YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı: Azerbaycan’ın KKTC’yi tanıması kaçınılmazdır!

Aybala Polat/ QHA Ankara

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) 37. kuruluş yıl dönümü törenine katılan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasında "Azerbaycanlı kardeşlerime KKTC’den de selam gönderiyoruz. Ve inşallah en yakın zamanda Sayın Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Azerbaycan’a bir ziyaret suretiyle bu adımı çok daha farklı bir duruma getirecektir…" ifadelerini kullanması dünya kamuoyunda ciddi yankı uyandırdı.

Uzun yıllardır Azerbaycan'ın KKTC'yi tanıyamamasının temel nedeni olarak gösterilen Karabağ'ın işgalden kurtarılmasının hemen ardından gelen bu cümleler, "Azerbaycan KKTC'yi tanımaya mı hazırlanıyor?" sorusunu gündeme getirdi. Kamuoyunda merak ve heyecan uyandıran bu sürecin nasıl ilerleyeceği ve Kuzey Kıbrıs'ın tanınması ile sonuçlanıp sonuçlanmayacağı ise Azerbaycan'ı ziyaret için resmi davet alan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın ziyaretinde netleşecek. Karabağ’ın Azerbaycan topraklarına katılmasıyla beraber, KKTC’nin tanınması için gerekli resmi adımların atılması bekleniyor.

Kuzey Kıbrıs'ı dünya gündemine taşıyan bir başka gelişme de uzun yıllardır kapalı olan ve hayalet şehre dönüşen Maraş'ın halka açılması oldu. BM'nin özel kararı olan bölgede özel mülklerin hukuki durumlarının nasıl belirleneceği ise merak konusu.

Bir dönem KKTC Dışişleri Bakanı özel temsilcisi olarak Azerbaycan'da görev yapmış olan ve KKTC ile Azerbaycan arasında doğrudan uçak seferlerinin düzenlenmesini sağlayan Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Erhan Arıklı, Azerbaycan'ın KKTC'yi tanıması ve 46 yıldır kapalı olan Maraş'ın açılmasıyla ilgili Kırım haber Ajansı'na değerlendirmelerde bulundu.

Sayın Arıklı, Karabağ'ın işgalden kurtulmasının ardından Azerbaycan'ın KKTC'yi tanıması gündeme geldi, siz tanınmayı mümkün görüyor musunuz?

"Azerbaycan’ın KKTC’yi tanıması kaçınılmazdır. Daha önce KKTC’yi tanımamasının sebebi, Ermenistan’ın Karabağ’da ilan ettiği sahte devletin başta Yunanistan ve Kıbrıs Rumları olmak üzere diğer devletler tarafından misilleme anlamında tanınma ihtimali idi. Şimdi şükür Karabağ'ın geri alınması ile Azerbaycan’ın KKTC’yi tanımasının önündeki tek engel ortadan kalktı. KKTC’nin Azerbaycan tarafından tanınması siyasi açıdan çok büyük adım olacaktır. Arkası gelecektir, Azerbaycan’dan sonra başka ülkeler de bizi tanımak için sıraya girecektir. Böylece Kosova örneğinde olduğu gibi BM dışında, KKTC birçok ülke tarafından tanınmış olacaktır. Zaten KKTC’nin tanınmaması ile ilgili BM’nin 550 sayılı kararı tavsiye nitelikli bir karardır. Yaptırım içermemektedir. BM Güvenlik Konseyi KKTC’yi tanıyan ülkeleri en fazla kınar. Kosova, BM’nin tanınmama kararına rağmen bugün 104 ülke tarafından tanınmıştır. Biz niye tanınmayalım."

KKTC için gündemdeki en önemli konulardan birisi de Maraş. 46 yıldır kapalı olan Maraş'ın açılması ile ilgili ne söylersiniz? BM’nin Maraş’ın açılmaması ile ilgili bir kararı var. Bu karar bir sorun yaratır mı?

"Maraş açılımı BM’nin 550 sayılı kararına aykırı. Doğru, ama bunu söyleyenlerin unuttuğu bir şey var. O kararda, KKTC’nin ilanının geri alınma çağrısı da var. Biz nasıl ki KKTC’nin ilanında BM’yi takmıyoruz. Maraş açılımında da takmayacağız. 'Maraş’ı açamazsınız. Çünkü BM’nin 550 sayılı kararı var.' diyenler, bu durumda 'KKTC'nin ilanından da vazgeçin.' diyecekler mi merak ediyorum.

Bakınız;
1) BM’nin 550 sayılı kararı tavsiye nitelikli kararıdır. Uymazsan yaptırımı yoktur. En fazla kınanırsınız.
2) BM Kararları Allah’ın emri değildir. BM kararlarına uymayan onlarca devlet var.
3) Biz Maraş’ı açarken AİHM’nin Demopulos ve Aresti kararlarına uygun olarak açıyoruz. AİHM Aresti davasında, Aresti’nin Maraş’taki malına ulaşmasını engellediği için 2005 yılında Türkiye’ye 850 bin avro ceza vermedi mi? Biz de diyoruz ki; 'Maraş’ta AİHM’nin kararlarını uyguluyoruz. BM’nin bir problemi varsa AİHM ile halletsin.' Bunu Meclis kürsüsünde defalarca dile getirdim. Biz işimize bakalım. Korkularla devlet yönetilmez."