Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) bağlı Başika Cephesi Peşmerge Komutanı Hamid Efendi, Irak Silahlı Kuvvetleri askerleri dahil olmak üzere hiçbir Şii'nin Peşmerge cephelerine yaklaşmayacağını söyledi.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) bağlı Başika Cephesi Peşmerge Komutanı Hamid Efendi, Irak Silahlı Kuvvetleri askerleri dahil olmak üzere hiçbir Şii'nin Peşmerge cephelerine yaklaşmayacağını söyledi.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre terör örgütü DAEŞ'in kontrolündeki Musul şehir merkezine 20 kilometre mesafede bulunan Peşmerge cephesinde bulunan Efendi bazı açıklamalarda bulundu. Erbil ile Bağdat arasında Musul operasyonu konusunda varılan anlaşmaya göre Irak Silahlı Kuvvetlerine bağlı askerlerin, şehrin doğu ve kuzey bölgelerindeki Peşmerge cephelerini kullanacaklarını söyledi.
Orduya bağlı askeri birliklerin Peşmerge yetkilileri tarafından belirlenen bölgelere zırhlı araç ve mühimmat sevkiyatı yaptığını da belirten Efendi, anlaşma şartlarının Musul kent merkezinin hassasiyetleri göz önünde bulundurularak hazırlandığına dikkat çekti. Bölgedeki hassasiyetlerin farkında olmalarından dolayı herhangi bir çatışma veya sürtüşmenin yaşanmaması için Peşmerge güçlerinin bile kente girmeyeceğini vurgulayan Efendi, Irak ordusunda görev yapan askerler dahil olmak üzere hiçbir Şii'nin de Peşmerge cephelerine yaklaşmayacağını söyledi.
Peşmerge Komutanı Efendi, terör örgütü DAEŞ'in Suriye'de Beşşar Esed rejiminden ele geçirdiği bazı kimyasal silahları Musul'a taşıdığı iddialarına da değinerek olası bir saldırı için tedbir aldıklarını, en ön cephelerdeki Peşmergelere gaz maskesi ve gerekli diğer teçhizatları dağıttıklarını belirtti.
Bunun haricinde Musul'u kurtarma operasyonunun başlamasıyla çok sayıda sivilin Peşmerge cephelerine doğru akın edebileceğinin tahmin edildiğini ifade eden Efendi, sivillerin karşılanması için tüm cephelerin gerisinde geçici kamplar kurmaya başladıklarını da açıkladı.
Musul üzerindeki nüfuz çatışmasının keskinliği, DAEŞ'in çekilmesi halinde yeni bir iç savaşa kapı aralayacağı yorumlarına neden oluyor.
Bilindiği gibi Irak ve Suriye'de sadece mezhepler arası (Şii-Sünni) çekişme ve etnisiteler arası çekişme söz konusu değil. Mezheplerin de kendi içerisinde cepheleşmenin olduğu Irak'ın ülkeler bazında, bilhassa İran ve Irak'ın nüfuz çatışması bağlamında şiddetli bir iç çatışmaya daha gebe olduğu, DAEŞ sonrası dönemde tüm bu yapılar arasındaki ayrılıkların ve çekişmelerin daha da belirgin hale geleceği düşünülüyor. Aynı şekilde Suriye'de de benzeri gerekçelerle yeni çatışmaların patlak verebileceği düşünülüyor.
Irak'ta ve Suriye'deki mezhepler ile etnisiteler arası gerginlikleri ve DAEŞ sonrası olası çatışmaların muhtemel çıkış noktalarını, QHA'nın haberlerindeki "Ortadoğu nüfuz çatışması" etkiketi üzerinden takip edebilirsiniz.