Türkiye turnesi için başkent Ankara'ya gelen Kültür Güçleri grubu, İstanbul ve Eskişehir'deki konserleriyle dikkatleri üzerine çekti. Ukarince, Kırım Tatarca ve Türkçe şarkılar seslendiren grup üyeleri, sahne aldıkları şehirlerde keyifli gecelere imza attı.
"BİR SABAH KOMŞUMUZUN BİZE SALDIRMASIYLA UYANDIK"
Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliğinin organizasyonuyla 5 Eylül 2024 tarihinde Türkiye'nin başkenti Ankara'da konser veren Kırım Tatar sanatçı, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri korosu ve Kültür Güçleri grubu solisti İsmail Kurtumer, Kırım Haber Ajansına (QHA) çeşitli değerlendirmelerde bulundu. Kendisinden kısaca söz eden Kurtumer, 2014 yılında Kırım'ın Rusya tarafından işgal edilmesinin ardından üniversite okuduğu Ukrayna'nın başkenti Kıyiv'e gittiğini ve burada gönüllü olarak orduya katılmak istediğini söyledi. Kurtumer, komutanların koroya yönlendirmesiyle orada solist olarak görev yapmaya başladığını belirtti.
İşgalci Rusya'nın 24 Şubat 2022'de Ukrayna'nın tamamına karşı başlattığı geniş çaplı işgal girişimine kadar Avdiyivka ve Bahmut gibi bölgelerde askerlerle şarkılar söylediğini aktaran Kurtumer, "2022 yılının bir sabahında 4-5 civarı uyandığımda pencerenin ardında kıyamet kopuyordu. Patlama sesleri ve etrafa saçılan ışıklar uyumama engel olmuştu. O zaman tam kapsamlı savaşa uyandığımı anladım. Bizler Ukraynalılar olarak aslında barışçıl bir şekilde yaşarken bir sabah komşumuzun bize saldırmasıyla sarsıldık." ifadeleriyle savaşa tepki gösterdiğini dile getirdi.
Savaş ile birlikte Ukrayna Silahlı Kuvvetleri komutanlarının müzisyenlere daha çok ihtiyaç duyulduğunu söylemesiyle birlikte cephede askerlere moral konserleri verdiklerini ifade eden Kurtumer, yönettiği ilk girişiminden bahsetti. Kurtumer, 2022 yılının Ramazan ayında içinde yer aldığı Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin korosu olarak salavat ile İslam aleminin mübarek ayını kutladıklarını anımsattı. Kurtumer, Rusya'nın Ukrayna Müslümanları hakkında yaydığı yalan bilgilere itimat edilmemesinin söz konusu projenin bir kanıtı olduğunu, "Ukrayna farklı dinlere hoşgörülü, çok fazla kültürü kendi içinde barındıran bir hoşgörü ülkesiydi ve çoğunluğu Hristiyan olan seküler bir Avrupa devletinin resmi ve Silahlı Kuvvetleri korusunun bir Ramazan şarkısı ve tebriği yayınlaması bütün dünyada çok olumlu tepkilerle karşılandı." ifadeleriyle aktardı.
KURTUMER KIRIM TATAR ASKERÎ MARŞI YAZDI
Öte yandan QHA'nın sorusuna karşılık olarak Kurtumer, Ukrayna ordusu korosunda askerlere Kırım Tatarca şarkı seslendirdiklerini de belirtti. Kurtumer aynı zamanda talep üzerine Kırım Tatar marşı yazdığını da ifade etti. Kurtumer, "Kırım Tatar askerleri beni arayıp 'Kırım Tatar askerî marşı yazabilir misin?' diye sordular. Ben de bunun üzerine yaklaşık bir yıl boyunca çalıştım. Eseri seslendirmesini bitirdiğimde Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin resmi dans ve müzik topluluğu Kırım Tatar Marşı söylüyordu. Bu hem Kırım Tatarları arasında hem Ukrayna genelinde ve dışında çok büyük övgüyle karşılandı ve insanlara çok büyük bir coşku ve motivasyon kattı. Ancak beni en çok etkileyen noktalardan biri de Kırım Tatar Marşı'nın Ukrainceye çevrilmesi ve Ukraynalıların marşı ezberleyip yaymasıydı." dedi.
Marşın, Ukrayna direniş gününde 6 farklı şehirden gelen askerî koronun seslendirdiğini dile getiren Kurtumer, marşın Genelkurmay sosyal medya hesaplarından yayımlandığını bildirdi.
TÜRKİYE'NİN UKRAYNALI MÜZİSYENLERİN ESARETTEN KURTARILMASINA ARACILIK OLMASINI TALEP ETTİLER
Son olarak Kurtumer, solisti olduğu Kültür Güçleri grubunun Türkiye turnesinde 3 amacı olduğunu aktardı. Kurtumer, "Bunlardan ilki bizim yanımızda olan Türkiye Cumhuriyeti'ne ve halkına teşekkürlerimizi ifade etmekti. İkinci olarak tabiki de Ukrayna'yı ve Ukrayna'da olanları anlatmak, tanıtmaktı. Üçüncü olarak ise maalesef Mariupol işgalinden sonra orada bulunan ve esir alınan Ukraynalı müzisyenlerdi. Onlar üç seneyi aşkın bir süredir esarette bulunuyorlar. Biz de bu ziyaretimizle Türkiye Cumhuriyeti'nden ve kurumlarından onların esaretten kurtarılması noktasında yardımcı olmalarını rica ediyoruz. Çünkü bu insanlar silahsızdı, tek silahları, sanattı ve bu şekilde zor şartlarda esarette bulunuyor olmaları bizi derinden üzen bir durum." ifadelerine yer verdi.