Celâl: "KTMM’yi, Rusya yönetimini destekleyenlere devretmeye zorladılar"

Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı Nariman Celal, işgalci Kırım Rus yönetiminin, KTMM’nin yarımadadaki çalışmasını engellemek için elinden geleni yaptığını ve KTMM yönetimini, yeni iktidara olumlu bakan kişilere devretme talebinde bulunduğunu açıkladı.

QHA’ya konuşan Celâl, KTMM’ye yapılan tüm baskılardan söz etti.

İlk önce Kırım Tatarlarının milli lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve KTMM Başkanı Refat Çubarov’a yarımadaya girişlerinin yasaklandığını, daha sonra KTMM’nin esas binasının dahil olduğu Kırım Vakfı’nın mülkiyetinin haczedildiğini anlatan Celâl, KTMM binasında 12 saat süren arama yapıldığını, tüm belgelerin ve bilgisayarların müsadere edildiğini, Kırım Vakfı’na ait 7 gayrimenkule el konulduğunu hatırlattı. Kırım Tatar Milli Meclisi’nin ofissiz kaldığını ve bu durumun KTMM’nin faaliyetlerini etkilediğini de belirtti.

KTMM’nin ikiye bölündüğünü söyleyen Celâl, üyelerin bir kısmının Kırım’da kaldığını bir kısmının ise Ukrayna anakarasına gitmek zorunda kaldığını ifade etti. Bazı üyelerinin ise işgalciler ile işbirliği yaptığını ve bundan dolayı üyelikten çıkarıldığını belirtti.

Son zamanlarda Kırım’da KTMM’nin resmi toplantılarının yapılmadığını, ancak gayri resmi görüşmelerin düzenlendiğini anlatan Celâl, görüşmelerin çoğunun KTMM liderlerin katılımıyla Skype aracılığı ile gerçekleştiğini aktardı.

Rus işgalcilerin kendisine şantaj yaptığını ve satın almaya çalıştığını söyleyen Celâl, KTMM’nin yönetimini Kırım Rus yönetimini destekleyen insanlara (işbirlikçilere) devretmesini talep ettiklerini, aksi takdirde KTMM Başkanı Refat Çubarov’un ve KTMM Başkan Yardımcısı Ahtem Çiygöz’ün sağlığının ve hayatının tehlikede olacağı yönünde tehdit ettiklerini ifade etti. Celâl, yakınlarının desteği ile söz konusu baskılara direnebildiğini ekledş..

Nariman Celâl, günümüzde KTMM’nin esas amacının, baskılar ve takipler ile mücadele etmek olduğunu bildirerek KTMM'nin çalışmasına daha çok insanın katılması gerektiğini, çünkü fikirlerin çok insan kaynaklarının ise az olduğunu anlatarak, “İşgalciler ile mücadele etmek için doğru yolu göstermek istiyoruz. Bu yol haklarımızı onurla savunma imkânı verecektir” dedi.