Yağmur Filiz Şahin/QHA Ankara
Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan'ın tam üye olduğu, Türkmenistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Macaristan'ın gözlemci üye olduğu Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) günümüzde 30'dan fazla alanda iş birliğine öncülük ediyor. Bu kapsamda Türk devletleri arasındaki iş birliklerini kuvvetlendirirken, kimi noktalarda gençlerin beklentilerini de artırıyor.
TÜRK DÜNYASINDAN GENÇLER, TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATINDAN NELER BEKLİYOR?
Kırım Haber Ajansı (QHA), Türk dünyasındaki gençlerin TDT hakkındaki düşüncelerini "TDT'den neler bekliyorsunuz?" ifadesiyle sordu.
???? Türk dünyasından gençler, Türk Devletleri Teşkilatından ne bekliyor? pic.twitter.com/jsgMeJTcW5
— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) November 15, 2024Kırım Tatarı Sefa Tuvan, insan hakları ihlâllerine karşı TDT'nin daha aktif bir rol oynaması gerektiğini vurguladı. Tuvan, "Özellikle işgalden sonra Rusya'nın Kırım Tatarlarına uyguladığı baskıyı uluslararası arenada dile getirebilir ve böylece Kırım Tatarlarının haklarının korunmasına katkı sağlayabilir" dedi. Tuvan ayrıca Kırım Tatar dilinin, kültürünün tanıtılması ve yaygınlaştırılması için çeşitli faaliyetler yürütülebileceğini kaydetti.
Türkiye'den Helin Bozkurt, TDT'ten Türk dünyasının birbirine bağlılığın güçlendirilmesini ve ortak çalışmaların yapılmasını arzuladığını söyledi. Gençlerin desteklenmesinin ve genç girişimcilere yönelik istihdamın sağlanması gerektiğini belirten Bozkurt ortak eğitim düşüncesine de dikkat çekti.
Azerbaycan Türkü Raşid Karayev ise TDT'nin, üye ülkeler arasındaki bağlarının güçlendirilmesini beklediklerini ifade etti. Karayev, "Geleceği kuracak olan biz gençlerin bu adımın atılmasını zaruri görüyor ve bu bağlamda çalışmaların yürütülmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Kırgız Türkü Babur Mirza, "TDT'den kültür ve eğitim yoluyla köklü geçmişimizin şuurunu gençlerde uyandırmasını, Türk dünyasının ortak kimliğinin inşasını ve Türk dünyasında şehir değiştirircesine kolay seyahati bekliyorum" değerlendirmesini yaptı.
TDT'ten Türk halklarının daha da yakınlaşmasını talep ettiğini vurgulayan Kazak Türkü Qural Nurbol Baitursınoğlu, ortak bir çevrimiçi kütüphanenin oluşturulmasını istediğini dile getirdi. Ortak Türk alfabesine de dikkat çeken Baitursınoğlu, turizm alanında da gelişmeler beklediğini ifade etti. Baitursınoğlu, "Kazak Türkü gençler olarak eğitim alanında daha da fazla ortaklık bekliyoruz. Tıpkı benim Türkiye'de eğitim görmem gibi" dedi.
Öte yandan Özbek Türkü genç Abdulkadirhan İsakov, TDT'nin üye ülkeler arasında çalışma ve oturum izinlerini kolaylaştırmasını talep etti.
KKTC'den Berkay Çerli ise talebini ülkesinin tanınmasından yana olduğunu aktardı. Çerli, "TDT'den beklentim; ülkemizin tanınması, ekonomik kalkınmamıza yardımcı olmaları ve haklarımızın korunmasına destek olmalarıdır" ifadelerini kullandı.
Yunanistan'daki sorunlarla karşı karşıya kalan Batı Trakya'dan Ayça Peçenik ise Türk azınlığının haklarının korunması, sorunlara karşı ses yükseltilmesi ve Türk topluluğunun taleplerinin uluslararası platformlara taşınılmasını talep etti.
Karaçay Yusuf Tunçbilek, TDT'nin daha bürokrasivari bir oluşum olduğunu, gençlerin ise bu platformda rahat hareket edebilmeleri için resmiyetten çıkması gerektiğinin altını çizdi. Tunçbilek, "Gençlere daha fazla inisiyatif ve görevler verilirse, kendi ülkelerindeki girişim faaliyetleri artabilir" dedi.
Kısaca Lübnan Türkmenlerinden söz eden Tülay Elassaad, beklentisinin Türkmenlerin varlığının bilinmesi ve TDT'de Türkmen heyetinin yer alması olduğunu belirtti. Elassaad sözlerine, "Türk kanı taşıyan herkesi selamlıyorum" diyerek son verdi.
Uygur Türkü Kadir Ahmet Avşar; anadillerinin, millî kimliklerinin ve kültürlerinin korunmasına yönelik somut adımların atılmasını TDT'ten beklediğini ifade etti. Avşar, "Özellikle Türk dünyası için geliştirilen ortak alfabe çalışmalarının Uygur Türkçesi için de köprü vazifesi görebileceğini ve kültürel bütünleşmeyi sağlayacak önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Bu sebeple millÎ kimliğimizi ve dilimizi yaşatmak için TDT'nin yanımızda olduğunu görmek en büyük arzumuzdur" ifadelerini kullandı.
TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI
TDT'nin temeli, 1992 yılında Türkiye'nin başkenti Ankara’da ilki düzenlenen Türk Dili Konuşan Ülkeler Zirvesi ile atılmıştır. 2006 yılında dönemin Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev tarafından teşkilat hâline getirilmesi önerilmiştir.
3 Ekim 2009 tarihinde Azerbyacan'a bağlı olan Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti'nde imzalanan Nahçıvan Anlaşması sonucunda konsey olarak yapılandırılmış ve "Türk Keneşi" adını almıştır. Aynı zamanda 3 Ekim, 2009 yılından bu yana Türk dünyasında ortaklığı ve iş birliğini ifade eden Türk Dünyası Günü olarak kutlanmaktadır.
Nahçıvan'da imzalanan anlaşma ile Türk Keneşi'nin amacının Türk devletleri arasında kapsamlı iş birliğini derinleştirmek, bölgesel ve küresel barış ile istikrara katkıda bulunmak olduğu tanımlandı. Anlaşmada; iş birliğinin üye ülkeler arasındaki ortak tarih, kültür, kimlik ve dil birliğinden kaynaklanan özel dayanışma temelinde inşa edileceği de belirtildi.
12 Kasım 2021 tarihinde gerçekleşen 8. Zirve sırasında ise Konsey, teşkilat olarak yapılandırılmış ve "Türk Devletleri Teşkilatı" adını aldı.