Savunma Bakanı Umerov: Ukrayna'nın stratejik hedefi, 1991 sınırlarına ulaşmaktır

Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov, Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumunda konuştu. Umerov, Ukrayna'nın hedefinin topraklarını geri almak ve 1991 sınırlarına dönmek olduğunu vurguladı.

Haber Giriş Tarihi: 15.01.2024 19:32
Haber Güncellenme Tarihi: 15.01.2024 19:32
https://www.qha.com.tr/

Davos’ta gerçekleşecek olan 54. Dünya Ekonomik Forumu (WEF) yıllık zirvesi öncesinde 83 ülkenin ulusal güvenlik danışmanları, Ukrayna'nın 10 maddelik barış formülünün ayrıntılarını görüştü. Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov, 15-19 Ocak 2024 tarihleri arasında Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu öncesinde yapılan toplantıda konuşma yaptı. Bakan Umerov, Ukrayna’nın stratejik hedeflerine yönelik açıklamalarda bulundu.

Rüstem Umerov, "Ukrayna'nın stratejik hedefi 1991 sınırlarına ulaşmaktır. Askeri hedefler farklılık gösterebilir. Eylemlerin yoğunluğu her zaman düşmanımızın ne yapacağına bağlıdır. Eğer Ruslar baskı uygulamaya devam ederse, yaptırımları aşmaya devam ederse, gaz ve petrol ticaretini sürdürürse, metalleri, kimyasalları, mineralleri ve diğer kaynakları almaya devam ederse, bu kesinlikle bizden daha fazla çaba ve kaynak gerektirecektir. Ancak stratejik hedefe ulaşana kadar savaşacağız ve bunun için ortaklarımızın desteğine ihtiyacımız var" değerlendirmesini yaptı.

UMEROV: ASKERİ GÖREVLERİMİZ HER ZAMAN PLAN DAHİLİNDE VE ORTAKLARIMIZLA KOORDİNELİ OLARAK YÜRÜTÜLÜYOR

Savunma Bakanı Umerov, gazetecilerin 2024 yılında Ukrayna’nın stratejik hedefinin ne olduğuna ilişkin sorusuna, "Askeri görevlerimiz her zaman plan dahilinde ve ortaklarımızla koordineli olarak yürütülüyor. Zaten topraklarımızın yüzde 50'sini geri aldık. Karadeniz'in kuzeybatısını işgal altındaki Kırım'dan ayrılan Rus filosundan kurtardık. Geri döneceğiz ve topraklarımızın kontrolünü yeniden ele almaya devam edeceğiz. 2024 planının ne olduğunu yalnızca Ukrayna ve ortakları biliyor" cevabını verdi.

Bakan Umerov, ülkelerin Kırım konusunda tepki vermekte geciktiklerini dile getirerek, "Öncelikle pes etmeyeceğiz. İkincisi, şu anda 83 ülke bizi desteklemek için buraya geldi. Eğer bu ülkeler 10 yıl önce Kırım'da yaşananlara gözlerini açmış olsaydı, Donbas'a saldıramazlardı, büyük çaplı bir işgale uğramazdık. O halde bu tür sorulardan kurtulmalıyız. Neden? Birinin onurunun aşağılanmasına, (bir ülkenin) toprak bütünlüğünün ihlal edilmesine hoşgörü gösterirsek Rus işgalciler şiddete devam edecek. Dolayısıyla bizim için şu anda asıl mesele, uluslararası hukukun üstünlüğüne uymaktır” ifadelerini kullandı.