Kanlı Noel'in tanığı TMT Mücahidi Işılay Arkan: Bize Türkiye sahip çıktı

Türk Mukavemet Teşkilatı Mücahitler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi, eğitimci, araştırmacı Işılay Arkan, canlı tanık olduğu 21 Aralık 1963 tarihinde başlayan Kanlı Noel Katliamı’nın acı hatırasını Kırım Haber Ajansına anlattı.

Haber Giriş Tarihi: 21.12.2023 19:38
Haber Güncellenme Tarihi: 21.12.2023 19:38
https://www.qha.com.tr/

Yağmur Filiz Şahin/QHA Ankara

Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Mücahidi, Kanlı Noel Katliamı'nın tanığı olan Işılay Arkan, 1963-1964 senelerinde Kıbrıs Adası'nı Yunanistan'a bağlama ve Türkleri yok etme hayaliyle Rum terör örgütü EOKA tarafından başlayan katliamları Kırım Haber Ajansına (QHA) anlattı. 1947 doğumlu olan Arkan, o dönemde henüz 16 yaşındayken Türk Mukavemet Teşkilatında gönüllü olarak direniş gösterdiğini, silah yetersizliğinden teçhizatı nöbetleşe kullandıklarını belirtti.

KANLI NOEL'İN TANIĞI TMT MÜCAHİDİ IŞILAY ARKAN, O GÜNLERİ QHA'YA ANLATTI

Türkiye Cumhuriyetinin desteği sayesinde teknelerle gelen silahlarla mücadele ettiklerini aktaran Arkan, Rumların ilk olarak 21 Aralık 1963 tarihinde, Çetinkaya Grubu'na saldırdığını ifade etti. Ardından Lefkoşa'ya yapılan saldırıları aç, susuz ve uyksuz bir şekilde geri püskürttüklerini anlattı. Arkan, EOKA Rum militanlarının peşisıra gelen saldırılarında 3-5 yaşlarındaki çocukların canlı canlı gömüldüğünü söyledi. Arkan, "Biz Lefkoşa'da çatışırken, Rumlar Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı Doktoru Binbaşı Nihat İlhan'ın ailesinin evine girerek, küvete saklanan eşini ve 3 çocuğunu katletti. Biz bunu çok sonradan öğrendik. O ev bugün Barbarlık Müzesi olarak sergileniyor" dedi.

KIBRIS TÜRKÜ GENÇ RUMLARA KARŞI TEK BAŞINA DİRENDİ

Arkan, aynı günlerde "Erdoğan" isimli arkadaşının Rumlara karşı av tüfeğiyle tek başına direndiğini şöyle anlatıyor:

"Erdoğan isminde, halk arasında Zeki Müren denilen bir arkadaşımız vardı. Kendisi av tüfeğiyle tek başına Rumlara karşı koydu. Tek başına nereye kadar dayanabilecekti? EOKAcılar, o bölgeye makineli tüfekle girdi, Erdoğan'ı taradılar ve orada şehit ettiler" 

"BİZE TÜRKİYE SAHİP ÇIKTI"

Arkan, 21 Aralık 1963 tarihinden sonraki günlerde Türkiye Cumhuriyetinden 2 uçak geldiğini ve bu uçakların Rumların kaçmasına neden olduğunu söyledi. Arkan, "Uçakların evleri seçebilmesi için Kıbrıs Türkleri evlerinin çatısına Türk bayrağı koydu. Uçak dalış yapınca Rumlar korkup kaçtı. Bize o günlerde Türkiyemiz sahip çıktı" ifadelerini kullandı. 

İşte o röportaj:

Kanlı Noel Katliamı tanığı, Türk Mukavemet Teşkilatı Mücahidi Işılay Arkan, o günleri QHA’ya anlattı https://t.co/GW9LIgM26q pic.twitter.com/4X8BDsnqBH

— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) December 21, 2023

KIBRIS'TA TÜRKLERE YÖNELİK KANLI NOEL KATLİAMI

Kıbrıs Adası'nın Yunanistan'a bağlanma ve Türkleri yok etme hayali olan Enosis faaliyetleri Rum militanların soykırım girişimiyle 21 Aralık 1963'te başladı. Rum terör örgütü EOKA (Kıbrıs Rumlarının Enosis amacını gerçekleştirmeyi hızlandırmak için kurdukları terör örgütü/Kıbrıslı Savaşçıların Ulusal Örgütü), Türklere ait bölgeleri ve kentleri yerle bir ederek çok sayıda katliama imza attı. İnsanlığın utanç vesikasının üzerinden bugün tam 60 yıl geçti. Katliamın adını Artinas Planı koyan Rum militanlar, 364 Kıbrıs Türkünü şehit etti ve 103 Türk köyünü tamamen boşalttı. 

EOAKA militanlarının Kıbrıs'ta Enosis hayalleriyle Kıbrıs Türklerini Ada'dan yok etme amaçları 21 Aralık 1963'te çeşitli katliamlarla baş gösterdi Tarihin unutulmayan sayfalarına kazınmış katliamın üzerinden bugün tam 60 yıl geçti pic.twitter.com/0WaKmE9nvX

— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) December 21, 2023

KÜVET KATLİAMI 

Kıbrıs Adası her geçen gün kana bulanırken, 24 Aralık 1963'te Lefkoşa'nın Kumsal bölgesinde Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı Doktoru Binbaşı Nihat İlhan'ın eşi ve 3 çocuğu saklandığı banyoda, küvetin içinde hunharca katledildi. Küvet katliamı olarak da bilinen bu kara gün tarihten bir daha hiç silinmedi. Olayın yaşandığı bina kurşun izleri ve kan lekeleriyle birlikte Barbarlık Müzesi adıyla müzeleştirildi.

Tam 1 yıl süren olaylarda 103 Türk köyü boşaltıldı, 364 Kıbrıs Türkü hayatını kaybetti. 14 Mart 1964 yıılında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi Ada'ya Barış Gücü kuvvetleri gönderdi. EOKA militanlarının soykırım girişimine dur diyemedi. Ancak Kıbrıs Türkü öğrenciler 30-31 Mart 1964'ten sonra tarihe adını yazdıracak bir direniş gösterdiler: Şanlı Erenköy Direnişi.

ŞANLI ERENKÖY DİRENİŞİ

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluş mücadelesinde önemli bir yeri olan Erenköy Direnişi, adanın batısındaki Erenköy’de Kıbrıs Türklerinin, Rumların saldırılarına karşı koyup geri püskürtmeleriyle tarihe geçti. 1963’te Kıbrıs Türklerini hedef alan Kanlı Noel Katliamından önce ve sonra bu bölge, Anamur üzerinden Türkiye ile kurulan ikmal hattının köprü başı konumundaydı. Silah ve mühimmat ikmalinin yanı sıra Türkiye’de eğitim gören Kıbrıs Türkü öğrenciler 30-31 Mart 1964 tarihinden itibaren gruplar halinde adaya bu güzergâh üzerinden intikal etmişlerdi. 1958-1964 yılları arasında Türkiye’den getirilen silahlar Yeşilırmak üzerinden Ada’nın çeşitli bölgelerine Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) mensuplarınca ulaştırılıyordu. 1964 yılında Kıbrıslı Rumlar ve Yunanlar Erenköy bölgesine saldırı başlatınca, 5-10 Ağustos 1964 tarihleri arasında çarpışmalar yaşandı. Çevredeki Türk köylerinin sakinleri Erenköy’e sığınmasının ardından 8 Ağustos günü Rumlar taarruza geçince, bu tarihte 16.15 sıralarında iki Türk uçağı uyarı uçuşu yaptı.

Eskişehir’den Kıbrıs’a, dörtlü kol komutanı olarak gönderilen Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel, F-100 uçağının uçuş esnasında yerden isabet alarak düşürülmesinin akabinde paraşütle atlamayı başardı, ancak Rumlar tarafından esir alındı. Topel, uluslararası savaş hukukunun esirleri kapsayan maddelerine aykırı olarak yapılan işkenceler sonucu şehit edilerek Cumhuriyet döneminin ilk hava harp şehidi oldu. Rumların saldırılarına cevaben bu sefer 9 Ağustos günü 64 Türk uçağının müdahalesiyle çatışmalar son buldu ve Rumlar geri çekildi. 10 Ağustos günü de ateşkes imzalandı. Kıbrıslı Türklerin bu destansı savunması “Şanlı Erenköy Direnişi” olarak tarihe geçti.