Çin'in işgalindeki Doğu Türkistan'da soykırım, baskı ve ayrımcılık politikası hâlâ devam ediyor. Çin, bölgede yaşananları bir taraftan inkar ederken, diğer taraftan daha önce planladığı düzmece sahneyle mahalle, köy ve kasabalara kendine yakın ülkelerden politikacı, gazeteci ve iş adamlarını davet ederek Doğu Türkistanlıların sözde mutlu yaşadığına inandırmaya çalışıyor.
TÜRKİYE DAHİL 18 SEYAHAT ŞİRKETİ
Uygur İnsan Hakları Vakfı, son aylarda aralarında Türkiye, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, İsviçre ve Hollanda'nın da bulunduğu ülkelerden en az 18 seyahat şirketinin Doğu Türkistan'da çeşitli turlar düzenlediğini bildirdi. Vakıf tarafından yapılan değerlendirmede söz konusu seyahat şirketlerinin turistleri; Kaşgar, Turpan, Hoten ve Ürümçi'ye götürmekte olduğu belirtildi.
"BÖLGEDE İKİ TÜRLÜ TUR DÜZENLENİYOR”
Uygur İnsan Hakları Vakfı Araştırma Ofisi Direktörü Henry Shajiwski konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Çin'in Doğu Türkistan'da iki çeşit seyahat planı hazırladığını vurguladı. Shajiwski, “Bölgede iki türlü tur düzenleniyor. Bunlardan biri Çin hükûmetinin düzenlediği turlar. Gördüğünüz gibi dost saydıkları birçok ülkeden diplomat ve gazetecilerle röportaj düzenlediler. İkincisi ise özel tur şirketlerinin düzenlediği turlar. Çin hükûmetinin özel tur şirketlerinin düzenlediği seyahatlere nasıl izin verdiği sorusunun cevabı ise şu şekilde: Avrupalı tur şirketleriyle seyahat eden turistler Çin hükûmetinin hazırladığı turistik yerleri ziyaret ediyor. Örneğin bir firmanın reklamında gezilecek yerlerden biri de Uygur Özerk Bölgesi Müzesi. Bu müzeyi ziyaret edenler Çin’in ilerleme tarihini görecekler. Turistlerin Çin hükûmetinin çizdiği çizgi dışına çıkarak gezmesi mümkün değil. Kısacası Doğu Türkistan’a özel seyahat şirketleriyle gitseniz bile Çin'in sizin için hazırladığı senaryoları ve yerleri göreceksiniz” ifadelerini kullandı.
ÇİN'İN YENİ PLANI NE?
Shajiwski, turistlerin Doğu Türkistan gibi yoğun kuşatma ve yapay zeka destekli kameralarla donatılan bir bölgeyi ziyaret etmesine izin verilmesinin, Çin'in işlediği suçları örtbas etmek için kullandığı bir yöntem olduğunu, bunun için özel seyahat şirketlerini kullandığını belirtti. Shajiwski, ayrıca şirketlerin farklı devletlerden Doğu Türkistan'a götürdüğü turistlerin, Çin tarafından çizilen çizgi dışına çıkamayacağını vurguladı.
"SEYAHAT ŞİRKETLERİ, DOĞU TÜRKİSTAN’A TURLAR DÜZENLEYEREK SOYKIRIMDAN ÇIKAR SAĞLIYOR"
Soykırım ve insanlığa karşı suçların hala devam ettiği bir bölge olan Doğu Türkistan'a doğrudan turist götürmek ve seyahat düzenlemek sadece ilgili insan hakları standartlarının ihlal edilmekle kalmadığını, aynı zamanda ahlakî açıdan da yanlış olduğunu ifade eden Shajiwski, “Seyahat şirketleri, soykırımın ve insanlığa karşı suçların devam ettiği Doğu Türkistan’a turlar düzenleyerek soykırımdan çıkar sağlıyor. Bu firmalara sorarsanız ‘turlarımız sık değil, Kovid’den beri olmadı’ bahanesini sunacaklar. Ancak internetteki paylaşımları, Çin ile ilgili iş birlikleri, bu çıkar zincirinin varlığını gösteriyor. İkinci sorun ise bu turlarda Uygurların egzotikleştirilmesi beni rahatsız ediyor" dedi.
"UYGURLARIN GERÇEK BİR PORTRESİ DEĞİL"
Öte yandan Shajiwski, "Mesela Doğu Türkistan turları reklamlarında ‘Zamanda yolculuk yapmak istiyorsanız buraya gidin’ gibi sloganlar göreceksiniz. Ayrıca Uygurların hayatının da romantikleştirdiğini göreceksiniz. Elbette bu Uygurların gerçek bir portresi değil. Çin hükûmeti bu gibi şeyleri gösterip turistlere ‘Burada geçmişte kalan insanları uygarlaştırıyoruz’ fikrini aşılıyor” ifadelerini kullandı.