İran endişesi Suudiler ile İsrail'i aynı cephede buluşturdu
İran endişesi Suudiler ile İsrail'i aynı cephede buluşturdu
İsrail Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot, İran hakkında Riyad'la istihbarat paylaşımına hazır olduklarını kaydetti.
Haber Giriş Tarihi: 16.11.2017 23:09
Haber Güncellenme Tarihi: 16.11.2017 23:15
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
İsrail Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot, Suudi Arabistan gazetesi "Alaf"a verdiği demeçte, İran hakkında Riyad'la istihbarat paylaşımına hazır olduklarını kaydetti. Eizenkot konuyla ilgili olarak, "ABD Başkanı Donald Trump'ın desteğiyle İran tehdidini durdurmak için bölgede yeni bir uluslararası ittifak ve stratejik plan fırsatı var. Tecrübelerimizi ve İran'a karşı istihbaratımızı ılımlı Arap ülkeleriyle paylaşmaya hazırız." şeklinde konuştu.
İsrail'in son zamanlarda Suudiler'le istihbarat paylaşımında bulunup bulunmadığına yönelik soruya Eizenkot, "Gerekli görüldüğü takdirde paylaşıma hazırız. Aramızda pek çok ortak çıkar bulunuyor." ifadeleriyle cevap verdi. Haaretz'de yayınlanan bir diğer haberde ise, üst düzey İsrailli bir askeri yetkili, İran'ı, "bölgedeki en büyük tehdit" olarak tanımladı. Suudi Arabistan ve İsrail'in daha önce hiç savaşmadığını söyleyen yetkili, İran'ın niyetlerine karşı iki ülkenin tam bir anlaşma içerisinde olduğunu aktardı.
161812
Ülkesinin güvenlik durumunun daha önce hiç olmadığı kadar iyi olduğunu belirten Eizenkot, "Ilımlı ülkeler tarafından son derece kabul görüyoruz. Tahran, Lübnan'dan İran'a ve Basra Körfezi'nden Kızıldeniz'e uzanan bir "Şii Hilali" yaratmayı ve Orta Doğu'yu kontrolü altına almayı amaçlıyor. Bunun olmasını engellemek zorundayız." dedi. Daha önce İsrail ve Suudi Arabistan arasında herhangi bir diplomatik ilişki kurulmamıştı. Eisenkot'un son açıklamaları iki ülkenin her geçen gün birbirine daha da yaklaştığı ve İran'a karşı ortak bir cephe kurmayı amaçladığını tekrar ortaya koyuyor.
Lübnan Başbakanı Saad Hariri'nin, bulunduğu Suudi Arabistan'da görevinden istifa ettiğini açıklamasıyla başlayan süreç, bölgede havanın giderek daha da fazla gerilmesine neden olmuştu. Hariri, İran müttefiki durumunda bulunan ve Suriye İç Savaşı'ndaki faaliyetleriyle beraber etkisini muazzam derecede arttıran Hizbullah'ın kendisine yönelik bir suikast planı içerisinde olduğunu öne sürerek, istifa etmişti. Bölgedeki Lübnan merkezli son gelişmeler, İsrail ve Suudi Arabistan'ın Tahran'a yönelik yeni önlemler ve iş birlikleri içerisinde olduğu yönünde değerlendirmelere neden oluyor. İran, Suriye İç Savaşı'nda da Şii militanlar vasıtasıyla Esed rejiminin yanında yer almış ve zaman zaman Rusya'yla ters düşecek şekilde etkisini arttırmıştı.
160724
Öte yandan ABD'nin, 2014 yılında İran ve P5+1 (ABD, İngiltere, Fransa, Çin, Rusya ve Almanya) ülkeleri arasında imzalanan Nükleer Anlaşma'dan çekilme yönündeki tehditleri ve son olarak da Suudi Arabistan ile İsrail'in, Tahran'a yönelik sert tutumu, Orta Doğu'da istikrar ve güvenlik açısından büyük bir risk teşkil ediyor. Bölgede İran'ın etkinliğini askeri müdahaleler yoluyla kırmaya çalışacak her türlü girişimin, yeni çatışmalar ve kargaşaların ortaya çıkmasına neden olacağı değerlendiriliyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İran endişesi Suudiler ile İsrail'i aynı cephede buluşturdu
İsrail Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot, İran hakkında Riyad'la istihbarat paylaşımına hazır olduklarını kaydetti.
İsrail Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot, Suudi Arabistan gazetesi "Alaf"a verdiği demeçte, İran hakkında Riyad'la istihbarat paylaşımına hazır olduklarını kaydetti. Eizenkot konuyla ilgili olarak, "ABD Başkanı Donald Trump'ın desteğiyle İran tehdidini durdurmak için bölgede yeni bir uluslararası ittifak ve stratejik plan fırsatı var. Tecrübelerimizi ve İran'a karşı istihbaratımızı ılımlı Arap ülkeleriyle paylaşmaya hazırız." şeklinde konuştu.
İsrail'in son zamanlarda Suudiler'le istihbarat paylaşımında bulunup bulunmadığına yönelik soruya Eizenkot, "Gerekli görüldüğü takdirde paylaşıma hazırız. Aramızda pek çok ortak çıkar bulunuyor." ifadeleriyle cevap verdi. Haaretz'de yayınlanan bir diğer haberde ise, üst düzey İsrailli bir askeri yetkili, İran'ı, "bölgedeki en büyük tehdit" olarak tanımladı. Suudi Arabistan ve İsrail'in daha önce hiç savaşmadığını söyleyen yetkili, İran'ın niyetlerine karşı iki ülkenin tam bir anlaşma içerisinde olduğunu aktardı.
161812
Ülkesinin güvenlik durumunun daha önce hiç olmadığı kadar iyi olduğunu belirten Eizenkot, "Ilımlı ülkeler tarafından son derece kabul görüyoruz. Tahran, Lübnan'dan İran'a ve Basra Körfezi'nden Kızıldeniz'e uzanan bir "Şii Hilali" yaratmayı ve Orta Doğu'yu kontrolü altına almayı amaçlıyor. Bunun olmasını engellemek zorundayız." dedi. Daha önce İsrail ve Suudi Arabistan arasında herhangi bir diplomatik ilişki kurulmamıştı. Eisenkot'un son açıklamaları iki ülkenin her geçen gün birbirine daha da yaklaştığı ve İran'a karşı ortak bir cephe kurmayı amaçladığını tekrar ortaya koyuyor.
Lübnan Başbakanı Saad Hariri'nin, bulunduğu Suudi Arabistan'da görevinden istifa ettiğini açıklamasıyla başlayan süreç, bölgede havanın giderek daha da fazla gerilmesine neden olmuştu. Hariri, İran müttefiki durumunda bulunan ve Suriye İç Savaşı'ndaki faaliyetleriyle beraber etkisini muazzam derecede arttıran Hizbullah'ın kendisine yönelik bir suikast planı içerisinde olduğunu öne sürerek, istifa etmişti. Bölgedeki Lübnan merkezli son gelişmeler, İsrail ve Suudi Arabistan'ın Tahran'a yönelik yeni önlemler ve iş birlikleri içerisinde olduğu yönünde değerlendirmelere neden oluyor. İran, Suriye İç Savaşı'nda da Şii militanlar vasıtasıyla Esed rejiminin yanında yer almış ve zaman zaman Rusya'yla ters düşecek şekilde etkisini arttırmıştı.
160724
Öte yandan ABD'nin, 2014 yılında İran ve P5+1 (ABD, İngiltere, Fransa, Çin, Rusya ve Almanya) ülkeleri arasında imzalanan Nükleer Anlaşma'dan çekilme yönündeki tehditleri ve son olarak da Suudi Arabistan ile İsrail'in, Tahran'a yönelik sert tutumu, Orta Doğu'da istikrar ve güvenlik açısından büyük bir risk teşkil ediyor. Bölgede İran'ın etkinliğini askeri müdahaleler yoluyla kırmaya çalışacak her türlü girişimin, yeni çatışmalar ve kargaşaların ortaya çıkmasına neden olacağı değerlendiriliyor.
Son Haberler