "Yaptırımlar, Kremlin'in yaptırımlarımızı aşma ve Ukrayna'daki tercih ettikleri savaş için silah üretmek için ihtiyaç duydukları mallara erişme yeteneğini engelliyor. Zorunlu ikincil yaptırımların genişletilmesi, Rusya'nın gelire ve mallara erişimini azaltacak" ifadelerini kullandı.

Trump, Putin'e gözdağı verdi!

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump ikinci döneminin ilk basın toplantısında Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin’e tehdit niteliğinde bir uyarı yaptı. Trump, 20 Ocak 2025 tarihinde Beyaz Saray’da gerçekleşen yemin töreninin ardından resmî olarak göreve başladı. 21 Ocak 2025 tarihinde Beyaz Saray'daki Roosevelt Salonu'nda ekibiyle birlikte ilk basın konferansını düzenleyen Trump, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Trump, Ukrayna-Rusya Savaşı’nın artık sona ermesi gerektiği yineleyerek; Putin ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy (Volodimir Zelenski) ile görüşeceğini söyledi. TRUMP PUTİN'İ UYARDI Öte yandan Trump, Putin'in ateşkes görüşmeleri için müzakere masasına gelmemesi hâlinde Rusya'ya ilave yaptırımlar uygulayıp uygulamayacağına ilişkin soruya ise, “Muhtemelen evet.” yanıtını verdi. “BEN OLSAYDIM HİÇ YAŞANMAZDI” Ayrıca Trump; ABD’nin eski Başkanı Joe Biden’a ithafen, "Eğer ehil bir başkanınız olsaydı, ki yoktu, o zaman bu (savaş) hiç olmazdı. Ukrayna'daki savaş ben başkan olsaydım hiç yaşanmazdı." ifadelerini kullandı. Biden’ın, güya Putin’e saygısızlık yaptığını ve süreci kötü yönettiğini öne süren Trump, en kısa zamanda savaşın sona ermesi için çalışacağını bildirdi. “ZELENSKIY BARIŞ İSTİYOR” Öte yandan Trump, bu durumun iki taraflı bir ateşkes süreci olduğunu ifade etti ve “Zelenskıy bana barışı çok istediğini söyledi ama tango yapmak için iki kişi gerekir. Neler olacağını göreceğiz. (Putin) Ne zaman isterse onunla görüşeceğim. Bu savaşın sona erdiğini görmek isterim." dedi. Bununla birlikte Trump, savaşta Rusya'nın 800 bin civarında, Ukrayna'nın ise 600 ila 700 bin asker kaybettiğini söyledi ve bu sayıların kamuoyuyla açıkça paylaşılması gerektiğini kaydetti. UKRAYNA’YA YÖNELİK YARDIM KONULARI Ayrıca iki ülkenin toplamda 1 milyon 500 bine yakın asker kaybettiğini ifade eden Trump, ABD'nin Ukrayna'ya silah göndermeye devam edip etmeyeceği konusuyla ilgilendiğini belirtti. Aynı zamanda Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile de görüştüğünü bildirdi ve Ukrayna savaşının bitmesi konusunda Çin liderinden sürece destek olmasını istediğini ifade etti. Trump, kendisinin başkan olduğu bir süreçte; ABD'de enflasyonun olmayacağını, Rusya’nın asla Ukrayna topraklarına giremeyeceğini ve Orta Doğu'da savaşın da yaşanmayacağını savundu.

ABD'nin yeni Rusya yaptırımları, petrol piyasasının seyrini değiştirecek

Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Rus doğal gaz şirketlerine uyguladığı yeni yaptırımlar, Rusya’nın ve dünyanın yaptırımlardan ne şekilde etkileneceği sorusunu akıllara getirdi. Reuters’ın 13 Ocak 2025 tarihinde gündeme getirdiği habere göre; yaptırımlar sonucunda Çinli ve Hintli şirketlerin; Orta Doğu, Afrika ve Amerika’dan daha fazla petrol tedarik etmesi ve bu durumun da petrol fiyatları ve navlunu (deniz ve nehir yolu ile taşınan eşya için, taşıma hizmeti karşılığında gemi şirketine ödenen ücret) etkilemesi bekleniyor. Joe Biden yönetimi, 10 Ocak 2025 tarihinde Rusya'nın petrol ve doğal gaz gelirlerini hedef alan şimdiye kadarki en kapsamlı yaptırım paketini uygulamaya koydu. Rusya'nın büyük petrol üreticilerinden Gazprom Neft ve Surgutneftegas'ı, 180'den fazla gemiyi, çok sayıda petrol tüccarını, petrol sahası hizmet sağlayıcısını ve enerji yetkilisini yaptırım listesine ekledi. Bununla birlikte yaptırım uygulanan şirketlerin; G-7 (Almanya, ABD, Birleşik Krallık, İtalya, Fransa, Japonya ve Kanada) ve Batı ülkeleri tarafından 2022 yılında uygulamaya konulan fiyat sınırlamasından sonra Rus petrol ticaretini; Avrupa’dan Asya’ya kaydırdığı belirtildi. Aynı şekilde yaptırım uygulanan tankerlerin yine yaptırım altında olan İran’a petrol taşıdığı kaydedildi. RUSYA’YA UYGULANAN YAPTIRIMLAR ÇİN’İ DOĞRUDAN ETKİLEYECEK Öte yandan, Reuters’a konuşan iki Çinli ticaret kaynağı; Rus petrol ihracatının yeni yaptırımlardan ciddi şekilde zarar göreceğini ve bunun da Çinli bağımsız rafinerileri ileriye dönük üretimi azaltmaya zorlayacağını söyledi. Bununla birlikte Rusya arzında beklenen kesinti, 13 Ocak 2025 tarihinde küresel petrol fiyatlarını son ayların en yüksek seviyesine çıkardığı ve 1 varil petrolün fiyatı 81 doların üzerinde işlem gördüğü kaydediliyor. YAPTIRIMLAR GEMİ FİLOSUNU AZALTACAK İlgili habere göre Belçika menşeli veri analiz firması Kpler'in baş navlun analisti Matt Wright, yeni yaptırım uygulanan gemilerden 143'ünün geçen yıl 530 milyon varilden fazla Rus ham petrolü taşıyan petrol tankerleri olduğunu ve bu rakamın ülkenin deniz yoluyla yaptığı toplam ham petrol ihracatının yaklaşık yüzde 42'sini oluşturduğunu söyledi. Wright, bunların yaklaşık 300 milyon varilinin Çin'e, geri kalanının ise Hindistan'a gönderildiğini sözlerine ekledi ve “Bu yaptırımlar kısa vadede Rusya'dan ham petrol sevkiyatı yapabilecek gemi filosunu önemli ölçüde azaltacak ve navlun oranlarını yükseltecek” değerlendirmesini yaptı. İlgili haberde belirtildiğine göre; Singapur merkezli bir tüccar ise yaptırım uygulanan tankerlerin son 12 ayda Çin'e 900 bin varile yakın Rus ham petrolü sevk ettiğini söyleyerek, "Bu miktar uçurumdan aşağı düşecek" dedi. RUSYA, HİNDİSTAN’I DA KAYBEDECEK Öte yandan 2024 yılının ilk 11 ayında Hindistan'ın Rusya'dan ham petrol ithalatı, yıllık yüzde 4,5 artışla 1 milyon 764 bin varile; Hindistan'ın toplam ithalatının ise yüzde 36'sına ulaştı. Aynı dönemde Çin'in Sibirya’nın Gücü isimli boru hattıyla yaptığı tedarik de dâhil olmak üzere ham petrol ithalatı, yüzde 2 artışla 99 milyon tona, toplam ithalatının ise yüzde 20'sine ulaştı. Bununla birlikte Çin'in ithalatı çoğunlukla fiyat sınırının üzerinde satılan Rus ESPO Blend şirketinin ham petrolü iken, Hindistan çoğunlukla Ural petrolü satın alıyor. İlgili habere göre Birleşik krallık menşeli analiz şirketi Vortexa analisti Emma Li, yaptırımların katı bir şekilde uygulanması hâlinde Rus ESPO Blend şirketinde ham petrol ihracatının durdurulacağını ancak bunun ABD’nin yeni başkanı Donald Trump'ın ambargoyu kaldırıp kaldırmamasına ve Çin'in yaptırımları tanıyıp tanımamasına bağlı olduğunu söyledi.

ABD'den Ukrayna'ya 275 milyon dolarlık yeni yardım paketi

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy (Volodimir Zelenski) 20 Kasım 2024 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri (ABD) tarafından Ukraynaya 275 milyon dolar değerinde yeni yardım paketi sağlayacağını duyurdu. Zelenskıy açıklamasında, "Amerika Birleşik Devletleri 275 milyon dolar değerinde yeni bir destek paketi duyurdu. Bu pakette insansız hava araçları, HIMARS ve topçu için mühimmat ve kritik olarak Rus saldırılarını durdurmak için gerekli mayınlar yer alıyor. Bu, ön cephedeki birliklerimizi önemli ölçüde güçlendirecek." ifadelerini kullandı. Ayrıca gelen paketin ABD tarafından sağlanan 70. savunma paketi olduğunu belirtti. The United States has announced a new support package worth $275 million. It includes drones, ammunition for HIMARS and artillery, and—critically—essential mines to stop Russian assaults. This will significantly strengthen our troops on the front lines. This marks the 70th… pic.twitter.com/bXlBLPKg6C — Volodymyr Zelenskyy / Володимир Зеленський (@ZelenskyyUa) November 20, 2024 PAKETTE UKRAYNA'NIN ACİL İHTİYAÇLARI YER ALIYOR ABD Savunma Bakanlığı da konuyla ilgili açıklama yaptı. Bakanlık, Ukrayna'ya tahmini değeri 275 milyon dolar olan ek güvenlik yardımı sağlanacağını duyurdu. Sağlanan yardımın Ukrayna'nın kritik güvenlik ve savunma ihtiyaçlarını karşılamayı hedeflediği belirtildi. Paket içerisinde Ukrayna'nın en acil ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla roket sistemleri, topçu ve tanksavar silahları için mühimmat da dahil olmak üzere ilave kabiliyetlerin yer aldığı aktarıldı. BİDEN, UKRAYNA'NIN ATACMS FÜZELERİYLE RUSYA'YI VURMASINA İZİN VERDİ Ukrayna'nın ABD'den uzun bir süredir beklediği haber geldi. ABD Başkanı Joe Biden, uzun menzilli ATACMS balistik füzelerinin kullanılması için Ukrayna'ya izin verdi. ATACMS balistik füzeleri, 306 kilometre menzili ile savaş sahasında büyük bir avantaj sağlıyor. ABD'li yetkililerin The New York Times'a verdiği bilgilere göre; bu sürpriz karar, Rusya'nın Kuzey Kore birliklerini savaşa dahil etme hamlesine bir cevap olarak nitelendirildi. ABD'nin bu adımı aynı zamanda, işgalci Rusya'nın Ukrayna'yı hedef alan yoğun hava saldırısının başlamasının ardından geldi. UKRAYNA'DAN İLK ATIŞ GELDİ Mİ? İşgalci Rusya'ya karşı mücadelesinde 1000 günü geride bırakan Ukrayna, ABD Başkanı Joe Biden'ın ATACMS balistik füzeleri konusundaki onayının ardından ilk kez Rusya'yı vurdu. Forbes'in, Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinden bir kaynağa dayandırdığı 19 Kasım 2024 tarihli haberine göre Ukrayna, Rusya'nın Bryansk bölgesindeki Karaçev kentinde bulunan cephaneliği ilk kez ATACMS füzeleriyle hedef aldı. Söz konusu iddiaya ilişkin olarak henüz Ukrayna makamları tarafından bir açıklama yapılmadı.

Berdimuhammedov'un 4 günlük ABD gezisinde 1 milyon dolardan fazla para harcadığı ortaya çıktı!

Türkmenistan'da eski Cumhurbaşkanı Gurbangulu Berdimuhammedov başkanlığındaki bir heyet, 2018 sonbaharında Amerika Birleşik Devletleri'ne (ABD) dört günlük bir ziyarette bulunmuştu. Devlet başkanı, ABD'ye gerçekleştirdiği ziyareti kapsamında Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda konuşma gerçekleştirdi ve Amerikalı iş adamlarıyla görüşmüştü. GÜNLÜK MALİYETİ 45 BİN DOLAR OLAN DAİREDE KALDI Turkmen News isimli haber sayfasının kamuoyu ile paylaştığı belgelerle ortaya çıkan söz konusu 4 günlük ziyaretin Türkmenistan'ın bütçesine 1 milyon dolardan fazlaya mâl olduğu ortaya çıktı. Belgelere göre, heyete başkanlık eden dönemin Cumhurbaşkanı Gurbankulu Berdimuhammedov yalnızca konaklama için günlük maliyeti 45 bin dolar olan dairede kalmış. Heyetin diğer üyeleri ve uçuş mürettebatı da aynı otelde konakladılar ve 4 ila 8 gün süreyle gecelik 550 ila 2.250 ABD Doları arasında değişen 74 oda kiralandı. Belgelerde ayrıca yaklaşık 60 bin dolar “ek otel hizmetleri”, 21 bin dolar “eğlence giderleri”, 205 bin dolar araç kiralama ve 2 bin dolar odalara bagaj teslimi ve otel personeline bahşiş giderleri yer alıyor. Böylece, Gurbangulu Berdimuhammedov ve diğer yetkilerinin seyahatine toplamda 1 milyon dolardan fazla para harcandı. Ayrıca söz konusu belgelerdeki maliyet tutarına New York havaalanındaki uçak yakıtı ve uçak park etme masrafları bulunmuyor.

Azerbaycan, Ermenistan ile ABD'de yapılacak görüşmeye katılmayacak

ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı James O’Brien’ın dün ABD Temsilciler Meclisinde yaptığı konuşmada, “Azerbaycan'ın güç kullanması güven sarstı” dedi. Azerbaycan Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, O’Brien’ın asılsız iddialarına tepki gösterildi. Azerbaycan Dışişleri Bakanlığının açıklamasında, “Yaklaşık 30 yıldır saldırı ve güç kullanımının kurbanı olanın Azerbaycan olduğu düşünülürse bu açıklamaların hiçbir değeri yoktur” ifadesi kullanıldı. “ABD'NİN ARABULUCULUK ROLÜNÜ KAYBETMESİNE DE YOL AÇABİLİR” Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin tek taraflı yaklaşımına tepki gösterdiği açıklamada, “Aynı yaklaşım Azerbaycan tarafından da eşit şekilde uygulanacaktır. Bu şartlarda, ABD'nin Azerbaycan'a üst düzey ziyaret yapması ihtimalini de uygun görmüyoruz. ABD'nin bu tek taraflı yaklaşımı, ABD'nin arabuluculuk rolünü kaybetmesine de yol açabilir. Bu koşullar altında, Azerbaycan ile Ermenistan dışişleri bakanları arasında 20 Kasım 2023'te Washington'da planlanan toplantının yapılmasını mümkün görmediğimizi belirtmekte fayda görüyoruz” ifadelerine yer verdi. O’BRIEN’IN ASILSIZ İDDİALARI ABD'nin Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı James O'Brien, ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nde "Karabağ" konulu oturumda dün bir konuşma gerçekleştirdi. O’Brien konuşmasında, "19 Eylül olaylarından (Karabağ'daki terörle mücadele operasyonu) sonra barış yolunda ilerleme kaydedilene kadar Azerbaycan'la hiçbir şeyin normal olmayacağını açıkça ifade ettik. Bu nedenle bir dizi üst düzey ziyareti iptal ettik, Bakü'nün eylemlerini kınadık ve durumda gerçek bir iyileşme görene kadar 907. maddeden feragat ettiğimize dair bir bildirimde bulunmayı öngörmüyoruz. Ermenistan'a yönelik güç kullanımının tamamen kabul edilemez olduğunu defalarca belirttik. Bakü'deki yetkililer de böyle bir niyetleri olmadığı konusunda bize güvence verdiler. Daha önce de belirttiğim gibi kendilerine barış anlaşması askıda kaldığı sürece işlerin eskisi gibi yürümesinin mümkün olmadığını söyledik" açıklamasında bulundu.