Doğu Türkistan'da cereyan eden Çin'in soykırım, baskı ve asimilasyon politikalarının görmezden gelindiği bir dönemde 15 Batı ülkesi, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komisyonu Toplantısı'nda Çin'e çağrıda bulunarak, ülkede keyfî tutuklanan Uygur Türklerinin derhâl serbest bırakılmasını talep etti.
15 BATI DEVLETİNDEN ÇİN'E ÇAĞRI
Avustralya'nın BM Büyükelçisi James Larsen, Genel Kurul İnsan Hakları Komitesi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Şeffaflık ve açıklık, endişeleri gidermenin anahtarıdır" diyerek, Pekin yönetiminin Doğu Türkistan'daki sözde "yeniden eğitim kamplarında" bir milyona yakın Uygur Türkünün keyfi olarak tuttuğunu bildirdi. Larsen, insan hakları uzmanlarının Doğu Türkistan'daki tutuklamalar, zorla kürtaj ve zorla çalıştırma konusundaki endişelerini dile getirdiğini belirtti.
Larsen ayrıca ABD, Kanada, Almanya ve Japonya'nın da aralarında bulunduğu 15 ülke adına açıklama yaparak, "Çin'i, Birleşmiş Milletler de dahil olmak üzere bağımsız gözlemcilerin Doğu Türkistan ve Tibet'e sınırsız ve engelsiz erişimine izin vermeye çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.
ÇİN'İN BM'DEKİ OTORİTESİ SORGULANMAYA DEVAM EDİYOR
Öte yandan Çin'in BM'deki hegemon gücünü kullanmaya devam ettiğine işaret eden Larsen, "Çin, Birleşmiş Milletler'in meşru endişelerini ele almak için birçok fırsata sahip. Fakat Çin yönetimi temmuz ayında evrensel periyodik incelemeye sunulduğunda İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisinin değerlendirmesini 'yasa dışı ve geçersiz' olarak nitelendirdi" dedi.
"HİÇBİR ÜLKE MUAF DEĞİLDİR"
Uygur Türklerinin siyasi görüşlerini barışçıl bir şekilde ifade etmeleri nedeniyle Çin tarafından hedef alındığını kaydeden Larsen, "Hiçbir ülkenin insan hakları sicili mükemmel değildir ancak hiçbir ülke insan hakları yükümlülüklerinin adil bir şekilde incelenmesinden de muaf değildir" dedi. Çin'in BM Büyükelçisi Fu Cong ise Batılı grupları çatışmayı kışkırtmak için insan haklarını "sömürmekle" suçlayarak söz konusu suçlamaları reddetti.